CHP lideri Kılıçdaroğlu, Ankara’da suikaste uğrayan eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş ile ilgili, ''Çok şey biliyoruz bu konuyla ilgili olarak, bu işten ne kadar pis kokular geldiğinin de farkındayız. Görevliler işini yapsın diye sesimizi çıkarmıyoruz şimdilik.'' dedi. Bahçeli'nin suskunluğunu korumasına da tepki gösteren Kılıçdaroğlu, ''Saray'ın stepnesi, sanki en değerli evlatlarından biri öldürülmemiş gibi tek kelime dahi etmiyor. Kendi evladına dahi sahip çıkamıyor" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Kılıçdaroğlu'nun ana gündeminde eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in Ankara'da suikast sonucu öldürülmesi vardı.
Kılıçdaroğlu, 'Sinan Ateş' suikastı kapsamında yürütülen soruşturmaya ilişkin, ''Sabırla sonucu bekliyoruz. Bize de bilgiler akıyor, farkındayız. Çok şey biliyoruz bu konuyla ilgili olarak, bu işten ne kadar pis kokular geldiğinin de farkındayız. Görevliler işini yapsın diye sesimizi çıkarmıyoruz şimdilik.'' dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, siyasetin gündemine oturan olay hakkında günlerdir tek bir açıklama yapmadığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, ''Saray'dan tık yok. Saray'ın stepnesi ise sanki en değerli evlatlarından biri öldürülmemiş gibi tek kelime dahi etmiyor. Kendi evladına dahi sahip çıkamıyor. Bu cinayeti görmezden gelemezler, susarak geçiştiremezler. Biz buna izin vermeyeceğiz, gerçek aydınlanacak.'' dedi.
KILIÇDAROĞLU'NDAN ALTILI MASA MESAJI
Kılıçdaroğlu'nun aç ıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
''Türkiye'yi bu tablonun dışarısına çıkarmaya herkese söz veriyorum. 6 lider birlikteyiz. Demokrasi için toplumda kaynaşma olsun ama kamplaşma olmasın diye bir araya geldik, kucaklaştık. Geçmişin yaralarını sarmaya çalıştık. Bütün bunları dillendirdik ve dillendirmeye devam edeceğiz. Artık havuz medyası diye bir medya olmayacak. Şuna inanıyoruz: Bir politikacının alkıştan çok eleştiriye ihtiyacı vardır.
Her şeyi ben bilirim ben yaparım felsefesi insanı felakete sürükler. Rüşvet alanlar var devletin liyakatini yok ettiler. Uyuşturucu çetelerini 2023 seçimlerinden sonra bu ülkeden temizleyeceğiz. Gençler torpil endişesine asla gitmeyecek. Yeni ve güzel bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. Sizlere güzel şeyleri anlatıp daha sonra bunları tek tek hayata geçireceğiz.
'TERÖRÜN SIFIRLANDIĞI BİR ÜLKE İNŞA EDECEĞİZ'
Türkiye'yi yöneten kişi asla kapı kapı dolaşmayacak. Yolsuzluğun olmadığı bir Türkiye inşa edeceğiz. Kur hakkı yemenin toplum olarak günah olduğunu biliyoruz. Ve biz terörün olmadığı bir ülke inşa edeceğiz. Terörün sıfırlandığı bir ülke inşa edeceğiz. Türkiye kısa sürede bölgesinin en güçlü ülkesi olacak. Güçlü bir Türkiye inşa edeceğiz.
2023'ten başlayarak Türkiye'de hiç bir çocuk yatağa aç girmeyecek. Karnı doymuş, huzur içinde yaşadığı bir Türkiye inşa edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Bu ülkenin hapishanesinde haksız yere yatanlar var. Osman Kavala, Selahattin Demirtaş, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman, haksız yere yatıyorlar. Adaleti savunmazsanız siyaset yapmanızın mantığı yoktur. Her haksızlığa itirazımızı yapacağız. Her haksızlığa karşı mücadelemizi vereceğiz.
'TÜRKİYE'YE MUTLAKA AMA MUTLAKA ADALETİ GETİRECEĞİZ'
15 Temmuz'dan sonra yeni doğum yapmış bir öğretmeni karakola atmışlardı. Haksızlık yapıldığını çocuğun annesine ihtiyacı olduğunu söylediğimde teröre destek vermekle suçlandım ve sonunda benim dediğimi yaptılar. Hepimiz insanız ya 6 yaşındaki çocuğu annesinden ayırmak nedir ya? Tüm bu haksızlıklar son bulacak, Türkiye'ye mutlaka ama mutlaka adaleti getireceğiz. 85 milyon vatandaşıma sesleniyorum bütün o haksızlığı görüyor ve yaşıyor muyuz? Evet ama asla karamsarlığa kapılmayın. Az kaldı geliyor gelmekte olan.
