Avuç içi kadar bir kara parçası. Bu kara parçasına sıkıştırılmış, hapsedilmiş 2 milyondan fazla insan.
Kapılarını kapatıyorsun. İçerideki insanları aç, susuz bırakmak için. Dünyadaki iyi insanlar ekmek, su, ilaç gönderemesin diye.

Her metrekaresine bomba yağdırıyorsun. Tepeden tırnağa silahlı askerlerinle sokaklarına girip çoluk çocuk demeden insan öldürüyorsun.

Gecenin bir yarısında Biden’ın daha çok insan öldürmen için ikram ettiği tonluk bombalarla bir apartmanı yerle bir ediyorsun.

Bir apartmanı değil, binlerce apartmanı.

Bomba sokakta top oynayan çocukların ortasında patlıyor. Çocuklar parçalanıyor.

Bunun aynısını Gazze’nin her tarafında yapıyorsun.

Her annenin, her babanın kucağında bir çocuk cesedi.

Ölsün çocuklar, kutsal metinlerinde yazıyor, canlı bırakma, çoluk çocuk hepsini öldür, yok et.
“Çünkü bugün bizimle savaşanlar, daha önceki katliamda öldürmeyip sağ bıraktığımız çocuklar.”

Bütün namussuzlukları işliyorsun, dünya sisteminin sana sağladığı insan öldürme imtiyazını pervasızca kullanıyorsun.

10 aydır neyi başardın?

Savunmasız 40 bin insanı katletmeyi başardın.

40 bin olamaz.

Lancet’in araştırmasına göre (Londra merkezli bir sağlık dergileri grubu) Gazze Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı ölü sayıları saldırı anında ölenleri, hastanelere ölü olarak getirilenleri ve hastanelerde ölenleri kapsıyor. Araştırmada, “Şubat 2024’e kadar Gazze Şeridi’ndeki binaların yüzde 35’i yıkıldı, cesetleri hala enkaz altında olanların sayısı tahminen 10 binden fazla” deniliyor. Cenevre Deklarasyon Sekretaryasının yayımladığı bir makalede (Global Burden of Armed Violence/Silahlı Şiddetin Küresel Ağırlığı) “Bir doğrudan ölümün dört dolaylı ölüm” olarak hesap edilmesi gerektiği not ediliyor. Makale, şu andaki saldırılarda katledilen sivil sayısının “186 bin ya da daha fazla” olabileceğini kaydediyor. Bu da Gazze nüfusunun yaklaşık yüzde 8’ine tekabül ediyor.

Yani, insani yıkım, dünyanın maruz kaldığı bilhassa manevi tahribat resmi ağızların telaffuz edebildiğinden çok daha ağır.

Gördüğünüz her şeye, insana, eve, hastaneye, camiye ateş ettiniz, öldürdüğünüzü öldürdünüz, yıktığınızı yıktınız.

Bu bir askeri başarı mıdır?

Kimi yendiniz?

Hiç kimseyi.

The Conversation’da “İsrail Ordusu Kazanamayacağını Kabul ediyor – Fakat Netanyahu Dinlemiyor başlıklı bir yazı okudum. (Prof. Scott Lucas.) İsrail ordu sözcüsü Daniel Hagari’nin Kanal 13’teki konuşmasında “Gazze liderliğini ortadan kaldırmanın ulaşılabilir bir hedef olmadığını” söylediğini yazıyor.
“Hamas’ı yıkma, Hamas’ı yok etme işi… Halkın gözüne kum saçmaktan ibarettir. (Gözüne toz ya da kum saçmak: Yanıltmak) Hamas bir fikirdir, bir partidir. Kökleri halkın kalbindedir. Kim Hamas’ı ortadan kaldırabileceğimizi düşünüyorsa yanılıyor.”

Prof. Lucas bu kabil açıklamaları İsrail ordusunun Netanyahu’ya meydan okuması olarak yorumluyor.
Filistin asıllı Amerikalı yazar Ahmed Moor Guardian’da Filistin meselesini daha derinden irdeleyen (hatta iki tarafın eşit haklara sahip olduğu bir tek devletli çözümü savunan) bir yazı kaleme almış. (8 Temmuz 2024.)

Moor da Netanyahu’nun ve Biden’ın Hamas’ı yok etme hedefine değiniyor. İsrail ordusunun Filistin İşleri eski başkanlarından Michael Mishstein’in Wall Street Journal’a yaptığı açıklamayı aktarıyor:
“Boşluk yok. İsrail ordusunun boşalttığı her yeri Hamas dolduruyor. Şu anda Hamas’tan başka alternatif yok.”

“Hamas Filistin’in yerli hareketidir” diyor Moor. “Halktan destek alıyor. Savaşçıları Gazze’nin diğer mukimleri arasında gözden kaybolabiliyor.”

Anketler de halk desteğinin artarak devam ettiğini gösteriyor. Bir anket (PRPCR) 2023 Ekim’inde HAMAS’ın Batı Şeria’daki Filistinliler arasındaki desteğinin yüzde 12 iken 2024 Mayıs’ında yüzde 41’e yükseldiğini gösteriyor. Gazze’de anket yapma imkânı çok sınırlı olduğu için Gazze’deki destek oranı değiştirilmemiş. 7 Ekim’den önce de sonra da yüzde 38 olarak gösteriliyor. Toplamda Hamas’a destek, 7 Ekim öncesinden daha fazla.

İsrail’in Gazze’de yaptığı bir soykırım.

Hepimiz için yüz karası. Bütün dünya için bir utanç.

Boş teselliler imal etmeye lüzum yok. İnsani açıdan mağlup sayılırız.

Biz mağlubuz, liderlerimiz bizden daha mağlup.

Ama Gazze’yi yenemedi İsrail.