Suda boğularak ölme hadisesinin en çok yaşandığı ülkelerin ortak özelliği şaşırttı! Hızlı ve sessiz katil

Suda boğularak ölme hadisesinin en çok yaşandığı ülkelerin ortak özelliği şaşırttı! Hızlı ve sessiz katil

Suda boğulma dakikalar içinde öldüren, sessiz bir salgın ve aynı zamanda dünya genelinde önlenebilir ölümler arasında üçüncü sırada yer alıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), suda boğulma sonucu ölümlerin en çok yaşandığı ülkelerin ortak özelliğini açıkladı. İşte detaylar...

İngiltere Kraliyet Ulusal Filika Enstitüsü'nden (RNLI) Kate Eardley, "İnsanlar suda boğulmanın televizyondaki gibi çok gürültülü, çok su sıçratılan bir şey olmasını bekliyor" diyor.

Ancak Kate Eardley'e göre gerçekte büyük olasılıkla küçük bir çocuk bir gölete ya da denize giriyor ve kimse bir şey duymuyor.

Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre, dünya genelinde her yıl 250 bin dolayında kişi suda boğulma nedeniyle ölüyor ve neredeyse 82 bin kurban 14 yaş altında.

BBC Türkçe'de yer alan habere göre, bu sayılar, her gün 650'den fazla ölüm anlamına geliyor ve bu nedenle WHO suda boğulma vakalarına 'sessiz önlenebilir ölüm salgını' adını veriyor.

Suda boğulma sadece aileler açısından bir trajedi değil, aynı zamanda ekonomiye de zarar veriyor. Erken ölümler ve sağ kalmayı başaranlarda ciddi yaralanmalar iş gücünü de etkiliyor. DSÖ, bu konuda harekete geçmemenin maliyetinin 2050 itibarıyla dört trilyon dolara ulaşabileceğini hesaplıyor.

Mesele o kadar büyük bir aciliyet arz ediyor ki, Birleşmiş Milletler, bu ihmal edilen kamu sağlığı sorununa dikkat çekmek için 25 Temmuz'u Dünya Suda Boğulmaları Önleme Günü ilan etti.

HERKES BOĞULMA TEHLİKESİ YAŞAYABİLİR

en-cok-suda-bogulma-sonucu-olum-yasanan-ulkeler-3.jpg

DSÖ'ye göre suda boğulma, dünya genelindeki istemsiz yaralanma sonucu ölümlerin üçüncü nedeni ve tüm istemsiz yaralanma ölümlerinin yüzde 7'lik kısmını oluşturuyor.

Çocukları ve gençleri orantısız etkiliyor ve dünya genelinde 25 yaş altındaki ölüm nedenlerinde ilk 10'a giriyor.

Suya kolayca düşüp, çıkmakta zorlandıkları için 1-4 yaş arası en büyük tehdit altındaki grup.

DSÖ boğulma önleme teknik koordinatörü Dr. David Meddings, "Herkes boğulabilir. Çok çabuk gerçekleşiyor. Örneğin, yaralıların hastaneye götürülüp, saatlerce canlı kalabildiği trafik kazalarına kıyasla, suda boğulma dakikalar içinde öldürüyor. Bu nedenle her saniye önemli" diyor.

Bir boğulma kurbanı sağ kalmayı başarsa da, beyinde hasar dahil, ağır yaralanmalarla karşılaşabiliyor.

DSÖ'ye göre küresel düzeyde suda boğulma sonucu ölümlerin yüzde 90'ı düşük ve orta gelirli ülkelerde gerçekleşiyor. Yüzde 60'ı da Batı Pasifik bölgesi ve Güneydoğu Asya'da görülüyor.

Yüksek gelirli ülkeler daha donanımlı eğitim sistemlerine ve çocuklara yüzme öğreten tesislere sahip.

Ülkeler arasındaki büyük farklılıklara rağmen, küresel düzeyde ölümlü suda boğulma vakaları on yıllardır istikrarlı bir şekilde azalıyor.

Dr. David Meddings, ekonomik kalkınma, daha iyi teknoloji, gelişmiş altyapı, daha iyi metodoloji ve iyileştirilmiş kuralların bu düşüşü sağladığını söylüyor.

en-cok-suda-bogulma-sonucu-olum-yasanan-ulkeler-2.jpg

FARKINDALIK EKSİKLİĞİ

Dr. David Meddings, hükümetler boğulma oranlarını düşürme kararlılığı gösterdiğinde, bunu başarmanın zor olmadığını vurguluyor ve en büyük engelin 'farkındalık eksikliği' olduğuna dikkat çekiyor.

RNLI'dan Kate Eardley de çok sayıda liderin, suda boğularak ölümlerin ne kadar yaygın olduğunun farkına varamadıklarını söylüyor.

Kate Eardley, "Çoğu zaman bir büyükelçiyle ya da yetkiliyle toplantıya girdiğimizde 'Neden burada olduğunuzu bilmiyoruz, suda boğulma sorunumuz yok' diyorlar. Ve yarım saatin sonunda da 'Nasıl çözüm bulabiliriz, nasıl destek olabiliriz?' diyorlar" şeklinde konuşuyor.

Dr. David Meddings, farkındalık yaratmak için bir gün belirlemenin daha şimdiden etkili olduğunu belirtiyor.

Örneğin, Tanzanya'da hükümet Dünya Suda Boğulmayı Önleme günü açıklandıktan bir yıl sonra, ölümleri azaltmak için yeni bir yaklaşım benimsedi.

