'Filistin İçin Bin Genç' adlı grup, 13 üyelerinin şafak operasyonuyla evlerinden gözaltına alınması sebebiyle Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. İsrail’e petrol sağlayan SOCAR’ı protesto eden gençler, 'Suçlu olan biz değiliz, soykırımı besleyenler' mesajını verdi.
BÜŞRA CEBECİ I KARAR
'Filistin için bin genç' grubu adına basın açıklamasını Dilara Şengül yaptı. Açıklamada gözaltında bulunan 13 üyelerinin derhal serbest kalması, üç üyelerinin de haklarındaki yakalama kararının kalkması talep edildi.
“Gözaltılar bizi yıldıramaz, biz direnişi Filistin halkından öğrendik”, “Özgür Filistin”, “Yaşasın Küresel İntifada” gibi dövizler taşıyan grup, filistin için Türkçe ve Arapça sloganlar attı.
Açıklamada gözaltında çıplak arama uygulanmasına tepki gösterildi, “16 arkadaşımızın evlerine şafak operasyonu yapıldı, kadın arkadaşlarımız gözaltında çıplak arama işkencesine maruz kaldılar. Soykırımın petrol tedarikçisi SOCAR’daki eylemimiz gerekçe gösterilerek, Filistin direnişiyle dayanışanlar cezalandırılmak isteniyor” denildi.
'FİLİSTİN DİRENİŞİNİN SESİ OLANLARI CEZALANDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR'
Yapılan açıklamada grup üyelerinin “Mala zarar verme ve konut dokunulmazlığı ihlali” suçlamasıyla yargılanmasına da tepki gösterildi ve şu ifadeler kullanıldı:
SOCAR petrolüyle işgalciyi besliyor, Filistin halkının katledilmesiyle servetini büyütüyor. Refah yerle bir edilmişken, Gazze’de kapıları camları kırılmamış, çatısı yıkılmamış tek bir ev kalmamışken, işgalciyi beslemekten hiçbir utanç duymayanlardan hesap sormak, suç kapsamına sokulmaya çalışılıyor. Arkadaşlarımız yerinden edilen, çadırkentte yakılan, katledilen Filistin halkının hesabını sorarken, sermaye ve iktidar el ele soykırımın zenginleştirdiği SOCAR’ın kırılan kapısının hesabını arkadaşlarımızdan soruyor. Suçlu olan Filistin halkının sesi olan arkadaşlarımız değil, suçlu biz değiliz. Suçlu olan varil varil petrol taşıyan, siyonist İsrail’le yaptığı işbirliği ile zenginleşenlerdir. Gazze halkının can, mal ve haysiyet dokunulmazlığını en adi şekilde ihlal eden işgalciyi, soykırımın ortasına beslemeye devam edenler, arkadaşlarımızı mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlaliyle yargılamak istiyor.
Soykırıma ortak olan her kim varsa meşru hedeftir. Siyonist jetlere yakıt sağlayan SOCAR eliyle Gazze yerle bir edilmişken, Filistin halkının yanında bu kanlı işbirliğinin hesabını sormak suç değil, Filistin’e borcumuzdur.
SOCAR’a yönelik eylemlerinin devam edeceğini belirten grup, basın açıklamasının ardından arkadaşları serbest bırakılana dek adliye önünde bekleyeceklerini duyurdu.
Grup üyelerinin Savcılık tarafından alınan ifadelerinin tamamlanmasının ardından 12 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, Demir Karabacak tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi.
'TAHLİYE EDİLDİLER, ARKADAŞLARINA DESTEK OLMAK İÇİN GELDİLER'
Geçtiğimiz 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda “Filistin İçin Bin Genç” grubundan beş kişi, gözaltına alınmalarının ardından tutuklanmıştı. 25 Mayıs’ta tahliye edilen grup üyeleri, arkadaşlarına destek olmak için Çağlayan Adliyesi önündeydiler.
Tahliye edilen Bengisu Keskiner, Dilan Tekin ve Berfin Nazlıdoğan Karar’a konuştu.
İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimarlık bölümü Öğrencisi Bengisu Keskiner, arkadaşlarının ev baskınıyla gözaltına alınmalarına ve çıplak aramaya maruz bırakılmasına tepki gösterdi. Keskiner, “Filistin özgür olana kadar direnişimiz devam edecek, arkadaşlarımızı alana kadar buradayız” dedi. Keskiner, 1 Mayıs’ta ters kelepçe uygulanarak gözaltına alındıklarını, gözaltı ve tutuklu bulundukları süre boyunca da kötü muameleye maruz kaldıklarını söyledi. Keskiner, dört gün boyunca nezarethanede kaldıklarını, 8-10 saat boyunca tuvalet ihtiyaçlarını karşılamalarına izin verilmediğini ve bu sebepten poşet yardımıyla bu ihtiyaçlarını karşıladıklarını, avukatlarıyla görüştürülmediklerini belirtti. Tutuklu bulundukları 24 gün boyunca açlık grevinde oldukları için avukatlarının kendilerine şeker getirdiğini belirten Keskiner, görevli memurların kendilerine bu şekerleri ulaştırmadıklarını söyledi.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi öğrenicisi Berfin Nazlı Doğan da gözaltı ve sağlık kontrolü esnasında sık sık polislerin sözlü tacizine, hakaret ve küfürlerine maruz kaldıklarını belirtti.
Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi Dilan Tekin de aylardır, İsrail ile ilişkilerin kesilmesi için eylemler düzenlediklerini, mücadele ettiklerini, bunun için üniversitelerden, meydanlardan, şirketlerin, Ticaret Bakanlığı’nın önünden seslerini duyurmaya çalıştıklarını söyledi ve “Bu yüzden bizden korktular, korkmakta da haklılar. Karşılarına çıkmaya devam edeceğimizi defaatle söyledik, yine söylüyoruz. Bugün 13 arkadaşımızı gözaltında tutuyor olmaları, onları yargılamaya çalışıyor olmaları bu direniş için bir şey ifade etmez. Aksine biz daha da güçleniriz, çelikleşiriz. Biz bu mücadeleye devam edeceğiz, 13 arkadaşımızı da alacağız, almadan da hiçbir yere gitmiyoruz.” dedi.
BM raportörlerinden tüm ülkelere çağrı: Filistin Devleti'ni tanıyın
NE OLMUŞTU?
İsrail ile tüm ilişkilerin kesilmesini isteyen Filistin İçin Bin Genç grubu, 31 Mayıs cuma günü, Azerbaycan menşeli SOCAR şirketinin Sarıyer’de bulunan binasına gitti ve Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı üzerinden İsrail ile petrol ticaret yapan kuruluşu protesto etti.
“Refah’ı bombalayan jetlerin petrolünü sağlayan SOCAR’dan Filistin halkı adına hesap sormaya geldik” çağrısıyla toplanan grup, ellerindeki kırmızı boyaları binaya fırlattı ve polisin engellemelerine rağmen binanın içine girdi. 3 Haziran sabahı 16 grup üyesinin evine kolluk kuvvetleri şafak operasyonu gerçekleştirdi. 13 grup üyesi evlerinde gözaltına alınırken, üç kişi de konutunda bulunmadığı için yakalanamadı.
Filistin destekçisi öğrenciler Columbia Üniversitesi'nde yeniden kamp kuruyor