Türkiye 17 Ağustos’un 25’inci yılında kapıdaki deprem tehlikesini tartışırken finans sektöründen ilginç adım... Bazı büyük bankaların İstanbul’daki kritik görevlerdeki personelinin bir bölümünü ve önemli verilerini Ankara’ya gönderdikleri öğrenildi. Şehirde gerçekleşecek muhtemel bir yıkım durumunda çalışmalarını devam ettirebilmek için personelini Ankara’ya taşıyan kuruluşlar arasında bir süre önce İstanbul Finans Merkezi’ne taşınan Merkez Bankası da var.
BANKALAR GENEL MERKEZLERİNİ ANKARA’YA YEDEKLİYOR
Türkiye Varlık Fonu tarafından kurulan İstanbul Finans Merkezi’nin maliyeti 65 milyar TL. İFM’ye Merkez Bankası ile birlikte Ziraat, Vakıf, Halk Bank ile SPK ve BDDK’nın merkezinin de taşınması öngörülüyor.
MERKEZ BANKASI KRİTİK PERSONELİ GERİ ÇAĞIRDI
Gölcük depreminin üzerinden çeyrek asır geçti. Ancak aradan geçen sürede alınmayan tedbirler hâlâ en sıcak gündem başlığı olmaya devam ediyor. Kapıda bekleyen tehlikeye karşı finans kurumlarının aldığı tedbir ise dikkat çekti. İstanbul Finans Merkezi’ne taşınma işlemini sürdüren Merkez Bankası’nın, ani bir kararla İstanbul’a getirdiği kritik personelini deprem tedbirleri kapsamında Ankara’ya geri çağırdığı belirtildi. Böylece MB’nin önemli birimlerinden belli sayıda çalışan, olası bir İstanbul depreminde Başkent’te devreye girecek.
ÖZEL BANKALAR ANKARA’DA MERKEZ KURMAYA BAŞLADI
MB’nin kararına ilişkin doğrulama veya yalanlama yapılmazken benzer bir adımı özel bankaların da attığı belirtildi. Bloomberg ajansının ilgili taraflarla görüşerek yaptığı habere göre, Denizbank, Garanti BBVA, QNB Finansbank, TSKB gibi devler depreme dayanıklı bina ve operasyonların aksamadan sürmesi için Ankara’da yedek ekip ile merkez kurma arayışına başladı. Bankaların olası bir felakete karşı hazırlığına ilişkin olarak sosyal medyada ‘Türkiye’nin en büyük kentinde yıkım olursa 16 milyon nereye gidecek’ sorusu yöneltildi.
MERKEZ BANKASI'NDAN ENDİŞELENDİREN DEPREM TEDBİRİ
Tehlike kapıdayken İstanbullu ne yapacak. Gölcük depreminin üzerinden çeyrek asır geçmesine rağmen Türkiye’nin en büyük şehri İstanbul’da deprem tedirginliği devam ediyor. İstanbul’da milyonlarca insan yenilenmeyi bekleyen binalarda yaşamayı sürdürürken, olası bir felaket yaşanacak manevi yıkımın yanı sıra ülke ekonomisi için de bir darbe anlamına geliyor. Merkez Bankası deprem riskine karşı Ankara’dan İstanbul’a gelen kritik personeli tekrar Ankara’ya götürme kararı aldı.
İstanbul’un Ümraniye ilçesinde 17 Nisan 2023’te açılan İstanbul Finans Merkezi projesi kapsamında, Ankara’dan İstanbul’a taşınma işlemleri kademe kademe gerçekleşen Merkez Bankası, deprem tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. İstanbul Finans Merkezi’ne taşınma kararının alınmasından sonra muhalefetin eleştirileri arasında yer alan deprem riski nedeniyle bankanın bir bölümü yeniden Ankara’ya taşınıyor. Ekonomim’in haberine göre, Merkez Bankası çok yakın zamanda İstanbul’a gitmiş kritik personelinin bir bölümünü yeniden Ankara’da görevlendirme kararı aldı. Merkez Bankası’nın önemli birimlerinden belli sayıda çalışan olası bir deprem riski karşısında Ankara’dan hemen devreye girecek. Böylelikle Merkez Bankası’nın işlevinin kesintisiz devam etmesi planlanıyor. Fon yönetimi ve Merkez Bankası gözetimindeki piyasaların, uluslararası işlemlerin hiç kesintiye uğramaması bekleniyor. Olası bir deprem felaketinde belli sayıda yetkili çalışan işlemlerin sürmesini sağlayacak. 30 Haziran 1930 tarihinde Ankara’da kurulan TCMB’nin Ulus’taki birkaç kez yenilenmiş eski ve yeni binaları da bu durumda varlığını sürdürecek.
TÜM SEKTÖRLERDE TEDBİR ALINMALI: Merkez Bankası’nın yanı sıra Denizbank, Garanti BBVA, QNB Finansbank gibi dev kuruluşların, depreme dayanıklı bina ve Ankara’da operasyonların aksamadan sürmesi için yedek ekip kurma arayışında olduğunu öne sürülüyor. Ancak uzmanlara göre deprem riskine karşı hazırlıklar sadece bankalarla sınırlı kalmamalı. İstanbul’un sanayi üretimi açısından kritik bir rolü var. Türkiye nüfusunun yüzde 18’inden fazlasının yaşadığı, gayrisafi yurt içi hasıladan yüzde 30,4 pay alan İstanbul’da tüm sektörlerin depreme yönelik tedbirler konusunda daha fazla adım atması gerekiyor. İstanbul’daki sanayi tesislerinin yüzde 80’i 1999 öncesi yapıldığı için modern deprem yönetmeliklerine uygun değil ve büyük risk oluşturuyor. Sigorta sektörü uzmanlarının hesaplamalarına göre, İstanbul’da olası bir büyük depremde ekonomiye 300 milyar dolarlık bir zarar gelebileceği ifade ediliyor.
