Siyasette ‘fikir’ sorunu

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ortodoks para politikasını doğru buluyorum ama onun en beğendiğim icraatı “rasyonel” kavramını siyaset dilimize sokması ve itibar kazandırmasıdır.

Artık sahası ve etkisi sınırlı da olsa, iktidar mensuplarının da itiraz edemeyeceği bir “rasyonel” kavramı var dilimizde.

Aslında “rasyonelllik”ten ideolojiye yöneliş 2011’den itibaren başlamıştı, adım adım… Ali Babacan’ın ve Mehmet Şimşek’in direnişleri olmuştu… Ama 2018’de CB sistemine geçildi, artık ne bir itiraz, ne bir direniş, tam gaz gidiş ve enflasyon okyanusuna batış…

‘DENGESİZ BÜYÜME’

Mehmet Şimşek geçenlerde yine çok önemli ve yine zihinlere yerleşmesi için çokça konuşmak gereken bir tespit daha yaptı:

“Geçen sene büyüme yüzde 5 civarıydı fakat bunun 8 puandan fazlası iç talep kaynaklıydı. Net ihracatın katkısı da -3 puanın üzerindeydi. Dengesiz büyümeydi ve enflasyonu, cari açığı doğuruyordu.” (19 Eylül)

AK Parti hep “büyüme” ile övünür ya… Hatta Nurettin Nebati dürüstçe adını da koymuştu, “enflasyonlu büyüme” diye… Yani enflasyonsuz büyüme sağlayacak “rasyonel” bir iktisadi program geliştirmek yerine, önümüzdeki seçimlere kazanmak için enflasyon pahasına büyüme!

Mehmet Şimşek’in söylediği “dengesiz büyüme” kavramı iktisat dünyasında çok iyi bilinen ama bizde yaygın bilinmediği için oy getiren bir kavramdır.

Öğreniyoruz artık, “dengesiz büyüme” diye çok lezzetli bir zehir vardır, içeni yatağa düşürür, dünya yürürken sen yerinde debelenip durursun, nitekim 12 yıldır kişi başı gelirimiz 12 bin dolar civarında debelenip duruyoruz.

ON YIL SÜREYLE

Şimşek’in konuşması 2023-2024 yıllarını kapsadığı için “geçen yılkı büyüme dengesizdi” diyor. Halbuki kabaca on yıldır “dengesiz büyüme” halindeyiz.

Bu iktidarın kanunlaştırdığı 11. Kalkınma Planı’nda, 2014-2018 döneminde ortalama yüzde 4.9 olan büyümede, “tüketimin katkısı 3 puan olurken sabit sermaye yatırımları 1.3 puan, ihracatın ise 1 puan katkıda kaldığı” yazılıydı. (Paragraf, 131)

Demek ki 2014’ten beri tüketimi körükleyerek büyüdük. Bütçe açıkları, Merkez Bankası kaynakları, dış açık ve borçla…

Hatta son dönemde ihracatın katkısı eksi 3’e düşmüş, tüketim payı artmış dengesizlik büsbütün ağırlaşmış.

İşte o politikaların faturasını ödüyoruz.

Bu, önemli dersler çıkarılması gereken çok ağır bir tecrübedir! Dile kolay, on yıl süreyle…

Yaşadıklarımızdan dersler çıkarıp bilgiler edineceksek iki soruyu sormamız lazım:

Bir, AK Parti’de niye hiç genel görüşme açılmadı? Niye hiç ekonomi müzakere edilmedi?...

İkincisi, modern devlette böyle sürekli yanlış yapılmasını frenleyecek kurumlar yok muydu?

DENETİM VE DENGE?

Bu bakımından, dünya görüşleri çok farklı olmakla birlikte, Ak Parti’deki lider kültü, zihniyet hiyerarşisi ve siyasi davranış modelleri ile 1925-1946 dönemindeki CHP arasında önemli benzerlik vardır. Her politika müzakeresiz alkışlarla kabul ediliyor.

Atatürk’ün 1935 Kurultayında “parti devleti” alkışlarla kabul edilmişti, İnönü’nün 1939 kurultayında yine alkışlarla kaldırıldı.

Ak Partililer “faiz sebeptir”i de “faiz yüzde 50” politikasını da coşkuyla destekliyor,

Kamu kurumlarına gelince… Modern devlette “denetim ve denge” kurumları vardır. Parlamentolar ciddi denetim kurumlarıdır.

Merkez Bankası bağımsızdır, para basarak, emirle faiz indirerek “dengesiz büyüme”yi desteklemez, aksine direnerek frenler. Ama bizde bağımsızlığı mı kaldı?

Modern devlette, bütçe açıklarını önlemek için “Mali Kural” kanunları vardır. Bu kanun bizde 2010 yılında Meclis’e geldi fakat Erdoğan’ın talimatıyla geri çekildi. Liste uzatılabilir.

Netice: Çağımızda siyaset hamasete, kültlere değil… Uzun zaman içinde sınanmış, teorisi yapılmış ana akım fikirlere dayanmalı. Gelişmiş toplumlarda genelde böyle oluyor.

Biz ise hamaset ve husumeti fikir sanıyoruz. Bu yüzden siyaset şahsi prestij ve güç kavgası olmaktan öteye geçemiyor. Bedelini böyle ödüyoruz.

Bir düşünelim, son on yılda Bulgaristan, Romanya, Malezya niye bizi geçti? Niye bir Endonezya performansı gösteremedik? Teknoloji ihracatında niye Vietnam’ın gerisindeyiz?

Ve niye hukukta ve değerlerde BRICS’in seviyesine inmeyi içimize sindiriyoruz?!

YORUMLAR (148)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
148 Yorum
  • Bitinya / 22 Eylül 2024 00:22

    Akp tek parti benzerliği çok ve keşke sAyin yazar bunu ayrı bir yazı konusu yapsa .değişen fazla şey yok yani..tek sayfa okumamış Kemalistler de öğrenir hem.

    Yanıtla (5) (23)
  • Asla / 22 Eylül 2024 19:11

    Akyol ve diğer yazarlar bu cahil kitle ile ilgili neden yazamıyor..bu kitlenin partisi asla iktidar olmamalı..oy not yok.kimse CHP guzellemesi yapmasın..

    Yanıtla (2) (3)
  • karar okuru / 22 Eylül 2024 23:59

    CHP güzeldir :) Beğenirim, beğenmem! Sana ne? Sen beğenmezsen beğenme! Bana ne?

    Yanıtla (3) (0)
  • Namık. Kemal Bayraktar / 22 Eylül 2024 13:51

    Kurtuluş Savaşı,1929 Dünya krizi ve
    2.Dünya savaşı ve sonrasındaki global ölçüdeki olağanüstü krizlerle değişimleri içeren 1923-46 tek parti dönemiyle ,bu günkü iktidarın olağan koşullara rağmen yürüttüğü savruk yönetim tarzını karşılaştırmak bir anakronizm örneği değil midlr?

    Yanıtla (20) (2)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 14:09

    Daha geçen yıl Türkiye'nin %20'sinin yerle bir olmasını,pandemi dönemini,15 Temmuz kalkışmasını göz ardı ediyorsun.

    Yanıtla (0) (14)
  • Ahmet / 22 Eylül 2024 15:13

    Pandemi ve depremden önce durum kötüydü, 128 milyar dolar coktan buharlasmisti.

