Bu yabancı hocalar, ya hadlerini bilmiyor, ya da bizi hiç tanımıyor…
Hareket tavır ve davranışlarında aklımızla alay ediyor, halkımızla dalga geçiyor…
Çok mu şımartıyoruz, fazlaca mı yalvarıyoruz, bulunmaz Hint kumaşı muamelesi mi yapıyoruz, bilmiyoruz ama bir şeyleri yanlış yapıyoruz…
Pereira, koca F. Bahçe’yi, çok ilerisinde olduğu ama onun sayesinde gerisinde kaldığı Yunan takımı Olimpiyakos’tan bile küçük görüyordu…
***
Hadi o gitti, güya dünya markası Jorge Jesus geldi, eylem ve söylemlerinden geçmişte Türk futbolunu hiç takip etmediği anlaşılıyor. Bu yüzden de takımlarımıza üçüncü dünya ülkesinin ekipleri muamelesi çekiyor…
Bu kadar sorunlarla boğuşan, savaş ortamında göçebe bir hayat yaşayan ve evinde maç oynayamadığı için F. Bahçe’yle Polonya’da karşılaşan Dinamo Kiev’e eleniyor, sonra da bize anlatıyor…
***
Sanki sayesinde ilk defa duymuşuz gibi…
70’li yılların fırtınasını, 90’ların “2000’li yılların futbolunu oynuyor” dedirten takımını, yani Dinamo Kiev’i, hiç tanımıyormuşuz gibi…
5-6 Türk takımının eşleştiği ve çokça maç yaptığı, kazandığı-kaybettiği, elediği-elendiği, zaman zaman hakem hatalarına da kurban gittiği bir takım Ukrayna ekibi…
Sanki kendisi de ilk defa geçen yıl, Şampiyonlar Ligi grubunda eşleşince tanımış gibi konuşuyor…
SEN NE VERECEKSİN ONU SÖYLE?
Şu ifadelere bakar mısınız:
“Biz çok iyi bir takıma karşı oynadık. Belki Dinamo Kiev’i çok iyi tanımıyor olabilirsiniz ama mükemmel bir takım.
Geçen sezon Şampiyonlar Ligi’nde onlarla karşılaştım. Grubumuzda Barcelona, Bayern Münih, Benfica ve Kiev vardı.
Barça ve Bayern de onlara karşı zorlandı. Dinamo Kiev herhangi bir takım değil. Ben takımımdan ötürü gururluyum”
***
“Taraftarlarımız, takımlarından gurur duymuşlardır” diyor bir de…
Elbette 10 kişi kalmak ve çok uzun bir süre eksik oynamak çok ciddi bir handikaptır ama neticede Şampiyonlar Ligi’ne veda ettin be Hoca’m…
Yıllardır sayısız transfere rağmen, içerde dışarda başarıya hasret bir büyük takım F. Bahçe.
Taraftarı elbette takımının oynadığı oyunu beğenebilir, bazı futbolcuları alkışlayabilir ama elendiği için takımıyla gurur duyamaz…
***
Hele yenildiği bu takım, savaş mağduru Dinamo Kiev’se… Liverpool değil, Barcelona değil, Bayern Münih değil…
Belki ilerleyen haftalarda toparlanacak, ligde şampiyonluğun en büyük adaylarından biri olacak, UEFA’da sonuna kadar gidecek, onu bilemeyiz ama bildiğimiz bir şey varsa iki takımımızdan ilki, daha ilk raundda Devler Ligi’nden elendi…
Geride kaldı Trabzonspor. O da ön eleme oynayacak…
YABANCILAR TÜRKİYE’Yİ KÜÇÜMSÜYOR
F.Bahçe, alacağı milyon dolarlardan, yapacağı büyük reklamdan, ülkemizi tanıtımdan mahrum oldu…
Bunun övünülecek tarafı nerde Allah aşkına…
Biri Jesus’a ve ülkemizdeki ve gelecek hocalara geçmişimizi hatırlatsın..
