İngiltere’nin 6 yıl önce Avrupa Birliği’nden çıkma kararı sonrası ülkede dengeler alt üst oldu. Brexit ülke yönetimini siyasi istikrarsızlığa sürüklerken, ekonomide de dikiş tutmadı. Enflasyonun çift haneye çıktığı İngiltere’de yıllık TÜFE eylül ayında 40 yılın zirvesini yeniledi. Sterlin dibe vururken, ülke ekonomisi daraldı. İngiltere ekonomisine ilişkin tahminler, artan yaşam maliyetleriyle birlikte büyümenin duracağı yönünde olurken, Moody’s ülkenin kredi notu görünümünü negatife çevirdi.
Birleşik Krallık, 1973’te üyesi olduğu Avrupa Birliği’nden 2016’da yapılan referandumla ayrılma kararı aldı. İngiliz halkının yüzde 52 oranında ayrılmadan yana oy kullandığı referandumun ardından Lizbon Anlaşması’nın 50’inci maddesi hayata geçirildi ve Brexit süreci başladı. Brexit İngiltere yönetimini siyasi istikrarsızlığa sürükledi. İngiltere’nin 6 yıl önce AB’den çıkma kararı almasının ardından 4 başbakan görevi bırakmak zorunda kaldı. Brexit’in yolunu açan eski Başbakan Cameron referandumun ardından hemen istifa etmiş yerine gelen May ve ondan sonra gelen Johnson istifa etmişti. Johnson’dan sonra 45 gün önce göreve gelen Truss’ın görevi de 6 haftada sona erdi.
Ülkedeki siyasi istikrarsızlık ekonominin alt üst olmasına neden oldu. İngiltere’de enflasyon 40 yılın zirvesine çıktı. Ülkede yıllık tüketici enflasyonu Eylül’de bir ayın ardından yeniden çift haneleri görerek yüzde 10,1 olarak kaydedildi. Eylül’de aylık enflasyon da yüzde 0,5 ile yüzde 0,4’lük beklentinin üzerinde gerçekleşti. Ülkede yıllık çekirdek enflasyon Eylül’de yüzde 6,5 oldu. Bu veriye ilişkin beklenti yüzde 6,4 olmuştu. Enflasyon zirveye çıkarken ülke ekonomisi daraldı. İngiliz Ulusal İstatistik Ofisi (ONS), verilerine göre, İngiliz ekonomisi, ağustosta aylık bazda yüzde 0,3 küçüldü. Beklenti büyüme olmaması yönündeydi. Ağustosta sanayi üretiminin özellikle zayıf olması dikkati çekerken, sanayi üretiminde aylık bazda yüzde 1,8 düşüş yaşandı. Ağustos ayına kadar 3 aylık dönemde İngiliz ekonomisi yüzde 3 daralırken, bu 2021’in başından bu yana ilk düşüş olarak kayıtlara geçti. Söz konusu düşüşle İngiliz ekonomisinin Covid-19 salgını öncesi seviyesine geri döndüğünü belirten ONS, daha önce ekonominin salgın öncesinin yüzde 1,1 üzerine ulaştığı öngörüsünde bulunmuştu.
TÜKETİCİ GÜVENİ REKOR DÜŞÜK SEVİYEDE
İngiltere’de tüketici güveni çift haneli rakamlara çıkan enflasyonun, yüksek faizlerin ve siyasi kaosun etkisiyle rekor düşük seviyelere yakın seyrederken ülkede, "Bugünün ekonomik ters rüzgarları uzun ve zor bir kışa işaret ediyor” yorumları yapıldı. Bloomberg HT’de yer alan habere göre İngiltere’de Tüketici Güveni rekor düşük seviyelere yakın seyretmeye devam ediyor. Pazar araştırma şirketi GFK tarafından hazırlanan Tüketici Güven Endeksi Eylül ayında -47 seviyesine toparlandı. Ağustos ayında endeks, hesaplanmaya başlandığı 1974’ten bu yana görülün en düşük seviye olan -49’a gerilemişti. Ekonomistler Eylül ayında tüketici güven endeksinin -52 seviyesine kadar düşmesini bekliyorlardı. GfK yöneticisi Joe Staton yaptığı açıklamada, “Hane halkları şu anda vergi artışı ve kemer sıkma tedbirleri olasılığı ile karşı karşıya. Bugünün ekonomik ters rüzgarları uzun ve zor bir kışa işaret ediyor” dedi.
