Zeytinyağı üretiminde Türkiye, son yıllarda büyük bir yükseliş gösterdi. Sofralık zeytin üretiminde dünya birincisi, zeytinyağı üretiminde ise İspanya’nın ardından ikinci sırada yer alan Türkiye, uluslararası piyasada daha fazla söz sahibi olmak istiyor.
Türkiye, son 20 yılda zeytin üretiminde büyük bir atılım gerçekleştirdi. Zeytinyağı üretiminde önemli bir yükselişe geçen Türkiye, bu alandaki başarısını tüm dünyaya kanıtladı. 475 bin ton zeytinyağı ve 750 bin ton sofralık zeytin rekoltesi ile dünya sıralamasında önemli bir konuma geldi. Sofralık zeytin üretiminde dünya birincisi, zeytinyağı üretiminde ise İspanya'nın ardından ikinci oldu. Zeytinyağı sektöründe Türk üreticilerin hak ettiği değeri alması gerektiğini vurgulayan Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Tan, bu başarıyı sürdürebilmek için önemli adımlar atıldığını söyledi.
TÜRKİYE ZEYTNİYAĞINDA İKİNCİ, ZEYTINDE BİRİNCİ OLDU
Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Tan, Türkiye'nin zeytin ve zeytinyağı üretiminde son yıllarda büyük bir ivme kazandığını belirtti. Tan, Türkiye’nin zeytinyağı üretiminde dünya sıralamasında İspanya'nın ardından ikinci, sofralık zeytin üretiminde ise birinci sıraya yükseldiğini ifade etti. Geçen yılki düşük rekolteye rağmen, 2025 yılı itibarıyla Türkiye 475 bin ton zeytinyağı üretimiyle büyük bir rekora imza attı.
ZEYTİNYAĞI ÜRETİMİNDE ÇİFTE BAŞARI
Mustafa Tan, Türkiye’nin zeytinyağı üretimindeki başarısının, son 20 yılda gerçekleştirilen stratejik yatırımlar ve modern üretim tekniklerinin sonucunda geldiğini vurguladı. Tan, “Sofralık zeytinde dünya birincisi, zeytinyağında ise İspanya’nın hemen ardından ikinci olduk. Bu, Türkiye’nin zeytin alanındaki büyük başarısını kanıtlıyor” şeklinde konuştu. Ayrıca, Tan, Türkiye’nin zeytin ağacının ana vatanı olduğuna dikkat çekerek, ülkenin bu alandaki köklü geçmişinin zeytinyağı üretiminde büyük bir avantaj sağladığını belirtti.
YERLİ ÇEŞİTLERLE DAHA YÜKSEK ÜRETİM MÜMKÜN
Türkiye’deki yerli zeytin çeşitlerinin kalitesinin yüksek olduğunu belirten Mustafa Tan, yeni ve üstün yerli çeşitlerin bilimsel çalışmalarla üretilebileceğini ifade etti. Tan, “Yerli çeşitlerimiz mükemmel ve her koşula uyumlu. Bu çeşitlerin klonları üzerinde yapılan bilimsel araştırmalarla, yeni ve üstün yerli zeytin türleri üretmek mümkün. Türkiye’ye dışarıdan çeşit getirmeye gerek yok” dedi. Bu yaklaşımın, Türkiye'nin zeytin üretiminde daha sürdürülebilir bir büyüme sağlamasına olanak tanıyacağını dile getirdi.
FİYAT DÜŞÜŞLERİNE TEPKİ: "FİYATLARDA SÖZ SAHİBİ OLMALIYIZ"
Zeytinyağı fiyatlarının küresel piyasalarda belirlendiğini ve fiyatlar üzerinde Türkiye'nin de etkili olması gerektiğini söyleyen Tan, zeytinyağı fiyatlarının son dönemde yaşadığı düşüşe dikkat çekti. Tan, uluslararası piyasalarda yapılan tahminler doğrultusunda, arz fazlalığı ve tüketimdeki azalma nedeniyle zeytinyağı fiyatlarının %50 oranında düşeceği yönündeki açıklamaları eleştirdi. “Piyasada arz ile talebin buluştuğu fiyat seviyeleri önemlidir. Ancak Türkiye olarak zeytinyağı üretiminde büyük bir oyuncu haline geldik ve artık fiyatlarda daha fazla söz sahibi olmalıyız” dedi.
MADE IN TURKEY DETAYI
Türkiye’nin zeytinyağı sektöründe markalaşma sürecine girmesi gerektiğini vurgulayan Tan, “Made in Turkey” markasıyla zeytinyağı ihracatının teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. İspanya ve İtalya'nın Türkiye ve Tunus'tan ucuz zeytinyağı almak istediğini belirten Tan, “Türk zeytinciliği büyük bir ivme içinde, ancak fiyatların daha adil bir seviyeye gelmesi gerekiyor. Zeytinyağı üreticilerinin haklarını savunarak, daha yüksek katma değerli ihracat yapmalıyız” diye konuştu.