Kimin ahfadıyız?

Sorunun fazla kıymeti yok. Çünkü doğru bir maksatla sorulmuyor, hamaset için, gaz alışverişleri için kullanılıyor.

Doğru bir maksat ne olabilirdi?

İnsanların yaratıldıklarından bugüne kadar birbirleriyle nasıl haşır neşir olduklarını anlamaya çalışırsın, bunun için araştırmalar yaparsın, kim nereden gelmiş, nereye varmış, anlarsın, ibret almak lazımsa ibret alırsın ya da ilmi çalışmalarda bu malumattan istifade edersin. Hastalara şifa dertlilere deva bulmak için.

“Biz Alparslan’ın torunlarıyız.”

Allahualem.

Biz Selahaddin Eyyubi’nin torunlarıyız.

Ertuğrul Gazi’nin torunlarıyız.

Fatih Sultan Mehmet’in torunlarıyız.

Hepsine Allahualem.

Bilmiyoruz çünkü, kim kime karışmış? Biz ne taraftan gelmişiz?

İnternette dolaşıyor. Herkes kimi sevmiyorsa genlerinde onu buluyor!

(Birçok Karamani Osmanlı torunu. Halbuki geçmişte o kadar didiştiler.)

Amaaan! Abarttın sen de. Bu kadar ince eleyip sık dokumaya gerek yok. Ben kendimi kimin torunu hissediyorsam onun torunuyum.

Mübarek olsun.

(İnsanların dedelerinin ne yaptığıyla ilgilendikleri kadar ninelerinin ne yaptığıyla ilgilenmemeleri de biraz tuhaf.)

Bunlar işin garip ama gerçek tarafları.

Tabii ki ‘tarih bilinci’ lüzumludur. Ama mümkün olduğu kadar doğru bir tarih bilinci.

Neden ‘mümkün olduğu kadar doğru?’

Çünkü tamamen, yüzde yüz doğru olması mümkün değil. Yarısı tahmindir, yakıştırmadır.

Böyle bir bilinç, kuvvet verir bir topluma, heyecan verir, istikamet, hatta terbiye verir.

İsrail askerleri el-Aksa’ya girip içerideki Filistinlileri yüzükoyun yatırıp ellerini arkalarına bağladıklarını gördüğümde…

Kendim bağlanmışım gibi hissettim. Beni bağlamışlar, yüzüstü sürünen benmişim gibi.

Bir Ramazan Metin Mutanoğlu’yla gitmiştik. Kadir gecesiydi. Ya da takvimlerde ‘Kadir Gecesi’ diye adlandırılan tarih. (Kadir gecesi sabit değilmiş öyle rivayet edilir. Senenin içinde dolaşırmış.)

Saatlerce çıkamadık mescitten.

Filistinliler, annelerini, babalarını sever gibi seviyor Mescid-i Aksa’yı.

Oradan kuvvet alıyorlar.

Orada sanki bir annenin sıcaklığını, şefkatini buluyorlar.

Düşünsene her gün vuruluyorsun, dövülüyorsun, her gün evin yıkılıyor, her gün işkence, her gün hapis, her gün kuşatma.

Bir tek orada, el-Aksa’nın duvarlarının arasında merhamet.

Sanki ayrılamıyorlar, annelerinin kokusunu ister gibi el-Aksa’nın kokusunu istiyorlar.

Bir babanın gölgesini ister gibi, el-Aksa’nın gölgesini.

Secdesi daha bir secde oranın. Rükû’u daha bir rükû.

Yerde, yüzükoyun uzatılmış Filistinli gençler. Hayır fazla bakamıyorum resme.

Biz ayaktakiler, biz tuzu kurular, biz ukalalar, biz bir karış seccadenin üzerinde günlerdir tepinenler.

Aksa’daki gençlerin onuruyla bizim onurumuzu teraziye koysalar hangimizinki ağır basar acaba?

İsrail’e karşı ayıp olmasın diye İsrail zulmünü münakaşa etmekten dahi içtinap edenlerin onuru mu?

Konunun genetikle alakası var mıdır yok mudur bilemem.

Kudüs’e güneyden bakan bir tepe var. Balkon gibi bir yer.

Cebel-i Mükebber diyorlar. Tekbir Tepesi.

Hz. Ömer oradan Kudüs’ü gördüğü zaman tekbir getirmiş.

O yüzden Tekbir Tepesi.

Orada tekbir getirenlerin ahfadı olabilir miyiz?

Genetiği boş ver, tarih bilinci olarak düşün. Adalet, dirayet…

O bilinçten bir nasibimiz olabilir mi?

Ya da Kudüs’ün ikinci fatihi Selahaddin?

Biraz daha beri gelelim, Kudüs’ü imar eden Kanuni Süleyman.

Onların ahfadı mıyız?

Yoksa bu kalitemizi 67 savaşı sırasında kendilerini müstağni görerek “100 milyonluk Arap alemi 2,5 milyon İsrail’le baş edemedi” diyen milliyetçi, mukaddesatçı, mefkûreci büyüklerimizden mi tevarüs ettik?

O gevşek adamların mı ahfadıyız?

Sarıklılarımız, fistanlılarımız, kravatlılarımız… Türkler, İranlılar, Araplar, Hintliler…

Liderlerimiz, emirlerimiz, şeyhlerimiz.

Salına salına geziyorlar ortalıkta.

Hayır savaştan bahsetmiyorum.

Hamasete, palavraya, bu kadar lafazanlığa da lüzum yok.

Samimi olsalar. Ciddi olsalar.

Bu kadar azmaz İsrail.

YORUMLAR (59)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
59 Yorum