1987 yılında Avrupa Birliği'ne üye olmak başvuran ve 2005 yılında müzakerelere resmen başlayan Türkiye, 'Kopenhag kriterleri'ni yerine getirmediği gerekçesiyle henüz Birliğe kabul edilmedi. Müzakereler 2018 yılı itibarıyla fiili olarak durdu. Bu arada 2008 yılında bağımsızlığını ilan bir ülke, AB'ye üyelik için resmen başvuru yaptı. AB Dönem Başkanı ise başvuruya tam destek verdi.
Kosova Başbakanı Albin Kurti, ülkesinin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik başvurusunu dönem başkanı Çek Cumhuriyeti'nin AB Bakanı Mikulas Bek'e sundu
Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da hükümet binasında düzenlenen törende, Kurti, düzenlenen basın toplantısında, başvuruyu Kosova için tarihi ve Avrupa'da demokrasi için büyük bir gün olarak değerlendirdi.
"KOSOVA'NIN AB'YE ÜYELİĞİNİ DESTEKLEYECEĞİZ"
Albin Kurti, "Kosova'nın, AB'nin temel değerleri olan özgürlük, demokrasi, insan hakları, eşitlik ve hukukun üstünlüğüne olan değişmez bağlılığını (AB'ye) üyelik başvurusunda bulunarak yeniden teyit etmek için Prag'a geldik" dedi.
Bakan Bek de Kosova'nın AB üyelik sürecini destekleyeceklerini belirterek, "Kosova'nın bugüne kadar elde ettiği başarıları takdir ediyoruz. Dönem başkanlığımızın önceliklerinden birini yerine getiriyoruz çünkü son 6 ayda Batı Balkanlar ile ilgili konulara olağanüstü önem verdik" diye konuştu.
KOSOVA 2008 YILINDA BAĞIMSIZLIĞINI İLAN ETTİ
Başbakan Kurti ayrıca Prag ziyareti kapsamında Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Jan Lipavsky ile görüştü.
AB dönem başkanı Çek Cumhuriyeti'nin gelecek hafta üye ülkelere Kosova'nın başvurusunu bildirmesi bekleniyor.
2008 yılında Sırbistan'dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Kosova'nın bağımsızlığı, 5 AB ülkesi (İspanya, Romanya, Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Slovakya) tarafından tanınmıyor.
TÜRKİYE, AB'YE ÜYELİK İÇİN 35 YILDIR BEKLİYOR
Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik süreci, 1963 yılında Türkiye'nin Avrupa Ekonomik Topluluğu ile ortaklık antlaşması imzalamasıyla başladı. 1987 yılında AB'ye tam üyeliğe başvuran Türkiye, 1999 yılında AB üyeleri tarafından aday olarak kabul edildi, 2005 yılında ise tam üyelik müzakerelerine başladı.
Türkiye'nin katılım sürecini tamamlamak için gerekli olan 35 fasıldan sadece 16'sı açıldı. Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki 2016 yılı başlarında yapılan mülteci anlaşması, önceki durgunluktan sonra müzakereleri hızlandırmayı ve Türklerin Avrupa'da vizesiz seyahat etmesini sağlamayı amaçlıyordu. Fakat 2016 yılından beri katılım müzakereleri durdu.
AB, Türkiye'yi insan hakları ihlalleri ve hukukun üstünlüğü konusundaki eksikliklerle suçladı ve eleştirdi. 2017 yılında AB yetkilileri, planlanan Türk politikalarının AB üyeliği için Kopenhag kriterlerini ihlal ettiğini ifade etti.
26 Haziran 2018 tarihinde AB Genel İşler Konseyi, "Türkiye, Avrupa Birliği'nden giderek uzaklaşıyor. Bu nedenle Türkiye'nin katılım müzakereleri fiilen durma noktasına geldi ve başka fasılların açılması veya kapanması düşünülemez ve bu konuda daha fazla çalışma yapılamaz. AB-Türkiye Gümrük Birliği'nin modernizasyonu öngörülmektedir" açıklamasında bulundu.
Avrupa Birliği tarihinde tam üyelik müzakerelerine başlayıp başvurusu olumsuz sonuçlanan bir ülke bulunmuyor. Fakat Türkiye, aradan geçen 35 yıla karşın AB üyesi olamayan tek ülke konumunda. Kağıt üzerinde Türkiye ile AB arasındaki müzakereler devam ediyor görünse de fiili olarak müzakereler son 4 yıldır durmuş durumda.