    Yanıtla (9) (1)
  • karar okuru / 22 Eylül 2024 23:53

    27 Aralık 1939'da Erzincan ve çevresinde 7,9 büyüklüğünde bir deprem oldu. 33 bin kişi öldü, 100 bin kişi yaralandı. 17,5 milyon nüfusun yaklaşık binde 2'si öldü, 6'sı yaralandı. AKP'den önce deprem de yoktu(!) 2016 kalkışması AKP'nin eseridir: Terör örgütünün yargıya, emniyete ve TSK'ya sızmasına ve onu yıpratmasına fırsat vererek rüzgar ektiler, darbe teşebbüsü biçtiler. Memleketi Allah, millet ve millete sadık güvenlik güçleri korudular.

    Yanıtla (2) (0)
  • Cenk Cemil -2 / 22 Eylül 2024 23:46

    ...İşin içine yoksulluk sırnırını da katarsak, o zaman nüfusumuzun en azından yüzde % 80' i aç ve yoksul yaşıyor ddemektir. Böyle bir tabloda büymenin yokşullaştırıcı bir büyüme olduğu kabak gibi sırıtmaktadır ! Büyüme ona deriz ki, milleti refaha ve saadete kavuştura ! Bu olmadıktan sonra istediğin kadar büyü !.. Millet aç ve sefil ! Kime yarar ?..

    Yanıtla (0) (0)
  • Cenk Cemil -1 / 22 Eylül 2024 23:43

    Sayın Akyol....Ülkemizdeki ekonomiden anlayan insanlar iktidarın sağladığı büyümenin YOKSULLAŞTIRAN bir büyüme olduğundan bahsediyor ve esasen ortaya çıkmış tablo da bunu teyid ediyor ! 16 Milyon emekli ve 5 Milyon Asgari Ücretli açlık sınrının altında maaş alıyor. Bu miktara her bir evli aileden bir de yüzde % 40 oranında eş katarsak yaklaşık 30 Milyon kişi açlık sınrının altındaki maaşla hayatta kalmaya çalışıyor demektir. İşi içine yoksulluk sırnırını katarsak, o zaman nüfusumuzun en azından

    Yanıtla (0) (0)
  • Matrakçı... / 22 Eylül 2024 15:19

    Siyasette fikir sorunu..biri fıstık gibi fikir üretmiş Rakı 140 tl olacak..sadece bu mu Rakı Vatan imiş..Vatan Rakı imiş,,Rakı içmeyenler Turkiyeyi asla anlayamiyormus...(ağzı ile içene lafımız yok,,!.)...şahane fikir hemde herseykolog bir uzmandan,, hafiften gülümse eşliğinde...

    Yanıtla (6) (6)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 15:45

    Rakıda vergi %180 millet kaçak içkiden ölüyor,anadoluda şehir içlerinde içkili restoran kalmadı merak etmeyin

    Yanıtla (10) (1)
  • natali / 22 Eylül 2024 18:32

    gencler aşırı pahalı bira şarap vs sebebiyle maalesef uyuşturucu bağımlısı oluyor yani insanların rahatlamaya gevşemeye ihtiyacı var ve siz 2 şişe birayı 200 lira yaptığınızda daha ucuz olan uyuşturucuya yöneliyorlar

    Yanıtla (7) (1)
  • Matrakçı... / 22 Eylül 2024 22:27

    Gericilik çok farklı eskiden sadece bazı takkeli tayfada zannederdim.. Sonra biraz karıştırınca neler,neler çıkıyor..!.!.!.gericilik takke,sapka karmakarisik olmuş...Biz alkolü ağzı ile içene karışmayız, Otururuz hatta sofrasına ehil ortam ise mezeler güzeldir..Muhabbeti tatlıdır..Ağız ile içilen ortamda şerefe denir bu şu demek masada konuşulan masada kalır.Dunyanin başka hiçbir yerinde yok sanırım bu destur..Ama rakı içmeyi Akademik üst seviyede görmek kişinin seviyesinin alâmetidir..!..

    Yanıtla (0) (1)
  • Matrakçı... / 22 Eylül 2024 22:49

    15:45..misal:Almanyada da alkol kullanılıyor, rusyada da ,,Rusya da alkol satılmayan yer yok gibi..Almanya sanayisinin bel kemiği küçük ve orta ölçekli işletmelerde,,Almanyada boş vakitlerde alkol alınıyor, rusyada ise her an..Eger alkol sanayii gelistirseydi
    Rusya en önde olurdu....Ayrica,,Ucuz veya pahalı olması ülke geliri ile alakalıdır. Bizi hiç ilgilendirmez fiyatı,,ağiź ile içilsin yeterli.!..ama bunun icpolitka malzemesi yapılması seviye alametidir.Cunku Beyin kullanmaya gerek yok..

    Yanıtla (0) (1)
  • Hikayee / 22 Eylül 2024 18:04

    Rakıya takmış bir aktrol örneği.Bu da, milli içecekleri ayrandan kafayı bulmuş.

    Yanıtla (5) (1)
  • Matrakçı... / 22 Eylül 2024 22:38

    18:04 Meczup olan herkesi meczup bilirmiş...!..Biz babam öyle diyor diyeli onyillar oldu..terk edeli....Bizde taraf YOK ve hiçbir zaman olmadı..Klasik isporta varos politik pazarlama müşterisi değiliz..Bizden bi çay içecek menfaat bile çıkmadı,çıkmaz da bu motivasyona...Doğru bisey kim yapmışsa doğru deriz tabela (çünkü,,tabela altina sığmayiz.) bakmayız..Aynı şekilde tersi..Alkol alıp ağzı ile içen olabilir ama bunu başka şekilde kullanana da güleriz ve doğru diyorsun deyip geçeriz..

    Yanıtla (0) (1)
  • TugstenAli / 22 Eylül 2024 09:20

    Taha bey, 2000 li yılların partisini, 1930-40 lı yılların partisine benzeterek AKP yi gömmüşsünüz!

    Yanıtla (7) (0)
  • Hatice / 22 Eylül 2024 20:13

    AKP trolleri partinin otoriterleşmesini savunmak için her gün zaten tek parti döneminden örnekler vererek bunu yapıyordu!

    Yanıtla (4) (1)
  • Dokuzuncu köy / 22 Eylül 2024 13:12

    1925-1946 dönemini nasıl olurda 2002-2024 ile kıyasladınız ve yine nasıl olur da o dönemin CHP si ile bu günün AKP sini birbirine benzettiğinize hayret ediyoruz. O dönemin koşullarını sizden daha iyi bilen olmadığını biliyoruz ama aracınızın ne olduğunu anlayamadık. 1925-1946 döneminde yapılan fabrikaları bu adam 22 yıldır sat sat bitiremedi ve tek bir fabrikada yapmadı sadece AVM açarak üreten yerine tüketen tembel ve liyakatsız bir toplum yarattı bunu da yine en iyi siz biliyorsunuz. İnsaf..!

    Yanıtla (36) (2)
  • Osman / 22 Eylül 2024 13:38

    Dokuzuncu köy teşekkürler.

    Yanıtla (18) (1)
  • İlkokulu / 22 Eylül 2024 14:11

    Buras siyaset meydanı, siyasetin de genel çerçevede konuşulduğu bir alan. Her dönemin benzer yanları olabildiği gibi benzemez yönleri de var. 1925-1946 yılları ile 2011-2024 yılları pek çok açıdan benzer özellikler arzediyor. Tek adam otoriter yönetimi, tek parti tahakkümü, devlet gücünün öz vatandaşlara karşı amansız kullanımı, demokrasinin bizden olanlar için geçerli olduğu, bizden olmayanlara devlet sopasinin acımasızca kullanılması. İnanç zorbalığı, eğitimin seküler manada tekelleşmesi. Vb..

