UCM'nin kararı, ABD'den sonra İsrail'in en büyük ikinci destekçisi olan Almanya'yı karıştırdı. Alman Spiegel dergisi, hükümetin Netanyahu hakkında tutumunu yerden yere vurdu. Dergideki başmakalede “İsrail'in üst düzey siyasetçilerini 'korumanın' Almanya'nın 'varlık sebebi' olduğu düşüncesi feci bir hata. Hükümet şimdi sanık Netanyahu'ya sanık Putin'den ya da geçmişte sanık olan El Beşir veya Miloseviç'ten farklı davranıyorsa, bunu tanımlayacak tek bir kelime vardır: İkiyüzlülük'tür” dedi.
Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu hakkında çıkardığı tutuklama kararı, Almanya’da tartışmaların merkezine oturdu. Almanya’nın önde gelen haber dergilerinden Spiegel, hükümetin bu karar karşısındaki tutumunu sert bir şekilde eleştirdi. Başmakalede, Almanya'nın İsrail’e yönelik tarihsel sorumluluğunu yanlış yorumladığı belirtilerek, Netanyahu’nun diğer dünya liderlerinden farklı tutulmasının çifte standart olduğu vurgulandı.
Derginin dış haberler editörü Mathieu von Rohr tarafından kaleme alınan yazıda, Almanya’nın UCM kararına ilişkin yaklaşımı “ahlaki bir dip noktası” olarak tanımlandı. Yazıda, Federal Hükümet Sözcüsü Steffen Hebestreit’in basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtsız bırakması ve konuyu geçiştiren açıklamalar yapması ağır bir şekilde eleştirildi. Von Rohr, Alman hükümetinin, Netanyahu'yu uluslararası hukukun en ciddi suçlamalarından koruma çabasını “ikiyüzlülük” olarak nitelendirdi.
Spiegel’in makalesinde şu ifadeler yer aldı:
“Almanya’nın, İsrail’in üst düzey yetkililerini uluslararası hukuk kapsamındaki ciddi suçlamalardan bile koruma görevini tarihsel bir sorumluluk olarak algılaması büyük bir hata. Eğer Alman hükümeti şimdi Netanyahu’ya Vladimir Putin, Ömer el-Beşir veya Slobodan Miloseviç’ten farklı davranıyorsa, bunu açıklayacak tek kelime vardır: İkiyüzlülük.”
Almanya’nın İsrail’e yönelik tarihsel sorumluluğunun, uluslararası hukuk ilkelerini ihlal edecek şekilde yorumlanması makalenin temel eleştirilerinden biriydi. Anayasa’nın 25. maddesi gereği uluslararası hukukun, Alman yasalarının üzerinde olduğuna dikkat çekilen yazıda, Netanyahu’ya yönelik koruma kalkanının anayasal bir dayanağı olmadığı vurgulandı. Von Rohr, “Netanyahu, Lahey’de ülkesini savunduğu için değil, Gazze’de sivil halka karşı işlediği iddia edilen suçlardan dolayı yargılanmakla karşı karşıya” dedi.
BORİS RHEİN’İN AÇIKLAMALARI TEPKİ ÇEKTİ
Hessen Eyaleti CDU Başkanı Boris Rhein’ın, “Netanyahu’nun Almanya’da tutuklanması benim için kabul edilemez” şeklindeki açıklamaları, Spiegel tarafından “tarihsel sorumluluğun yanlış anlaşılması” olarak değerlendirildi. Makalede, Almanya’nın İsrail devletine yönelik tarihsel sorumluluğunun, Netanyahu hükümeti ve ordusunun eylemlerine koşulsuz destek anlamına gelmediği açıkça belirtildi.
Netanyahu’ya yöneltilen suçlamalar arasında, Gazze’deki sivil halkın temel yaşam kaynaklarından mahrum bırakılması da yer alıyor. Spiegel, bu suçlamaların dünya kamuoyu önünde yeterince belgelenmiş olduğunu vurguladı. Ayrıca, “Hamas’la mücadele gerekçesiyle uluslararası hukukun ihlal edilmesi kabul edilemez” ifadelerine yer verildi.
'ALMANYA’NIN GAZZE TUTUMU UZUN VADELİ SONUÇLAR DOĞURACAK'
Makalenin sonunda, Alman hükümetinin bu konudaki çifte standardının, uluslararası hukukun evrenselliğini zayıflatabileceği ve dünya genelinde Batı’ya yönelik güvensizliği artırabileceği uyarısında bulunuldu. Spiegel, Almanya’nın geçmişten ders çıkarması gerektiğini hatırlatarak şu ifadelerle makaleyi sonlandırdı:
“Putin’e yönelik tutuklama kararını kutlayıp Netanyahu kararı karşısında sessiz kalanlar, adaletin evrensel ilkelerine zarar veriyor. Almanya’nın Gazze savaşı ve Netanyahu hakkındaki tutumu, sadece kendi geleceğini değil, uluslararası düzenin temelini de şekillendirecek uzun vadeli sonuçlar doğuracaktır.”
