Demirtaş’tan mesaj var...
Dosyasını iyi bildiğim Kobani Davası’nda savcı 36 müebbet, farklı farklı suçlardan ağır cezalar isteyince, Cumartesi durumu bir de kendisinden dinlemek istediğim için Edirne Cezaevi’ne Selahattin Demirtaş’ı ziyarete gittim.
Ayrıca gönderdiği son kitabı DAD’a teşekkür ederken, kendisinden de söz ettiğim yeni çıkan “101 Soruda 15 Temmuz Yargısı’’ başlıklı kitabımı da iletmek arzusundaydım.
Edirne F Tipi Cezaevi şehrin dışında, kırsal bir düzlüğün ortasında. Bildiğim tanıdığım diğer F Tipi hapishanelere de pek benzemiyor. Bambaşka kuralları var. Örneğin hapishanedekilere kitap ancak tekli ayların 2. haftasında veriliyor.
Demirtaş ile görüşmeye girerken kalemimi bile alıkoydular. Ödünç kalem verdiler.
7 yıldır bu hapishanede yatan Demirtaş onca zamandır hiçbir mahkumla karşılaşmamış. “Olağanüstü tedbirler mi, başkalarının olmadığı bir hapishane mi” cevabı verilemeyen bir soru olarak kalmış.
Morali yüksekti. Bana uzun uzun bir hukukçu olarak davadaki usulsüzlükleri anlattı. Cezalarının infazı bitmiş sade bu davadan dolayı tutuklu.
Yargı o kadar siyasallaştı ki ciddiyeti kalmadı. Nitekim Demirtaş da savcının mütalaa istediği duruşma gününü çok sıradan bir gün olarak karşılamış, hatta eşi Başak Demirtaş’a çiçek göndermeyi daha fazla önemsemiş.
Demirtaş’ı “yarınki Türkiye’yi nasıl inşa ederiz” sorusuyla her şeyden daha fazla meşgul gördüm. Çözümleri konuşmayı, konuşarak pekiştirmeyi yeğliyor gibi.
Kendisinden, Karar okurları için mevcut siyasi duruma ilişkin yazılı bir değerlendirme rica ettim. Kırmadı gönderdi.
İçerde ve dışarda tüm okurların bayramını kutluyor ve kendisine teşekkür ederek metni yayınlıyorum.
“Değişim dalgasının üstündeki muhalefet ne yapacak?
Türkiye çok büyük toplumsal değişimlerin arifesindeyken seçime gidiyor. Değişim tabandan, gençlerden başladı ve gümbür gümbür geliyor. Tam da bu momentte değişimin önüne baskıyla, zorbalıkla engeller çıkaran Erdoğan rejiminin sandıkta yenilmesi imkânı yakalanınca muhalefet partilerine destek arttı.
Şunu demek istiyorum; Türkiye’de siyaset veya siyasi liderler değişimin başlatıcısı ya da öncüsü değiller. Değişim alttan başladı ve muhalefeti de önüne katıp adeta sürükleyerek bugünlere getirdi.
Bu değişim dalgası, değişim isteği o kadar büyük ve acil ki toplum, muhalefetin yaptığı tüm hataları tolere edebiliyor, muhalefetin eksiğini sineye çekebiliyor. ‘Erdoğan gitsin, sonrasında her şey bir şekilde düzelir’ şeklinde yaygın bir görüş var.
Belirttiğim değişim dalgası, değişim isteği dip dalga olarak geliyor ve iktidarı kesinlikle değiştirecek. İlk turda hem parlamento çoğunluğunu hem Cumhurbaşkanlığını muhalefet kazanacak.
Ama iktidar değişimi, tek başına toplumdaki değişim isteğini karşılamaya yetmez. Bu dalga asıl, seçim sonrasında yeni iktidarı zorlayacak ve daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi talebi hep büyüyecek.
Mevcut muhalefet yapısında yeni dönem demokratik değişim talebini karşılayabilecek kadro ve perspektif yapısı çok güçlü görünmüyor.
