Alıştığından geri kalınca çok sarsılırsın
Kazanırsa, CHP lideri Kılıçdaroğlu için ödül büyük. Bütün mağlubiyetlerini unutturacak. Muhalefetin ve tabii kendisinin mağlubiyetlerinin listelendiği tarih sayfasının son satırına adı muzaffer olarak yazılacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da ödülü büyük, eğer kazanırsa.
Fakat Erdoğan’ın kazanması yeni bir şey değil.
Bir serinin devamı gibi.
Bu açıdan, Kılıçdaroğlu’nun galibiyet ödülü Erdoğan’ınkinden daha çarpıcı, daha cazibeli.
Bunlara değinmiştim.
Kazanmanın ödülüne mukabil kaybetmenin de cezası var.
Adli bir müeyyideden bahsetmiyorum. Bir siyasi maliyetten bahsediyorum.
Kılıçdaroğlu daha önceki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir nevi ‘vekalet savaşı’ yöntemi kullanıyordu.
Sahaya Ekmeleddin İhsanoğlu çıkıyordu, Muharrem İnce çıkıyordu…
Onlar yenilince Kılıçdaroğlu da yenilmiş sayılıyordu ama bu yenilgilerin Kılıçdaroğlu’na bir müeyyidesi olmuyordu.
Siyasi partiler yasasının, parti tüzüğünün genel başkana sağladığı imkanlardan istifadeyle partisini yönetmeye, partisi üzerindeki iktidarını muhafazaya devam ediyordu.
Şimdi kazanırsa partisinin büyük ağabeyi olarak cumhurbaşkanlığı koltuğunda durur.
Ama kaybederse vekili değil kendisi kaybetmiş olacak.
Bizzat kaybedince maliyete bizzat katlanırsın.
Kılıçdaroğlu kaybederse parti genel başkanlığı koltuğunu muhafaza etmeye çalışır mı?
Çalışmaz gibi görünüyor. En azından şu andaki profili öyle.
Adaylığı ilan edildikten sonra partisinin grup toplantılarına veda etmesi feragatin bir işareti olarak yorumlanmaya müsait.
Parti çevresinde istikbal vaat eden siyasetçiler var.
Kılıçdaroğlu kaybedince onlara bir kapı açılabilir.
CHP’nin çekirdeğindeki, Kılıçdaroğlu’nun değişim denemelerine direnen ekipler ise ‘ille de eski CHP’ diye savunmaya geçebilir.
Bu seçenekler CHP’nin yeniden doğmasına eğer yeniden doğmayı başaramazsa kabuğuna çekilmesine sebep olabilir.
Adaylıkta ısrar edip mağlubiyete sebep olmaktan dolayı kendisine ağır bir fatura mutlaka kesilir.
‘İlle ben’ demeseydin kazanırdık. Neden ‘kazanacak aday’ lehine çekilmedin? Sorusu sorulur.
Böyle bir mağlubiyetten Millet İttifakı’nın diğer bileşenleri de mutlaka hissedar olur.
Biraz İyi Parti lideri Akşener’in ‘Ben demiştim ama…’ deme hakkı var.
Millet İttifakı içindeki bazı partiler yılgınlığa kapılabilir.
Emekliye ayrılanlar da yeni bir doğuş için çabalayanlar da olabilir.
Muhalefetteki siyaset için ağır bir ceza bu.
Ama dünyanın sonu değil.
Eğer memleketimizde çok partili siyaset devam edecekse muhalefet dersine daha iyi çalışabilir, Türkiye’yi daha doğru okuyabilir ve kendisini yeniden var edebilir.
Ya Erdoğan kaybederse?
Onun da faturası ağır olur.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin sağladığı süper yetkiler bir anda kaybolur.
Devlet kisvesi, devlet mührü, devlet gücü, devlet imkanları, devlet parası bir gecede el değiştirir.
Yıllardır ihanetle, işbirlikçilikle suçlanan muhalif siyasetin uhdesine geçer.
