Seçim oldu bitti. Kimisi üzüldü, kimisi sevindi. Kimisi seçildi, kimisi seçilmedi.

Bazılarına göre iyi oldu, bazılarına göre kötü.

Üç dört ay memleket büyüklüğünde bir politika kazanı kaynadı.

Sonra söndü ateş, kazanın altında yanan odunları çektiler.

Polemikler, demagojiler, palavralar, ithamlar, istismarlar, yalanlar, türlü türlü yalakalıklar, yalakalıktaki inovasyon kabiliyetimiz de çok uzun süre kullanılmaktan dumura uğradı, artık onlar da basmakalıp.

Ve kimi dolu, kimi boş vaatler.

Seviyesizlikler. Çirkeflikler. Politikaya kurban edilen doğrular, ulvilikler, kutsallar. Din, iman, vatan, millet israfı.

Edebiyatı mı demeliydim? İçi boş, karşılığı da menfaat olunca ‘edebiyat’ demek adet olmuş nasılsa.

Edebiyatın içinde ‘edep’ var, demeyelim.

Her şey, bütün bu süprüntüler hoyratça savruldu insanların üzerine.

İnsanlar maruz kaldılar. Sersemlediler.

Seçim gününe kadar geçen akçeler, politik numaralar, dahiyane keşifler, ayak oyunları, algı operasyonları seçimin ertesi günü kalp oldu.

Geride devasa bir gürültü hurdalığı kaldı.

Bir seviye, bir terbiye gözetilebilir miydi?

Gözetilebilse iyiydi de… Öyle bir piyasa ki, öyle çirkef bezirganlar, öyle yırtıcı simsarlar var ki seviyeyi, terbiyeyi göz açıp kapayıncaya kadar paçavraya çevirirler.

Yine de ahaliye idarenin küçük bir köşesini tutturabilmek için daha iyi bir vesile icat edilmedi.

Hece ve Hece Öykü bize geliyor. Ben de her sayısını mütalaa ediyorum.

Bu defa Mehmet Ocaktan… Ki şairdir, 80 Kuşağı şairlerinin kıdemlilerindendir, derginin kapağını açmakta benden erken davranmış.

“İhsan çok kızmış” dedi ve İhsan Deniz’in derginin ön sayfalarındaki şiirinden birkaç mısra okudu.

İhsan Deniz, şiirini daima önemsediğim, her ne yazsa okumaya çalıştığım bir şair. Şiire ve edebiyata çok emeği geçmiştir. Bürde ve İpek Dili onun emeğinin mahsulüdür. (Bürde deyince tabii ki Necat Çavuş’a da bir selam vermem gerekiyor.)

Belediye kabalığına medeni bir isyan İhsan Deniz’in bu şiiri.

Şiiri doğuran hislerin bende karşılığı var. Bu yüzden paylaşma ihtiyacı duydum. İhsan Deniz, “Kabir Azabı” adını koymuş şiirine. Birlikte okuyalım:

“Bütün sirenler sustu. Belediye
susmadı! Tıpkı 6 Şubat sonrası Ramazanı gibi..

Kalbini paraya yatırmış soytarılar...

Eğlendirdiler henüz kırkı geçmeyen
ölümlerin ardından halkı.

Sakin, sessiz bir Ramazan.. Hayır,

Olmadı!

Tiksindim belediye afişlerinden,,

7 Ekim dikenli telleri.. Kan
damlayan beyaz kefenler kapladı etrafı. Yolumuz
hiçbir yere çıkmaz artık, yörünge dağıldı. Dağılmadı
belediye, belediye susmadı. Ramazan geldi belediye
başladı. Birtakım hokkabazlar, laf cambazları, ucuz
şarkıcılar, dini arabesk, hepsini doldurdu belediye
halkın arasına yine

Açlık kol gezerken Gazze’de, şehitlerin kanı

Kurumamışken hüzünlü bir Ramazan

Yaşatmadı bu yıl da belediye.

Oruç tutanlar, tutmayanlar marifet bildi eğlenmeyi.

ZEYL

Ne olacak dikenli tel satan da var, döviz

Kazandıran da var memlekette. Mamur
ve müreffeh olacağız.

Roger Waters kadar olamayacağız.”

Demişti ki Pink Floyd’un kurucu sanatçılarından Roger Waters:

“Adı Gazze, 11 Ekim 2023
Kalbim ağır. Kızgın ve üzgünüm. Söyleyeceklerim var açıkçası. Mesajım basit. Bunca yıldır sanki doğa ananın tüm kardeşlerimiz için eşit insan hakları çağrısına sağırmışız gibi geliyor bana; eşit insan hakları savaşın tek panzehiridir.

Geçtiğimiz cumartesi günü savaş suçu iddialarını dinledik. Bunları kayıtsız şartsız kınıyorum.

Filistinli bir arkadaşım var adı Lama el Area. Beyrut’ta yaşıyor.

Gece yarısı bana mesaj atarak aralarında iki yaşındaki kuzeninin de bulunduğu ailesinden on bir kişinin Pazar gecesi Gazze’de karanlıkta İsrail bombardımanında öldüğünü söyledi. (…)

Kalbim hala ağır. Kutsal topraklardaki tüm kardeşlerim için ağlıyorum. Müslüman, Hristiyan, Yahudi, Dürzi, agrostik ve ateist, hep birlikte savaşsız bir dünyaya bakabilir miyiz?

Tüm kadın ve erkeklerin yasalar önünde eşit olduğu bir dünya hayal ediyor muyuz, etmiyor muyuz?

Babam 1914'ten 1944'e kadar bunu hayal etti. Bu hayali savunmak için İtalya'da Nazilerle savaşırken öldü. Ben de bunu hayal ediyorum

"Eğer" yok, "ve" yok, "ama" yok.

Ben de bunu hayal ediyorum

İlgilisine: lütfen durun.”

Bu açıklaması yüzünden Waters’ın anlaşmalarının, konserlerinin antisemitizm suçlamasıyla iptal edildiğini de not edelim.