    Yanıtla (1) (7)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 17:19

    2024-1924 arası yüz yıl. Temel farkı görmeden tahlil yapılırsa o “Ortadoğu” tahlili olur. Tahlil gerçek v objektif karşılaştırma ile olur. Bunlara dikkat edilmez ise net bir anlam çıkmaz.

    Yanıtla (5) (0)
  • İlkokulu / 22 Eylül 2024 19:28

    1924-1946 CHP'si 2011-2024 AKP'sidir. 2024-2011 AKP'si = 1946-1924 CHP'sidir. Bu kesindir, kimseyle tartışmam. Arada hiç mi fark yok? Var elbette ama aradaki tek fark şu: 1924-1946 CHP'si bir dünya savasindan çıkmış savaşlar dönemi bitmiş, barış döneminin iktidarıydı. İnşa etmekten başka yapacak bir işi yoktu. 2011-2024 AKP'si ise dünya devletlerinin savaş hazırlığı yaptığı dönemin iktidarıdır. Ve bütün kaynakları silaha yatırdığı halde elle tutulur savaş araç gereçlerine sahip olamamasıdır.

    Yanıtla (1) (4)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 09:48

    Sayın Akyol'un son cümlesi şöyle:"Ve niye hukukta ve değerlerde BRICS’in seviyesine inmeyi içimize sindiriyoruz?!"

    Bu cümle,sayın yazarımızın bir kaç gün önceki yazısında "Yolsuzluk algı endeksinde dünyada 115.olduğumuza" dair verdiği bilgi ile çelişmiyor mu? Ya da şöyle söyleyim:BRICS ülkeleri yolsuzluk algı endeksinde 115.sıradan önce mi geliyor,sonra mı?

    Yanıtla (5) (5)
  • Dede Korkut / 22 Eylül 2024 10:53

    Beyim nere ile çelişirse çelişsin;
    Türkiye'de yolsuzluk, kayırmacılık, torpil, yandaşa kıyak MÜSLÜMAN kimliklerin vazgeçmeyi hiç düşünmedikleri meziyetleri oldu mu olmadı mı?
    Bırak oranın-buranın ahlakı ile kıyaslamayı, insan imanı ve inancı ile kendi meziyetini kıyaslasa ya...

    Yanıtla (19) (3)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 11:21

    Kayırmacılığın,torpilin,yolsuzluğun Cumhuriyet tarihinde azın azına indiği bir dönemi yaşıyoruz.Eskiden her işi torpille ve kayırmacılıkla yapanlar şimdi yaptıramadıkları için yakınıyorlar. Çanakkale köprüsünü yapan müteahhitlerin içinde eski CHP milletvekili de vardı.Diğer büyük işleri alan müteahhitlerin de ben Ak Partili olduğunu zannetmiyorum.Hepsi sizin adamlarınızdır araştırsan.

    Yanıtla (2) (37)
  • Dede Korkut / 22 Eylül 2024 12:06

    Baltayı taşa vurdun!...

    CHP'li değil MHP'liyim.

    Yanıtla (9) (2)
  • Teşekkürler / 22 Eylül 2024 18:37

    Kaldımı böyle mehepe li
    Eleştirebilen

    Yanıtla (4) (0)
  • İstanbullu bir okur / 22 Eylül 2024 18:31

    Yine muhteşem bir yazı ve fikir.Sn.Üstad;siz kadar bu yakın Türk tarihini bilip muhteşem yorumlayan kanât öndermizde son derece az,basınımızda.Akp.'de neden şunlar olmadı yazmışsınız ya,kim soracak ve müzakere edecek onları,hem Akp.de,hemde parlementoda,ümit ederim yanılayım,her iki tarafta rant ve bundan hareketlede emme basma tulumba gibi.Milletin vekili yok ki,Gnl.Bşk.ın belirlediği insanlardan oluşan,o içinde ne kadar müsade edilirse o kadar,görev mahalleridir.Bir Akp.ye göre de degil hepsi.

    Yanıtla (1) (1)
  • H. Matisse / 22 Eylül 2024 17:54

    Ünlü ekonomistin ülkeyi getirdigi son durum bu. Avrupa rönasans dan sonra kilisenin boyundurugundan kurtuldu ve şimdiki hali ortada 1/38 yani ekonomisti 38'e katlamis.
    Her seyin din odakli olmasindan ne zaman kurtulacagiz belli değil.
    Ekonomistin artik vakif kurup günah çikarma vakti geldi, simdilerde moda akimi.

    Yanıtla (3) (0)
  • Voltaire / 22 Eylül 2024 17:27

    Artık erdoğan ile atatürk arasında benzetme kurmaktan ne zaman vazgeçeceksin arada 100 sene var el insaf tek parti döneminin şartlarına bakmadan erdoğan akp si ile bir tutmak hiç de bilimsel değil kusura bakma

    Yanıtla (7) (2)
  • karar okuru / 22 Eylül 2024 00:27

    Sayın yazarın tek parti dönemi ve AKP iktidarı arasında benzetme yapması, denge ve denetimler açısından teoride haklıdır. Fakat demokrasilerde nihai denetçi millettir. Yazar hukuku tarihi, sosyoljik ve iktisadi bağlamda ele alır da iki dönemi karşılaştırırsa acaba ne görecektir? Yaptığı karşılaştırmalar bu sığ halleriyle Necip Fazıl ve fesli artıklarını coşturmaktan başka bir işe yaramamaktadır.

    Yanıtla (34) (5)
  • Etem / 22 Eylül 2024 03:23

    Bu benim de gözlemlediğim bir tespit. Konuyla ilgisi olmasa bile satır aralarında o döneme de laf çakarak bir kısım okuyucu kitlesini memnun etmek istiyorlar.

    Yanıtla (7) (1)
  • karar okuru / 22 Eylül 2024 17:24

    Bu türeden dengesizliklerin varlığı akla örtülü bir gündemin varlığını getiriyor: AKP kötü, CHP kötü, o zaman merkez sağda yeni bir oluşuma ihtiyaç var! Fakat merkez sağın ne kendisi, ne de vizyonu var. Suriye fatihi ile dervişin müridinden bir cacık olmaz. Anlayana...

    Yanıtla (3) (0)
  • Alp Demir / 22 Eylül 2024 17:05

    Kendin hangi seviyedeysen, ülkeyi de aynı seviyeye indirirsin. Anayasaya uymazsan, Brics seviyesine inersin, ısrar edersen daha da aşağıya iner bedevi toplumuna dönersin. Hatta daha da aşağıya inmek için yeni anayasa istersin. Lider dediğin, içinden çıktığı toplumun en yüksek seviyesinde olan olmalıdır ki, ülkeyi de yükseğe taşısın. Bizde olan bunun tam tersi.

    Yanıtla (4) (0)
  • Feyyaz / 22 Eylül 2024 15:22

    Yazar ''tahlil'' adlı yazı yazmıştı.
    Bir Ak Partili olarak Yazınızı tahlil (çözümleme) edeyim. Modern devletlerin mali kural kanunları var ve bütçe açıkları az ise neden Yunanistan ve İtalya'nın borçlarının milli gelirlerine oranı yüzde yüz ellilerde ve mali kural kanunu olmayan ülkemizde yüzde yirmi sekizlerde ? Dün nerede izlemiştim , İngiltere' nin borcu yüzde yüzü geçti.
    Modern devlet ABD 'nin borcu her yüz günde 1 trilyon dolar artıyormuş .

    Yanıtla (1) (10)
  • karar okuru / 22 Eylül 2024 16:51

    Sen de ABD gibi döviz değil de kendi paran cinsinden borçlan. Adamlar hem kendi paraları cinsinden borçlanıyor, hem de borç faizlerine kendileri ayar veriyorlar. Rabbim bana da öyle borçlanmayı nasip etsin. Parayı ben basayım, borcu ben ödeyeyim.