Ani ve büyük bir boşluk. Yer çekiminin bir anda sıfırlanması gibi bir şey.
Masanın önündekiler masanın arkasına, masanın arkasındakiler masanın önüne.
Sorulamayan sorular sorulur, ulaşılamayan cevaplar ulaşılır hale gelir.
“Allah kimseyi alıştığından (ya da gördüğünden) geri komasın” diye bir dua vardır halk arasında.
Doğru bir duadır.
Alıştığından geri kalınca çok sarsılırsın.
Hülasa, iktidarın kaybetmekle kaybedecekleri muhalefetin kaybetmekle kaybedeceklerinden ziyadedir.
Aslında doğrusu bu değil.
Doğrusu, ülke siyasetinin iktidarların değişmesiyle kimsenin sarsılmayacağı, kimsenin aklının başından uçmayacağı bir nitelik, bir olgunluk kazanması.
Maalesef buna çok uzağız.
Kimse kendi iktidarında bu niteliği temin edecek bir yol izlemiyor.
Gücü eline geçiren ülkeyi bu olgunluğun biraz daha uzağına fırlatıyor.
Memleketin bu olgunluğa yaklaşması için dua etmeye değer.
(Duaya dudak bükmeye hazır olanlar için not: Dua ‘dilemek’ten ziyadedir. Aynı zamanda uğraşmak, çabalamaktır.)















Türkiye artık, bu iktidarın, ekonomiye ve topluma verdiği zararlar açısından bir kavşak noktasında bulunuyor. Ya, toplum sandıkta kendi geleceğine sahip çıkacak veya popülizmin batağında iyice batacak. Kişiler, bu toplumdan ayrı varlıklar değildir. Sorun, Bay Kemal'in sorunu değil, hepimizin sorunudur.
Yanıtla (2) (1)Kılıçdaroğlu dürüst ve ahlaklı bir insan.
Yanıtla (0) (1)Mevlana demiş ki; kuru duayı bırak, ağaç isteyen tohum eker.Bu dünyada işler, sebep sonuç ilişkileri içinde doğa yasaları çerçevesinde yürür.Gerisi laf-ı güzaftır.
Yanıtla (13) (2)ATEŞ yakar, SU boğar..Yukarı zıplayan, yer çekimi nedeniyle yere düşer..Kim ki, bunun dışında şeyler söyler ise, şarlatandır, sihirbazdır, cambazdır.NET.
Yanıtla (7) (2)Bu Mevlana mesnevi de bunlar bana vahiy oluyor da diyor yazdıklarına. Ahh ah. Sızıntıcıların olmadığı yer mi var. Din de siyasette nerede istersen.
Yanıtla (0) (1)Iktidarin nimetlerini yiyenler,acliktan nefesi kokanin bir gecede talih oyunundan milyarderlik olan insan karakterinden ne farki varki Allah dusmanimi bile gorgusuz yapmasin
Yanıtla (4) (0)Bilmediğin şeylerin peşine düşme, varsa elinde bir belgen sunarsın mahkemeye. Her işin bir kaidesi var. Çok söylenmesi onu doğru yapmaz. İşin hakikatini araştırmak insana düşer.
Yanıtla (0) (1)Kim kazanırsa kazansın, vatandaşın yaklaşık 0/0 85 i kaybetti , bankada doları olan kazandı, ki zaten o 15 lik kesim lüks içinde yaşıyor. Bozulan bu ekonomiyi, eğitim sistemini kim gelirse gelsin büyük Bilği ve irade olsa dahi 10/15 yılda zor düzeltir. Öyle herkese kafa tutmanın alkış almanın faturasını ödüyor, çay makarna alıp alkış tutanlar, durmak yok alkışa devam…!!
Yanıtla (7) (2)Emin ol makarna ile karnını doyurur kendi alın teriyle kazandığından ama kursağının kölesi olmaz. Açlıktan Korkmaz. Kimin açlıkla korkuttuğu bilecek kadar bilinçlidir.