Oysa demokrasiyi, demokratik yaşam kültürümüzün parçası haline getirebilecek en az 20 yıllık kapsamlı bir demokratikleşme programına ihtiyacı var. Devletten topluma, bireyden sivil ve resmi tüm kurumlara kadar her yerde köklü bir demokratik zihniyet devrimine ihtiyaç var. Eğitimden medyaya, yargıdan aileye kadar her yerde uzun vadeli bir halk eğitimi ve bilinç geliştirme projelerine önem verilmezse değişim çok yüzeysel kalır ve iki, üç yıl içinde devlet yine kendi eski kodlarının sınırlarına çekilir.
Dolayısıyla Türkiye’nin demokratlarına seçimlerden sonra çok iş düşüyor. Değişimi siyasetçiler yapmayacak. Siyasetçiler sadece değişimin önündeki yasak ve baskıları kaldırsa bize yeter. Gerisini akademisyenler, sanatçılar, gazeteciler, yazarlar, hukukçular, doktorlar, mühendisler, işçiler, kadınlar, sendikalar, meslek odaları ve elbette gençler, demokrasi mücadelesini büyüterek yapabilecek ancak.
Türkiye’nin şu anda adeta “beyni dağılmış” durumda. Yani Türkiye’nin beyni sayılabilecek aklı başında tüm insanlar ya yurt dışına çıktılar ya da içerde baskıyla susturuldular. Seçimden sonra dağılmış beyini toplamak ve değişimin, demokrasi kültürü mücadelesinin öncü gücü haline getirmek gerekecek.
Sonuç olarak;
Değişim dalgası tabanda başladı ve artık durdurulamaz. Seçimden sonra da bu dalga büyüyerek ilerleyecek.
Bu değişim dalgası sayesinde, seçimleri muhalefet net bir farkla ve ilk turda kazanacak.
Benim öngörü ve düşüncelerim özetle bu şekilde.
Bu vesileyle Karar Gazetesi emekçi, yazar ve okurlarına da içten selamlarımı gönderiyor, Ramazan Bayramlarını kutluyor, özgür yarınlarda görüşebilmeyi umuyorum.
Selahattin Demirtaş Edirne Cezaevi ’’















Figen Hanım, Demirtaş ile görüşme girişiminiz çok yerinde ve anlamlı bir adım. Farklı çevrelerden onunla görüşen her bir kişi, ülkemizin güzel geleceğine, uzlaşma, tahammül, tolerans değerlerine büyük katkı sunmaktadır. Sizi yürekten kutluyorum.
Yanıtla (0) (0)Apo’ya başkanım diyen adam terörist midir değil midir sayın yazar? Teröristi öven yazılar yazmak size tabi ki de yakışır. Üzüldüğüm o ki bu zihniyet iktidara gelecek. Bir millet düşünün kendi katilini göklere çıkarıyor. Vallahi çok yazık.
Yanıtla (6) (10)Sizin baskan hizbullahi ortak etti yav.dahasi var mi.hala bos bos konusuyorsunuz
Yanıtla (2) (1)HDP lilerin gerçekten Demokrat olduğuna mı inanıyorsunuz? Bunların Stalin veya Hitler den farkı yok. Tek bildikleri zorbalık. Güçlerinin yettiği yerde ne olduklarını Güneydoğululara sorun. Merhamet duygusundan yoksun bu insanları sevimli göstermekten vazgeçin.
Yanıtla (10) (25)Şeyhmus kardeş, bu dediğin AKP’ye aynen uyuyor.
Yanıtla (9) (5)Demirtas bu ulkenin en naif en domkrat, en humanist siyasetcisi.keske onyargilar olmasa da ülkeyi o yönetse.turkiye ucar o zaman.
Yanıtla (2) (1)Çok acil.ÖZGÜRLÜK.....HEMEN ŞİMDİ
Yanıtla (4) (2)*Pekaka* ile amasiz,mamasiz,lakinsiz,fakatsiz oylesi,boylesi olmadan ve Net,bariz Türkiye Cumhuriyetini yucelten pratik ispatlı Ahlak.ve davranış olmadan AGZIYLA KUS tutsalar..bizim icin hiçbir kıymeti yoktur...Bu herkesler icinde gecerlidir...