    Yanıtla (2) (1)
  • Milliyetçi Okur / 22 Eylül 2024 16:33

    Ekonominin yerinde saydığını ifade ettiğiniz 2012-2023 yılları arasında (Bu yıllar dahil) Türkiye ekonomisi yani milli gelir kümülatif olarak %94,28 oranında büyüdü. Dolar bazında kişi başına gelirde bu oranda artış olmamasının sebebi, TL’nin yaklaşık 45 oranında aşırı değer kaybetmiş olmasıdır…

    Yanıtla (1) (9)
  • Gerçek / 22 Eylül 2024 16:03

    Türkiye’nin 2025 milli hasılasının 45 trilyon dolar olacağı hesaplandı. Türkiye’yi abad eden Erdoğan’ın ideolojisi dünyada hayranlıkla izleniyor. Silikum isimli Türk firmasının tek başına yıllık gelirinin 5 trilyon dolar olduğu söylenmektedir. Bir diğer Türk uzay firması HazerfanX’ in geliri ise 5 avrupa ülkesinin gelirine eşdeğer olduğu bildirildi. İnsanoğlunun uzay aracı gönderdiği en uzak gezegene inen Erdoğanspace aracından nihayet ilk sinyal alındı.

    Yanıtla (7) (3)
  • Sahin / 22 Eylül 2024 15:23

    "Karamanın koyunu sora çıkar oyunu

    Ben seyredemem yıkılası boyunu "

    Yanıtla (1) (0)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 15:06

    İşin aslı sosyo-kültürel olarak gelişmiş ülkelere göre oldukça geride kalmış bir toplumuz, bu durum yazarımız, çizerimiz aydın ve entellektüel (!) olma heveslilerimiz için de geçerli. Hala 20 yaşındaki genç için “bunun 10 yaşında bıyığı yoktu şimdi niye var” ya da “niye 5 yaşında beşbin metre koşusuna katılmadı” gibi zaman, zemin, mekan, gelişmişlik kavramlarından habersiz absürd değerlendirmeler yapılabiliyor.

    Yanıtla (5) (0)
  • Rubil GÖKDEMİR / 22 Eylül 2024 15:04

    Şark sözdür, duygudur, üretilmiş ve kurgulanmış hülyalarımızdır, menkıbedir...
    Rasyonalite için çıplak gözlem gerekir, deneyleri yazmak, analiz etmek gerekir...
    Rasyonalitenin ilhamı, heyecanı yoktur... Oysa ki, "bal bal demekle ağız tatlanmaz", kavanozun kapağını açıp içindekinin tadına bakmak gerekir. Zihninin içindekileri gerçeklik zannedenler, gerçekliği dış dünyada aramazlar...

    Yanıtla (6) (0)
  • Gerçek / 22 Eylül 2024 14:58

    Muhafazakarizm iflahh olmaz. Getirisi sadece boşa geçmiş hayatlar olur.

    Yanıtla (1) (0)
  • birol / 22 Eylül 2024 12:20

    Sayın yazarın huyudur. 2024 ile 1925-1945 yıllarına aynı gözle bakmak. Sayın yazar cevap ver öyleyse 1925-1945 arasında hangi ülkelerde denge mekanizması vardı. 1933 lerin Almanya' sı neydi ki siz Atatürk döneminde demokrasi arıyorsunuz ? Ya da Mussolini talya' sı neydi ki Atatürk dönemindeki tek parti dönemini eleştiriyorsun. Ya da Stalin, İspanya, Portekiz diktatörlerini , döneminde yapılan katliamları, soykırımları...

    Yanıtla (20) (1)
  • Dokuzuncu Köy / 22 Eylül 2024 14:01

    Sayın Birol, sayın yazarımız bilmez olur mu ama şunu söylüyor 1925 -1946 yılları arasında da böyle idi aynı devam ediyor yani iktidara haklılık payı veriyor bize de sayın yazara insaf demek kalıyor.

    Yanıtla (14) (1)
  • Birol / 22 Eylül 2024 17:15

    1925- 1945 Kara Avrupasi icin fasizim- katliamlar- soykırımlar dönemidir . Olaya boyle bakarsan genc Cumhuriyet kınanamaz . Simdi Avrupa da demokratik olmayan devlet yok. Boyle bakinca elbette simdi ki iktidar kınanır .

    Yanıtla (4) (0)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 14:48

    Yazarımız uzun yoldan geldi, gençlik yıllarında Orta Asya haritaları açıp, Turan hayallerinden, Rasyonaliteye! Elbette bu gün büyük ızdırap çeken Filistin’in durumuna düşürmeyen milli mücadele kahramanları ve Cumhuriyetin kurucularını da anlamak zaman alacak! Rasyonalitenin er ya da geç kafaların idrakına vesile olacağı açık; o zaman belki yazarın geçen gün ki bir yazısında değindi gibi“taşra zihniyetinden” kurtulmuş oluruz.

    Yanıtla (6) (2)
  • Sokrates / 22 Eylül 2024 14:44

    Ben bu yazarlardan taa geçmişe gitmenin ne yararı var bundan öncekiler yanlış yaptı diye orda mı kalalım?

    Yanıtla (4) (0)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 14:37

    Anlaşılan iktidarı ancak son on yılda anladınız! Bu başarı mı uani?

    Yanıtla (4) (0)
  • İlkokulu / 22 Eylül 2024 14:03

    Tezatlar dünyasına hoş geldiniz! Başlığında bir yazı yazmak istesem altını sayfalarca dolduracak belki de bir kaç gün içinde kitap hacmine de ulaşacak kadar elimizde çok malzeme var. Ama benim böyle bir vazifem yok.

    Vazifesi yazmak olanlara tüyo babında yazdım.

    Yanıtla (0) (1)
  • O k u r / 22 Eylül 2024 13:57

    Fikre dair ne sorun varki?
    Denmedimi "faiz enflasyona sebep" değil diye, bunun sonu fakirlik yoksulluk diye,
    Demediler mi uyaranlara "mandacılar" diye..
    Denmedimi "Eset de, Sisi de" makul olun diye,
    Demediler mi, "oylar Sisi yemi, Ali'ye mi" diye..
    Denmedimi "cemaat" dediklerinde, bunlar cemaat değil bunların asıl niyetleri başka diye,
    Demediler mi "iyi insan, makul makbul" diye..
    Hulâsa, fikri uyaranlar, günün sonunda haklı çıktığı halde hiç bir dönem bu kadar taşlatılmamıştı..

    Yanıtla (1) (0)
  • Sahin / 22 Eylül 2024 13:46

    Alice harikalar diyarinda .

    Yanıtla (2) (0)
  • Bülent Akdeğer / 22 Eylül 2024 13:36

    2017 anayasa değişikliğinden sonra devlet yok edildi, bağımsız kurumlar mesela maliye müfettişliği, hesap uzmanlığı gibi kurullar lavedildi,yerleri doldurulamadı sonuç ortada çok güzel yazmışsınız değerli meslektaşım

    Yanıtla (9) (0)
  • Sahin / 22 Eylül 2024 13:23

    Ağam bizimle eğleniyor.
    Bakalım sonu ne olacak.!

