ABD'li ünlü oyuncu Robert De Niro ABD başkanlık yarışının en güçlü adayı Donald Trump hakkında dikkat çeken bir açıklamada bulundu. De Niro Trump'ı 'şeytani' bir figür olarak nitelendirerek, onun ABD için bir tehdit oluşturduğunu söyledi.
Oscarlı aktör Robert De Niro, Donald Trump'ın liderlik vasıflarından yoksun olduğunu ve onun Amerika için bir tehdit oluşturduğunu belirten çarpıcı bir açıklamada bulundu. De Niro, Trump'ı sadece kötü bir lider olarak değil, aynı zamanda 'şeytani' bir figür olarak nitelendirerek, onun etik değerlerden ve ahlaktan yoksun 'özenti sert bir adam' olduğunu vurguladı.
Aktör, yıllarca süren gözlemlerine dayanarak, Trump'ın ne liderlik ettiği insanlara, ne iş yaptığı insanlara, ne de onu körü körüne takip edenlere saygı göstermediğini ifade etti.
'PANDEMİ DÖNEMİNDE ÜLKEYİ TEHLİKEYE ATTI'
New York'un uzun yıllar boyunca Trump'ı tanıdığını ve onun liderlik pozisyonu için uygun olmadığını ilk elden bildiğini belirten De Niro, 2016 seçimleri öncesinde ABD'yi uyarmaya çalıştıklarını ancak bu uyarıların göz ardı edildiğini aktardı.
Trump'ın başkanlığı süresince Amerika'nın bölündüğünü ve New York'un bu durumdan derinden etkilendiğini söyleyen De Niro, özellikle 2020'de yaşanan pandemi sırasında Trump'ın ulusal krizi yönetme biçiminin ülkeyi daha da tehlikeye attığını eleştirdi.
De Niro'nun konuşması, Trump'ın potansiyel bir tekrar seçilme ihtimaline karşı ciddi bir uyarı niteliğindeydi. Aktör, Amerikalıları Trump'ın 'kötülüğünü' ciddiye almaya ve demokrasiyi korumak için birleşmeye çağırdı.
Trump'ın takipçilerine saygıyla yaklaşılması gerektiğini ve onları ikna etmek için "demokrasi" yerine "doğru ve yanlış", "insanlık" ve "nezaket" gibi temel değerler hakkında konuşulması gerektiğini vurguladı. De Niro, yeterince insanın ikna edilmesi halinde, Trump'ın oluşturduğu tehdidin sona erdirilebileceğine inandığını belirtti.
Robert De Niro'nun bu tutkulu konuşması, Amerika'nın karşı karşıya olduğu bölünme ve kutuplaşmanın üstesinden gelmek için birlik ve anlayışa olan ihtiyacı vurguluyor. Aktör, demokrasinin bir 'diktatör özentisi'nin dönüşüne dayanamayacağını ve ancak birlik içinde hareket edilirse kötülüğün üstesinden gelinebileceğini hatırlatıyor.