Japonya’da son 30 yıl içinde, depremler ve diğer doğal afetlerin ardından ortaya çıkan ağır stres, yorgunluk ve çeşitli hastalıklar nedeniyle 5 bin 400’den fazla kişi hayatını kaybetti.
Kyodo ajansının haberine göre, 17 Ocak 1995’teki Büyük Hanshin Depremi’nden bu yana, doğal afetlerin tetiklediği sağlık sorunları ciddi can kayıplarına yol açtı. Bu süreçte, afetlerin ardından gelişen hastalıklar nedeniyle toplamda 5 bin 456 kişinin yaşamını yitirdiği kaydedildi.
TAHLİYE MERKEZLERİNDE HASTALIK RİSKİ
Büyük Hanshin Depremi sonrasında kurulan tahliye merkezlerinde bulaşıcı hastalıklar, özellikle grip, ciddi bir tehdit oluşturdu. Bu merkezlerde ortaya çıkan salgınlar nedeniyle yaklaşık 921 kişinin yaşamını yitirdiği belirlendi.
Niigata bölgesini etkileyen 2004 depreminin ardından ise arabalarında uyuyan bazı afetzedeler, hareketsizlikten kaynaklanan "venöz tromboz" (kan pıhtılaşması) nedeniyle hayatını kaybetti.
2011 DEPREMİ VE FUKUSHİMA FELAKETİ
2011’de Japonya’nın kuzeydoğusunda yaşanan büyük deprem ve tsunami ile Fukushima Daiichi nükleer santralindeki erimeler sonrası, tahliye edilen bölgelerde afete bağlı sağlık sorunları arttı. Bu dönemde, 3 bin 802 kişinin afet kaynaklı nedenlerle yaşamını yitirdiği rapor edildi.
Kyodo’nun haberine göre, tahliye merkezlerinde uzun süre barınmak zorunda kalan afetzedeler; su ve elektrik kesintileri, tıbbi bakım yetersizliği ve sosyal yardım eksiklikleri nedeniyle risk altında kaldı. Bu durum özellikle yaşlı nüfusun yoğun olduğu bölgelerde daha fazla ölüme neden oldu.
Yetkililer, açıklanan ölümlerin yalnızca kayıtlara geçmiş vakaları kapsadığını, gerçek rakamların ise daha yüksek olabileceğini ifade ediyor. Afet sonrası yaşam koşullarının uzun vadeli etkileri, özellikle yaşlı ve hassas gruplar üzerindeki olumsuz sonuçlarını sürdürmeye devam ediyor.