    Yanıtla (3) (0)
  • Bozkurt / 22 Eylül 2024 13:11

    Türkiye neden bir Kore bir Japonya olamadı sorusunun cevabı için 100 yıl önceye gitmek gereksiz. 2005 yılındaki Telekom özelleştirmesine,1975 lerde teknoloji seviyemiz Kore ile aynı iken sonradan yapılan Teletaş, Netaş gibi altın değerinde Türkiyenin ilk yazılım ihracatçısı şirketlerin nasıl plansız projesiz özelleştirildiğine bakın yeter. Aselsan, Roketsan vb savunma sanayi olduğu için bu furyadan kurtuldu. Bu şirketlerde Yönetici ve duayen bir isim olan Lütfü Yenel in T24 deki yazısına bakınız

    Yanıtla (13) (0)
  • Hasan kirteke / 22 Eylül 2024 13:05

    Yaradan nedir layık olduğunuz şekilde yonetilirsıniz ben layık olmadığı halde dünyada basi öne eğik utanan arlanan hiç hakemliği yaşamı yaşayanlara üzülüyorum

    Yanıtla (2) (0)
  • Okur / 22 Eylül 2024 12:39

    AKP'nin hukukla sorunu var, demokrasi ile sorunu var,dış siyasette sorunu var,düze çıkma ihtimalimiz sıfır, sıfır, sıfır....

    Yanıtla (13) (0)
  • Nazmi / 22 Eylül 2024 09:51

    Sn Akyol, hep laboratuvar titizliği der, rasyonel olmanın doğruluğunu vurgular. Doğru. Kaç kişinin yıllık geliri 12 bin dolardır? Ayda 34.000 yani! Bu rakam, "büyüleyici rakamlar" takımına dahildir! Bugünün Akp si lider kültü, siyasi anlayışı vs., 1925-1946 arasi Chp deki özelliklere benzetmek ise tuhaf. Hani nerde kaldı Laboratuvar gibi bakmak? O gün koşulları ile bugün koşullarını eşitlemek hiç rasyonel degil! Mesela, bugün Bütçe delik deşik, o gün Osmanlıdan kalan borclar bile ödenmişti.

    Yanıtla (21) (0)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 10:01

    Fert başına milli gelir,toplam milli gelirin toplam nüfusa bölünmesi ile bulunur.
    Buna göre,Türkiye'nin en zengin kişilerinin de,en fakir kişilerinin de yıllık 12000 dolar gelire sahip olduğu farzedilir.

    Yanıtla (1) (0)
  • Nazmi`den Karar okuru`na / 22 Eylül 2024 10:40

    "farz edilir" dediğiniz o rakam, sahte gelirdir! Aslolan, bir ayda (yılda) kasanızda, kesenizde, cebinizde, pazarda ne var sa o! Gelir dediğiniz GSYH dan ücretlilerin payına düşen kısımdan hesaplanır. GSYH son 10 yılda % 35 lerden %22 ye geriledi. İnşaatçılara, KKM´ye vs. faiz. Hazine batak, Enflasyon şampiyonuyuz ve yılda iki defa açık veren Bütçe. Halk bu nedenle sefil! Yıllık GSYH rakamalarına bakın ve hesabı kendiniz yapın! Sonra, nerde sizin 12 bin dolar sorusunu option olarak tutuyorum!

    Yanıtla (6) (1)
  • karar okuru / 22 Eylül 2024 13:49

    İstatistik yalandir

    Yanıtla (0) (0)
  • Nazmi`den karar okuru`na / 22 Eylül 2024 14:34

    Şöyle açıklayayım: Yılın ilk 8 ayında dolaylı vergi gelirleri payı %67,3 ve dolaysız vergi %32,7. Yani, toplanan vergilerin 2/3 tüketimden, 1/3 servetten, zenginlikten aliniyor. Dolaylı vergi payı yüksek ve dolaysız vergilerin payı düşükse, o ülkede vergi yükünün ağırlığı ücretli, maaşlı çalışanın sırtındadır! 8 ayda kurumlar vergi payı, yani Holding, şirketlerin payı %11 dir! İstatistiksiz Ekonomi ha! Gözlerime bakın, Nass var...deyip besmele ile yönettiler ve hal-i pürmelalimiz ortada.

    Yanıtla (2) (0)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 16:42

    Nazmi,fert başına milli gelir dünyanın her tarafında öyle hesaplanır.Türkiye ayrı bir fert başına milli gelir hesaplama yöntemi mi uygulayın?

    Yanıtla (1) (0)
  • Dede Korkut / 22 Eylül 2024 17:40

    Sana göre ilim de toptan yalan.
    Her şey kendi kendine oluyor
    Biiznillah:)

    Yanıtla (1) (0)
  • Kararcı / 22 Eylül 2024 12:36

    Fert başı milli gelir rakamları sahtedir. Çünkü ülkede çoğu köle niyetine çalıştırılan 10 milyon cıvarı kaçak göçmen nüfusa dahil değildir. 10 milyon kişi en az 2 Avrupa ülkesi demektir. 13 bin dolar gelir ile Türkiye dünya sıralamasında 2003'teki sırasına dönmüştür. Yani bir DÜNYA ile kıyasladığımızda bir arpa boyu yol gidememişiz demektir.

    Yanıtla (8) (1)
  • Osman / 22 Eylül 2024 12:31

    Şimşek ağır ithamlarla gönderilmişti, hiçbir şey söylenmemiş gibi geri geldi görev aldı.Bu tarz siyaset yapan partilerden bu kadar.

    Yanıtla (4) (0)
  • Doğan ilbaz / 22 Eylül 2024 11:35

    Yazarımız Bu gün ile 1945 yılını kıyaslamış yine Amaç Chp yi gözden düşürmek .Osmanlının gerileme devrinden örnek versene o zaman.

    Yanıtla (22) (0)
  • birol / 22 Eylül 2024 12:27

    Yazarın huyudur. Atatürk dönemini küçük düşürmek. 2024 yılı ile 1945 dönemini kıyaslıyor. Her olay kendi tarihi içinde değerlendirilir demiyor. İnsan Hakları niye yok diyor Tek Parti diyor. Sanki Osmanlıdan bize demokrasi miras kalmış gibi. Sanki Avrupa da o yıllarda demokrasi rüzgarları esiyormuş gibi davranıyor. Sanki o yıllarda Avrupa da soykırımlar, katliamlar yokmuş gibi İstiklal Mahkemelerini eleştiriyor.

    Yanıtla (16) (1)
  • Bozkurt / 22 Eylül 2024 09:40

    Her zamanki gibi 90 yıl geriye dönüp Tek Parti benzetmesi yapmışsınız ama lütfen ilk 20 yıldaki ekonomik büyüme ve sanayileşme rakamlarını da yayınlayınız. Ülke ekonomisinin bugünkü durumunda 1950 den bu yana süren popülist sağ politikaları arslan payına sahiptir. Neden Kore olamadık? Samsung la aynı yıl kurulan Netaş ve Teletaşın nasıl heder edildiğine bakın. 93 de 30 milyar dolar değeri olan Telekom un nasıl peşkeş çekilip sıfırlandığına, dünyanın en geri şebeke altyapısına düştüğümüz bakın.

