Özgür Özel'den Kılıçdaroğlu'na açılan davaya tepki: Cesedimi çiğnemeniz lazım

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sokak röportajındaki ifadeleri nedeniyle tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu'nu cezaevinde ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında açılan dava hakkında konuştu. Özel sert bir dille tepki göstererek, "Bir önceki genel başkanımızı hapse atmanız için mevcut genel başkanın cesedini çiğnemeniz lazım. Hodri meydan." dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sokak röportajındaki ifadeleri nedeniyle tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu'nu cezaevinde ziyaretinin ardından açıklama yaptı. Dilruba'nın tutukluluğunun tamamen hukuksuz olduğunu belirten Özel, 3 Eylül'deki duruşmada serbest kalacağını öngördüklerini söyledi.

Açıklamalarında eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında 3,5 yıla kadar hapis ve siyasi yasak istemi ile açılan dava hakkında konuşan Özel, "Kemal Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan iddianame Sinan Ateş'in kanını örtmez." dedi.

Özgür Özel, "Sayın Kemal Kılıçdaroğlu için bunlar vız gelir tırıs gider. Hapse mi atacaksınız? Bir önceki genel başkanımızı hapse atmanız için mevcut genel başkanın cesedini çiğnemeniz lazım. Hodri meydan." ifadelerini kullandı.

Özel'in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

Cezaevlerinin önünde haksız tutukluluklara karşı ziyaretler, çıkışınca açıklamalar... Bunlar Türkiye'nin hak ettiği şeyler değil. Türkiye'deki gazeteciler de hak etmiyor, 33 yaşındaki genç bir Cumhuriyet kadını da gördüğü muameleyi hak etmiyor.

'DİLRUBA'NIN TUTUKLULUĞU BAŞTAN SONA HUKUKSUZLUKTUR'

Dilruba'yı cezaevinde ziyaret ettim. Dilruba'nın tutukluluğu baştan sona hukuksuzluktur. Bir kere düşüncesi ne kadar şok edici olacak olursa olsun herkesin şiddete başvurmamak kaydıyla her türlü düşünceyi açıklama hakkı vardır. Bu da anayasal bir haktır. Siz bu hakkı tartışmaya açıyorsanız siz despotsunuz demektir. Siz muktedir değilsiniz, iktidardasınız ama yaptığınız işi büyük bir özgüvensizlikle yaptığınız için bir mikrofona genç bir kadının söyledikleri sanki iktidarınızı yıkacakmış gibi ona karşı en olağandışı refleksleri göstermek, sosyal medya linçleri başlatmak, tutuklatma kampanyaları başlatmak, savcılara da yatarı olmayan bir suçtan neredeyse 1 aya varacak bir süre kişiyi özgürlüğünden mahrum etmeye yeltenmek, tamamen yönetimdeki acziyetin, savrulmanın ifadesidir.

'3 EYLÜL'DE SERBEST KALACAĞINI ÜMİT EDİYORUZ'

Dilruba ile görüştüm. Kendisi ne söylediğini ve ne söylemediğini biliyor. Özgürlüğüne kavuşunca kendi ağzından verdiği röportajı ve orada ne kastettiğini, gerçek düşüncelerini kendisi paylaşacak. Biz 3 Eylül günü duruşmada serbest kalacağını ümit ediyoruz, kendisi de ümit ediyor.

Ben kendisini 9 Eylül'de partimizin 101'inci kuruluş yıl dönümünde Ankara'daki törenlere ve akşamki konsere davet ettim. 9 Eylül için randevulaştık.

Hukukçu arkadaşlar da benzer bir değerlendirme yaptı. Hatta kendisi de hukukçu olan AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin de benzer bir değerlendirme yaptı. Tutuksuz yargılama gerektirir. Zaten tutuklamayı gerektirecek bir şeyle suçlanmıyor çok açık ortada.

Dilara başörtüsünden dolayı talep ettiği görevde "sana böyle bir görevi kongrede veremeyiz" diyenlerin ayrımcılığıyla karşı karşıya kalmıştı. Ben Dilara'yı da 9 Eylül'e davet etmiştim. Dilruba'yı da davet ettim.

'TÜRKİYE'NİN SUNİ GÜNDEMLERDEN ÇIKMASI LAZIM'

CHP ülkenin kurucu partisidir. Ülkedeki herkesin haklarını hep birlikte savunabilecek bir partidir. Ümit ediyorum 101'inci kuruluş yıl dönümümüzde davetliler içinde geçmişte pek çok mağduriyet yaşayan toplumun tüm kesimleri, Soma'daki mağdurlardan tren kazasındaki mağdurlara, Diyarbakır Anneleri'nden İstanbul'da cumartesi haklarını bininci kez arayan Cumartesi Anneleri'ne kadar 101'inci yılda çok sayıda davetlimiz olacak. Bu davetlilerin yanında elbette Dilara ile Dilruba'yı hep birlikte görmek istiyoruz.

Türkiye'nin suni gündemlerden çıkması lazım. Bu saçma sapan tartışmalardan, saçma sapan işlerden bir an önce kurtulması lazım. Toplumu gererek iktidara tutulmaya çalışanlara şunu söylemek istiyorum: Türkiye'ye bunu yapmayın. Tarihe bir de giderken 'bunları da yaptılar, bunlara da tenezzül ettiler' diye geçmeyin. Geçiyorsunuz. 33 yaşında bir kadının mikrofona söylediklerinden dolayı kınayabilirsiniz, eleştirebilirsiniz, görüşlerine katılmayabilirsiniz ama burada haksız hukuksuz yere hapsedemezsiniz.