Yanıtla (0) (0)Muhalefet kazanmalı ama hemen parlamenter sisteme gecilmemeli.Ulkedeki maddi manevi yıkımın kaldırılması ülkenin eski haline döndürülmesi ve ülkeyi soyanlardan hesap sorulması için olağan üstü yetkili bir yeni cumhurbaşkanı şart!
Yanıtla (5) (0)Bugünleri yaşadıkça geçmişte Refah ve AK partisine şeriat gelecek diye yapılanlar bana mizah gibi geliyor. Yolsuzlukların bu kadar artacağı bir kaptı kaçtı ekonomisi peşinde oldukları bilinse ne kapatma davaları açılır en de 28 Şubat olurdu. Mesela dedik.
Yanıtla (5) (0)Hiç uzatmaya gerek yok.Erdoğan Kazanacak.İnşallah.Millet ittifakı Covid den bu yana 3 yıl al gülüm ver gülüm oynadılar. 12 defa altın günü düzenleyip yemeklerini yediler.Sonuçda dağ fare doğurdu.Yazın bir tarafa.15 Mayıs'ta Millet ittifakı birbirlerin ne kirli çapsız kapasitelerini ortaya çarşaf çarşaf dökecekler.Çekirdeklerinizi hazırlayın.
Yanıtla (4) (12)Sn Yazar, duzgun uslubunuzla itidalli guzel yazilar yaziyorsunuz, mevcut ortamda takdire deger seyler, sahsen tesskkur ediyorum. Son paragraftaki DUA ifadesine katilalamadigimi ifade etmek istiyorum, zira eger DUA ile isler yuruseydi OrtaDogu Avrupa, Turkiye de Almanya olurdu...
Yanıtla (3) (2)Bilakis Avrupa-ortadoğu farkını ortaya koyması açısından doğru bir paragraf. Bizler fiili dua etmiyoruz, sadece kavli dua ediyoruz. Makbul dua sayın yazarın ifade ettiği gibi çabayi da içermeli. Dünya nimetleri Allah'ın rahman sıfatının tecellisi, burada mümin olup olmaması önemli değil çabaladığının karşılığı var. Ahiret ise rahim sıfatının tecellisi, yani sadece mümin olanlar nimetlenecek.
Yanıtla (0) (0)Eğer Erdoğan kaybederse günahı ve sevabıyla milletin nezdinde bir yer edinecektir.
Yanıtla (1) (9)Eğer gelecek yeni yönetim ( chp) eski kodlarına dönerse bu ülkemiz için yeni anormal için bir hazırlık yeni bir hayat tarzına uyum sağlamamız gerekir. “ ağaçtan kuru bir yaprağin yere düşmesinden yerden börtleyerek çıkan bir tohumdan haberdar olan yüce rabbimiz bize bir yol gösterecektir.
Allah var gam yok. Bunu batı başkentlerinin demeçlerine bakarak yazıyorum. Onların “ pardon”u hiç olmadı bize geçmişte.
De ki “ sen dilediğini aziz, dilediğini zelil edersin” duasını
Yanıtla (2) (12)Ve güçsüzlüğümüzü itiraf etmemizi buyuruyor. Her şey onun elinde. Kılıçdaroğlu kazansa 6lı masa ve diğer onunla beraber hareket edenler de şüphesiz bu amelden nasiplerini alacaklardır. Müspet veya menfi. Maddi olarak 6lı. masanın sahipleri tarafından bir taltif var. Eğer Erdoğan kazanırsa, milletin adamı olduğunun ilanıdır. Kılıçdaroğlu kaybederse sadece kendisi değil bütün bileşenleri kaybedecek. Dünyevi bir hüsran.