Bu yeni gün aynı zamanda DSÖ'nün bu yıl sonunda yayımlanması beklenen bir küresel durum raporu hazırlamasını beraberinde getirdi.

en-cok-suda-bogulma-sonucu-olum-yasanan-ulkeler-1.jpg

SUDA BOĞULMA ÖLÜMLERİ NASIL AZALTILABİLİR?

DSÖ, suda boğulma ölümlerini azaltmanın bir yolunun okul çağındaki çocuklara temel yüzme, su güvenliği ve kurtarma gibi yetenekleri kazandırmak olduğunu söylüyor.

Kuruluşa göre bunu yapmak, 2050 itibarıyla 238 bin ölümü ve 549 bin ölümle sonuçlanmayan suda boğulmayı önleyebilir.

Güney Afrika'da Ulusal Deniz Kurtarma Enstitüsü'nün (NSRI) Sağ kalma Yüzme Programıyla geçen yıl 900 binden fazla çocuğa suda güvenlik eğitimi verildi.

NSRI'dan Andrew Ingram, programa katılan çocukların iki kez başka çocukları kurtarmayı başardığını söylüyor.

Andrew Ingram, çocukların yüzerken ve su kenarındalarken sürekli izlenmesi gerektiğini, yalnız bırakılırlarsa dakikalar içinde ölebileceklerini vurguluyor.

Ancak kırsal kesimde yaşayan çalışan anne ve babalar bütün gün çocuklarını izleme şansına sahip değil.

Ve DSÖ'ye göre düşük ve orta gelirli ülkelerde çocukların boğularak ölümleri genelde yetişkin gözetimindeki eksikliklerden kaynaklanıyor.

Kuruluş, ölümleri azaltmanın bir yolunun da okul öncesi yaştaki çocuklar için güvenli alanlar oluşturmak olduğunu söylüyor.

DSÖ'ye göre bu önlem 2050 itibarıyla 536 bin suda boğularak ölümü ve 440 bin ölümcül olmayan boğulmayı önleyebilir.

Yaralanmayı Önleme ve Araştırma Merkezi (CIPRB), RNLI ile işbirliği yaparak Bangladeş'in kırsal kesimlerinde boğulmaların en çok görüldüğü dönemlerde köy kreşleri kurdu.

Kate Eardley, RNLI projesinin, çocukların sıklıkla evlerinden 20 metreden az uzakta ve özellikle de anne ve babalarının meşgul oldukları öğle saatlerinde boğulduğunu gösteren araştırmadan ilham aldığını vurguluyor.

Bangladeş'teki kreş yöneticisi Jhorna Begum de RNLI'dan aldığı eğitim sayesinde, suda bilinçsiz bir halde bulduğu Yasin'in yaşamını kurtarmayı başardığını söylüyor.

EKONOMİK KAYIP 4 TRİLYON DOLARA ULAŞABİLİR

Kade Eardley, kreş modelinin işe yaradığını gören Bangladeş hükümetinin, kreşleri ülkenin dörtte birlik kesimine yaygınlaştırmak için 32 milyon dolar yatırım yaptığını beliriyor.

DSÖ'nün tavsiye ettiği diğer önlemler arasında, güvenli tekne ve feribot düzenlemeleri, gelişmiş sel riski yönetimi ve suya erişimi kontrol etmek için bariyerler kurulması da var.

DSÖ, bazı ülkelerin ölümlü ve ölümle sonuçlanmayan suda boğulma vakaları yüzünden Gayri Safi Yurtiçi Hasılaları'nın yüzde 3'ünü yitirdiğini tahmin ediyor.

Kuruluş, boğulma önleme sistemlerine yatırımın şu andaki seviyelerinde seyretmesi halinde 2050 itibarıyla çoğu çocuk, 7,2 milyon kişinin boğulma sonucu öleceğini, 3,4 milyon kişinin de uzun vadeli engellilikle karşılaşacağını söylüyor.

DSÖ'nün tahminlerine göre, toplam ekonomik kayıp 4 trilyon dolara ulaşabilir.

Ancak, 50 yüksek riskli ülkedeki tüm çocukların yarısını kapsayan önlemlerin maliyeti kreşler için 33 milyar dolar, temel yüzme ve su güvenliği kabiliyetlerini kazandırmak içinse 17 milyar dolar.

DSÖ, boğulma önlemeye yatırılacak her bir doların 30 yıl içinde 9 dolar tasarruf sağlayacağını söylüyor.

SUDA VE SU ETRAFINDA NASIL GÜVENDE OLUNUR?

İngiltere'deki Kraliyet Yaşam Kurtarma Vakfı, suyun etrafında asla yalnız olmamayı ve cankurtaran olan yerlerde sadece aile ve arkadaşlarla yüzmeyi tavsiye ediyor.

Su kenarında çocukların sürekli yetişkinlerce izlenmesi de hayati önemde.

Kuruluş, insanlar suya düşerse ya da yüzerken yorulurlarsa sakin olmalarını ve yardım istemeden önce suda sırt üstü kalmalarını öğütlüyor.

Bunu yapan birini görürseniz, yüzebilen bir nesneyi bu kişiye atmanız gerekiyor.

Kuruluş aynı zamanda kıyıdan çok fazla uzaklaşılmamasını, boyu aşan yerlere gidilmemesini ve sahile paralel yüzülmesini tavsiye ediyor.

Bir dip akıntısına yakalanması durumunda ise şunlar tavsiye ediliyor:

* Yardım çağırın

* Akıntıya karşı yüzmeyin

* Dip akıntısından kurtulmak için kıyıya paralel yüzün

* Dip akıntısından kurtulduğunuzda da kıyıya doğru yüzün ve olası akıntılara karşı dikkatli olun

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN