İstanbul Üniversitesi'nde toplanan üniversite öğrencileri, Yükseköğretim Kurulu'nu (YÖK) 43. kuruluş yıl dönümünde protesto etti. Öğrenciler, eğitim üzerindeki baskılara, ekonomik zorluklara ve üniversitelerdeki kayyum yönetimine karşı, "Ölmeye değil, okumaya geldik" diyerek seslerini yükseltti.
Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) 43. kuruluş yıl dönümünde, İstanbul Üniversitesi Beyazıt Meydanı'nda toplanan üniversite öğrencileri, YÖK'ün üniversitelerdeki denetimini ve mevcut eğitim sistemini protesto etti.
Öğrenciler, "Yaşamlarımızı kazanmak için YÖK'e ve Saray'a karşı örgütlü mücadeleyi büyütelim" yazılı pankart açarak, üniversitelerdeki baskılara karşı seslerini yükseltti. Protestolarda, "Ölmeye değil, okumaya geldik", "Müşteri değil, öğrenciyiz", "Kayyumlar gidecek biz kalacağız" gibi sloganlar atıldı.
"YÖK'Ü KALDIRACAĞIZ İDDİASIYLA GELEN AKP, 22 YILDIR SÜRDÜRÜYOR"
YÖK'ün kuruluşunun ardından 43 yıl geçtiğini belirten öğrenciler, YÖK’ün amacının üniversitelerdeki özgür düşünceyi ve gençlik mücadelesini baskı altına almak olduğunu savundu. Protesto açıklamalarında şu ifadeler yer aldı:
- "YÖK’ü kaldıracağız iddiasıyla iktidar olan Ak Parti, 22 yıldır YÖK'ün tüm uygulamalarını üniversitelerde baskı ve faşist zihniyetin örgütlenmesine aracı olarak kullanıyor."
Öğrenciler, 1980'lerde kurulan YÖK'ün, özellikle darbe sonrası Türkiye'deki üniversite hayatını denetim altına alma amacı taşıdığını belirtti. Ancak, YÖK’ün adının geriye gittiği, fakat "modelinin", hükümetin belirlediği "kayyumlar" ile sürdüğünü vurguladılar.
"KAYYUM ZİHNİYETİ KAMPÜSLEMEYİ HEDEF ALIYOR"
Öğrenciler, "Kayyum zihniyeti elbette bizim kampüslerimizle ilgilendiriyor" diyerek, Mardin, Batman, Halfeti ve Esenyurt gibi illerdeki belediyelere atanan kayyumlara karşı tepkilerini dile getirdi. Kayyumların sadece yerel yönetimlere değil, üniversitelere de atandığını belirten öğrenciler, devletin üniversitelerdeki denetiminin arttığını ve bunun özgürlükleri kısıtladığını ifade etti.
"BİLİMSEL EĞİTİM HAKKIMIZI KAZANACAĞIZ"
Öğrenciler, "Tek adamın yarattığı bu tekçilik zihniyeti hayatımızın her yerine sirayet etmektedir." diyerek üniversitelerdeki "bilimsel olmayan dışlayıcı ve anadilde eğitimi reddeden" sisteme karşı durduklarını belirttiler. Ayrıca, kendi hakları için mücadele edeceklerini ve "Bilimsel eğitim hakkımızı da, anadilde eğitimini de kazanacağız" dediler.
"YOKSULLUK SINIRINDA KALAN ÖĞRENCİLERİN DURUMU"
Ülkede artan ekonomik krizle birlikte, öğrenci yaşamının da giderek zorlaştığını belirten protestocular, KYK burslarının yetersizliğinden yakındı. Öğrenciler, "Açlık sınırı 20 bin, yoksulluk sınırı ise 66 bin liraya yükselmiş durumda." diyerek, burslarla geçinmenin imkansız hale geldiğini ifade etti. 2024 yılını "2 bin lira KYK bursuyla geçirdik" diyerek, yaşadıkları maddi zorluklara dikkat çektiler.
"YURT FİYATLARI YÜKSELDİ, GÜVENLİ YERLER BULAMAYAN ÖĞRENCİLER İSYAN ETTİ"
Öğrenciler, "Güvenliğimizin kesin olmadığı yurtlara bile yerleşemiyoruz" diyerek, KYK yurtlarındaki ihmallere tepki gösterdi. "Fahiş fiyatlı özel yurtlara veya tarikat ve cemaat yurtlarına teşvik ediliyoruz." ifadelerini kullandılar. Ayrıca, geçtiğimiz yıl yaşanan yurt yangınları ve öğrenci ölümleri nedeniyle güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğuna dikkat çekerek, bu tür ihmaller yüzünden kaybettikleri arkadaşlarını unutmayacaklarını belirttiler.
"KADINLARIN GÜVENLİĞİ VE POLİS BASKISI"
Kampüslerdeki polis baskısına da dikkat çeken öğrenciler, güvenlik güçlerinin sadece okulda değil, kampüslerde de sürekli olarak varlığını hissettirdiğini belirtti. "Kadınlar öldürülürken orada bulunmayan, katilleri engellemeyen polis okullarımızda cirit atıyor" diyerek, kadın öğrencilerin güvenliği tehdit altında olduğu kaydedildi.
Son olarak, "Kampüslerimizle işiniz yok, gideceksiniz." diyerek polislerin üniversite alanlarından uzaklaştırılması gerektiği belirtildi.