BANKALAR DEPREME HAZIR PEKİ YA İSTANBUL?
Merkez Bankası ve diğer bankalar depreme karşı önlemini alsa da çeyrek asırdır devam eden uyarılara rağmen İstanbul henüz depreme hazır değil. Oysa uzmanlar İstanbul’u 6 Şubat’ta yaşanan felaket gibi bir tablonun beklediği vurguluyor. İstanbul’daki yapı stokunun büyük bir kısmının depreme dayanıklı olmadığını ifade eden İnşaat Mühendisi Doç. Dr. Karagöz, Türkiye’de yapı denetim sisteminin yetersiz olduğunu belirterek, bu sistemin sıkı bir şekilde denetlenmesi gerektiğini söyledi. Karagöz “25 bin tarihi eser var. Hiçbir şey yapılmadan 25 yıl geçmiş. İstanbul’da şu anda 400 tane kendiliğinden yıkılacak bina var. O binalarda da insanlar var. Nerede yapı denetim? İstatistiklere göre mevcut olan yapılarda 1 milyon 200 bin bina var. Bu binanın 800 bini 17 Ağustos depremi öncesi yapılmış. Kötü betonla düz demirle yapılmış. Denetim yok, deniz kumu kullanılmış. Zemin etüdü yapılmamış. 1999’dan bugüne kadar yaklaşık 170 bin müracaat olmuş. 35 bini bu son 5 yıl içerisinde denetlenmiş. Vatandaş diyor ki ‘Binamı zaten yıkıp yeniden yapamıyorum, mali sıkıntılarım var, idari ruhsat sıkıntıları var.’ Binanın içerisinde duruyor. Hâlbuki binayı iyi bir mühendise güçlendirme için teslim ederseniz güçlü hale gelebilir. Riskleri minimize indirirsiniz. Tabii ki yönetmelikte değişiklik olabilir.” dedi. Geoteknik Mühendisi Prof. Dr. Ayfer Erken ise 99 depremini geçirmesine rağmen çatlak dahi olmayan tüm binaların kentsel dönüşüme girmesi konusunda uyardı.
25 YIL GEÇTİ HÂLÂ RÜYALARIMIZDA
1999 depremi milat olmalıydı, olamadı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş, Marmara Depremi’nin 25’inci yılı nedeniyle açıklama yaptı. İmamoğlu “17 Ağustos 1999 Depremi bir milat olmalıydı, ne yazık ki olamadı” derken, Yavaş ise “Acımız hala yüreğimizi yakarken sonraki depremlerde verdiğimiz kayıplar, yeterince hazırlıklı olmadığımızı maalesef canlarımızla yüzümüze vurdu” ifadesini kullandı.
17 AĞUSTOS MİLAT OLMADI
400 bina her an çökebilir. Tedbirsizlikle geçen 25 yıl İstanbul’daki tabloyu daha da ağırlaştırdı. 600 bin çürük binanın olduğu ve 150 bininin hemen dönüştürülmesi gerektiği uyarısı yapan İnşaat Mühendisi Doç. Dr. İhsan Karagöz “Hiçbir şey yapılmadan 25 yıl geçmiş. İstanbul’da şu anda 25 bin tarihi eser var. 400 tane kendiliğinden yıkılacak bina var” dedi. ‘1999 depremi bir milat olmalıydı, ne yazık ki olamadı’ diyen İBB Başkanı İmamoğlu ise hükümete kentsel dönüşüm çağrısı yaptı: Hemen şimdi yapalım.
Merkez üssü Kocaeli’nin Gölcük ilçesi olan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde çeyrek asır geride kaldı. Hâlâ hafızalardaki yerini koruyan faciasının yıldönümünde hayatını kaybedenler anıldı. 17 Ağustos 1999’da saat 03.02’de 7,4 büyüklüğünde meydana gelen ve 45 saniye süren Marmara Depremi, Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’de yıkıma neden olmuş, 17 bin 480 kişi hayatını kaybetmiş, 43 bin 953 kişi yaralanmıştı. Sakarya ve Kocaeli’de hayatını kaybedenler kabirleri başında dualarla anıldı. Sakarya’da depremin Serdivan Mezarlığı’nda bulunan deprem şehitliğinde düzenlenen törende yaşamını yitirenler için dua edildi, katılımcılara helva dağıtıldı. Gölcük ve Yalova’da depremin olduğu saat 03.02’de düzenlenen törenlerde de depremde yaşamını yitirenler için dualar okundu. Gölcük Saraylı Mahallesi’ndeki 17 Ağustos Mezarlığı’na sabahın erken saatlerinde gelen vatandaşlar, 25 yıl önceki depremde kaybettikleri yakınlarının mezarlarını temizledi. Depremde iki evladını kaybeden 63 yaşındaki Semra Yaman, “O gece kıyamet kopuyor sandım. Depremde iki tane yavrumu kaybettim. Bir çocuğum göğsümde emzirirken vefat etti diğeri babasının yanında. 25 yıl geçti hala rüyalarımızda” şeklinde konuştu.