    Yanıtla (27) (1)
  • Telekom / 22 Eylül 2024 10:42

    1993 de Telekoma 30 değer biçilirken ülkenin toplamış borcu 26 milyar dolardı. TT ve Netaş gibi teknoloji şirketleri hesapsızca peşkeş çekilmeseydi Kore deki Japonya daki gibi siyaset karışmadan işletilseydi bugün bir Samsung bir Apple olabilirdi. Bu günahların altında Babacan ve Şimşek in dar görüşlülüğünün de payı vardır

    Yanıtla (13) (2)
  • KARAR OKURU / 22 Eylül 2024 12:20

    Telekom un %55 iTC tarihnin en büyük özelleştirmesi diye şişirilerek 6,5 milyar dolara Lübnanlı Araba peşkeş çekildi. Adam yıllarca 5 kuruş yatırım yapmadığı gibi Devlet Bankalarından aldığı kredileri ödemedi, dahası Şirketin en değerli varlıklarını kablolardaki bakıra varıncaya kadar sattı. Şu anda internet ve telefon altyapısında Dünyadaki en geri ülkeler arasına düştük. İnternet hızı yerlerde sürünen bir ülkeye Teknoloji şirketi yatırım yapar mı? Bu rezalet normal ülklerde kaç hükümet götürür

    Yanıtla (14) (0)
  • Sami Selçuk / 22 Eylül 2024 12:17

    Bugünkü yapılan yanlışları 70 80 sene önce yapılanlarla kıyaslarsanız bugünkü uygulayıcılara CHP CHP’de böyleydi demelerine ortam sağlarsınız.

    Yanıtla (9) (0)
  • karar okuru / 22 Eylül 2024 12:14

    bir tek ekonomi değil ki. her şey ters. milletin vekili olacak adam sen benim kim olduğumu biliyormusun diye kendini seçene fırçalıyor.

    Yanıtla (2) (0)
  • Samil has / 22 Eylül 2024 12:12

    Adamın biri bağırıyor benim fabrikam var. Gariban hostes sus pus hem fabrikası var hemde ya halasınon kocasının bacanağının amcaoğlunun askerlik arkadaşı ya Uşak ili Banaz ilçesi Uzundere kasabasında belediye meclis üyesi bu işe benim halim nice olur bu yazdıklarım size belki gülünç gelebilir ama bunlar hergün yaşanan sıradan olaylar artık resmi dairede çalışan bir kamu görevlisi önce buna dikkat ediyor ya partili bacanağın tanıdığı ise ne yaparım gerçeğin taaa kendisidir kesinllikle

    Yanıtla (1) (0)
  • Gerçek / 22 Eylül 2024 12:11

    Manzara-i umumiyesini tespit etmeyen devletler ve halklar, başka devletlerin manzara-i umumiyesine dahil olurlar, orada bir aparat haline gelirler. Bir örneği Türkiye maalesef.

    Yanıtla (0) (0)
  • Tsli / 22 Eylül 2024 12:05

    Erdoğan milletin derdini biliyoruz, farkındayız. Diyor.sizce doğrumu söylüyor. Hale bakılırsa hiç öyle biliyor gibi değil.

    Yanıtla (1) (0)
  • Gerçek / 22 Eylül 2024 12:05

    Önce açık yüreklilikle Manzara-i umumiyeyi tespit etmek gerekiyor. Her şeyin başı budur. Önce şunu tespit etmeli. Yüz yıllardır Yeryüzünde Müslümanların başardığı bir şey var mı? Tek bir örnek gösterilebilir mi. Başarı olarak gösterilecek tek bir örnek yoktur. Türk kurtuluş savaşı ve kuruluşu dışında.

    Yanıtla (2) (0)
  • Fikri ince / 22 Eylül 2024 12:01

    Jose Mourinhoyu getirdin ama onu getiren gitmedikçe fenerden adam olmaz. Mehmet şimşeği getirebilirsin ama….

    Yanıtla (3) (0)
  • Gerçek / 22 Eylül 2024 11:53

    Erdoğan 2002 yılında iktidara geldiğinde dünyada Çin’in esamesi okunmuyordu. Şimdi süper güç oldular. Türkiye ise Erdoğan yönetiminde darmadağın oldu, perişan oldu. Bir adım dahi ilerleyemedi.

    Yanıtla (3) (0)
  • Hakkı / 22 Eylül 2024 11:24

    Malum zat ekonomide olsun ortadoguda olsun suriyede olsun adalette eğitimde olsun geleneksel devlet politikasından saparak ülkeyi çok riskli işlerin içine attı ve hepsinde büyük oynadı ve büyük kaybetti ya tutarsa hesabı.. onun açısından sorun yok nitekim başarısız eylemlerinden doğan bir sorumluluğu yok -ne güzel sistem- gelen hesabı şimdi 85 milyon ödeyecek

    Yanıtla (11) (1)
  • natali / 22 Eylül 2024 11:16

    bizde devlet bireylerin özgür olmasından ve özgürce yaşamasından rahatsız oluyor ve engellemeye calışıyor sonucta da böyle vasat bir toplum meydana geliyor

    Yanıtla (2) (1)
  • MANZARA / 22 Eylül 2024 10:42

    85 milyonluk memleketteki;
    -yoksulluk,
    -yolsuzluk,
    -yasaklar,
    -haksızlık,
    -hukuksuzluk ve
    -adaletsizliklerle mücadele edeceğini vaat ETMEYEN siyasetçi var mı?

    Seçimden önce melek, seçimden sonra kelek tiplerin siyaset arenasında;
    -hepsinin FİKİRLERİNDE ulaşmak istedikleri tek hedef var.
    -MİLLETİN HAZİNESİNİN ANAHTARINI ele geçirmek!

    İspatı mı?
    "..Siyasi ETİK yasası çıkarsa İL, İLÇE başkanı bulamayız." diyen ERDOĞAN...

    Yanıtla (11) (0)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 09:56

    Sayın Akyol,genellikle siyasi analizler ve siyasi eleştiriler yapıyor.Kültürlü,birikimli ve yaşı kemale ermiş bir insan olarak insanımıza dair sorunlara da değinse nasıl olur acaba?Mesela son yıllarda görmeye başladığımız kıyafetsiz olarak sokaklarda dolaşan insanların sayısının çığ gibi artması sorununa.Kimsenin kıyafetine karışmam,ben kıyafetsizlikten bahsediyorum.Taş devri insanı gibi 1 karışlık bezle giyindiğini zannedenlerden bahsediyorum.Kendini bilen insanlar utanıyor bu görüntülerden.

    Yanıtla (7) (8)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 10:06

    İnsan düşünen varlıktır.İnsan konuşan varlıktır.İnsan örtünen varlıktır.

    Yanıtla (7) (0)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 10:52

    İnsan kendi inanç ve Dünya görüşünün gerektirdiği davranış biçimlerinin diğer herkes için doğru ve gerekli olmadığını, mutlak gerçeğin sadece kendi gerçeği olamayacağını bilecek kadar akıllı bir varlıktır. Doğrudan bize müdahale etmeyen aşırılıklara tahammül göstermemiz gerekiyor. Başımız öte yana dönebilir, gözlerimizin kapakları var gerekirse kapanabilir. Aşırı giden bir gün elbet makul olana ulaşır. Akleden doğruyu bulur, akılsıza şifa yok.

    Yanıtla (4) (1)
  • Karar okuru / 22 Eylül 2024 11:29

    Benim bahsettiğim örtünmenin dinlerle alakası yok.İnsanlığın ortak bir değerinden bahsediyorum.Birazcık aklı başına gelen
    5-6 yaşındaki çocuk bile örtünme ihtiyacı hisseder.Bu duygu insanın yaratılışında vardır.Ayrıca insanların kıyafetine karışılsın da demiyorum.Ancak insanların toplu taşıma araçlarında,sokaklarda utanılacak manzaralar görmesine ve böylece rahatsız edilmesine son verilsin diyorum.Nasıl ki ses kirliliği insanı rahatsız ederse,kıyafetsizlik de bir kirliliktir,o da rahatsız eder

    Yanıtla (4) (2)
  • İlhan / 22 Eylül 2024 10:33

    Bence bunu dindar kindar nesil yetistirenlere sormalısın. Aslında basit cevabı. İnsanın içi boşalırsa kendini afişe etmek ister. Ancak siz mevzuyu baştan yanlış yorumluyorsunuz. Herseyimiz düzgün bir tek çıplaklık mi sorun diye sorası geliyor insanin.