Elbette ki olması gerektiği yerde değiliz, verilen imkanların çok gerisinde bir futbolumuz var ancak olmayacak zamanlardan da büyük başarılar çıkarmışız…
***
F.Bahçe’nin 2008’deki Şampiyonlar Ligi başarısını izletsin, neler başarmış görsün…
Beşiktaş’ın gruptan namağlup lider çıktığı 2017’yi göstersin, G.Saray’ın UEFA Kupası başarını, Trabzonspor’un kaç tane devi devirdiğini, Milli Takım’ın Dünya Kupası üçüncülüğünü hatırlatsın da bizi öyle hafife almasın…
Hele de dalga geçer gibi üçüncü sınıf ülke muamelesi çekmesin…
***
Kendisine, mazeret üretsin, başarısızlıkları başarı gibi sunsun diye bu kadar büyük paralar verilmiyor…
Fark alıyorsa, o farkı ortaya koymalı…Türk takımları da Şampiyonlar Ligi’ne çıkmalı ve o gruplardan çıkmalı… Çeyrek final, yarıfinal oynamalı, kupaları kazanmalı…
Ülkemize puan kazandırmalı, Türkiye’yi, Avrupa ve dünyada Süper Lig’e taşımalı…
GENÇLİK OYUNLARI’NIN “ALTIN” GENÇLERİ
Tam adı Avrupa Gençlik Olimpik Festivali olan EYOF, şu an dünya ve Avrupa’nın, en önemli spor organizasyonlarından biri…
Olimpiyatlar öncesi genç sporcuların ilk defa çok büyük bir organizasyon heyecanı yaşadığı, tecrübe kazandığı ve geleceğe hazırlandığı dev bir organizasyondur…
Daha gençken olimpiyatların provasını yaptığı bir büyük müsabakadır…
Belki Olimpiyatlar ve Paralimpik Oyunları gibi gürültülü olmaz ama festival havasında geçen gerçek bir yarış niteliğindedir…
***
Ülkeler, geleceğin Olimpiyat şampiyonlarını ilk defa piyasaya sürer ve tecrübe kazanmasını sağlar… Her biri zaten dünya-Avrupa yıldızlar, gençler, ümitler kategorilerinde yarışıp ilk madalya heyecanlarını yaşadıktan sonra geleceğe hazırlanan bu gençler, yarınların Olimpiyat, dünya ve Avrupa şampiyonları olarak yetişiyorlar…
Ülkeler 17-18 yaş kategorilerinde yarıştıracağı sporcuları 10 yılda hazırlıyorlar…
Bu da spora başlama yaşını çok daha aşağılara çekiyor, spor kültürünün artmasına, sporun tabana yayılmasına vesile oluyor…
***
2011’de EYOF Avrupa Gençlik Yaz Oyunları’nı Trabzon’da organize ederek çok başarılı bir ev sahipliği yapmıştık…
Gençlerimiz arasında sporun yaygınlaşması için çok büyük katkısı olmuştu bu organizasyonun…
Bu sayede hem federasyonlar, hem kulüpler, hem de aileler çocuklarını çocuk yaşta spor okullarında eğitmeye başlıyor…
Ve bugün o sayede gençlerimiz de bol bol madalya almaya başlıyor…
Yine burada da Avrupa’nın, modern dünya ülkelerinin çok gerisindeyiz ama bir taraftan da mesafeyi hızla kapatıyoruz…
2017’de de Erzurum’da Avrupa Kış Oyunları’na ev sahipliği yapmıştık…
OLİMPİYATLAR’DA BAŞARI İSTİYORSAK
Slovakya’nın Banska Bistrica kentinde devam eden 2022 Avrupa Gençlik Olimpik Yaz Festivali’nde 3. gün sonunda) 2’si altın olmak üzere 4 madalya kazandık ve 7. sıradayız…
Milli yüzücümüz Tolga Temiz erkekler 400 m serbest finalinde 3:52.99 derecesiyle altın madalya kazandı ve Banska Bystrica 2022 EYOF’taki ilk madalyamızı elde etti
Erkekler - 66 kiloda tatamiye çıkan judocu İbrahim Demirel de altın madalyanın sahibi oldu..
***
Türkiye böylece 2 altın, 2 gümüş olmak üzere toplamda 4. madalyasını almış oldu.
Şampiyonada pek çok branşta sporcularımız mücadeleye devam ediyor…
İtalya, 10’u altın toplam 19 madalyayla ilk sırada. İkinci sırada 4’ü altın, 14 madalyayla Almanya ve üçüncü sırada Macaristan yer alıyor…
İspanya, Hollanda ve İngiltere’nin ardından Türkiye, 2’si altın 4 madalyayla 7. sırada bulunuyor…
***
Toplam 27 ülkenin madalya aldığı Gençlik Oyunları’nda 50 ülke mücadele veriyor…
Gençlik Oyunları’nın çok olumlu sonuçlar vermesi ve ülkelerin büyük ilgi göstermesi üzerine 2012’den buyana da Dünya Gençlik Oyunları başlatılmıştı…
EYOF Başkanı’yken EYOF’u başlatan Belçika’lı Jacques Rogge, IOC Başkanı olunca da Dünya Gençlik Oyunları’nın da startını vermişti…