‘TEKNİK OLARAK RESESYONA GİREBİLİR’
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s (S&P), İngiltere ekonomisinin bu yılın son çeyreğinde teknik resesyona girmesinin beklendiğini duyurmuştu. Açıklamada görüşlerine yer verilen S&P Global Ratings Kıdemli Ekonomisti Boris Glass, enflasyonun kış boyunca daha da yükselirken tüketici harcamalarının daralarak İngiltere ekonomisini ılımlı bir teknik resesyona sürükleyeceğini belirtti. Glass, sonraki yıllarda büyümenin; İngiltere ekonomisinin büyüme potansiyelini artırmaya yönelik yakın zamanda açıklanan orta ve uzun vadeli maliye politikalarından sınırlı da olsa fayda sağlayacağını kaydetti.
STERLİN DİBE VURDU
İngiltere’de hükümet 23 Eylül’de ekonomiyi canlandırma amacıyla 1972’den bu yana en kapsamlı vergi indirimlerini açıkladı. Sonrasında ülkede gelecek mali yılda uygulamaya girecek olan vergi indirimlerinin enflasyondaki yükselişi tetikleyebileceği tartışmaları başladı. Açıklamanın ardından sterlin, İngiltere hükümetinin ekonomik sorunları çözmek için yeni borçlanmaya gidecek olmasının yarattığı güven kaybıyla birlikte yatırımcıların dolara yönelmesiyle dolar karşısında 1,03 seviyesini görerek tarihi dip seviyeye geriledi. İngiliz sterlini, dolar karşısında 1,0350 ile tüm zamanların en düşük seviyesini gördü. Enflasyon görünümünü bozan ve sterlinin dibe vurmasına neden olan vergi planından geri adım atıldı. İngiltere’nin yeni Maliye Bakanı Jeremy Hunt bu hafta yaptığı açıklamada söz konusu planın rafa kaldırıldığını ifade etmişti. Bununla birlikte ülkede dikkatler İngiltere Merkez Bankası’nın müdahalelerinde. İngiltere Merkez Bankası (BOE) ilk devlet tahvili satışını, yeni orta vadeli mali planın açıklanacağı 31 Ekim’in hemen ardından, 1 Kasım’da gerçekleştirecek. Banka, Varlık Alım Tesisi tahvil satışlarını 2022’nin son çeyreğinde, daha önce duyurulan büyüklük ve hızda gerçekleştireceğini, daha önceki erteleme nedeniyle elinde kalan tahvilleri de takip eden çeyreklerde satacağını bildirdi. BOE satış operasyonlarını gerçekleştirirken, piyasaları da yakından izlemeye devam edeceğini ifade etti.
KREDİ NOTU GÖRÜNÜMÜ NEGATİFE ÇEVRİLDİ
Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, İngiltere ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu. Açıklamada, İngiltere’nin yerel para birimi ve döviz cinsinden uzun vadeli kredi notunun “Aa3” olarak teyit edildiği, not görünümünün ise “durağan”dan “negatif”e çevrildiği bildirildi. İngiltere Merkez Bankasının (BoE) not görünümünün de “durağan”dan “negatif”e çevrildiği belirtilen açıklamada, negatif görünümün zayıf büyüme beklentileri ve yüksek enflasyon karşısında artan politika belirsizliğinden kaynaklandığı aktarıldı. Açıklamada, ülkenin kredi notunun teyit edilmesinin ise İngiltere’nin zengin, rekabetçi ve çeşitli ekonomisi tarafından desteklenen ekonomik direncini yansıttığı kaydedildi. Bu yılın başından bu yana ülke ekonomisinin büyümesinin yavaşladığına işaret edilen açıklamada, ekonominin gelecek çeyreklerde yavaşlamaya devam etmesinin beklendiği ifade edildi. Açıklamada, ekonomik görünümün yüksek enflasyon, zayıf dış talep ve artan borçlanma maliyeti nedeniyle kötüleştiği, tüketim, yatırım ve ekonomik faaliyeti baskıladığı aktarıldı. BoE’nin kalıcı enflasyon riskine karşı orta vadede para politikasını önemli ölçüde sıkılaştırmasının beklendiği belirtilen açıklamada, daha sıkı para politikasının da ekonomik büyüme üzerinde baskı oluşturacağı kaydedildi.