Ahşap işleme sanatına ilgi duyan ve kendini bu alanda geliştiren bir vatandaş, kurumuş ceviz dallarıyla satranç takımı yapıyor. Söz konusu bu takımlara ise İsveç ve Suudi Arabistan büyük ilgi gösteriyor.
Van'ın Bahçesaray ilçesinde, ahşap işleme sanatıyla uğraşan Yusuf Tan, kurumuş ceviz ağaçlarının dallarını işleyerek yaptığı satranç takımlarıyla büyük ilgi görüyor. Tan'ın eserleri sadece Türkiye'de değil, Suudi Arabistan ve İsveç'te de talep ediliyor.
BAHÇESARAY’DAKİ SATRANÇ AŞKI BİR SANATA DÖNÜŞTÜ
Van’ın Bahçesaray ilçesinde yaşayan 29 yaşındaki Yusuf Tan, doğadan topladığı kurumuş ceviz ağaçlarıyla yaptığı satranç takımlarıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Ahşap işleme sanatını 7 yıl önce katıldığı bir kurs sayesinde öğrenen Tan, günden güne artan siparişleriyle hem ilçenin kültürüne katkı sağlıyor hem de kuruyan ağaçları ekonomiye kazandırıyor.
YUSUF TAN’IN ELİNDEN ÇIKAN SATRANÇ TAKIMLARI YURT DIŞINA GİDİYOR
Tan, her hafta bir gününü doğada geçirip kurumuş ceviz ağaçlarını ve dallarını topluyor. Atölyesinde bu ağaçları işleyip zımparalayarak, satranç takımları ve tahtaları üretiyor. Siparişleri Türkiye’nin dört bir yanından ve yurtdışından alan Tan, ürettiği satranç setleriyle Suudi Arabistan ve İsveç gibi uzak noktalardan bile ilgi görüyor. Yaptığı işlerin yalnızca birer eşya değil, aynı zamanda kültürel bir miras olduğunu belirten Tan, ahşap işleme sanatıyla hayata bakış açısını da değiştirdiğini vurguluyor.
KURSLA BİR MESLEK EDİNDİ, ŞİMDİ SATRANÇ KÜLTÜRÜNÜ YAŞATIYOR
Bahçesaray'da yediden yetmişe herkesin ilgi gösterdiği satrancın kültürünü yaşatmak isteyen Tan, Halk Eğitimi Merkezi'nde aldığı eğitim sayesinde meslek sahibi oldu. "Önceden sadece kuru ağaç dalları gibi görünen bu malzemeler şimdi bana sanat eseri gibi geliyor" diyen Tan, doğadaki atıl malzemeleri kullanarak hem çevreye hem de ekonomiye katkı sağlıyor. Satranç taşlarını tek tek ölçüp işleyerek hazırladığı takımlar, bu alandaki tek örneklerden biri olma özelliği taşıyor.
BİR SATRANÇ TAKIMI 15-20 GÜNDE HAZIR OLUYOR
Tan, yaptığı her satranç takımını özenle işleyerek müşterilerine teslim ediyor. Bir takımın tamamlanması 15 ila 20 gün arasında sürüyor. Her taşın detaylı bir şekilde zımparalanması, ölçülendirilmesi ve torna makinesinde işlenmesi zaman alıyor. Özellikle at ve kale figürleri, Tan’ın yoğun emek verdiği parçalardan. İlçede başka kimsenin yapmadığı bu iş, Tan için sadece bir iş değil, aynı zamanda bir tutku haline gelmiş.
DOĞADAN SANATA, SANATTAN EKONOMİYE
Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Fatih Yıldız, bu tür ahşap işleme ve oymacılık kurslarının unutulmaya yüz tutmuş bir mesleği yaşatma adına büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti. Yıldız, "Yusuf Tan’ın çalışmaları, yalnızca ilçemizin kültürel değerine katkı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda doğanın atıl kalan parçalarını ekonomiye kazandırıyor" dedi. Bu sayede ilçede satranç kültürünün canlı tutulduğunu ifade etti.
YUSUF TAN, MESLEĞİNİ YAŞATMAK İSTİYOR
Yusuf Tan, yaptığı işin sadece bir geçim kaynağı olmanın ötesinde bir yaşam tarzı haline geldiğini söylüyor. Doğadaki atıl malzemeleri sanat eserine dönüştürmenin, hem kişisel tatmin sağladığını hem de çevresindeki insanlara ilham verdiğini belirtiyor. "İlçemde satranç takımlarını üreten tek kişiyim. Bu mesleğin yok olmasını istemiyorum," diyerek, gelecekte bu alanda yeni ustaların yetişmesi için çaba sarf edeceğini dile getiriyor.