Türk Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi ile Ortodoks Yahudi Ticaret Odası’nın deklarasyonunda, İsrail ile Körfez arasında köprü kuran İbrahim Anlaşması’na açık destek içeren maddeler yer aldığı deklarasyon metninin Karar tarafından gündeme getirilmesi sonrası TASC anlaşmadan çekildi.
Türk Amerikan Komitesi ile Ortodoks Yahudi Ticaret Odası arasında ABD’de ortak deklarasyon yayımlandı. Karar'ın gündeme getirdiği metinde, Trump döneminde İsrail ile BAE arasında imzalanan ve Filistin davasını yok sayan Abraham Anlaşması’na destek içeren maddelerin olduğu ortaya çıkmıştı. 19 Eylül'de imzalanan ve ‘Abraham anlaşmaları gibi girişimlerle bölgesel barış, refah ve güvenliği desteklemek...’ ifadesinin geçtiği deklarasyon metni Ankara'nın değişen tavrı nedeniyle tepki çekmişti.
TASC'TAN GERİ ADIM
Türk - Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC), deklarasyon kararında geri adım atarak, deklarasyondan çekildiğini açıkladı. TASC tarafından paylaşılan metinde şu ifadelere yer verildi:
"Uygun bir konsensüs olmaması nedeniyle TASC, TASC-OJC Deklarasyonundan çekilmektedir. Barış, refah ve güvenlik için tüm ilgili taraflarla daha fazla tartışma ve diyalog için sabırsızlanıyoruz."
ERDOĞAN, TASC'IN KONFERANSINA KATILMIŞTI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC) tarafından The Manhattan Center’da düzenlenen "Daha Adil Bir Dünya Mümkün" konferansına katılmıştı.
Burada bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, TASC yönetim kurulu üyeleriyle aile fotoğrafı da çektirirken ABD Türk Toplumuna başarı ödüllerini takdim etmişti.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI NE DEMİŞTİ?
BAE, Bahreyn, Sudan ve Fas, İsrail ile ilişkileri normalleştirme kapsamında, 15 Eylül 2020'de Abraham Anlaşmaları'nı imzalamış, Dışişleri Bakanlığı da BAE'yi 'ABD planı üzerinden gizli hesaplar yapmaya çalışmakla' suçlamış, bu şekilde Filistin'in iradesini de yok saydığını açıklamıştı.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran (ortada), TASC Eş Başkanı Günay Evinç (sağda)
Dışişleri, BAE'nin 'Filistin davasına ihanet ettiğini' belirterek şu açıklamayı yapmıştı:
"ABD, İsrail ve BAE tarafından açıklanan ve İsrail-BAE ilişkilerinin bütünüyle normalleştirilmesini öngören ortak bildiriye ilişkin olarak Filistin halkı ve Yönetimi tarafından gösterilen güçlü ve müşterek tepkiyi haklı buluyoruz.
2002 yılında Suudi Arabistan öncülüğünde Arap Ligi tarafından geliştirilen ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nca da desteklenen Arap Barış Planı’nın BAE tarafından tek yanlı bir tasarrufla ortadan kaldırılmaya çalışılması son derece endişe vericidir.
Hal böyle iken, söz konusu üçlü bildiriyi Filistin davasına destek olarak takdim etmenin hiçbir inandırıcılığı yoktur.
Zaten ölü doğan ve hiçbir geçerliliği olmayan ABD planı üzerinden gizli hesaplar yapmaya çalışan BAE, bu şekilde Filistin'in iradesini de yok saymaktadır.
BAE liderliğinin Filistin halkının ve Yönetiminin rızası hilafına Filistin adına İsrail'le müzakereler yürütme ve Filistin açısından hayati önem taşıyan konularda taviz verme yetkisi hiç bir şekilde yoktur.
Kendi dar çıkarları uğruna Filistin davasına ihanet ederken, bunu adeta Filistin için yapılan bir özveri gibi takdim etmeye çalışan BAE'nin bu riyakar davranışını tarih de, bölge halklarının vicdanı da unutmayacak ve asla affetmeyecektir."
TASC Eş Başkanı Halil Mutlu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
ABRAHAM ANLAŞMALARI NEDİR?
ABD eski başkanı Donald Trump ve damadı ve başdanışmanı Jared Kushner’in öncülüğünde, Beyaz Saray’da İsrail ile Birleşik Arap Emirlikleri ile "Barış ve diplomatik ilişkilerin kurulması", Bahreyn ile 'tam diplomatik ilişki' anlaşmaları 15 Eylül'de gerçekleşti. Bu anlaşmalara Başkan Trump, Musevilik dini içerisinde yer alan "Abraham Anlaşmaları" adını verdi. Arap dünyasında 1977’de Mısır ve 1994’de Ürdün ile kurulan diplomatik ilişkilerden sonra, 2020 yılında Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn, İsrail’i devlet olarak tanıdı.