Reformlara iş kanunundan başlayarak Almanya'nın izinden giden Fransa, çalışma yasasında sert adım attı. Buna göre, esnek çalışma imkanları arttırılıyor. İşten çıkarmalarda itiraz süresi bir yıla indiriliyor. Kıdem tazminatı azalıyor.
Almanya’nın izinden giden Fransa, çalışma yasasına sert bir adım attı. Fransa sokaklarında protestolara neden olan Çalışma Yasası Reformu, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi. Yöneticilerin son yıllarda sıkça başvurduğu "kararname yoluyla reform", ülke geneline yayılan gösteri ve grevler gibi büyük toplumsal olaylara neden oldu. Cumhurbaşkanı Macron, seçim kampanyası döneminde ülkenin ekonomik durumunu iyileştirmek ve krizden çıkışın yollarını aramak amacıyla çok sayıda alanda reforma ihtiyaç duyulduğunu açıklamıştı. Çalışma yasası, vergi, devlet bütçesi, memur sayısının azaltılması ve resmi kurumlara sağlanan istihdam desteklerinde kesinti gibi başlıklar Macron’un ilk ele alacağı reformlar olarak duyuruldu. Macron amacını, 2016’da ülkede büyük protestolara neden olan, dönemin Çalışma Bakanı Myriam El Khomri’nin hazırladığı ve bu nedenle El Khomri yasası olarak da anılan çalışma yasasında daha geniş düzenlemelere gitmek olarak açıklıyordu. El Khomri yasası, Anayasa’nın 49-3 maddesi gereği, özel yetki kullanılarak Ulusal Meclis’te oylanmadan geçirildi. Fransa’da 2016’da büyük toplumsal olaylara neden olan El Khomri yasasında yeni değişiklikler getiren düzenlemeyi daha hızlı ve Ulusal Meclis-Senato arasındaki gidiş-gelişlere meydan vermemek ve değişikliklere uğratmadan çıkarmak isteyen Macron, reformu kararname ile gerçekleştirme yolunu seçti. Macron bu yönteme başvuracağını, seçim kampanyası sürecinde nisan ayında açıklamıştı. Fransa Anayasası'nın 38. maddesi, hükümetin, normalde kanunla uygulamaya konulabilecek değişiklikleri kararname yoluna başvurarak çıkarmak amacıyla parlamentodan izin isteyebileceğini belirtiyor. Hükümete programını daha hızlı ve kolay bir şekilde yürürlüğe sokmayı sağlayan bu kararnameler, belirli bir süre geçerli olabiliyor. Macron kararnameleri, 22 Eylül’de Bakanlar Kurulunda kabul edildiği gün Fransa geleneklerinde alışık olunmayan bir yöntemle, canlı yayında onayladı. Kararnameler ertesi gün Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
MACRON’DAN 20 KARARNAME
Anayasa'nın 38. maddesi, kararnamelerin Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra birkaç ay içerisinde kanun teklifi haline getirilmesini öngörüyor. Bu durumda teklifin parlamento tarafından kabul edilmesi halinde kanunlaşacağı, aksi halde bir düzenleme olarak kalacağı belirtiliyor. 156 sayfadan oluşan 5 kararname, çalışma hayatıyla ilgili 36 düzenleme getiriyor. Cumhurbaşkanı Macron, onay sonrası yaptığı açıklamada, yıl sonuna kadar 20 civarında kararnamenin yayınlanacağını kaydetti. Karar, reform karşıtları için ulusal çapta protestoları başlatan kıvılcım olarak görüldü. Hükümetin geri adım atması için yaz tatiline girmeden çeşitli sendikalar ve iş kolları tarafından 21, 23, 25 ve 28 Eylül’de ve 10 Kasım’da grev ve gösteri kararları alındı. Fransa’da kararnameyle reform yöntemi, şimdiye kadar çok sayıda kritik konuda uygulandı.
SCHRÖDER BAŞLATTI
Almanya’da esnek çalışma modelini 2002 yılında dönemin Şansölyesi Gerhard Schröder uyguladı. Geçici ve küçük işleri teşvik eden, iş beğenmeyen işsizlerin ödeneklerini azaltacağını söyleyen Schröder, bu sistemle işsizliği aşağı çekmeye çalıştı. Bugün de sistemin geçerli olduğu Almanya’da uzun dönemli işsizlik halinde işsizlik maaşları azaltıldı. İş bulma büroları yaygınlaştırıldı. Aylık 450 euroya kadar olan mini işlerdeki kazançlara vergi istisnası getirildi. Böylelikle hizmet sektöründe istihdam artırıldı. Bu sayede işgücü sayısı artırılırken, kısmı süreli çalışanlarda artış hızı yüzde 30’a dayandı. Seçimleri kazanan Angela Merkel de esnek çalışma modeliyle işsizliği 2025 yılına kadar bitirmeyi hedefliyor.
ÇALIŞMA YASASI REFORMU’NDA NELER VAR?
* İşten çıkarılmalarda itiraz süresi, iki yıldan bir yıla indiriliyor.
İşverene, işten çıkarmalarda uygulanacak tazminat ödemelerinde de kolaylık sağlandığı iddiaları yasanın en çok tepki gören maddelerinden. Buna göre, işten haksız çıkarmalarda yüklü miktarda tazminat tarihe karışıyor.
* Bu kapsamda, 30 yıllık kıdem sahibi bir çalışanın haksız bir şekilde işten çıkarılması durumunda işverenin ödeyeceği tazminat miktarı 20 ayda ödenen maaşı geçmeyecek şekilde belirlendi.
Çok uluslu şirketlerde çalışan kişilerin ekonomik nedenlerle işten çıkarılmalarında, o kuruluşun diğer ülkelerdeki ekonomik durumuna göre değerlendirme yapılıyordu. Yeni düzenlemeyle, sadece Fransa’daki şubesi veya kolunun mali durumuna bakılarak karar verilecek.
* 50 kişiden az çalışanı olan iş yerlerinde işveren sendikayı devre dışı bırakarak doğrudan işçiyle görüşebilecek.
İş sözleşmesi, daha esnek hale getiriliyor. Buna göre iş şekli ve koluna bağlı olarak bu sözleşmeler sınırsız sayıda yenilenebilecek.
* Parça başı iş sözleşmesi düzenlenebilecek. İşveren, çalışana belirli bir süre değil bir işin bitimine kadar çalışma sözleşmesi imzalatabilecek. Sözleşmede, önceden belirlenmiş bir tarih değil, işin bitirilme tarihi geçerli olacak.
Uzaktan veya iş yeri dışından çalışma koşulları kolaylaştırılıyor. Buna göre şimdiye dek iş yeri dışından çalışma koşulları ve izinlerinin sözleşmede belirtilmiş olması gerekiyorken, düzenleme ile işveren veya iş yeri amirinin yazılı veya sözlü izniyle uzaktan çalışma hakkı elde edilebiliyor.
* Aylık, haftalık veya günlük periyotlarla, geçici süreliğine de olsa uzaktan çalışma hakkı alınabilecek. Bu sayede çalışanlar, evlerinden veya istedikleri bir adresten çalışmalarını sürdürebilecek.
Yeni düzenlemeye göre, iş yerlerinde çalışma ve ödeme şartları konularında alınan ortak kararlara uymayan çalışanlar daha kolay bir şekilde işten çıkarılabilecek ve işten çıkarılma nedeni mevcut yasalara göre farklılık gösterecek. Bu durum tazminat veya işsizlik maaşı gibi etkenlere de yansıyabilecek.