İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Emniyet'in toplumsal olaylarda görüntü ve ses kaydı alınmasının engellenmesine yönelik genelgesinin yürütmesinin Danıştay tarafından durdurulmasını değerlendirdi.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Boğaziçi eylemlerinin ertesinde 1 Mayıs'a yakın tarihlerde yayımladığı toplumsal olaylarda görüntü ve ses kaydı alınmasının 'özel hayatın gizliliği' gerekçesiyle engellenmesine yönelik genelgesi Danıştay 10. Dairesi tarafından yürütmesinin durdurulması kararı vermişti.
Birçok baro ve basın örgütünün konuyu yargıya taşıdığı genelgeyle ilgili Antalya Barosu'nun başvurusunu değerlendiren Danıştay, basın ve ifade özgürlüğüne dikkat çekerek, temel hak ve özgürlüklerin kanun dışı yöntemlerle engellenemeyeceğinin altını çizmişti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan Danıştay kararının ardından ilk yorum geldi. Soylu, "“Danıştay’ın dikkat çektiği hassasiyet doğru bir hassasiyet. Basın özgürlüğü konusu, bu hassasiyete dikkat çekilmesi konusunda bir irade koydu" değerlendirmesi yaptı.
Tekirdağ’da AB MODEX Saha Tatbikatı’na katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Danıştay kararı ile ilgili sorulan soruya şu şekilde yanıt verdi:
“Emniyet Genel Müdürlüğü’müzün genelgesi ile ilgili Danıştay’a bir müracaat yapıldı, Danıştay bunun üzerine bir inceleme gerçekleştirdi. Yaptığı incelemede, esasen bizim amacımızı, hedefimizi ortaya koyan bir durdurma gerçekleştirmedi.
Orada belki de bir hassasiyete dikkat çekti ki oradaki hassasiyet zaten bizim hassasiyetimiz, yani Danıştay'ın dikkat çektiği hassasiyet doğru bir hassasiyet. Belki yazımda Anayasa'da bütüncüllüğü olduğu için çok altı çizilmeyen, basınla ilişkiler yani basın özgürlüğü konusundaki bu hassasiyete dikkat çekilmesi konusunda bir irade ortaya koydu. Biz, o Anayasa'da var diye böyle bir değerlendirme yapmamış arkadaşlar. Burada Danıştay'ın hassasiyeti doğru bir hassasiyettir. Arkadaşlarımız da Danıştay'ımızın bu ortaya koyduğu hassasiyet konusundaki çalışmaları da Danıştay'ımızla yürütmektedir. Ama orada esas meselenin ana amacını taşıyan noktada bir eksiklik söz konusu değil. O hassasiyet değerlendirilecek ve aynı şekilde Danıştay'ın da arzu ettiği şekilde bir düzenlemeyle devam edilecek diye düşünüyorum."