15 Temmuz darbe girişiminden sonra çıkarılan KHK ile gazilik verilirken aranan yüzde 60 engel şartı kaldırılırken, terörle mücadelede ciddi yaralar alan 19 bin kişi bu haktan yararlanamıyor. SGK, 65 yıllık yönetmeliğe göre uzuv kayıplarını santimle ölçerek gazilik için olur ya da ret veriyor.
KENAN BUTAKIN / İSTANBUL
Terörle mücadelede yaralanıp vücutlarında kalıcı hasarlar oluşan 19 bin asker ve polis gazilik ünvanı alabilmek için seslerini duyurmaya çalışıyor. ‘Malul sayılmayan gaziler’ olarak adlandırılan bu kişiler, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra çıkarılan KHK ile gazilik için yüzde 60 engel şartı kaldırılmasına rağmen Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) 1953 tarihli, 65 yıllık tüzüğüne göre değerlendirmeye alınıyor. SGK’nın ‘yaralanan işçi’ muamelesi yaptığı gaziler, uzuvlarındaki kayıp tüzükteki standarttan birkaç santim daha az olduğu için hiçbir haktan yararlanamıyor. Seslerini duyurmak için Malul Sayılmayan Gaziler Derneği’ni kuran mağdurlar, 23 Ocak 2017’de yayımlanan 684 sayılı KHK’da malul sayılmayan gaziler için şart koşulan yüzde 60 engel şartının kendilerine de uygulanabilmesi için yeni düzenleme yapılmasını istiyor. Dernek Başkanı Mesut Kılıçaslan, KARAR’a mağduriyetlerini anlatırken çarpıcı örnekler verdi. Başında şarapnel parçası olan bazı eski askerlerin bile gazi sayılmadığını söyleyen Kılıçaslan, 1953 tarihli SGK tüzüğünün KHK’ya rağmen uygulanmasından kaynaklanan mağduriyet yaşadıklarını belirtti. Kılıçaslan şöyle devam etti: “Bizler bölücü terör örgütüyle verdiğimiz mücadeleler sonucu yaralandık. Ancak gazi ve şehit aileleri ile ilgili kanun, KHK, yönetmelik ve tüzüklerle değerlendirilmiyoruz. Bazı arkadaşlarımız, sakatlık ve uzuv kaybı derecesi TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliği ve SGK Vazife Malullüğü Nizamnamesi’ndeki değerin altında olması nedeniyle gazi statüsünde kabul edilmiyor. Bu durumda olan 19 bin kişi var. Bu kişiler arasında askerlik görevini yaparken yaralananlar dışında, rütbeli askerler ve emniyet personelleri de var. ‘Terör mağduru’, ‘malul sayılmayan’ veya ‘terör yaralısı’ gibi ifadelerle adlandırılıyoruz.”
Kılıçarslan, bacağı kısa olan bir askerin 3 santimle gazilik ünvanı alamadığını ise şu ifadelerle anlatıyor: “KHK ile malul sayılmayan gaziler için şart koşulan yüzde 60 engel şartı kaldırıldı. SGK tarafından, 1953 tarihli Vazife Malullüklerinin Nevileri ile Dereceleri Hakkında Nizamname hükümlerine göre derece tespiti yapılarak malullük durumuna karar veriliyor. Ama derneğimiz bünyesindeki malul sayılmayan gazilerin neredeyse hiçbiri bu hükümlerden faydalanamıyor. Bir üyemize verilen raporda bacağının, yürümesine engel olacak seviyede 2 cm kısa olduğu belirtiliyor. Ama en az 5 cm kısalık aranıyor.”
‘SGK BİZİ İŞÇİ GİBİ GÖRÜYOR’
Malul Sayılmayan Gaziler Derneği Başkanı Mesut Kılıçaslan, gazilik sisteminin adeta cetvelle belirlendiğini kaydetti. Bazı malul sayılmayan gazilerin kalp ve omurilik gibi hayati bölümlerinde çıkarılması halinde ölümüne sebebiyet verecek, çıkarılmaması halinde de yaşamında güçlük çıkartacak kurşun ve şarapnel parçaları olduğunu anlatan Kılıçarslan, şunları söyledi: “Ama sadece birkaç santim veya birkaç milimle malul gazi sayılmıyorlar. Hatta başında şarapnel parçaları olan arkadaşlarımız bile var. Benim ise iki parmağım kopuk. İki parmak kökünden kopuk olursa gazi, avuç içinin bir milim üstünden olursa ‘gazi değilsin’ deniliyor. Ben, 2 milim fark ettiği için gazi değilim. SGK bizi işçi gibi görüyor. Oysa biz terörle mücadeleye girip yaralanan ve tazminat alan herkesin gazi sayılmasını istiyoruz. SGK, çatışmaya girmiş ve yaralanmış askerlerimizin hakkı olan gazilik onurunu vermek için santimle, milimle uzuv kaybı ölçüyor. Bu durumun bir an önce düzeltilmesini istiyoruz.”