Seçim sonrasında olacaklara dair hem iktidar hem de muhalefet için iyi bir analiz yazısı. Haklısınız, katılıyoruz. Duanıza da iştirak ediyoruz. Ancak, hani derler ya, “ görünen köy kılavuz istemez. “ Hem mevcut seçim yasası, hem de partiler yasası parti liderlerine bu GÜCÜ vermiş durumda. Ne bekliyoruz ki? Ne değişecek? Ata sözü her şeyi çok güzel anlatıyor. Anlayana. Cuk diye oturuyor. Hadi hayırlısı...
Yanıtla (0) (1)AKP li ''Özlem Zengin bizim mahalle kadının değiştiğini göremiyor, Tehditler alıyorum'' demiş..Günaydın demek istiyoruz kendisine..Yarattığınız bu ucube ve kontrolsüz iktidar sistemi, ve yarattığın muhafazakar getto mahalleler günü gelir size de acımaz..Yarattığınız canavarın kurbanı olursunuz..Bence Millet ittifakına destek verin bu tehditlerden ve kendi elinizle beslediğiniz bu düzen biran önce değişsin ve sizde bir kadın olarak özgürce konuşun...
Yanıtla (9) (2)Iktidar kaybedince tarihin en büyük depremini yaşayıp senelerce kurtulamayacsklari bir depresyona girecekler.
Yanıtla (6) (2)Şu an ülkemizde senede100 milyon kutuya yakin anti depresyon ilacı kullanılıyor. O zaman bu sayı iki katına çıkar herhalde.o kadar ilacı da temin etmek çok zor. Bu kadar insana hastane de yetismeyecegine göre,ülke açık hava ruh sağlığı hastanesine dönecek Ülkemizi sosyo-ekonomik ve psikolojik acıdan çok zor günler bekliyor..
Yanıtla (0) (1)Ne gelecekse attan düşüp eşeği bile bulamayanların başına gelecek.
Yanıtla (2) (4)Şu anki at yaşlı, bitkin ve beceriksiz, yarış falan koşamaz
Yanıtla (2) (3)Siyasette kartlar yeniden karılıyor: Her iki tarafta ve de özellikle MHP'de yaşanacak, yönetim yeniden şekillenecektir.
Yanıtla (2) (2)Asıl mesele nedir biliyor musunuz AKP muhalefete düştüğü andan itibaren tarih olur tüm menfaatciler yoluna koyulur dava dava diyenler de öyle bir şey olmadığını görür
Yanıtla (6) (2)Yıllardır sahip olunan iktidar gücünü kaybetme halini çok dokunaklı tasvir etmişsiniz. İnsanın iktidar gücünü kaybetmemek için her şeyi yapmasına şaşmamak gerek. Eğer şaşıracaksak, iktidar gücünü kaybetmemek için her şeyi yapanları insan üstü görenlerin "gözlerine" şaşıralım.
Yanıtla (4) (0)insanüstü yetilerle donatılmış olarak gören lider,haliyle hata yapmaz,yaparsa da sorgulanamaz.sorgulanmamak lidere zincir gibi uc uca eklenen ölümcül hatalar yaptırır. hatalar büyüdükçe bu sefer lider,kaybedince sorgulanacağı korkusu yaşar ve bu korku iktidarı bırakmama, bunun için her ne yapılırsa mübahtır anlayışını getirir ve bu anlayış giren lider ve düzeni artık kanserleşmiştir.kesilip atılmasından başka çözümde yoktur. gerekirse iç harp yaşanır.zira demokrasi bedel ister.
Yanıtla (2) (0)demıokratik ülkelerde iktidar olmanın da kaybetmenin de hayati bir önemi yoktur. milletvekilliği geçici bir meslek gibi addedilir ve vekilin hata yapma gibi bir lüksü de yoktur,yapan görevden çekilir,zira halk affetmez,bir daha seçmez.ama bizim gibi liyakate önem vermeyen ülkelerde lidere tapılır,çünkü iş,aş,makam bulmak bunu zorunlu kılar.derken bu biat kısa sürede lideri,egosu yüksek,kendisine ulaşılmayan,allah tarafından üstün yeteneklerle donatılmış,insanüstü bir varlık havasına sokar.
