Kayyım ve Elon Musk…

Aldığı kararlar çok tartışıldı… İlk döneminde ilk kez görevden alınan başkan oldu, adı değişik suçlara karıştı. Ama ABD’deki siyasi ve toplumsal yapı Trump’ın yeniden aday olmasına ve seçilmesine geçit verdi.

Dünya üzerindeki teknolojik dönüşüm ile aynı ritmi tutturamayan sosyal yapılar, ağır ekonomik bunalım, büyük bir kısmı için gıda ve barınma gibi en temel ihtiyaçlara ulaşılmazlık, sosyal değişim sarsıntıları karşısında kalınan acizlik, farklı ivme ve öfkeler toplumlara köklü değişim kararları aldırabiliyor.

Teknoloji değişiyor, toplum değişiyor ama siyasal sonuçlar bu değişimden nasiplenemeyenlerin itirazı ile şekilleniyor…

Ama Trump sadece öfkeli kalabalıkların, kendisinin aşağılandığını düşünenlerin, göçmen karşıtlarının, yoksullaşanların oyunu almadı. Tabanını daha da farklılaştırmayı genişletmeyi başardı.

Trump, Kamala Harris’ten 5 milyon daha fazla oy aldı…

Silikon Vadisi Kuzey Kaliforniya’daki San Francisco Körgez Bölgesi’nin güneyinde kalan; ileri teknoloji, inovasyon, risk sermayesi ve sosyal medya şirketlerinin küresel merkezi olarak görülen bölgenin gayri resmî adıdır.

Öyle ki Trump, Silikon Vadisi’nin köklü sahiplerinin desteğini bile almayı başardı.

Bir tarafta çevrimiçi platformlar ve Elon Musk’ın desteği, diğer yanda ileri teknoloji, inovasyon sihirbazı Silikon Vadisi’nin iş insanı milyarder Trump’a sahip çıkması.

Siyasal ve sosyal açıdan çok ciddi bir biçimde incelenmesi gereken garip bir koalisyon destekledi Trump’ı: Teknolojik aklın en ileri uçları ile o teknolojiden ve yeniliklerden korkanlar bir araya geldiler.

Trump’tan ABD seçimlerinde ne insan hakları ne demokrasi ne de merkezde kapsayıcılık söylemleri duyuldu… Hatta tam aksine, bunlara aykırı işler yapacağının sinyallerini verdi.

Buna rağmen toplumun en alt ve en üst kesimlerinin desteğini aldı.

Milyonlarca insan demokrasiye çok da önem vermiyormuş gibi oy kullandı…

Siyasal sonuçlar genellikle ekonomi gibi, istihdam gibi, işsizlik gibi somut veriler üzerinden analiz edilir… Ama galiba “psikoloji” gittikçe daha önemli bir hale geliyor yeryüzünde… Faşist liderlerin çoğalmasını, korku gibi, aşağılanmışlık hissi gibi, öfke gibi, korunma isteği gibi duygusal ölçüleri de kullanarak anlamaya çalışmalıyız sanıyorum.

21. yüzyıl, sarsıla sarsıla, çalkantıları, depremleri ile ilerliyor… Bir süre daha da bu çalkantı devam edecek gibi görünüyor.

Peki ya Türkiye?

Bizde öyle çağa uygun kanatlı dijital değişimler yok ama galiba halk iradesine karşı “kayyım” atanması gölgesinde saklanan bir alfabe değişimi söz konusu.

Duydunuz mu bilmem Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te konuşan AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ortak Türk Alfabesi Projesini anlatarak “Türk akademisi ve Türk Dil Kurumu tarafından geçtiğimiz eylül ayında Bakü’de düzenlenen ortak alfabe komisyonu toplantısında ortak Türk alfabesi projesi üzerinde mutabakata varılması tarihi adım teşkil etmiştir. Proje 34 harften oluşuyor” dedi.

Kabul edilmesi halinde bizim alfabedeki 29 harfe eklenecek 5 yeni harfimiz olacak…

Dijital devrim olmasa da “alfabe devrimine” hazır durun…

Bu “devrim” gerçekleşirse, sırada bir “devrim” daha var, onu da YSK Başkanı açıkladı:

“YSK Başkanı Ahmet Yener, ABD’de yapılan 2024 Başkanlık Seçimlerini gözlemlemek üzere bulunduğu Washington’da, seçimlerin rahat ve demokratik şekilde devam ettiğini söyleyerek, elektronik oylama sistemine ilişkin gözlemlerde bulunduklarını belirtti.”