    Yanıtla (4) (2)
  • İlhan / 22 Eylül 2024 10:29

    Galiba bizim millet tekrarı seviyor. Bir türlü öğrenip yenisine geçemiyoruz. CHP nin tek partisi Akp nin tek partisi ee şimdi sıra milliyetçilere mi geldi. Alın verin ekonomiye can verin reklamlarını hiç unutmadım. Niye kötüyüz diye soranlara o zamanki alkışları hatırlatıyorum da nafile yine kör döğüşü.

    Yanıtla (1) (0)
  • O k u r / 22 Eylül 2024 10:27

    Taha bey,
    sorunlara ve bunların çözümüne dair fikirlerinizi ve önerilerinizi makul ve mantıklı bulurum..
    Ancak, "rasyonelllik”ten ideolojiye yöneliş 2011’den itibaren başlamıştı, adım adım… Ali Babacan’ın ve Mehmet Şimşek’in direnişleri olmuştu" demişsiniz,
    İkisinide çok övüyorsunuz malûm..
    İtiraz etmişler ve bir müddet sonra da görev verilmemiş.
    Peki partide uzun bir süre niye kalınmış misal niye hemen istifa etmemişler ?
    Överken sanki biraz abartıyorsunuz gibi..

    Yanıtla (2) (0)
  • HAYRETI MUCIP / 22 Eylül 2024 10:08

    Eee.. kabile devletinde bu işler öyle olur da ondan !
    Ağam ne derse odur!

    Yanıtla (8) (0)
  • Abbas / 22 Eylül 2024 09:51

    Temel pazarda karıyı kaybetmiş arar arar bulamaz.Tellal bulmuş yalvarmış yakarmış Tellal demiş karını tarif etki Ona göre bağırayım bulan getirsin demiş. Temel Karım Selvi Boylu Etli Putlu Endamlı Pembe Yanaklı Kiraz Dudaklıydı Demiş. Tellal Ulan öyle karıyı bulan bidaha sana verir mi demiş. Bizde muhalefet de işe yarar bi lider varda biz mi sarılmadık. Ya bir şey istemiyoruz üç cümleyi Doğru dürüst okuyun o kadar. Yok arkadaş. Eeee o kadar.çünkü dert etmiyorlar. Bak Ersen Şan öyle mi.

    Yanıtla (7) (2)
  • Mustaa / 22 Eylül 2024 09:46

    Ortada ber eylem olmayınca, rasyonel, dengesiz büyüme lafları da hamaset düzeyinde kalmıyor mu? Biri niye Türkçe biri İngilizce hem? Şuna gerçekçi desek nasıl olur? Rasyonel deyince havalı mı oluyor? O zaman gerçekçi önlemler neyse alsın.

    Yanıtla (2) (0)
  • Yıldız / 22 Eylül 2024 09:35

    CHP ye ve Osmanlı paşalarına haksızlık yapıyorsunuz o devirde Rusya’da Stalin Almanya’da Hitler İspanyada Franco İtalyada Mussolini,Mısır’da Kral Faruk İran’da şah,Japonya’da imparator vardı. ve birde dünya savaşı çıktı. Türkiye gibi % 20 si ancak okuma bilen bir toplumdan ne bekliyorsunuz.AKP Türkiye’ye zihniyetiyle büyük fırsat kaçırttı. Keşke CHP veya AP veya ANAP iktidar olsaydı. Geçmiş olsun.

    Yanıtla (10) (1)
  • Dr / 22 Eylül 2024 09:19

    Ahlak açığı, adalet açığı, liyakat sahibi insan açığı nasıl kapatılacak? Daha çok imam hatip açarak mı? Bu iktidar gitmeden hiçbir çözüm olmaz.

    Yanıtla (10) (1)
  • İlkokulu / 22 Eylül 2024 09:10

    Sayın Akyol'un tanıdığı Mehmet Şimşek ile benim tanıdığım Mehmet Şimşek aynı kişi değil. Benim tanıdığım Mehmet Şimşek ekonomist olmasından çok siyasetçi kimliğiyle tanınıyor. Erdoğan Kürt siyasetinde ve Londra tefecileri ile ilişkilerini Şimşek ile yürütüyor. Londra tefecileri Mehmet Şimşek'ten çok memnunlar.

    Yanıtla (8) (0)
  • Vatandaş / 22 Eylül 2024 09:08

    Bence fikir sorunları yok. Nerde orman talanı yapılacak nerde gereksiz harcama yapılacak hangi masum hapse atılacak yada hangi suçlu serbest bırakılacak... konularında dehşet fikirleri var. Yani haksızlık yapmamak lazım bence. :)

    Yanıtla (7) (1)
  • İlkokulu / 22 Eylül 2024 09:07

    Fehmi Koru o haberler üzerine, Mehmet Şimşek'in istifa için hazırlık yapıyor olabileceğini hatırlatıp görevinden affını bekliyorum diye yazdı.

    Ama Taha akyolun böyle bir beklentisi hiç yok galiba:))

    Yanıtla (2) (0)
  • Kazım / 22 Eylül 2024 00:48

    Dış Ticaret açığı iktisatta Zarardır. Dış Ticaret açığı verildiği sürece bir ülkede refah olmaz ama yalancı baharlar olur. Sonra bugünkü gibi ağır kışlar olur. Enflasyon olur enflasyon aslında vergidir. Ve servet Transferidir. Bu ülke 1950 den sonrada krizler devalüasyonlar yaşadı. Burda demıokrasi değil parakrosi işler.
    Bu söz Prof Osman Altuğa Aittir.

    Yanıtla (30) (3)
  • serçe / 22 Eylül 2024 01:04

    Kazım her dış açık krizinden sonrada Askeri darbeler oldu.
    Darbelerin nedeni ekonomik krizler ve döviz yokluğudur.
    ABD darbe yaptırdı diyenler ise ilk okula gidecekken yarı yol da okul terk etmiş kişiler.

    Yanıtla (25) (4)
  • Dumas / 22 Eylül 2024 09:05

    Cik cik, seni Nacar marka saat gibi kimler kurdu?
    Evinde kitap varsa biraz kitap karıştır!

    Yanıtla (4) (0)
  • Dosd / 22 Eylül 2024 09:00

    Sayın şimşek halkımızın rafahını artırmak için çlışıyoruz diyor aziz milletim reffahı artanmı çok azalanmı çok.sayın cevdet Yılmaz emeklimizi eflasyona azdirmedik diyor 68yaşında bir vatandaşım bunlardan önce çok hükümetler gördük bunlara oy da vedik bu kadar kötüsünü hiç görmedik .geçmişi kötüleyip biz iyi olacağız derlerdi 3 ye gibi .

    Yanıtla (3) (0)
  • Hemhâl / 22 Eylül 2024 08:51

    Ne olduğu belli olmayan bu ucube sistemde bir kişinin ağzına baktığımız müddetçe ülke gün yüzü göremez. Ne demokrasimiz ne adaletimiz ne de ekonomimiz düzelir.

    Yanıtla (9) (0)
  • Ali er / 22 Eylül 2024 08:01

    Maalesef cehalet buna sebep oldu Atatürk gaflet delalet ve cehalet demişti cehalet ile kibir egoyla yönetilen ülkede hersey olur. Mebati gibi birisi bakan olabiliyorsa bu ülke bitmiştir

    Yanıtla (7) (0)
  • Adem / 22 Eylül 2024 07:55

    Fikir değil ahlâk sorunu var ,Edirne milletvekilini haber yapsanız.

