Cin bir defa daha şişeden çıktı mı?

İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararı, muhtemel sonuçların hepsinden daha çok tartışma fışkırttı siyaset meydanına.

“Hile yapıldı bu açık” tarafı ile, “millet iradesi gaspedildi” tarafı ve bu iki ana akımın uzantıları arasındaki gerilim; YSK’nın kararından sonra ekonomi ve hukuka da sıçrama istidadı gösteren bir yapıya evrildi.

Kimsenin derdinin hukuk olduğunu sanmıyorum, öyle olsaydı bir mâkuliyet noktasında buluşulabilmesi lâzımdı.

Kılıçlar farklı tepelerden çekiliyor.

Bitmeyen seçim takvimine İstanbul için bir yenisi daha eklenirken, orada burada tehdit vs gibi çirkinlikler de zuhur etmeye başladı. Zehirli diller dolaşımda. Hayrola.

Bu arada Ramazan arefesinde başlayan İsrail saldırısı yine canlar aldı.

Ama değişik bir şey daha oldu: AA’nın haberine göre “İsrail HaYom gazetesi, ABD’nin İsrail-Filistin meselesinin çözümü konusunda yakın zamanda açıklanması beklenen Yüzyılın Anlaşması planının maddeleri olduğunu öne sürdüğü bir belge yayımladı.”

Detaylı ve uygulanabilir intibaı veren bu “meşkuk” anlaşma vuku buldu mu? Açıklanıp kabul edilmemesi hâlinde Filistin ya da İsrail tarafına ABD tarafından yapılan yardımların kesileceği tehdidi de masada. İyi ama bazı kaynaklar Filistin tarafı için bu yardımların zaten 6 aydır kesildiğini söylüyor.

İsrail lehine açık maddelerin de bulunduğu bu anlaşmanın asla uygulanamayacağını belirtenler de var. Hatta bunun bir İsrail planı olduğunu, başkaları hazırlamış gibi numara yapıldığını, ısrar hâlinde 3. Dünya Savaşı çıkacağını, ve en başta Doğu Akdeniz olmak üzere bölgenin savaş alanına döneceğini söyleyenler de var.

Doğu Türkistan’da Çin rejiminin akıl almaz zulüm uygulamaları insandan sonra tarih ve kültüre de sıçradı. Uygur Türklerine ait çok sayıda tarihsel değeri de bulunan câmilerin yıkılmaya başladığı haberleri ve görüntüleri düşüyor.

Her güçlü zâlim kendi nüfuz alanında bir şeyler denemekle meşgûl.

Bir de başka bir meşher olan içimizde olup bitenler var.

Gerçek savaşlar, yıkımlar, yükselmeler orada mı cereyan ediyor?

Ölçemiyoruz azizim, hiç ölçemiyoruz.

***

İşte bu harika dostum

EyüpSultan’da tekne orucu çiçeklenmesi

Hanginiz hatırlamaz çocukluk oruçlarını? O güzel kendinden geçme anları, susuzluğun sınırlarında gezinmeler, ekmeğin kokusunu 50 metreden almalar…

Eyüp Sultan’ın çiçeği burnunda Belediye Başkanı Deniz Köken Beyefendi harika bir şeye imza atarak çocuklar için tekne orucu iftarı düzenledi. Kendisinin de bizzat katıldığı bu “iftar”da öğleye kadar oruç tutan çocukların sevinci görülmeye değer şeydi.

Zal Mahmut Paşa Külliyesi önündeki Ramazan Çocuk Sokağı’nda tekne orucu iftar programı gündemden bunalanlar için letafet, zarafet ve çiçeklenme anları olarak kaydedildi.

Bu sevinçli, inşirahlı ve anlamlı buluşma için Sayın Başkana içten teşekkürler. Bu uygulamanın diğer yerel yönetimlerce de uygulanması hâlinde “ iklim değişir Akdeniz olur” mu, olur.

Ramazan ayı boyunca her gün yapılacak olan Tekne Orucu İftarı için rezervasyon telefonu: 44430000/ Allah kabul etsin çocuklar:)

Beklenilen

Ağzından ateş püskürten bir ejderha değil bu! İçeride inanılmaz şeyler de olmuyor. Her gün sofrana gelen ekmeğin yuvarlağı. Araya kaynama yapmayalım beyamca! Hepimiz kuyruğuz, hepimiz elimizde hoplata hoplata getirmek istiyoruz aşımızı hanemize. Sırası gelen alacak sırası gelen gidecek. Bu böyle değil mi.? Bak bekledi Ramazan sırasını, bekle sen de sıranı.