“Gözlem” ne mi?

Seçim sistemini ABD’deki gibi yapmak…

ABD’de Trump, bir yanına çağın hızlı değişimini sağlayan Silikon Vadisi’ni, Elon Musk’ı, diğer yanına bu hızlı değişime uyum sağlayamayan ayak uyduramayan tepkisel öfkelerini almış, yeni döneme hazırlanıyor…

Ankara’daki siyasal iktidar ise önce alfabesine yeni harfler, ardından ABD seçim sistemindeki “elektronik oyu” programına almayı hedefliyor…

Bundan sonra seçimler anlaşılan daha da ilginçleşecek, mühürsüz oylara filan hiç gerek kalmayacak. Basacaksın tuşa, vereceksin oyu…Çok adil, bir o kadar “güvenli.”

Şahane…

Dünyada bilim ve teknoloji ilerliyor…

Yapay zekâ, robotlar, uzay yolculukları, elektrikli yollar gibi buluşlar arasından biz teknolojik yenilik olarak “elektronik seçim” sistemini incelemeyi seçtik.

Neden acaba?

“Kayyımlarla falan uğraşmayalım, basalım düğmeye istediğimiz sonucu çıkartalım” diye mi?

YORUMLAR (10)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
10 Yorum
  • Yerimize / 08 Kasım 2024 13:58

    Çok adil, bir o kadar “güvenli.”Şahane…
    Dünyada bilim ve teknoloji ilerliyor…
    Yapay zekâ, robotlar, uzay yolculukları, elektrikli yollar “elektronik seçim” sistemi:
    Neden acaba?
    Güzel işte bizim yerimize robotlar mobotlar şey'etsin seçimde.. zahmet çekmeden okula mokula gitmeden..

    Yanıtla (0) (0)
  • okur / 08 Kasım 2024 13:35

    Türkiyede, 2010 referandumundan beri yapılan bütün seçimler şaibelidir. YSK, Nüfus GM ve Hükümet eden siyasi parti, millet iradesini defalarca gaspetmiştir. Ülke altta kalanın canı çıksın modeli ile yönetilmektedir.

    Yanıtla (5) (0)
  • natali / 08 Kasım 2024 10:44

    oylama sistemini ne yaparsanız yapın her zaman oyları verenlerin değil sayanların istediği oluyor bu coğrafyada
    2017 referandumundan beri olan da budur

    Yanıtla (2) (0)
  • Okur / 08 Kasım 2024 07:02

    Kısmen katılmıyorum

    Yanıtla (0) (0)
  • Okur / 08 Kasım 2024 05:49

    Kpss de yüksek puan aldığı halde mülakat la hakkının yendiğini düşünerek intihar eden Doğuş Can Kavaklı samsun u göz yaşına boğdu. İki gündür bu haber nedeniyle uyuyamıyorum.
    Ölmeden önce öldürmeliydi.
    İbret için, hakkının yendiğini düşünen herkes adına hak edenleri öldürmeliydi.

    Yanıtla (3) (0)
  • Murat / 08 Kasım 2024 00:34

    Türkler için 1000 yıllık bir ideali alakasız şekilde küçümsemek neyine yarar?
    “ Türk akademisi ve Türk Dil Kurumu tarafından geçtiğimiz eylül ayında Bakü’de düzenlenen ortak alfabe komisyonu toplantısında ortak Türk alfabesi projesi üzerinde mutabakata varılması tarihi adım teşkil etmiştir. Proje 34 harften oluşuyor”

    Yanıtla (2) (11)
  • insan haklari savunucusu / 08 Kasım 2024 05:44

    Turk imparatorlugu kurma hayaliniz gercek oluyor diye sevinin. o ulkelerde konusulan turkceyi anlayabileceginizi mi saniyorsunuz? Bizim kullanmadigimiz cok sayida kelime var Kirgizlarin, Kazaklarin konustugu Turkce'de. Bu ortak alfabe hikayesi baslamadan biter.

    Yanıtla (5) (2)