    Yanıtla (1) (0)
  • Adalet / 22 Eylül 2024 07:47

    Mehmet Şimşeki kim tınlar söylediği şeyler patronun işine gelmiyor anlamak istemiyor gerçi Şimşekde pek açık ve yüksek perdeden konuşmuyor veya konuşamıyor.Briksin peşinde AB ligine çıkmak istemediğimizden koşuyoruz.Adam gibi bir adalet reformu yapmak için sermayeye gerek yok.İçi boş reformları AB yutmuyor.Yüce Gazi meclisimiz ne iş yapar ne işe yarar bilen varmı?

    Yanıtla (23) (0)
  • OKUR / 22 Eylül 2024 06:55

    Ülkemizin son sekiz on yıldır tek ekonomik programı, sürekli para basma/devalüasyondur. Elini cebine atan tomarla 200 TL çıkarıyor. Beş yıl önce, sahte çıkarsa diye elimize almaya korkuyorduk.

    Yanıtla (5) (0)
  • haluk d / 22 Eylül 2024 06:48

    Nas var nas sana bana ne oluyor dediler faiz %8 den % 50 ye çıktı. nas'a ne oldu diye soran yok sorgulayan yok.secimden önce Batman'da petrol karadenizde gaz cikmisti . gaz a ve petrole ne oldu diye soran yok sorgulayan yok. velhasıl sormaz ve sorgulamaz olduk. sonuc ne oldu emekliler 12.500 tl maas a razı oldu.

    Yanıtla (6) (0)
  • Fani / 22 Eylül 2024 06:21

    Toplum olarak takım tutar gibi parti tutuyoruz. Yiyen içen nemalananlar hariç, sorgu sual, söylenenler ile yapılanlar ve yaşadıklarımız ne anlatıyor, anlıyor ve ne istiyoruz. Bilen var ise bilmeyenlere anlatsın, sonrası sonra.

    Yanıtla (3) (0)
  • Namlıoğlu / 22 Eylül 2024 05:10

    Çünkü meclisimizde karakter bilgi birikim sahibi bir çoğunluk yok emir kulu bir meclis belki birkaç tane var onları tenzih ederiz zaten sizde lider bağımlılığı düşünme ve öğretim yeteneğinden mahrum Orta Doğu ülkesi olduk kalitesiz meclis kalitesiz yönetim ve cahil bırakılma yüz tutmuş yönetim tarzı

    Yanıtla (3) (0)
  • Musto / 22 Eylül 2024 02:20

    Sayın yazar, esas hamaseti Mehmet Şimşek yapıyor.iktidara gücü yetmiyor, harcamalarını kısamıyor iktidar saltanatına fazlasıyla devam ediyor. Fakir fukaraya yükleniyor onların zaruri ihtiyaçlarına zam üstüne zam yapıyor. üreticinin belini kırıyor, okullarda 5-10 bin TL maaşla soba yakan tuvaletleri temizleyenleri işten çıkararak, taşımalı öğrencilerden para alarak tasarruf olmaz. Köyde sabah bakıyorum 8-10 yaşındaki geleceğimiz, çocuklarımız eğitim yerine; Okul ve tuvaletleri temizliyorlar...

    Yanıtla (7) (1)
  • bahri jan / 22 Eylül 2024 02:08

    osmanlıda fetihçiliği bir allahın kulu eleştirebiliyormuydu ,,cumhuriyet döneminde demokrasiyi gerçek anlamda savunan insanların başına neler geldiğini biliyoruz ,, hayat pahalı pazarda domates biber pahalı dediğinde halk ,, ne domatesi biberi ,,bir mermi kaç para biliyormusunuz ,,duymadıkmı bence bütün ekonomik ve demokrasi aydınlanma geriliğimiz kürt sorunu çözülmeden tüm ekonomik ve insani endekslede ilerleyemeyiz..

    Yanıtla (1) (2)
  • Karar Okuru / 22 Eylül 2024 00:46

    Oyle ya da boyle, her sey donuyor dolasiyor sorunlarin kaynagi olan iktidara geliyor. Bu iktidar degismeden bu cendereden cikamayacagiz. Isin kotusu muhalefet daginik. Ana muhalefet CB kim olacak kumpaslarini birakip bir an once muhalefeti toparlamali ve halkin anlayacagi dilden bir krizden cikis programini ortaya koymali. Ey muhalefet sesimizi duyuyor musunuz? Sizi bekliyoruz. Sabrimizi tasirmayin.

    Yanıtla (31) (4)
  • HMS / 22 Eylül 2024 00:43

    Şimşek'in harika tespitler yapması, literatüre yeni ve muteber kavramlar kazandırması iyi ama bize tespit lazım değil çözüm lâzım. Bu şartlar altında çözüm mümkün mü? Değil. Bir değil on Şimşek olsa yine mümkün değil.

    Yanıtla (29) (1)
  • EMEKLİ / 22 Eylül 2024 00:34

    SEVİLEN İBRETLİK SÖZLER:
    "İmanın iktidar olmadığı kalpte
    Şeytan ihtilal yapar "
    "Umarız bir gün,Dermanı Emeklide olan Derdiniz olur "
    "İnsan başkasının yanlışını teraziye koymadan once,Diğer kefeye kendini koymalı,ne kadar doğruyum diye.."
    "Hayvan açken, İnsan tokken kudurur."
    "Silgin kaleminden önce bitiyorsa, yanlışın çok demektir"

    Yanıtla (23) (1)
  • Etem / 22 Eylül 2024 00:29

    Enflasyonda dünya liderliğine oynuyoruz. Kadın cinayetleri ha keza. Hukuk, demokrasi, ifade özgürlüğü, şeffaflık, özgür basın endekslerinde 22 yılın gerisine düşmüşüz. Aynı sürede ekonomik olarak arkamızda olan ülkeler gelip bizi geçmiş. Fabrikaları, şirketleri, enerji tesislerini, tarım alanlarını satmış hazinede ki 128 milyarı buhar etmişiz. Yabancı ülkelerle ilişkilerde kaybeden, tükürdüğünü yalayan hep biz olmuşuz. Bizleri bu duruma düşüneni de korumak için yılda 2,4 milyar harcıyormuşuz.

    Yanıtla (28) (1)
  • Ergün / 22 Eylül 2024 00:28

    Konuları derinlemesine bilen uzmanların göreve getirilmemesi hasbelkader gelenlerinde gerekli açılımı yapamamasi sorunumuz var.Bence bu olumsuzluklar kollektivist hiyerarşik bir anlayışla yetistirilmeylede bağlantılı. Cumhuriyetin nesilleri durkaym sosyolojisi degilde le play sosyoloji anlayisiyla yetistirilseydi kendini topluluk içinde eritmeyen bireye sahip olabilirdik.

    Yanıtla (2) (0)
  • tavşan. / 22 Eylül 2024 00:23

    Yap işet devre modeli varken
    Rus nükleer santralına 40 yıl garanti verilmişken
    Varlık fonu diye gizli kapaklı devlet şirketleri işletilirken
    Carry trade ile dolara dünyanın en yüksek faizi verilirken
    Adrese ihale verilirken
    Mehmet Şimşek vitrinde bir figürdür.

    Yanıtla (39) (4)
  • tavşan. / 22 Eylül 2024 00:21

    Karar da bir haber var
    Mülakatın ciddiyeti.
    Bilgili becerikli zeki insanları devlete almak yerine,
    Yandaşı devlete doldurmak için kurulmuş bir sistem
    Mülakat varken Mehmet Şimşek ne işe yarayacak

    Yanıtla (36) (2)