BURNUMUZA PİS KOKULAR GELİYOR
Bu ülkenin başkentinde bir suikast yapıldı, Sinan Ateş. Ülkücü hareketin değerli isimlerindendi, akademisyendi, milliyetçiydi, inançlıydı, Atatürkçüydü, babaydı ve değerli bir eşi vardı. Ankara'nın göbeğinde katlettiler. Ailesi talep etti diye sabırla susuyoruz. Baba ile de konuştum, eşi ile de konuştum. Sabırla sonucu bekliyoruz. Bize de bilgiler akıyor, farkındayız. Çok şey biliyoruz bu konuyla ilgili olarak, bu işten ne kadar pis kokular geldiğinin de farkındayız. Görevliler işini yapsın diye sesimizi çıkarmıyoruz şimdilik.
BAHÇELİ'YE SİNAN ATEŞ TEPKİSİ: KENDİ EVLADINA DAHİ SAHİP ÇIKAMIYOR
Saray'dan tık yok. Saray'ın stepnesi ise sanki en değerli evlatlarından biri öldürülmemiş gibi tek kelime dahi etmiyor. Kendi evladına dahi sahip çıkamıyor. Bu cinayeti görmezden gelemezler, susarak geçiştiremezler. Biz buna izin vermeyeceğiz, gerçek aydınlanacak. Aile adalet istiyor, bizler de adalet gerçekleşinceye kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Bay Kemal bir işi kafasına koyduysa mutlaka çözecektir.
'YENİ BİR KOMPLONUN PEŞİNDELER'
İstanbul seçimleri yapıldı, seçimleri İmamoğlu kazandı. İtirazlar geldi, YSK üzerinden bir kumpas çevirdiler. YSK üyeleri toplandı, aynı zarfın içine konan 4 oydan 3'ü doğru, 1'i yanlıştır dediler. Dünya tarihinde, yargı tarihinde görülmemiş bir şey. Ben bunlara YSK çetesi dedim. Her zaman her yerde söylüyorum dedim. İkinci seçim yapıldı. 13 binlik fark 800 bine çıktı. Bu millet haksızlığa tahammül edemiyor. Evlere baskın yapıldı. İstanbul'u vermemek için direndiler. Yeni bir komplonun peşindeler.
'SAMSUN'A SÜRÜLEN HAKİMİN İDDİALARINA İLİŞKİN SORUŞTURMA AÇILSIN'
Birinci kumpas; Ekrem Bey birisine ya da YSK üyelerine hakaret etti diye iddianame hazırlandı. Söylenen YSK değil, açıkça söylendi zaten muhatabı olan kişi Fotoroman Süleyman. YSK 'bu bize söylendi' dedi. Sonra dosya namuslu bir hakimin önüne gitti. Bu hakimi değiştirdiler. Aldılar Samsun'a sürdüler.
Bu hakimin söylediği bazı şeyler var. Grup Başkanvekillerimiz ve bazı hukuk kökenli vekillerimiz Adalet Bakanlığı'na gidecekler, Samsun'a sürülen hakimin iddiaları konusunda soruşturma açılsın istiyoruz. Soruşturma açılmazsa Adalet Bakanı da bu kumpasın içindedir. Saray'ın sofrasına oturan hakimin kararına itibar edilmez.
'İBB'YE KAYYUM ATAMA APTALLIĞINA GİRİŞİRLERSE...'
İşin özeti önümüzde çok önemli meseleler var. M Muhalefetin kazandığı İBB’yi yaptıkları kumpaslarla ele geçirmek istiyorlar, yeni bir saray oyunuyla karşı karşıyayız. Amaçları seçimlere rantı kullanarak girmek. Şimdi görüyoruz ki işi kayyuma götürerek İstanbul'a çökmeye çalışıyorlar. Kayyum atama aptallığına girişirlerse bunu bir diktatörün halkına uyguladığı terörizm olarak olarak kabul edeceğiz. Bunu yapmaya kalkarlarsa kimse Bay Kemal'den daha fazla sabır beklemesin. Vallahi de Cehennemin kapısını açarlar kimse için iyi olmaz.
'MİLLETİN İRADESİNDEN NE İSTİYORSUNUZ?'
Bu kadar derdimiz var. Siz milletin iradesinden ne istiyorsunuz? Atama ile gelen hakimlerine mi güveniyorsunuz? O hakimlerin hangi kantarda tartışılacağını göreceksiniz. 2023 İstanbul Sözleşmesi'nin hayata geçtiği bir yıl olacak. 2023 herkesin huzur içinde yaşadığı bir yıl olacak. 2023 uyuşturucu çetelerinin Türkiye'den ayrıldığı bir yıl olacak. 2023 huzur dolu bir yıl olacak.''