TCMB, piyasaların merakla beklediği faiz kararını açıkladı. Merkez, 50 puanlık beklentinin aksine, politika faizini 200 baz puan düşürerek yüzde 18'den yüzde 16 seviyesine çekti. Karar sonrası dolar/TL kuru rekor kırarak 9,49'a dayandı. İlk kez euro/TL kuru 11, sterlin/TL kuru da 13 seviyesini aştı. PPK metninde sıkı para politikası ifadesine yer verilmemesi dikkat çekti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) bugünkü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında alacağı faiz kararı açıklandı.
TCMB PPK, eylül ayında 100 baz puanla başlattığı faiz indirimine ekim toplantısında 200 baz puanlık 'önden yüklemeli' indirimle devam etti. Politika faizi 200 baz puan indirimle yüzde 16'ya çekildi.
MB, arz yönlü arızi unsurlardan kaynaklı politika faizinde yapılan aşağı yönlü düzeltme için yıl sonuna kadar sınırlı bir alan kaldığını kaydetti.
DÖVİZ REKOR KIRDI
Merkez Bankası’nın beklentilerin üzerinde gelen 200 baz puanlık faiz indirimi sonrası piyasalardan sert tepki geldi.
Dolar/TL, ilk tepki olarak 9,49'a dayandı ve rekor tazeledi. Gün içi en yüksek seviyeler dolar/TL'de 9,4867, euro/TL'de ise 11,0573 oldu.
İlk kez euro/TL ise 11 lirayı, sterlin/TL ise 13 lirayı aştı.
HİSSE SENETLERİ SATIŞA DÖNDÜ, ALTIN DA YÜKSELDİ
Borsa İstanbul'da BİST 100 Endeksi ise yatay seyrettiği günde yüzde 0,5 civarı değer kaybına döndü. Faiz kararının ardından gram altın yüzde 3'e yakın primle 542 liranın üzerine çıktı.
Karar öncesi 443 seviyesinde yer alan Türkiye'nin 5 yıllık CDS'i 455 seviyesine yükseldi.
10 yıllık tahvil faizi yüzde 20,40 seviyesine tırmandı. Eylülden bu yana tahvil faizinde 350 baz puan yükseliş kaydedilmiş oldu.
SIKI PARA POLİTİKASI METİNDE YER ALMADI
Sıkı para politikası ifadesine yer verilmeyen PPK açıklamasında, "Kurul, para politikasının etkileyebildiği talep unsurları, çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz şoklarının yarattığı etkilerin ayrıştırılmasına yönelik analizleri değerlendirmiştir. Bu çerçevede politika faizi 200 baz puan indirilerek yüzde 16 olarak belirlenmiştir. Bununla birlikte, arz yönlü arızi unsurlardan kaynaklı olarak politika faizinde yapılan aşağı yönlü düzeltme için yıl sonuna kadar sınırlı bir alan kaldığı Kurul tarafından değerlendirilmiştir" açıklamasını yaptı.
"Küresel iktisadi faaliyette yılın ilk yarısında yaşanan toparlanmaya rağmen yakın dönemde açıklanan güven endeksleri, salgının etkisiyle gerilemeye başlamıştır" denilen açıklamada "Aşılama oranlarındaki artışa rağmen salgında yeni varyantlar küresel iktisadi faaliyet üzerindeki aşağı yönlü riskleri canlı tutmaktadır" ifadelerine yer verildi.
'İKTİSADİ FAALİYET GÜÇLÜ SEYREDİYOR'
PPK açıklamasında ayrıca "Öncü göstergeler yurt içinde iktisadi faaliyetin dış talebin de etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret etmektedir. Aşılamanın toplumun geneline yayılması salgından olumsuz etkilenen hizmetler, turizm ve bağlantılı sektörlerin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır. Dayanıklı tüketim malları talebi yavaşlarken, dayanıksız tüketim mallarında bir toparlanma gözlenmektedir. İhracattaki güçlü artış eğilimiyle yılın geri kalanında yıllıklandırılmış cari işlemler dengesindeki iyileşmenin sürmesi beklenmekte, bu eğilimin güçlenerek devam etmesi fiyat istikrarı hedefi için önem arz etmektedir" denildi.
Enflasyonda son dönemde gözlenen yükselişe ilişkin de PPK "Gıda ve başta enerji olmak üzere ithalat fiyatlarındaki artışlar ile tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar, yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki artışlar ve açılmaya bağlı talep gelişmeleri etkili olmaktadır. Bu etkilerin arızi unsurlardan kaynaklı olduğu değerlendirilmektedir" dedi.
Ayrıca "Güçlü parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri devam etmektedir. Parasal duruşun sıkılığı ticari kredilerde öngörülenin ötesinde daraltıcı etki yapmaya başlamıştır. Bunun yanında, bireysel kredilerin ılımlı seyre dönmesi için güçlendirilen makroihtiyati politika çerçevesinin olumlu etkileri gözlenmeye başlamıştır" ifadelerine yer verildi.
Açıklamada ayrıca "İklim ve diğer çevre kaynaklı riskleri sınırlandırmak amacıyla, para politikasının ana hedeflerinde bir değişikliğe yol açmadan sürdürülebilir finans uygulamalarını uzun vadeli bir politika olarak destekleme kararı" alındığı kaydedildi.
"TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir" diyen Para Politikası Kurulu açıklamasında "Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır" ifadelerine yer verdi.
23 EYLÜL'DE 100 BAZ PUANLIK İNDİRİM
TL'deki değer kaybı, TCMB'nin 23 Eylül'deki toplantısında politika faizini 100 baz puan düşürerek yüzde 19'dan yüzde 18'e indirmesiyle hızlanmıştı. Piyasaların beklemediği şekilde TCMB'nin faiz indirimine gitmesi Dolar/TL kurunun yükselmesine neden oldu.
BEKLENTİLER NEYDİ?
Reuters haber ajansının anketine göre TCMB'nin politika faizini 50 ya da 100 baz puan indirmesi öngörülüyordu.
ÜÇ BAŞKAN YARDIMCISI GÖREVDEN ALINMIŞTI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen hafta TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile görüştükten sonra üç TCMB başkan yardımcısını görevden alması TL'deki değer kaybını hızlandırmıştı.
Faiz kararlarında oy hakkı bulunan TCMB başkan yardımcıları Semih Tümen, Uğur Küçük ile PPK üyesi Abdullah Yavaş görevden alındı. Reuters, görevden alınan Yavaş ve Küçük'ün PPK'nın bazı kararlarına karşı çıktığını öne sürdü.
