AK Parti ve MHP'li milletvekillerinin ortak imzasıyla hazırlanan ve muhalefet partileri tarafından eleştirilen Milletvekili Seçimi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ikinci bölümünün tümü üzerinde görüşmeler tamamlandı. TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen Teklif'e göre, seçimlerde yüzde 10 olarak uygulanan ülke seçim barajı yüzde 7’ye indirilecek. D'Hondt sistemi de uygulamaya geçmiş olacak.
AK Parti ve MHP'li milletvekillerinin ortak imzasıyla hazırlanan Milletvekili Seçimi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümünde yer alan 7 madde TBMM Genel Kurulunda kabul edildi.
Temel Kanun olarak iki bölüm halinde görüşülen teklifin birinci bölümünde yer alan ve kabul edilen maddelere göre, seçimlerde yüzde 10 olarak uygulanan ülke seçim barajı yüzde 7’ye indirilecek.
İttifakın aldığı oy toplamı ülke barajını geçtiği takdirde, seçim çevrelerinde milletvekili hesabı ve dağılımı, ittifak içinde yer alan her bir partinin o seçim çevresinde almış olduğu oy sayısı dikkate alınarak yapılacak.
İttifakı oluşturan siyasi partilerin her birinin çıkaracağı milletvekili sayısı, her seçim bölgesinde ittifak içinde elde ettiği oy sayısı esas alınarak genel D'Hondt uygulamasıyla belirlenecek.
Seçime katılma yeterliliği elde eden parti, Siyasi Partiler Kanunu'nda öngörülen ve parti tüzüğünde belirtilen süreler içinde ilçe, il ve büyük kongrelerini üst üste iki defa yapmamışsa seçime katılma yeterliliğini kaybedecek. Salt TBMM'de grup kurmuş olmak, seçime katılabilmenin yeter şartından biri olamayacak.
Genel Kurulda AK Parti'nin kabul edilen önergesiyle, görme engelli seçmenlerin oyun gizliliği esasına uygun şekilde oy kullanabilmesi için düzenlemeye gidildi. Buna göre, Yüksek Seçim Kurulu (YSK), görme engelli seçmenlerin kullanabilmesi için oy pusulalarına uygun şablon sağlayacak.
SEÇİM KURULUNUN BELİRLENMESİ
İl seçim kurulu, bir başkan, iki asıl üye ile iki yedek üyeden oluşacak.
İl seçim kurulu başkanı ve asıl üyeleri ile yedek üyeleri, iki yılda bir ocak ayının son haftasında, il merkezinde görev yapan, kınama veya daha ağır disiplin cezası almamış, en az birinci sınıfa ayrılmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini kaybetmemiş hakimler arasından, adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunca ad çekme suretiyle tespit edilecek. Ad çekmede ilk çıkan hakim başkan, sonraki iki hakim asıl ve son çıkan iki hakim yedek üye olacak. Ad çekmeye katılacak hakim sayısının beşten az olması durumunda, bu hakimler arasında ad çekme işlemi yapıldıktan sonra eksik kalan asıl ve yedek üyeler, en kıdemli hakimden başlayarak belirlenecek.
Ad çekmeye katılacak hakimin bulunmaması durumunda ise başkan ve asıl üyeler ile yedek üyeler en kıdemli hakimden başlayarak belirlenecek. Bu suretle kurulan il seçim kurulu iki yıl süre ile görev yapacak.
Kıdemin belirlenmesinde kınama veya daha ağır disiplin cezası almış olanlar diğerlerinden daha az kıdemli sayılacak.
İl seçim kurulu başkanlığının boşalması halinde asıl ve yedek üyelerden en kıdemli hakim il seçim kuruluna başkanlık edecek.
İlçelerde, ilçede görev yapan kınama veya daha ağır disiplin cezası almamış en az birinci sınıfa ayrılmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini kaybetmemiş hakimler arasından, merkez ilçelerde ise aynı nitelikleri taşıyan hakimler arasından adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunca ad çekme suretiyle belirlenen hakim, kurulun başkanı olacak.
Ad çekmeye katılacak hakimin bulunmaması durumunda ise en kıdemli hakim kurulun başkanı olacak.
Sandık kuruluna üye bildirme hakkı olan bir parti; oluru olmadan başka bir parti üyesini sandık kurulu üyesi olarak gösteremeyecek.
TBMM Genel Kurulunda teklifin birinci bölümünde yer alan 7 maddenin kabulünün ardından ikinci bölümün tümü üzerindeki görüşmelere geçildi.
MUHALEFET TEPKİ GÖSTERMİŞTİ
Muhalefete göre, "kaybetme telaşındaki" Cumhur İttifakı ortakları, "oyunun kurallarını değiştirme" yöntemine başvurdu.
Yeni düzenleme için "ittifaklara suikast" yorumunu yapan muhalefet partileri, düzenlemenin aralarında "çatlağa yol açmayacağı" görüşünde.
İktidar cephesine göre ise küçük partilerin aleyhine sonuç doğuracağı belirtilen yeni düzenleme her partiye, "kalelerinde milletvekili çıkarma" yolunu açıyor ve "büyük partiye sırtını dayayarak milletvekili çıkarma" yolunu kapatıyor.
D’HONDT SİSTEMİ NEDİR?
D’Hondt sistemi, Ghent Üniversitesi medeni hukuk bölümünden akademisyen ve matematikçi Belçikalı Victor D’Hondt tarafından 1878’de tasarlanan nispi temsil sistemine deniyor.
Sistem Türkiye’ye 1961 Anayasası’yla girmişti. Bugün Arjantin, Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Çekya, Doğu Timor, Ekvador, Finlandiya, Galler, Hırvatistan, İskoçya, İsrail, İzlanda, Japonya, Kolombiya, Macaristan, Makedonya, Paraguay, Polonya, Portekiz, Romanya, Sırbistan, Slovenya, Şili ve KKTC’de uygulanıyor.
Sistem sayesinde, bir siyasi parti bir seçim bölgesinde bir milletvekili çıkardığında oyları ikiye, iki milletvekili çıkardığında oyları üçe, üç milletvekili çıkardığında oyları dörde, dört milletvekilindeyse toplam oyları beşe bölünüyor.
Sistem bu sayede yüksek oy alan partilere daha fazla vekil çıkarma imkânı verirken, küçük partilerin vekil çıkarmasının da önüne geçiyor
Örnek bir hesaplamaya göre, yedi milletvekili çıkaracak bir seçim bölgesinde A partisi 60 bin, B partisi 25 bin, C partisi de 14 bin oy almış olsun. Her partinin aldığı oy toplamı, sırasıyla 1’e, 2’ye, 3’e, 4’e bölünür ve o seçim çevresinin çıkaracağı milletvekili sayısına ulaşıncaya kadar bu işleme devam edilir.