Yanıtla (2) (2)Sana söz yine baharlar gelecek bir oy Kılıçdaroğlu na bir oy Yeşil Sol Partiye
Yanıtla (8) (4)Demirtaş adam mı öldürmüş? yolsuzluk mu? yapmış? Suçu ne bu adamın? Bilen var mı?
Yanıtla (24) (11)Öldürmemiş, insanları direnişe çağırıp elli civarında insanın ölmesine bile bile sebep olmuş. Sizin mantığınızla Apo’nun da suçu yok. O da hiç kimseyi öldürmedi.
Yanıtla (9) (20)Hocam söylediğiniz gibi direnişe çağırmış, gidin yakın yıkın mi demiş? Başlarında bulunup halkımi yönlendirmiş? O güne kadar PKK nin şehir yapılanmasına o mu göz yummuş? Hepsi laf, adamın tek suçu fikrini söylemesi.
Yanıtla (13) (6)Hayrını görün Demirtaş'ın mesajının.Allah çarşınıza pazar versin!
Yanıtla (6) (4)Hepimiz biliyoruz ki, o dava bu dava hikaye ,,Selahattin Demirbaş in cezaevinde tutulmasının bir sebebi var,,Erdoğan, Demirtasin muhalefetinden çok rahatsız oluyor, ve korkuyor..çünkü ikna etme kabiliyeti Milliyetçiler üzerinde bile çok etkili ve samimi,,Demirtaş yarın cezaevinde çıkacak ve karayolu ile Diyarbakıra gidecek deseniz onu yollarda karşılayacak milyonlarca insan göreceksiniz..
Yanıtla (25) (10)Demirtas’in “Seni CB yaptirmayacagiz” dedigi gun, bu zatin kini basladi. Hatta Hurriyet’te yazan, nerdeyse one tapan bir kalemsor bu soz hakkinda yazdigi yazilar var. Bahceli, Demirtas kadar ne ciddiye aliniyor, ne de oy orani yakin. Bu bastaki zat hep Demirtas’i tehdit gordu. Once yanina cekmeye calisti, olmadi. Kontrol etmeye calisti, olmadi. Iceri attirdi. Kontrol edemedigini, bir oyunla, devlet gucunu kullanarak bertaraf etme cabasinda.
Yanıtla (13) (5)İnşallah selahattin başkan milli savunma bakanı olur Türkiye'yi baştanbaşa değiştirir. Ya da ıçişleri bakanı olur. Bu bile yeter...
Yanıtla (7) (4)Demirtaş' ın çok önemli tek görevi var! Pkk' le aralarına set çekmek. Gerisi boş. Bu millet kardeşinin hakkını arayıp çözecek feraset ve cesarete sahiptir. 70 li yıllarda başlayan demokrat kürt hareketi; önce apo sonra 12 eylül ile çığırında çıkartılmasaydı muhtemelen bugün sorunlar çözülmüş, karanlık hatıralar yaşanmacaktı. Barışla geçen yüzyıl; savaşla geçen yüz aydan daha kısadır. Kanı kanla yumazlar kanı suyla yurlar.Mahpuslar da geçmiş günahları için tövbe istiğfar etmeli..
Yanıtla (6) (1)AYM oy birliği ile adil yargılanma hakkı ihlal edildi dedi,ama dosyanın içeriğinden zerre kadar haberi olmayan zavallılar sürüsü adama terörist diyor,öte yandan aynı sürü ,Yüce Türk mahkemelerinin katil diye karar verdiği yargıtayın onayladığı Bahçeli'nin baskısıyla serbest bırakılan A.Çakıcı'ya ve K Yılmaz'a kahraman gözüyle bakıyor bu ne yaman çelişki Ahmet Kaya tabiriyle...S.Çalıkuşu harikasınız iyiki varsınız Saygılarımla.
Yanıtla (16) (5)inşallah Selo başkanın ve diğer siyasi tutsakların hapishanedeki son bayramı olur bu bayram herkese iyi bayramlar
Yanıtla (9) (7)Kişi sevdigiyle beraberdir yasin borunun kanında bogulun inşaallah müslüman kisveli munafiklarr
Yanıtla (5) (23)Hocam bir cinayete karşı olmak için müslüman olmak gerekmez. Kaldı ki Börü’ye gelene kadar onbinlerce şehit Mehmetçik var. Onları neden hatırlamıyorsunuz ??