'HADDİNİZİ BİLİN, KİMSEYE KARIŞMAYIN'

Kimin başını örtüp örtmeyeceğine o kişiden başka kimse karar veremez. Kimin ne yiyip ne içeceğine, ne giyip ne giymeyeceğine o kişiden başka kimse karar veremez. Bu işe iki taraftan birden istikamet vermeye çalışanlara, baskı uygulamaya çalışanlara, her iki taraftan birden bu işe karışanlara diyoruz ki: İşinize bakın haddinizi bilin.

Türkiye özgürlükler ülkesidir. Bu ülke 100 yıl önce kurulmuş anayasal bir ülkedir. Tüm darbelere ve haksızlıklara rağmen bugünlere geldik. Son 22 yılda yaşatılanların geldiği nokta da elbette utanç vericidir. İktidara da diyoruz; karışmayın, milletin yakasından düşün. 30-50 yıl önce Türkiye'nin terk ettiği tartışmalara Türkiye'yi sürüklemeye çalışanlara da diyoruz ki; hududunuzu bilin, haddinizi bilin, kimseye karışmayın.

Türkiye'deki her mağdurun, her mazlumun, her mağduriyetin ve yaşanan her hukuksuzluğun tam olarak karşısındayız. Her mağdurun ve her mazlumun siyasi düşüncesi ne olursa olsun bakmadan yanındayız. Her türlü sıkıntının vardır bir çaresi onun da adı Cumhuriyet Halk Partisi.

KEMAL KILIÇDAROĞLU'NA AÇILAN DAVAYA TEPKİ

Dün öğrendik ki önceki Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'na 3-3,5 yıl hapis ve siyasetten men cezası talep eden bir iddianame hazırlanmış ve kendisini birileri yargılamak istiyorlar. Şunu ifade etmek isterim ki; CHP Genel Başkanlığı'nı devraldığım sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Atatürk'ün kurduğu partinin genel başkanlığında 13 yıl oturmuş birisidir.

Tüm genel başkanlar gibi Atatürk, boynunda idam fermanıyla bu yola çıkmıştır, suikast girişimlerine muhatap olmuştur ve canını ortaya koyup bu ülkeyi kurtarmış ve bu ülkeyi kurmuştur. İsmet Paşa savaş meydanında canını ortaya koymuş, suikast girişimlerine muhatap olmuş, her türlü tehdide rağmen dimdik durmuş bir genel başkanımızdır. Bülent Ecevit, "suikast girişimi olacak mitingi iptal et" diyenlere "o mitinge gideceğim, ben görevimi yapacağım, onlar da görevini yapsın" diyerek cesaretini göstermiş, uğradığı suikast girişimi sırasında dahi dimdik ayakta durmuş bir genel başkanımızdır. Altan Öymen 12 Eylül Darbesi'nden sonra cezaevinde yatmıştır, Deniz Baykal cezaevinde yatmıştır, sayın Kemal Kılıçdaroğlu PKK'nın kurşunlarına hedef olmuştur. Bir şehit cenazesinde linç girişimine uğramıştır.

'ATATÜRK'ÜN EMANETİNE SAHİP ÇIKARKEN BİR SANTİM EĞİLMEDİK'

Genel Başkanlığımın daha ilk aylarında kendi memleketimde organize edilmiş bir güruh tarafından cenazeye sokulmamak, emniyetin ve valiliğin bu hazırlıktan haberdar etmesi durumunda "ölümü göze alırım, kendi memleketimde cenazeye gitmemeyi göze almam" diyerek şehit cenazesinde saldırıya uğramışızdır. Hiçbirimiz Atatürk'ün emanetine sahip çıkarken bir adım geri atmadık, bir kelime eksik konuşmadık, bir santim eğilmedik.

Kemal Bey'e karşı yapılan bu suç duyurusu MHP'nin vaktiyle kendi tükenmişliğinin ve gündemden düşmüş olmanın, milletin gözünden, gönlünden düşmüş olmanın, suç örgütleriyle anılıyor olmanın, kendi evlatlarının kanını Ankara'da sokak ortasında bırakmış olmanın kusurunu, ayıbını örtmek için yaptıkları ve gönderdikleri yerde de kendi etkileri altında olan atanmalarına vesile oldukları birtakım silahşörleri tarafından yazılmış, kabul edilmiş, iddianameler üzerinden ortaya koydukları bir kurgudur.

'HAZIRLANAN İDDİANAME SİNAN ATEŞ'İN KANINI ÖRTMEZ'

Kemal Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan iddianame Sinan Ateş'in kanını örtmez. Örtmez. Kendi evlatlarının, kendi atadıkları Ülkü Ocakları Başkanı'nın Ankara'nın ortasında uyuşturucu çetelerinden devşirilmiş tetikçiler tarafından öldürülmüş olması da, o cinayet duyulduğu andan itibaren MHP'den bir taziye, tepki tweeti, anaya babaya eşe bir taziye telefonu, bir cenazeye katılım, her şeyi bıraktım geride kalan 2 kız evlada bir sahip çıkma, bir başını okşama yapamayacak sorumluluğu örtmez. Örtmeyecek.

'CESEDİMİ ÇİĞNEMENİZ LAZIM'

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu için bunlar vız gelir tırıs gider. Hapse mi atacaksınız? Bir önceki genel başkanımızı hapse atmanız için mevcut genel başkanın cesedini çiğnemeniz lazım. Hodri meydan.

CHP'nin hangi genel başkanını korkuttunuz, sindirdiniz de bir önceki genel başkanı sindireceksiniz. 1 milyon 460 bin CHP'nin kayıtlı onaylı üyesi Kemal Bey'i yargılatmaz. Çok istiyorlarsa hep beraber geliriz bizi yargılayacaksınız.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (5)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
5 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN