Beyaz Saray’da mesaiye başlamasına günler kalan Trump’tan, Suriye’nin kuzeyindeki terör unsurlarına karşı operasyon sinyali veren Türkiye’ye üstü kapalı mesajlar... Erdoğan’dan övgüyle söz eden Trump, 2019’da bir hafta içinde sonlanan Barış Pınarı Harekatını hatırlattı. “Ben ona saygı duyuyorum, herhalde o da bana duyuyor. Kürtlere karşı harekat yapmamasını istedim, yapmadı” dedi.
SEMA KIZILARSLAN
ABD’de başkanlık görevini ikinci kez devralmaya hazırlanan Trump, basın toplantısında Türkiye’ye geniş yer ayırdı. Cumhurbaşkanı’na olan yakınlığını ‘Erdoğan benim arkadaşım, ona saygı duyuyorum, o da bana duyuyor’ sözleriyle anlattı. Türkiye’nin Suriye politikasını üstü kapalı eleştirdi. Barış Planı Harekatı’nın kendisinin isteğiyle erken bitirildiğini iddia eden Trump ‘Erdoğan’a Kürtlere harekat yapma dedim, o da yapmadı’ ifadesini kullandı. Dış politika uzmanları ise Trump’ın övgü dolu açıklamalarının altında örtülü bir tehdit olduğunu belirtti.
HAREKATI BİTİR DEDİM O DA BİTİRDİ
Türkiye, 2019’da Suriye’nin kuzeyinde PKK/YPG varlığına yönelik Barış Planı Harekatı’nı başlatmıştı. Operasyonun başladığı gün Trump, Erdoğan’a harekatı desteklemediğini bildiren ve çok ağır ifadelerin yer aldığı bir mektup göndermişti. Trump, harekatın bitirilmesini kendisinin istediğini açıkladı: “Başkan Erdoğan benim dostum, Kürtlere yönelik harekat yapmamasını istedim. O da yapmadı. Bugünkü durumun ne kadar devam edeceğini bilmiyorum çünkü onlar doğal düşmanlar.”
ERDOĞAN’IN ADAMLARI ŞAM’I ALDI
Trump, düzenlediği basın toplantısında Suriye’den ABD askerlerinin çekilip çekilmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine, “Bu konuda bilgi veremem çünkü bu askeri stratejinin bir parçası, ancak bu Türkiye’yle ilgili bir durum” dedi. KARAR’a konuşan emekli diplomatlar ve dış politika analistleri ise Trump’ın açıklamalarını Suriye’de PKK/YPG’ye karşı harekat seçeneğini ortaya koyan Türkiye’ye yönelik “Erdoğan övgüsü içine sıkıştırılmış üstü örtülü bir tehdit” olarak yorumladılar.
MEKTUBU BARDA SERGİLİYOR
Trump’ın, Erdoğan’a yolladığı ve “Türkiye ekonomisini yıkmaktan sorumlu olmak istemem. Aptal olma” ifadelerini içeren mektubu, Manhattan’daki otelinin barında sergileniyor.
PKK/YPG SURİYE'DEN ÇIKMAZSA ASKERİ HAREKET DEVREDE
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’deki PKK/YPG terör örgütüne yönelik operasyon seçeğeniyle ilgili net konuştu: “Türkiye’nin harekat yapması istenmiyorsa şartlar bellidir. PKK yönetim kadrosu ile tüm kadroları Suriye’yi terk etmeli. Ancak buna yönelik hazırlık veya niyet görmüyoruz. Başka ülkelerden gelen teröristlerin de Suriye’yi terk etmesi gerek. Suriye’den çıkmazlarsa askeri harekat yaparız.”
BEYAZ SARAY HAZIRLIĞI YAPAN TRUMP’TAN YORUMA AÇIK AÇIKLAMALAR
ANKARA'YA SICAK MESAJ TEKLİF Mİ BİR GÖZDAĞI MI: ABD’nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump, görevi devralma hazırlığı yaptığı bugünlerde bir basın açıklaması düzenledi. Türkiye’ye ve Türkiye’nin Suriye politikasına geniş yer ayıran Trump, pek çok açıdan yoruma açık ifadeler kullandı. Florida’da bulunan Mar-a-Lago yerleşkesindeki basın toplantısında Trump, Suriye’den asker çekme ve ülkedeki gidişatla ilgili süreçte Türkiye’nin önemini vurgulayarak “Cumhurbaşkanı Erdoğan, benim dostum ve saygı duyduğum biri. Onun da bana saygı duyduğunu düşünüyorum” dedi. Suriye’deki son gelişmeleri nasıl değerlendirdiğiyle ilgili bir soruya yanıt veren Trump “Suriye’de yaşananlara bakarsanız, Rusya ve İran zayıfladı. Erdoğan çok zeki bir adam; adamlarını oraya farklı biçim ve isimler altında gönderdi. Onlar da gidip orada kontrolü ele geçirdiler” ifadesini kullandı.
BARIŞ PINARI HAREKATI’NI HATIRLATTI: Suriye’de iç savaş devam ederken Türkiye, ülkenin kuzeyinde özerklik ilan eden terör örgütü YPG’nin ana unsuru olduğu SDG’ye yönelik Barış Planı Harekatı başlatmıştı. Harekatın başladığı gün ABD Başkanı olan Trump, harekatı desteklemediğini bildiren mektubu Erdoğan’a iletti. ‘Aptallık etme’ gibi ağır ifadeler içeren mektup o dönem uzun süre gündemde kalmıştı. Konuşmasında o dönemdeki harekatı kasteden Trump “Erdoğan akıllı biri, Suriye’nin peşinde. Aram iyi. Erdoğan’a daha önce Kürtlere harekat yapma dedim, o da yapmadı’, ama bunun ne kadar süreceğini bilmiyorum. Çünkü onlar doğal düşmanlar. Birbirlerinden nefret ediyorlar. Ama o bunu henüz yapmadı. Ve geçmişte de yapmadı. Ona, ‘Lütfen bunu yapma’ dedim ve o da bunu yapmadı. Türkiye’nin adımlarıyla Suriye’de İran ve Rusya zayıfladı” dedi.
TRUMP, ERDOĞAN’I TEHDİT ETMİŞTİ: Trump’ın ikinci dönemi öncesi özellikle Türkiye’ye yönelik ifadeleri, hem dostane bir söylem hem de üstü kapalı bir tehdit barındıran bir mesaj olarak yorumlandı. KARAR’a açıklamaları değerlendiren Dış Politika Analisti Aydın Sezer, Trump’ın Suriye’deki gelişmelerin Erdoğan ve Türkiye sayesinde olduğunu vurgulamasının bilinçli bir strateji olduğunu ifade etti: “Trump’ın açıklamalarına baktığımızda, Suriye’deki gelişmelerle ilgili Türkiye ve Erdoğan’a ciddi övgülerde bulunduğunu görüyoruz. Trump, Suriye’deki gelişmelerin Erdoğan ve Türkiye sayesinde olduğunu vurguluyor. Ancak bunu bilinçli bir şekilde yaptığını düşünüyorum. Burada Trump, Türkiye’ye övgü yapıyormuş gibi gözükerek aslında Erdoğan’ı yüceltiyor. Ne yazık ki, Türkiye’deki bazı kesimler bu söylemi hızla benimseyip bundan gurur duyuyor. Barış Pınarı Harekâtı sırasında Trump ve Erdoğan arasındaki görüşmeler, Trump’ın yazdığı mektup, James Jeffrey’nin açıklamaları ve imzalanan protokoller göz önüne alındığında, Trump’ın Türkiye’yi ve Erdoğan’ı açıkça tehdit ettiğini söyleyebiliriz. Bu sadece bir iddia değil; artık bir realite.”
SÖZLERİN ALTINDA TEHDİT YATIYOR: Sezer, Trump’ın ‘Erdoğan’a çok saygı duyuyorum, o da bana saygı duyuyor. Rica ettim, Kürtlerin peşinden gitmedi’ gibi ifadelerle durumu yumuşatmaya çalıştığını, ancak bu açıklamaların altında örtülü bir tehdit olduğunu belirtti: “O döneme atıf yapan Trump’ın, bu açıklamaları altında da örtülü bir tehdit yatıyor.” Trump’ın Suriye’den asker çekilip çekilmeyeceği konusunda net bir bilgi vermediğini belirten Sezer, bu durumun zımnen Kürtlerin arkasında durduğunu ifade ettiğine dikkat çekti. Hem söylemlerde hem de eylemlerde Türkiye’ye yönelik tehdit dilinin hâkim olduğunu söyledi: “Özetle hem söylemlerinde hem de eylemlerinde Türkiye’ye yönelik bir tehdit dili hâkim.”
NATO ÜYESİ TÜRKİYE’Yİ HASIM KONUMUNA İTİYOR: Eski Büyükelçi Ümit Yardım ise açıklamaları ABD genel stratejisinden ayrı değerlendirmemek gerektiğini belirtti: “Amerika, Kuzey Suriye’de Türkiye’yi hasım, YPG’yi ise en yakın müttefik olarak görmekte. Türkiye’nin son beş-altı yılda bu duruma karşı etkili adımlar atamaması, önemli fırsatların kaçmasına yol açtı. Trump’ın ‘Türkler ve Kürtler doğal düşmandır’ ifadesi ise talihsiz ve hastalıklı bir söylem. Onun açıklamaları, Amerikan stratejisinin sokak ağzıyla dile getirilen bir versiyonu olarak değerlendirilebilir. Bu strateji, Amerika ve İsrail’in bölgedeki etkisini güçlendirmeyi hedeflerken, Türkiye’yi NATO üyesi olmasına rağmen hasım konumuna itmektedir.”
'ASKERİ HAREKAT İSTEMİYORSANIZ PKK'YI ORADAN GÖNDERİN'
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Suriye’deki gelişmeleri değerlendirdi. Katıldığı televizyon programında konuşan Fidan Suriye’deki yeni yönetimin terör örgütü PKK/YPG’ye bir proje önermesi ve onların da kabul etmemesi ihtimaline ilişkin “Kabul etmezse, ki zamana oynadıkları ortada, bunu da görüyoruz. Bu insanlar (yeni yönetim) buraya savaşarak geldiler. Şam’daki yönetim, öyle herhangi bir hafife alınacak yönetim değil. Savaştan korkanların olduğu bir yönetim değil. Savaşarak ele geçirdiler” dedi. Suriye’deki yeni yönetimin YPG’yle savaşacak kudretinin fazlasıyla olduğunun altını çizen Fidan, Türkiye’nin bu konudaki olası rolüne ilişkin, “Bizim onlara verdiğimiz ültimatom ortada. Amerikalılar üzerinden de verdik, basın üzerinden de. Uluslararası terörist savaşçı niteliği taşıyan, Türkiye’den, İran’dan, Irak’tan gelmişlerin behemehal terk etmeleri gerekiyor” diye konuştu. Fidan, şu anda YPG’den buna yönelik bir hazırlık ve niyet görmediklerini belirterek “Eğer askeri harekat olmasını istemiyorsanız bölgede, ne bizim tarafımızdan ne Suriye’deki yeni yönetim tarafından, bunun şartları bellidir” ifadelerini kullandı.