Birleşmiş Milletler 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü'nde dikkat çeken bir rapor paylaştı. BM'nin kadın cinayetlerine ilişkin tahminlerine göre, dünya genelinde her gün yaklaşık 140 kadın ve kız çocuğu eşleri ya da aile bireyleri tarafından öldürülüyor. BM Kadın Birimi İcra Direktörü Yardımcısı Gumbonzvanda, 'Verilerin bize söylediği şey, kadınların hayatlarının en güvenli olması gereken özel ve ev içi alanlarının, pek çoğunun ölümcül şiddete maruz kaldığı yer olduğudur' dedi.
Birleşmiş Milletler 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü'nde dikkat çeken bir rapor yayımladı.
BM Kadın Birimi tarafından hazırlanan rapor, 2023 yılında dünya genelinde 85 bin kadının ve kız çocuğunun erkekler tarafından öldürüldüğünü ortaya koydu. Bu cinayetlerin yüzde 60’ı kurbanın yakın çevresindeki kişiler tarafından işlendi. Rapor, bir kadın için en tehlikeli yerin evi olduğunu gözler önüne seriyor.
İngiliz The Guardian’ın haberine göre, BM Kadın Birimi İcra Direktörü Yardımcısı Nyaradzayi Gumbonzvanda, kadınların yaşamlarını tehdit eden bu durumun ev içinde yoğunlaştığını belirtti.
Gumbonzvanda, “Verilerin bize söylediği şey, kadınların hayatlarının en güvenli olması gereken özel ve ev içi alanlarının, pek çoğunun ölümcül şiddete maruz kaldığı yer olduğudur. Bu rapordaki rakamları buzdağının görünen kısmı olarak görüyoruz, çünkü tüm kadın ölümlerinin kayıt altına alınmadığını ve tüm ölüm nedenlerinin doğru bir şekilde kadın cinayeti olarak kaydedilmediğini biliyoruz ve hiçbir bilgiye erişemediğimiz birçok topluluk var.” ifadelerini kullandı.
KADIN CİNAYETLERİ KÜRESEL SORUN OLMAYA DEVAM EDİYOR
Raporda, kadın ve kız çocuklarının cinsiyete bağlı olarak öldürülmesi anlamına gelen kadın kırımı (femicide) verilerine dikkat çekildi. 2022’de 89 bin kadın ve kız çocuğu hayatını kaybederken, 2023’te bu rakam düşse de partnerler ve aile üyeleri tarafından işlenen cinayetlerde artış yaşandığı belirtildi.
Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesine adanmış BM ajansının verileri, 2023 yılında tahmini 21.700 kurbanla Afrika'nın en yüksek eş ve partner kaynaklı kadın cinayeti oranlarını kaydettiğini, onu Amerika ve Okyanusya'nın izlediğini gösterdi.
Avrupa ve Amerika'da kadınların çoğu yakın partnerleri tarafından öldürülürken, diğer yerlerde yakın aile üyeleri birincil failler oldu.
YETKİLİLERE ŞİKAYET EDİLEN ŞİDDET ÖLÜMLERLE SONUÇLANDI
BM Kadın Birimi, Fransa, Güney Afrika ve Kolombiya’da kadın cinayetlerinin önemli bir bölümünde kurbanların daha önce yetkililere şiddet ihbarında bulunduğunu vurguladı.
Raporda, erkeklerin de aile içi şiddete maruz kaldığı ancak kadınların bu tür cinayetlerde daha yüksek risk altında olduğu ifade edildi. 2023’te tüm cinayet kurbanlarının %80’ini erkekler oluştururken, bu cinayetlerin yalnızca %12’si aile içi şiddet kaynaklıydı. Kadınlar için bu oran %60’a ulaştı.
VERİ EKSİKLİĞİ MÜCADELEYİ ZORLAŞTIRIYOR
BM ajansı, birçok ülkenin kadın cinayetleriyle ilgili veri toplama konusunda yetersiz olduğunu ve özellikle aile dışındaki kadın cinayetlerine ilişkin bilgi eksikliği bulunduğunu açıkladı. Mevcut veriler, Fransa’da kadın cinayetlerinin %79’unun yakın çevreden kaynaklandığını, Güney Afrika'da veriler, aile içi alan dışındaki kadın cinayetlerinin 2020-2021 yıllarında tüm kadın cinayetlerinin yüzde 9'unu oluşturduğunu gösterdi.
Raporda, toplumsal cinsiyete dayalı cinayetlerle mücadelede hükümetlerin hesap verebilirliğinin, veri kalitesiyle doğrudan ilişkili olduğu vurgulandı. “Kadına yönelik şiddetle mücadelede hükümetlerin hesap verebilirliğini artırmak için veri toplama süreçlerinde ilerleme kaydedilmelidir” ifadelerine yer verildi.
Aralarında Türkiye, Kenya, Hindistan ve Meksika'nın da bulunduğu ülkelerde kadınlar bu yıl artan kadın cinayetlerini protesto etmek için sokaklara dökülürken, dünya genelinde daha fazla hükümet de giderek artan sayıda kadının hayatını kaybettiğini kabul etmek ve buna yanıt vermek için yeni yasalar çıkarma sözü verdi.