Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Kudüs'te buluşup Netanyahu'nun dümen suyuna girdi. IŞİD'le Hamas'ı bir tutan önerisi, tam bir akıl tutulması.
Yanında dikilen Netanyahu, "bu sadece İsrail'in değil Avrupa'nın da savaşıdır" dedi.
Şöyle hezeyan dolu bir mantıkla:
Çünkü IŞİD, yalnız İsrail sınırında yokmuş; Paris'in banliyölerinde de varmış. Dolayısıyla Gazze, Avrupa'yı da tehdit eden bir komşuymuş. Hamas'a karşı hep birlikte savaşıp, Gazze'yi dümdüz ederek IŞİD'i yenmelilermiş.
Macron bu, durur mu; o da dolduruşa gelip dünyaya, dün şunu teklif etti:
Irak ve Suriye'de IŞİD'e karşı savaşan uluslararası koalisyon, Gazze'de Hamas'a karşı da savaşsın. IŞİD'le mücadele, Gazze'yi kapsayacak şekilde genişletilsin!
IŞİD'e gün doğdu tabii, sipariş etse bu kadar olmazdı.
Netanyahu, başından beri Hamas'ı, IŞİD'le bir tutuyor. "Hamas, IŞİD'dir. IŞİD nasıl ezildiyse Hamas da aynı şekilde ezilmelidir" diyor, başka da bir şey demiyordu.
Halbuki adlarını yan yana yazıp Google'da tarasanız, aksini görürsünüz.
Düne dek İsrail medyası dahi IŞİD'le Hamas arasındaki düşmanlığı haber yapıyordu. Birden nasıl eşitlendiler?
IŞİD'in, Hamas'ı neyle suçladığı açık bir bilgi: İran ajanlığı, Şiiliği yaymaya alet olmak, dini kullanmak ve Filistin milliyetçiliği. Bu suçlamalarla Hamas'ı, militanlarına hedef gösterdiği de açık bir bilgi.
Hiç kulaklarına gelmedi mi? Medyadan bilen, biliyor da bir Netanyahu'yla Macron mu duymadı? Hadi haberini okumadılar, videosunu izlemediler. Hiç mi istihbarat raporu konmadı önlerine?
Bırakın sevmeyi, birbirlerinden nefret eden iki örgütten söz ediyoruz. IŞİD, Hamas'ı din dışı ilan edip tehditler savuruyordu.
Fırsatları kaçırmayan IŞİD artıkları, şimdiyse Hamas'ın İsrail saldırısından yararlanma peşinde. IŞİD ve el Kaide uzantıları; güya cihadı dünyaya yayma, Batı'nın içlerine taşıma çağrılarına hemen başladı.
Yani eğer başarsınlar, IŞİD bitikken tekrar canlansın istiyorsanız ancak o zaman Hamas'la aynı kefeye koyarsınız.
IŞİD, ortak düşmana karşı cepheyi birleştirerek büyüme planı yapsa daha iyisini hayal edemezdi. Hayat öpücüğü vermekten farkı yok, can atıyorlar buna.
Attila İlhan'ın Zenciler Birbirine Benzemez romanı, Paris'te geçer.
Fakat görünen o ki Fransa Cumhurbaşkanı, 'mücahitlik' iddiasındaki bütün örgütleri aynı, hepsini bir kardeş zannediyor.
Hamas'ı mutlu etmez bu. IŞİD'i, İsrail'e koz verip çıkarlarına hizmet etmekle suçluyorlardı. Gazze'de barınmasına da izin vermediler, çatışıyorlardı.
Ama Macron'un önerisi, IŞİD teröristlerini çok sevindirir, havalara uçurur. Ağızları kulaklarında, ellerini oğuşturup 'hadi inşallah' diyorlardır zaten.
Gazze'de Hamas'ı devirmeye çalışan, IŞİD değilmiş gibi. Cehaletin bu kadarına, onlar da kıs kıs gülüyordur.
DÜNYA NE LİDERLER GÖRÜYOR
Filipinler'den Macaristan, ABD ve Brezilya'ya... Dünyayı etkisi altına alan popülist şarlatanlar modası, çok uzamadan sona erecek, diye umuluyordu. Fakat beklenen, bu da değildi.
Trump gibi popülist şovmenler, sahneden çekilirken ne dediğini bilen liderler alacaktı yerlerini.
Oysa şimdi ne dediğini bilmeyenler, boşluğu dolduruyor.
Hezeyan içinde esip savuran ama yağmayan popülist şovmenlerle ağzından çıkanı kulağı duymayan ama icraatçı liderlere kaldı meydan.
Allah, akıl fikir versin; belâ arasan böyle konuşmazsın.
Barış ve düzeni sağlamak, sürüye kurt çekenlerin eline kalmış görünüyor. Al birini, vur ötekine.
