İyi insanlarla hemhal olmak gibi...

Unuttum şimdi nerede nasıl tanıştığımızı. Hasan Aycın’ın Piyerlotu Caddesi’ndeki ofisinde tanışmış olma ihtimalimiz yüksek. Oraya çok uğrardım. Uğrardım değil, Kayıtlar’ı da orada çıkarıyorduk, vakitlerimizin çoğu orada geçiyordu.

Sakin tabiatlı, hassas, alçakgönüllü, güzel bir adam, Süleyman Çelik. Yüzünde asla taşkın olmayan ışıklı bir tebessüm hiç eksik olmaz. Yürürken pat, küt yürümez, girdiği yere rüzgar gibi girmez, dolaştığı yerlerde rüzgar gibi esmez.

Yok mudur rüzgarı? Vardır. O rüzgar, Süleyman Çelik’in içinde eser. Irmağı, Süleyman’ın içinde, dışına ses vermeden akar.

Şiirini gördüğüm zaman Süleyman’ı görmüş gibi olurum.

Su gibi akar Süleyman’ın şiiri.

Gürültülü değildir.

Şiirinde, temiz, pürüzsüz, molozsuz, kırıksız çıkıksız bir dil kullanır.

“Alıp götürmeyin uzaklara beni/Sabah uyanmalarım olacak erken/Tütüne giden kızların yanağına/Bir çocuk gülüşü gibi düşerken çiğler” (Ayışığında Sessizlik)

Bakın, bahsettiğim mizaç:

“Biz utangaç çocuklarız sessizce selam deriz

Yol bizi alır götürür hiç şikayet etmeyiz

Bir akasya dalından fal tutar fal bakarız

Seviyor ve sevmiyor balkonu terk ederiz

Hüzün gelir akşamları biz çaylarda demleriz

Bir ney sesi yükselir zamandan el çekeriz.”

Bazen Süleyman’ın şiir vadisinde dolaşırken, kendinizi sakin, sevimli sokaklarda yürür bulursunuz.

Deniz, martılar, vapurlar, İstanbul halleri, yoksul ama sıcak ev içleri... Balkonlar, kadınlar, adamlar, çocuklar...

Evin numarası on sekiz, sokak akasyalar içinde/kahverengi kapılar ve duvarlar/duvarlar ince tellerle kaplı/kırmızı bir leğen, yeşil bir başka leğen/çamaşırları asılmamış, çamaşırlar kurumamış/Bir zamanı hatırlar kız, bir iskeleyi hatırlar/ve anlar yıkanmadığını hatıraların”

Bu şiirler ve bundan sonrakiler hep “Evvel Ahir”den. Birnokta Kitaplığı’ndan.

Sadece başka bazı şairleri de hatırıma getiren ‘Şükür’ şiiri ‘Aşkla Git’ten. (Yine Birnokta.)

“Günaydın şiir, günaydın ülkem/Uyanırken minareler, gökdelenleri ağarken güneş/Günaydın emeğini tezgaha sürenler/Coşkuyla açılan kepenkler/Ateşten ekmek kapanlar günaydın.”

Şiirinin böyle yerlerinde bazen Behçet Necatigil, bazen Cahit Sıtkı, Orhan Veli ama en çok da Ziya Osman Saba’yı hatırlayabilirsiniz.

Hatırlamanızda sakınca yok. Ama emin olun, ariyet değildir, Süleyman Çelik’in doğasıdır hissettiğiniz, terennüm ettiğiniz.

“Neresinden tutsanız silah yiyen bir kadın oluyor hayat/tutup dudaklarından öpüyorsunuz, kan bulutları sarıyor gözlerini/tükürüyorsunuz tükürüyorsunuz, tükürüyoruz hep birlikte/çok değil korkuyorum şimdi, bu kan/götürecek bizi”

Benim gibi siz de birden uyandınız mı?

Bir tanıklık olmalı bu, Süleyman’ın sükunetli dünyasını taşıran.

Bu da var Süleyman Çelik’in şiirinde. Olmasa rahatsız olurdum, Süleyman’a yakıştırmazdım. Çünkü hep sütliman değil ki dünya.

Filistinli çocuklara yazdığı Kirli Ekim de öyle.

“İlk kez aşkın kanına giriyorum/ilk kez utanıyorum adamlığımdan/yüzüm aynaların önünde açık/aynaların utancından bakıyorum/ayağı kayıp düşerken bir çocuk/kurşun topuğuna yaslanmış”

“Uzanıp tutuyor ellerinden melekler/Düşündeki ülkeyi koyuyorlar önüne/Sana bir ülke vadediyorum anne/siyah saçlarım kadar özgür”

Şu mısralar Medine’de yazılmış. Tertemiz.

“Başını öne eğerdi ve hızlı yürürdü

Sokaklarında Resul

Bastığı yerleri görseydik, öperdik

Alnımız ağarırdı”

Mekke’nin, Medine’nin insan eliyle yabancılaştırılmış, sunileştirilmiş haline bir çift kelam edilir miydi buralarda?

Edilse edilirdi. Buralarda değilse bile başka bir yerde.

Fakat, neonları, dev reklam panolarını gördüğün zaman Beytullah’ı, Ravza’yı göremiyorsun.

İkisini birden görebilmenin bir yolu olmalı diye düşünürüm, şiirde de, hayatta da.

Son birkaç gün Süleyman’ın şiiriyle meşgul olmak iyi geldi bana. Güzel bir havada, mesela ılık bir sonbaharda çıkılmış bir tenezzüh gibi, iyi insanlarla hemhal olmak gibi...

Şiirin lezzetinden nasibi olanlara tavsiye ederim.

YORUMLAR (7)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
7 Yorum