Duyanları hayrete düşüren bir olay yaşandı. Nişan yüzüğünü lavaboya düşürüp kaybeden kadın, 20 yıl sonra ilginç bir serüvenin ardından yüzüğüne yeniden kavuştu. Ortaya filmlere konu olacak bir yüzük hikayesi çıktı. İşte detaylar...
Sivas'ın Zara ilçesinde yaşayan Sibel Kurt, evinde temizlik yaptığı sırada nişan yüzüğünü lavaboya düşürdü. Bu durumu fark edemeyen Sibel Kurt, kirli suyu da tuvalete boşalttı. Boşalttığı esnada durumu fark eden Sibel Kurt, durumu kocası Osman Kurt'a anlattı. Yapacak bir şey olmadığını belirten Osman Kurt, eşini üzülmemesi için teselli etti.
Aradan yaklaşık 20 yıl geçtikten sonra nişan yüzüğü Zara Belediyesi çalışanları tarafından kanalizasyon temizliğinde bulundu. İşçiler, evden yaklaşık 3 kilometre uzaklıktaki kanalizasyon atıklarında buldukları yüzüğün içerisinde yazılı olan 'Osman Kurt' isminden yola çıkarak yüzüğün sahibini aramaya başladı. Osman Kurt, kendilerini arayan işçilere inanmadı. Yüzüğün 20 yıl sonra ortaya çıkacağına ihtimal vermeyen Osman Kurt, kendisine şaka yapıldığını düşünerek yüzüğü istemedi.
İşçiler yüzüğü parasını hayır işinde kullanılmak üzere bir kuyumcuya sattı. Yüzüğün parası ihtiyaç sahibi bir aileye teslim edildi. Osman Kurt, konuyu eşiyle paylaştı. Eşinin talebi üzerine giderek kuyumcuya satılan yüzüğü gören Sibel Kurt, şaşkına döndü. Yüzüğün 20 yıl önce kaybolan yüzük olduğu anlaşıldı.
UMUTLARINI KESMİŞLERDİ
Sibel Kurt, yüzüğün bulunamayacağını düşündüklerini ve bu nedenle umutlarını kestiklerini ifade ederek şöyle konuştu:
"2003 yılında başka bir evde oturuyordum. Evi yer suyuyla siliyordum. Yüzüğüm suyun içine düşmüş fark etmedin, suyu lavaboya döktüm yüzükte gitti. Bulunmaz diye umudumuzu kestik. İşçiler mazgalları temizlerken bulmuşlar. Haberi bize geldi. Çıkmaz diyorduk. Çıkınca sevindik. Takıyorum şu anda. Yüzüğümü çamaşır suyuyla iyice temizledim. Manevi değeri var. Yüzük gelince şaşırdık. İçinde ismimiz ve nişan tarihimiz yazılı, bizim olduğu öyle kesin belirlendi."
YÜZÜK BULUNUNCA İNANAMADI
Osman Kurt, yüzüğü yaklaşık 20 yıl sonra bulunduğuna inanamadığını belirterek şunları söyledi:
"Yüzüğün kaybolduğu gün hanım beni aradı. 'Yüzük lavaboya düştü' dedi. Dedim yağacak bir şey yok. Umudumuzu kestik. Aradan yaklaşık 20 sene geçti. Bir telefon çaldı. Açtım telefonu karşı taraftaki 'Ağabey senin yüzüğünü bulduk' dedi. Ben de benim yüzüğüm kaybolalı 20 sene oldu dedim. İmkansız, benim olamaz dedim. Hanım 'Gidip bakalım' dedi. Kuyumcuya gittik. Hanım hemen yüzüğü tanıdı. Baktı ki üzerinde Osman Kurt yazıyor. İnsan değişik duygulara katılıyor. Küçük bir yüzük, 20 sene sonra tekrardan hanımın parmağına taktık."
Belediye işçisi Sezer Kaleli, yüzüğü satıp parasını ihtiyaç sahibi bir aileye verdiklerini ifade ederek şu bilgileri paylaştı:
"Arkadaşlarla kanal tıkandığı ihbarına gittik, kanalı açtık. Kanalın içindeki pisliği dışarı çektik. Ondan sonra arabanın içini boşaltmaya çöplük mevkiine gittik. Arabanın içini boşaltırken altın rengine bir şey gözümüze çarptı. Pisliği döktüğümüz yeri biraz kurcaladık. Bir tane altın yüzük çıktı. Temizleyip baktığımızda Osman Kurt yazıyordu. Araştırdık bulduk.
Dedik ki 'Osman ağabey senin yüzüğünü biz bulduk.' Osman ağabey o kadar zaman geçmiş ki yüzüğü bile hatırlamıyor. Yüzüğü sana verelim dedik. Sahibini bulamasaydık ihtiyaç sahibi birine verecektik. ‘O zaman şekilde yapın’ dedi. Yüzüğü bir kuyumcuya bozdurduk. Parasını ihtiyaç sahipli birine verdik."