Silahlar sandığa gömüldü

Şer gördüğünüzde hayır, hayır gördüğünüzde şer olabilir. 7 Haziran seçimlerinin ortaya çıkardığı tablonun özeti budur. Herkes sonuçların bir köşesinden tutup yazılar yazıyor. Ben de kimsenin tutmadığı bir köşeden tutup seçim sonuçlarının sizin için değerlendirdim.

Yazımın özeti, “PKK bundan sonra mantar patlatamaz”. Bunun nedenlerini okumanızı tavsiye ederim…

HDP’nin doğu dışındaki illerde de milletvekili çıkarması, Beyaz Türklerin, CHP’yle ünsiyet bağı kurması olumlu gelişmeler. 90 yıldır Kürtleri yok sayan ve Kürtlerin yaşadığı sorunların baş müsebibi olan CHP’nin seçmeni HDP’ye oy vermekte sakınca görmedi. Bunlar toplumun normalleşmesi ve HDP’nin siyaseten temsil ettiği PKK’nın normalleşmesi için önemli adımlar…

Öcalan 2013, 2014 ve 2015’de PKK’ya “silahlı mücadele dönemi bitti, silahları gömün. Bundan sonra silah değil, siyaset konuşacak” çağrısı yaptı. Ancak ne Öcalan, ne PKK, ne de HDP çaktırmıyor ama, Öcalan’ın çağrısı havada kalmıştı. PKK silah bırakmadığı gibi, Türkiye’den çekilmeyi bile yapmadı. PKK’nın çözüm sürecine direnişi sürüyor. Zaman zaman yaptıkları sert çıkışlarla çözüm sürecini bitirmek için de bahane aradığını gördük.

Ancak Öcalan ve Hükümetin kararlı tutumu, PKK’nın bahanelerini etkisiz hale getirdi. Halkın çözüm için 7 Haziran’da siyasetten yana tavır alması da PKK’nın planlarını devre dışı bıraktı. Kandil’in çözüm süreci masasını dağıtmak istemesi, dış ülkelerin etkisinden kaynaklanıyor. Ancak iç güçler (yani halk), Kandil adına siyaset yapan HDP’yi oyla, sandıkta destekleyerek PKK’nın bahane arayan, masadan kalkma stratejisini boşa çıkarmıştır.

Doğu ve Güneydoğu illerinde, AK Parti’den büyük kopuşun bir çok gerekçesi var. Ancak en önemli gerekçesi, HDP’nin baraj altında kalıp meclis dışında kalması durumunda Kandil’in yeniden sahaya inmesi korkusudur. AK Partili seçmen de HDP’nin barajı geçip, çözüm sürecinin masada kalmasını istediklerini verdikleri oylarla gösterdiler. Çözüm süreci devam ederse, ilk seçimde AK Parti oyları geri dönüş yapacaktır.

Halkın HDP’ye yüklediği siyasi mesaj ve görev Kandil’in arzu ettiği bir görüntü değildir. Ancak bölge halkı ve Batı’daki akrabaları halkın PKK’nın terör, şiddet ve savaş günlerine geri dönüş politikasına direndiler. Onlara karşı silaha sarılma güçleri yok, ancak destek olmak için verdikleri zannedilen oy PKK’ya çok ağır bir yük yüklemiştir. Hiç beklemedikleri bir tabloyla karşı karşıya kaldılar. Bundan sonra PKK, bölgede bırakın keleş patlatmayı, mantar tabancası bile patlatamaz.

Patlatırsa HDP’ye verilen sürpriz desteğin aynısını AK Parti’ye vererek; PKK’nın savaş isteyen yüzünü ifşa etmekte tereddüt etmez. Halk bir kez daha anlı şanlı, stratejistleri, savaşçıları, siyasetçileri, açığa düşürdü. HDP’nin aldığı destek sadece diğer partileri endişelendirmedi, düşünceye sevk etmedi. Şimdi asıl düşünmesi gereken Kandil ve HDP’dir.

Barış isteyen, siyaset isteyen halka karşı silahı yeniden alanlara nasıl indirecekler? HDP’nin de Kandil’in de işi bundan sonra daha zor. Bunun zorluğunu HDP’nin seçimden dört gün sonra açıkladığı on beş maddenin içinde okumak beni şaşırtmadı. HDP de, Kandil de kendilerini bekleyen sonun farkında…

“Türkiye'nin doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine bütün illerinde barış çağrısı öne çıkmıştır. Böylece Türkiye halklarının 'Büyük İnsanlık' değerleri etrafında birlikte yaşama isteği ve iradesi bir kez daha vurgulanmış, parlamento zemininde çözümün önü açılmıştır” diyen HDP, bu sorumluluktan artık kaçamaz…

Seçmen, silah bırakmamakta direnen Kandil’in silahlarını sandığa gömmüştür. Silahların namlusuna oy pusulalarını tıkamıştır. Bundan sonra silahlardan mermi çıkarsa bu halkı karşısında bulur. Halk sorunun çözüm adresinin siyaset ve meclis olduğu mesajını önce Kandil’e, sonra tüm dünyaya vermiştir. Kürtlerin siyasi talepleri artık silahların gölgesi altında değil, meclis çatısı altında aranacaktır.

Nişantaşı sakinlerinin HDP desteği ne kadar savaşın yeniden başlaması içinse; Güneydoğu’da Kürt seçmenin HDP desteği silahların tamamen susması içindir. Şimdi düşünme sırası Kandil ve Nişantaşı’nda. Halkın mesajı gayet açık ve net. “Savaş değil, barış istiyoruz.”

Nişantaşı’ndaki Beyaz Türkün mü, Diyarbakır’daki Kürt’ün mü dediği olacak hep beraber göreceğiz. Ama ben kendi adıma savaşı Nişantaşı değil, Diyarbakır kazanacak diyorum…

YORUMLAR (4)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
4 Yorum