CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin afet bölgesi Hatay’da düzenlenen MYK Toplantısı'nda depreme dair açıklamalarda bulundu. Uzaktan eğitime geçilen üniversiteler ve KYK yurtları ile ilgili karara tepki gösteren Kılıçdaroğlu, ''Üniversite öğrencilerinden ne istiyorsunuz? Zaten pandemide eğitimden uzak kaldılar. Depremzedelere açıyorsan Antalya'ya bak İzmir'e bak 5 yıldızlı oteller var oraları açın. Depremzedeleri orada ağırlayın.'' dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, deprem felaketinin yaşandığı Hatay'da açıklamalarda bulundu. CHP liderinin yanında Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehiir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da var.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
'KURTARILMASI GEREKEN HAYATLAR KURTARILAMADI'
''Bütün vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Bazı şeyleri açık ve net konuşmak lazım, genel başkan olduktan sonra en fazla kullandığım sözcük liyakat'tı. 22,5 yıl devlette çalıştım. Liyakat devlet yönetiminde ne kadar önemli olduğunu her gittiğimde söyledim.
Kurtarılması gereken hayatlar kurtarılamadı. Devlet nefes almazsa sorunları çözemez. Devletin nefes alması demek bürokrasiye kulak vermesi demektir. Önlem alınması gerekirken alınmadı, talimatlar yerine getirilmedi. Devletimiz büyük devletimiz güçlü evet ama o güçlü devletin nefes alması lazım. Bir yerden talimat gelmeden hareket etmezseniz devlette çürüme başlar. Erdem de, fazilet de, ahlak da yok olur.
'YEDİĞİNİZ EKMEĞİN FİYATINI BELİRLEYEN SİYASETTİR'
'Bunları bu ortamda dile getirmek doğru değil' diyenler oldu. Yediğiniz ekmeğin fiyatını belirleyen, bindiğiniz otobüsün fiyatını belirleyen siyasettir. Halk sorun yaşıyor ve halk gelip benim yakama yapışıyorsa ben bunu dillendirmek zorundayım. Dillendirmeyeceksem o zaman neden siyaset yapıyorum?
'BOL MİKTARDA İMAR AFFI ÇIKARILDI'
Siz baskı yapar, tehditler savurursanız onun adı siyaset değildir. Siyaset aynı zamanda geleceği görmek demektir. Son 10 aya bakın neredeyse bütün kanallarda deprem uzmanlarının yakardığını görürsünüz. Ne yapıldı? Bol miktarda imar affı çıkarıldı. İnsanların oturdukları konutu insanlara mezar ettiler bir de üstüne para aldılar. Bu mu siyaset allah aşkına?
İnsanların evlerinde rahat oturmalarını sağlamak siyasetin konusu değil midir? Ev kaçak, depreme dayanıksız üstüne bir de para alıyorsunuz. Yıkılıyor mezar oluyor. Böyle bir yönetim olamaz. Gidin depremde yıkılanlara bakın, kolonlar kesilmiş. Sormak lazım neredeler?
'DEPREMZEDELERİ 5 YILDIZLI OTELLERDE AĞIRLAYIN'
Üniversite öğrencilerinden ne istiyorsunuz? Zaten pandemide eğitimden uzak kaldılar. Depremzedelere açıyorsan Antalya'ya bak İzmir'e bak 5 yıldızlı oteller var oraları açın. Depremzedeleri orada ağırlayın.
'ASRIN FELAKETİ' Mİ 'ASRIN İHMALİ' Mİ GÖRECEĞİZ'
İmamoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Fedakar bütün çalışanlara ve kurtarma ekiplerine yürekten teşekkür ediyorum. Milletçe başımız sağ olsun. Sürecin yaralarının sarılması için kısa, orta ve uzun vadeli bir program yürütülmeli tabii gerçeklerle yüzleşilirse.
Kentleşme adına bir kırılma anı yaşamış durumdayız. Bunun adı 'asrın felaketi' mi 'asrın ihmali' mi bunun üzerinde muhakkak konuşacağız. Milletimize sağlam bir gelecek kurmak hazırlığındayız. Umut ediyorum hızlıca yaralarımızı sararız.''
'SADECE BİNALARDA DEĞİL DEVLETTE DE ÇÜRÜME VAR'
Tunç Soyer'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Sayın Genel Başkan'ın devlette çürüme sözü bana Fransız yazar Albert Camus'ün ünlü bir sözünü hatırlattı: Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın. Ne yazık ki sadece binalarda değil devlette de çürüme var.
Umut adıyla başlattığımız bir kampanya var. İzmir depremiyle yola çıktığımız bu kampanyada milletimiz 100 battaniye bağışladıysa 100 tane de belediyemiz bağışlıyor. Diğer bir kampanyamızla da 1000 kişinin kira bedelini karşılayacak rakama ulaştık.