Boşvermişlik
2004 yılından beri her sene yılın kelimesini seçen Oxford Sözlüğü, 2022 yılında, Türkçe karşılığı “boşvermişlik” olan “Goblin Modu” terimini yılın kelimesi olarak belirledi (1).
Sonuç araştırmacılar için oldukça şaşırtıcıydı.
BOŞVERMİŞLİK VE SOSYAL YAŞAM
Boşvermişlik (goblin modu); “sosyal normları ve toplumsal dayatmaları reddederek, özür dilemeye gerek duymaksızın, kendini beğenmiş, tembel, pasaklı veya açgözlü davranış biçimlerini sergilemek” olarak tanımlanmaktadır.
Oxford’un açıklamasına göre; boşvermiş kişiler verimli veya sağlıklı yaşamak gibi bir dertleri olmadan, bir pişmanlık duymadan; tüm günlerini yatarak, sezonlarca dizi izleyerek, abur cubur tüketerek ve sosyal medyada dolanarak geçirebilirler.
Hayata dahil olmaktaki isteksizliğin ve tembelliğin had safhada olduğu boşvermişliğin, bir tür kaçış hali olduğu ve hatta depresyonla benzer semptomlar gösterebildiği de ifade ediliyor. Bu kaçış, kısa vadede toplumsal kaygıları azaltırken, uzun vadede hayat kalitesini ciddi anlamda sarsabiliyor.
Bu protest duruş ile mecburi görevler hariç bütün sosyal beklentilerin ve estetik standartların reddedildiği söylenebilir.
İlk başlarda tüm sosyal kaygılardan azade bir şekilde yaşamak kulağa oldukça rahatlatıcı ve özgürlükçü gelse de sürekli olarak asosyal-pasif- tüketici modunda yaşamanın getirdiği ruhsal ve fiziksel hasarlar göz ardı edilemez.
SÜREKLİ YARIŞACAK MIYIZ?
Kimilerine göre, bugünlerde hayat, koşmaktan bitap düştüğümüz bir maratonda var gücümüzle ‘bitiş’ çizgisine varmaya çalışmak gibi. Ne zaman çizgiye vardığımızı düşünsek birileri çıkıp daha ileriyi işaret ederek “Bitiş çizgisi ta orada. Hadi daha fazla koşmalısın” diyor. Birçoğumuzun zihninde “Sürekli daha fazlasını yapmaya çalışmaktan yoruldum artık!” diye bağıran bir ses yankılanıyor.
Her gün daha da zorlaşan yaşam koşulları, bitmek bilmeyen işler, hızına yetişemediğimiz iş dünyası ve sürekli başımıza kakılan modern insan kriterlerini düşününce, delirmemek için büyük çaba sarf etmemiz lazım.
Bunaldığımız bu ortamdan çıkış yolu gibi gözüken boşvermişlik, arada sırada bize keyifli bir dinlenme alanı sunsa da her ana yayılan bir yaşam modeli olamayacak kadar da tehlikeli.
TÜRKİYE’DE BOŞVERMİŞLİK
Yukarıda, boşvermişlik eğiliminin batıda 2020’lerden sonra arttığını yazmıştık.
Boşvermişlik halinin bizde biraz daha kökleşmiş olduğunu söyleyebiliriz.
Ajda Pekkan’ın 1968’lerde meşhur olan şarkısını hatırlayalım:
Hayat inan çok kısa belki çıkmayız yaza
Boşvermişim, boşvermişim, boşvermişim dünyaya
Ağlamak istemiyorsan sen de boşver dünyaya
Değerli mütefekkir, rahmetli Sabri Ülgener, boşvermişliğin sosyolojik analizini yapanlardan (2). Onun tespitlerinden bazıları:
- Bazı akımlarda; kader, tevekkül, huzur ve zikir kavramı aslından uzaklaştırılarak çalışma ve üretme fiilini tamamen ihmal eden anlayışlar gelişmiştir.
- Moğol istilası ve ardı arkası kesilmeyen sürgün ve baskınlar karşısında tekkeler halka sığınak olmuş, halkın üretimden çekilmesiyle üretkenlik düşmüştür.
- “İbnü’l vakt” kavramı, kimilerince, “mademki bugün var, yarın yok! O hâlde eldekini bugünden ağız tadıyla” tüketme felsefesi için araçsallaştırılmıştır.
- Zaman kavramı kimi ekollerde sadece yaşanan “an”a (bugüne) daraltılmıştır. Kimi sufilerin gözünde, Hakk ile bir olmak için, eldeki an’ı zikir ve murakabe ile doldurmaktan başka yol yoktur. Onun dışına sarkmanın adaba açıkça ters düşeceği hatırlardadır.
- Dünya kimilerince, “önünde irade ve enerjisini üzerine boşaltacağı, işleyip şekil vereceği bir madde yığını” değil, sadece “nimetlerinden bol bol istifade” edeceği bir “Hak sofrası” olarak algılanmıştır.
Boşvermişliği eleştirenlerden biri de merhum Mehmet Akif:
Nedir bu meskenetin, sen de bir kıpırdasana!
Niçin kıpırdamıyorsun? Niçin? Ne oldu sana?
“Çalış” dedikçe Şeriat, çalışmadın durdun,
Onun hesabına birçok hurafe uydurdun!
Sonunda bir de “tevekkül” sokup araya,
Zavallı dini onunla çevirdin maskaraya!
MUTLULUK VE VERİMLİLİK
İnsanların sürekli yarış halinde olması, insan sağlığının, huzurunun ve mutluluğunun dikkate alınmaması ile gerçekten arzulanan verimlilik artışı sağlanabilir mi?
Motivasyon üzerine karşılaştırmalı araştırmalar yapan uzmanlar, sağlıklı, huzurlu ve mutlu insanlardan oluşan ekiplerin daha verimli çalıştıklarını anlatıyorlar. Boşvermiş, huzursuz, sağlıksız, mutsuz insanlardan oluşan ekipler daha başarısız oluyorlar. Elli yılı aşan kişisel gözlemlerim de bu tezi doğruluyor.
“Boşvermişlik” hali bir hastalık belirtisidir.
Akıllı işverenler ve yöneticiler çalışanlarının bu hale düşmesine engel olacak önlemleri zamanında alarak hem çalışanlarının sağlığını hem de şirketlerinin geleceğini güvenceye almaya çalışırlar.
- Deniz Alev Suer. Off the Record: Boşvermişliğin Yeni Adı ‘Goblin Modu’. HBR Türkiye, 3.11.2023.
Sabri Ülgener. Zihniyet Ve Din, İslam, Tasavvuf Ve Çözülme Devri İktisat Ahlâkı. Derin Yayınları – 2006.