Sık sık silahlı saldırıların gerçekleştiği ABD’de yayınlanan yeni bir rapor, durumun vahametini ortaya koydu. Son beş yılda gerçekleşen 173 toplu saldırının incelendiği raporda ‘kadın düşmanlarına’ dikkat çekilirken, saldırıların ‘hep aynı temalardan’ kaynaklandığı belirtildi.
ABD Gizli Servisi'nin Ulusal Tehdit Değerlendirme Merkezi tarafından yayınlanan yeni bir rapor, 2016'dan 2020'ye kadar beş yıllık bir süre içinde işletmeler, okullar veya kiliseler gibi halka açık veya yarı halka açık yerlerde gerçekleştirilen 173 toplu saldırıyı analiz etti.
Rapor, ABD'nin yeni yıla silahlı saldırılarla başlangıç yaptığı ve bu hafta biri California'da düzenlenen toplu katliamda 39 kişinin hayatını kaybettiği ve bir dans salonunda 11 kişinin hayatını kaybettiği bir dönemde yayınlandı.
‘HEP AYNI TEMALAR’
Merkezin direktörü olan Lina Alathari, raporun yayınlanmasından önce düzenlediği basın toplantısında, "Bu çok sık oluyor" diyerek toplu saldırıları analiz ederken "tekrar tekrar" görülen temalar olduğunu söyledi. Rapora göre, saldırıların neredeyse tamamı tek kişi tarafından gerçekleştirilirken, saldırganların yüzde 96'sı erkekti ve saldırganların yaşları 14 ile 87 arasında değişiyordu.
‘KADIN DÜŞMANLARI ENDİŞELENDİRİYOR’
Rapor, aile içi şiddet ve kadın düşmanlığına daha fazla dikkat edilmesi çağrısında bulundu ve incelenen saldırganların neredeyse yarısının aile içi şiddet, kadın düşmanı davranış veya her ikisine birden sahip olduğuna dikkat çekti.
Raporda, "Kadın düşmanı görüşlere sahip olan herkes şiddet yanlısı olmasa da, kadınları düşman olarak tanımlayan veya kadına şiddet çağrısı yapan bakış açıları endişe kaynağı olmaya devam ediyor" denildi.
İNSANLAR ESKİ İŞ YERLERİNİ BASIYOR
Çalışmadaki saldırıların yaklaşık yarısı iş yerleriyle ilgiliydi ve saldırganların genellikle işletmelerle bir çalışan, müşteri veya eski bir işveren olarak önceden bir ilişkisi vardı. Rapor ayrıca, işyeri anlaşmazlıkları veya komşularla yaşanan sorunlar gibi şikayetlerin toplu saldırılarda oynadığı role de dikkat çekti. Rapora göre, saldırıların yaklaşık yarısı "tamamen veya kısmen algılanan bir şikayetten" kaynaklandı.
