PKK’nın Suriye’deki seçenekleri azalıyor: YPG’yi ne yapacak?

Suriye’de zaman çok hızlı ilerliyor ve şu anda ülke içinde en zor kararların arefesindeki grup da, lider kadrosu Suriye’den çok uzaklarda, ta Irak-İra sınırındaki Kandil dağında olan PKK.

Suriye’nin yeni yönetimi çok açık iki mesaj verdi dün:

1. Suriye bir “üniter devlet” olacak, içinde otonom siyasi bölgeler olmayacak, eşit vatandaşlık esasına dayalı bir anayasa yazılacak.

2. Devrim dönemi sona erdi; artık ülke içinde farklı silahlı gruplar olmayacak, sadece Suriye ordusu ve polisi olacak.

Bu iki mesaj elbette herkese ama en çok PKK’ya. Çünkü Suriye’nin yeni lideri bir gün önce oldukça geniş katılımlı bir toplantıda Suriye muhalefeti adına eline silah almış bütün grupların liderlerini toplamış ve onlara “Ordu ve Savunma Bakanlığı kuruyoruz, istiyorsanız orduya katılın ama silahlı kalamazsınız” denmiş, herkes de bunu kabul etmişti.

Yani Suriye’de dünün savaş lordları yarının ‘devlet adamları’ olmayı kabul etmişlerdi.

Toplantıda sadece PKK/YPG yoktu. Davet mi edilmemişti, yoksa kendileri mi gelmemişti bilmiyoruz ama toplantıya gelseler bu uzlaşmaya herhalde katılmayacak, “Biz otonom kalacağız” diyeceklerdi.

Oysa kalamazlar. Yarın değilse ertesi gün, kendileri için çizilen bir kadere ulaşacaklar.

O yüzden, Kuzey Irak’taki PKK liderliği açısından Suriye’deki seçenekler azalıyor. Silahlı seçenekle ilerlemek giderek zorlaşıyor.

Ancak örgüt silahlı YPG’yi fesh edip siyasi kanat olarak PYD ile devam edecek olsa, PYD’nin dünkü gücünü koruyup koruyamayacağını kestiremiyor. Daha doğrusu PYD’nin birden bire marjinal bir siyasi güce dönüşmesinden endişe ediyor.

Biz bu filmi Türkiye’de gördük aslında. Şimdi yaşı yeten insan sayısı çok azaldığı için bir vakitler Güneydoğu Anadolu’da nasıl bir siyasi zenginlik olduğunu konuşmuyoruz.

PKK silahıyla geldi ve bütün o siyasi zenginliği yasakladı. Pek çok büyük parti yıllarca bölgede il ve ilçe teşkilatı bile kuramadı, çünkü PKK yasaklamıştı. Son 6-7 yıldır siyaset üzerindeki PKK kontrolu ister istemez zayıfladı da bölgeye yeniden siyasi çoğulculuk gelmeye başladı.

Türkiye’de 90’larda yaptığının aynısını PKK 2011’den itibaren Kuzey Suriye’de yaptı. Ülkede iç savaş başladığında ortaya 500’den fazla ‘Kürt partisi’ çıkmıştı, bugün PYD’den başkası yok. Kimisi öldürüldü, çoğu sindirildi ve kaçmaya zorlandı bölgedeki Kürt liderlerin.

Suriye’de aslında en büyük Kürt şehri Afrin’dir. Türk Silahlı Kuvvetleri ve Özgür Suriye Ordusu bu şehre girip kontrol sağladığında oradan 300 bin Kürt kaçtı. Ama aradan geçen zaman içinde bu Kürtlerin 200 binden fazlası Afrin’e, evine ve toprağına geri döndü. Yani Suriye’deki Kürtler için PYD’siz bir hayat da mümkün.

Ama tabii bugün gelinen noktada her ne kadar PKK/YPG’nin Suriye’deki komutanı Mazlum Kobani Araplarla çatışmadan kaçınmak için elinden geleni yapıyor olsa da, ben YPG’nin PKK tarafından fesh edilmesine, silahlarını bırakıp silahlı bir grup olmaktan vazgeçmesine ihtimal vermiyorum.

Burada önemli olan şu: Suriye’nin yeni yönetiminin Arap askerleriyle YPG arasında çatışma yaşanacak mı yaşanmayacak mı?

Aslında bu çatışmalar görece daha hafif boyutta da olsa 8 Aralıktan beri yaşanıyor. Daha dün Türk SİHA’ları bu çatışmalara destek için Kuzey Suriye semalarındaydı ve birkaç yeri de vurdu. Ama tabii kaçınılan şey tam savaş.

Bir örnek vereyim: PKK/YPG’nin elinde çeşitli hava savunma sistemleri var. Ama bunları Türk SİHA’larına karşı kullanmıyorlar. Hoş kullanmaya kalksalar büyük ihtimalle bu sistemleri anında Türkiye tarafından yok edilecek ama yine de onların. kullanmaması anlamlı.

Bu bölgedeki Amerikan birlikleri PKK/YPG’ye topyekûn bir destek de vermiyor, sadece belirli yerlerde, özellikle de Türkiye’nin vurmasını istemedikleri yerlerde bayraklarını gösteriyor, bu yolla PKK/YPG’yi kolluyorlar. Ama bu da sürdürülebilir bir şey değil, Amerikalılar sahip oldukları bu dokunulmazlığın kırılganlığının farkındalar, yarın bir çatışmada can kaybı yaşamak istemiyorlar.

Ve dediğim gibi Suriye’nin Arap ordusu ile PKK/YPG arasındaki büyük boyutlu çatışma olasılığı her geçen gün biraz daha artıyor. PKK’nın da seçenekleri azalıyor.

Son bir çare olarak PKK, YPG’yi fesh ettiğini söyleyip farklı bir isimle bu silahlı grubun bir bölümünü yeraltına indirebilir, gizli bir terör örgütüne dönüştürebilir.

Ama bu da kolay değil. Çünkü YPG, Amerika’dan desteğini açık açık yer üstünde bir silahlı güç olmaktan alıyor. Öbür türlü birden karşılarında ABD’yi de görebilirler.

Bakalım Kandil ne karar verecek…

YORUMLAR (6)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
6 Yorum