Yanıtla (1) (1)▪Aile büyüklerimin her fırsatta; "..MÜTEVAZİLİK cimrilik değil, ihtiyatlılıktır! Zengin iken sofraya eklediğin her yiyecek, fakirleştiğinde boğazına takılan lokma, boynuna takılan urgan olur..." derlerdi. ▪Erdoğan iktidarında, tanesi 50 kuruşu bulan zeytini sofraya koyamakta zorlanarak milyonlar yaşayarak tecrübe ediyoruz... ▪Acaba, Rei$'i oyla besleyenlerin sofralarında zeytin var mıdır?!
Yanıtla (1) (1)Alışmışların, alışkanlıklarını kaybettiklerinde, masanın diğer tarafına geçtiklerinde, çok soru olduğunu herkes gibi alışmışlar 'da biliyor, her halde cevapları da vardır. Misal, düne dair yanlış ve kabahatlerin! sonu, Odacıya çaycıya kapıcıya işinden ekmeğinden ailesinden çoluk çocuğundan olmak ceza, ağaç kabuğu olarak yansıdı 'da. Sorumlu yetkili olduğu hâlde "övenlere, kayıranlara "KEŞKE" fırsatı ile temize çıkmak yâda çıkarmak nasip oldu. Hikmeti nedir bunun sorarlarsa...!
Yanıtla (3) (0)Sayın cömert CHP partisi kişilere bağlı, kişiler ile gelip kişiler ile giden bir parti değildir .
Yanıtla (6) (0)Allah tüm liderlere Merkel gibi bırakma feraseti nasip etsin
Yanıtla (7) (2)"Sorulamayan sorular sorulur, ulaşılamayan cevaplar ulaşılır hale gelir" Evet, pensilvanya ziyaretçileri, Yan yana "dizinin dibinde" çekilmiş resimleri, Kürsülerde törenlerde "cemaat iyilik hareketi, ülkenin değeri" diye, kayırmaları övgüleri olanların.. 15 temmuzdan sonra kamu yönetim kurullarında görev almalarında, Kimilerinin milletvekili, kiminin bakan yardımcısı kiminin bakan olmasında sakınca görülmeyip, odacı ve kapıcının payına düşen ağaç kabuğunun hikmeti ! SORULUR..
Yanıtla (4) (0)"Allah kimseyi alıştığından (ya da gördüğünden) geri komasın!" mış....
Yanıtla (13) (1)Haksızlık, hırsızlık, yolsuzluk, yapanları gerininde gerisine koysun, hesabının sorulduğu yerlere koysun...Amiiinnnn.
Bizde yanlış olan arabanın direksiyonuna geçen şoförlük değilde araba benim diyor Müslüman bu zihniyeti yıkmalı Aksi takdirde ALLAH musibetleri başımızdan eksik etmez
Yanıtla (9) (0)Muharrem İnce Akp' li seçmenden oy almayacaktır, Alabileceği oylar millet ittifakına yakın seçmen oyları olacaktır,,Yani aslında Kılıçdaroğluna karşı aday olmuş demektir..100 bin imza toplamak için AKP tüm üyelerini seferber edecektir..Oysa beklerdik ki yıllar önce ''bir daha karşısında aday olmayacağım'' dediği ve Kılıçdaroğlu tarafından 2018 de CHP Cumhurbağkanı adayı gösterildiğini hatırlayıp, ''O beni cumhurbaşkanı adayı gösterdi şimdi de ben onu destekleyip aday olmayacağım^ demesi gerekir
Yanıtla (9) (1)Bunca olan bitene rağmen muhalefet kaybederse Avrupa'daki gibi olmuyor ama yeni muhalefet ortaya çıkar. Kimsenin de bahanesi olamaz. Hatta 40 civarı alırsa AKP yine de muhalefet kadrolarını yenilenmeli. Medya da.. Seçmen asla değişmez. Onu geçelim.
Yanıtla (2) (0)