Savunma sanayine katkı payı adı altında getirilmek istenen yeni vergi teklifi, tepkilerden sonra ertelendi. KARAR’a konuşan TBMM Milli Savunma Komisyonu üyesi Eylem Ertuğ Ertuğrul, belli şirketlerin kaynaklardan daha çok yararlandığını ancak hükümetin rekabetçi bir ortam yaratması gerektiğini söyledi. Teklif, 2017’de Varlık Fonu’na verilen 3 milyar TL’yi de gündeme getirdi. Dönemin Savunma Bakanı Fikri Işık, KARAR’a yaptığı açıklamada, “Kaynak aktarımı değil, emaneten verilmiş bir paraydı” dedi.
SEDA İNCİRKUŞ
Savunma Sanayii Başkanlığı’nın (SSB) savunma ve güvenliğe yönelik projelerini karşılayan Savunma Sanayii Destek Fonu (SSDF), 2023 verilerine göre yaklaşık yüzde 80 oranında vergi gelirlerinden oluşuyor. AK Parti’nin 11 Eylül’de Meclis’e sunduğu ve tepkilerin ardından 2025'e ertelediği “Savunma Sanayii ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nde, “yeni kaynak ihtiyacı bulunduğu” gerekçesiyle fona aktarılacak çeşitli kaynaklar türetildi.
FON İÇİN AYRILAN KAYNAK 160,5 MİLYAR TL
SSDF’ye ait harcamalar kamuoyuyla paylaşılmıyor ancak 2024’te SSB’nin idari harcamaları için öngörülen özel bütçe 837 milyon 52 bin TL, fon için ayrılan kaynak tahmini ise 162,5 milyar TL oldu. Hükümete göre bu kaynağın artırılması gerekiyor. Adres ise vatandaşın cebi.
Kanun teklifinin öngördüğü yeni vergilerden öne çıkanlar şöyle:
• Limiti 100 bin TL ve üzerinde olan kredi kartların hamillerinden her bir kart başına her yıl 750 TL pay alınacak.
• Taşınmaz satışlarında alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı 750 TL, diğer tapu ve kadastro işlemlerinde adına işlem yapılan kişiden 375 TL pay alınacak.
• Taşınmaz satışlarının noterler tarafından yapılması halinde, ilk defa tescili yapılacak olan araçlar için 3 bin TL, tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirlerinde bin 500 TL, noterlik ücreti alınan diğer işlemlerde işlem başına 75 TL pay alınacak.
‘BORÇ ÜZERİNDEN VERGİ ALINMAZ’
Kanun teklifini KARAR’a değerlendiren TBMM Milli Savunma Komisyonu üyesi Eylem Ertuğ Ertuğrul, iktidarın bir türlü toparlayamadığı ekonomiyi vergilerle düzeltmeye çalıştığını ancak bunun işlevsel olmadığını ileri sürdü. Ertuğrul, “Kaynakları doğru dağıtamadınız, bütçeyi doğru yapamadınız. Şimdi ‘savunma sanayini güçlendirmemiz gerek’ diyerek vatandaşa fazladan bir vergi zorluğu getiriyorsunuz. Günümüz ekonomik koşullarında 100 bin lira kart limiti olmayan insan yok ki. İnsanlar geçimlerini borçla, kredi kartlarına takla attırarak döndürüyor. Kaldı ki kredi, borç demek. Borç üzerinden vergi alıyorsunuz. Yöntemleri de yanlış. Bir bağış kampanyası düzenleseler daha fazla para toplayabilirler. Milletimiz bu konuda hassas davranıyor her zaman.” eleştirisinde bulundu.
‘TÜRKİYE SAVUNMA HARCAMALARINDA GERİ KALDI’
Ertuğrul, savunma sanayinde rekabetçi ortamın sağlanması gerektiğinin altını çizerken, “Türkiye, son dönemde dünyada artan savunma sanayii harcamalarının gerisinde kaldı. Belli başlı şirketler var, örneğin Baykar. Mevcut şirketler zaten AR-GE’de ağırlıklı olarak Savunma Bakanlığı’nın, Savunma Sanayii Başkanlığı’nın kaynaklarını kullanıyor. Baykar başarılara imza atan bir şirket, daha da iyi olmasını umuyoruz ama bunlar kişiye veya iktidara endeksli işler olmamalı. Devletin projesi olarak devam etmeli. Rekabetçi ortam hem daha düşük bütçeyle daha iyi sonuçlar alınmasını hem de başarılı başka şirketlerin de ortaya çıkmasını sağlar.” yorumunu yaptı.
SAVUNMA SANAYİNE FİNANSMAN YETİŞMİYOR
Konuyla ilgili KARAR’a konuşan uzmanlar da savunma şirketlerine finansman yetiştirilemediğini, bütçeden sağlanamayan kaynağa erişmek için ek vergiye gerek duyulduğunu ifade etti. Uzmanlara göre savunma sanayii sektöründe benzer kabiliyetlere sahip, muadil ürün üreten çok fazla şirket var. Hükümet hepsini ayakta tutmaya çalışıyor ancak ekonomik krizden dolayı finans yetiştiremiyor. Sektörün büyük şirketleri bir şekilde ayakta kalıyor ama küçükler sıkıntı yaşıyor.
SAVUNMA POLİTİKASI ELDEKİ KAYNAKLARA GÖRE OLUŞTURULMALI
Uzmanlar, ihtiyacı karşılama yönteminin ek vergi olmadığını ancak savunma sanayii sektörünü ayakta tutabilmek için devletin alım yapması ya da ar-ge projelerini desteklemesi gerektiğini öne sürüyor. Buna göre hükümetin yapması gereken, eldeki kaynaklara göre bir savunma sanayii politikası belirlemek. Bu da daha sınırlı fakat belli alanlarda çok güçlü bir savunma sanayileşmesi anlamına geliyor.
FONA AİT 3 MİLYAR TL VARLIK FONU’NA AKTARILMIŞTI
Geçen yıl haziran ayında göreve gelen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomi politikası vatandaşın sırtındaki vergi yükünü her geçen gün artırırken henüz var olmayan ve harcanmayan, yalnızca harcanma ihtimali olan bir paradan, yani kredi kartından vergi alma fikri hem siyaset çevrelerinde hem de toplumda tepki çekti. Durumu daha da sorgulamaya açık hale getiren ise 2017 yılında SSDF’ye ait 3 milyar TL’nin Varlık Fonu’na aktarılması oldu.
‘VARLIK FONU’NDA İHTİYAÇ OLUŞTU, PARA EMANETEN VERİLDİ’
7 yıl önce Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre söz konusu meblağ, Varlık Fonu’na aktarıldıktan sonra 3 ay içinde SSDF’ye geri verilecekti. 3 milyar TL’nin akıbetini sorduğumuz dönemin Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, “Bu bir borç verme gibi oldu. Varlık Fonu’nda kısa süreli bir ihtiyaç oluşmuş. Bu ihtiyaca binaen verildi. Savunma sanayinde ödenekler projelere göre harcanır. Muhtemelen baktılar ki savunma sanayinde nakit gözüküyor. O nakdi 1 aylığına istediler ve 15 gün ya da 1 ay sonra geri ödediler. Bu Varlık Fonu’na kaynak aktarma değil, emaneten verilen bir paraydı.” açıklamasını yaptı.