Yanıtla (4) (3)Sn Demirtaş’ı YouTube de izliyorum,,,,,, Kendisini Cbaşkanı olarak görmek istiyorum. ( Karadeniz kökenli yim mesela) 6-7 Eylül olayları bahane edilerek, haksızlığa uğratıldığını düşünüyorum.
Yanıtla (24) (8)Baskan yaptirmadin malum sahsi, yedi senedir egilip bükülmeden bedelini ödüyorsun, senden neferet edenler dahi sana saygi duyuyor, insallah bir dahaki bayrami esinle cocuklarinla gecirirsin, selamlar.
Yanıtla (22) (8)Keşke tüm tutsaklar Demirtaş kadar şanlı olsaydılar. Nice kimsesiz ve sesi çıkmayan suçsuz insanlar cezaevinde yıllarca yatıyor, ama sesini duyuramıyor, sesleri duyulmuyor. Bu ara Demirtaş’ın barış ve değişime dönük söylemleri ülke siyasetine katkı sunuyor. Bu çağrıları 2015’te yapabilseydi çok daha inandırıcı bulunurdu. Önemli olan güçlü iken demokrat olabilmektir, zayıfken yada güç sahibi olmayan herkes çok demokrat!
Yanıtla (9) (6)Siyasi mekanizma ve otoriteyi tesis edip kollayacak halk olmalı. Aksi halde iktidar değişse de siyasi yönetim 2-3 yıl içerisinde eski kodlarına dönecek, katılıyorum. Örnek Ak parti. O kadar değerli dönüşümler değişimler yapmasına rağmen, halk bu özgürlük ortamını kullanma ve koruma vazifesini yapmadığı için ( nasıl olsa ak Parti bizim için her şeyi yapıyor rahatlığı), Ak partide devlet kodlarına göre dönüş yaptı. Tarih tekerrür etti.
Yanıtla (5) (1)Önümüzdeki 20 yıl dünya çok önemli dönüşümlere sahne olacak. Ak parti zihniyeti ile bu dönüşümden başarıyla çıkılması imkansız. Genç kuşak köhne zihniyetlere mesafeli. Mali yapının bozukluğunun üstüne birde deprem eklendi ki Türkiye Ak parti ile devam edemez. Demirtaş bu nedenle haklı , bu nedenle seçmen muhalefetin kusurlarını görmezden geliyor. Daha mutlu ve özgür bayramlar yaşamamızı diliyorum.
Yanıtla (12) (3)Toplumu bu kadar isabetli okuyabilen bir siyasetçinin içerde olması bu ülkenin ayıbıdır.
Yanıtla (16) (6)Demirtaş’ın sözleri çok değerli.
Yanıtla (26) (12)Değişim talebi tabandan geliyormuş ve halkın önü açılsın yetermiş ama halk eğitim ve bilinç geliştirme projeleri gerekiyormuş. Diyor ki tüm halka dayandığını iddia eden siyasi hareketler gibi halk halk demeye devam edin ve bir yandan da halkı dizayn edin... Yol haritasını çizmiş....
Yanıtla (3) (22)Teşekkürler Figen hanım moral aşılayan umut veren yazınız için.
Yanıtla (29) (10)Evet tamda böyle?
Yanıtla (16) (7)Bosuna dememisler sevgi ve nefret kardestirler. AKP kurulduktan sonra ilk 10 seneye kadar sevgimi tarif edemezdim. Secim bittikten sonra sevincten sabahlara kadar uyuyamiyordum cünkü AKP vaatlari demokrasi ve insanca yasamdi. Ama simdi ülke yari acik hapishane olmus. Ne demokrasi nede insan haklarindan bahsedilebilinir. Sevgim ise nefrete dönüsmüs. Oyum ise AKP ye en cok karsi cikan partiye olacaktir. Umarim 14 Mayis gecesi hergün sinirlerimizi bozan sahsiyetleri bir daha TV lerde görmeyecegiz.
Yanıtla (62) (6)