ABD’de şiddete karşı olmanın dayanılmaz hafifliği

El memleketlerinde, özellikle de Batı’da, hele hele ABD’de yaşanan siyasi şiddet eylemlerine AK Parti’nin tepkisini biliyoruz. Her zaman çok duyarlılar.

AK Parti Sözcüsü Çelik, Trump’a geçmiş olsun mesajına şu cümleyle başladı:

“Demokrasilerde şiddet asla kabul edilemez.”

Peki Türkiye’de siyasi şiddet yaşanırsa aynı şey geçerli mi?

Öyle ya, madem şiddeti reddetmek, demokrasinin besmelesi gibidir...

Dışarıda demokrat kesilip içeride siyasi şiddete tepkisiz ve seyirci kalacak değiller herhalde.
Gerek yok ama yine de hatırlatayım...

Ankara’da, gün ortasında bir siyasi cinayet işlendi. Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş öldürüldü. Eşi Ayşe Ateş de tüm bağlantılarıyla aydınlatılnası için peşini bırakmıyor, üstünü kapattırmıyor.

Bu sırada müthiş bir ifşaatta da bulundu.

Bir ara furyaydı, zülfüyâre dokunan gazeteciler sokakta saldırılara uğruyordu. Öldüresiye dövülüyorlardı.
İşte o saldırılar, planlı ve organizeymiş.

Ayşe Ateş kaçtır anlatıyor. Ülkü Ocakları Genel Başkanı’yken gazetecilere saldırıları eşiyle tartışmışlar. “İki çocuğun var, sana yakışmıyor” demiş. Sinan Ateş’se “bunu yapmak zorundayım, Genel Merkez’den talimat geliyor, yapmazsam ceza keserler” karşılığını vermiş.

Saldırıların örgütlü siyasi şiddet olduğunun ilk ağızdan itirafı değilse nedir bu!

Hatta Ayşe Ateş, eşinin Genel Başkanlıktan alınmasını bu tür bazı talimatlara uymamasıyla ilişkilendiriyor.

Kimlere saldırılmadı...

Iğdır Haber’in sahibi Metin Işık, Antalya Expres muhabiri İdris Özyol, Korkusuz gazetesinden Ahmet Takan ve Yeni Çağ’dan Orhan Uğuroğlu ile Halk TV’den Levent Gültekin, ayrıca Gelecek Partili Selçuk Özdağ vardı aralarında.

Yumruklu, sopalı, silahlı saldırılardı.

Şimdi o davaların seyrini değiştirecek bir tanık ve ifadesi çıktı ortaya.

İhbar kabul edip ‘gelin, nerelere uzandığını bir de bize anlatın, kim dövdürmüş bu isimleri, sizden dinleyelim’ diye Ayşe Ateş’i çağıran bir savcı, mahkeme duydunuz mu?

Onu geçin, iktidar partisi sözcülerinden ‘demokrasilerde şiddet asla kabul edilemez’ şeklinde bir duyarlılık gösterisine, en ufak bir tepkiye rastlıyor musunuz?

ABD’de doğru söyleyenler, Türkiye’de şaşıyor. Ele demokrasi dersi verip evde oralı bile olmuyorlar, zerre çekmiyor ilgilerini.

Uzak diyarlarda şiddete karşı olmak kolay, kendilerini Türkiye’de de görelim inşallah.

screenshot-4.jpg

BİR HATTATLA İKİ RESSAM SİZİ BEKLİYOR

Pazar akşamı İstanbul Lütfi Kırdar Sergi Salonu’nda bir açılışa gittim. Mehmet Çebi, kendi koleksiyonundan bir seçkiyi sergiliyordu.

Çebi, hat ve tezhip gibi geleneksel sanatlara ilgi duyanların yakından bildiği bir isim.
Dostum, diye demiyorum. Hat, tezhip sanatlarının kendini yenilemesinde, modern süsleme formları kazanmasında Çebi’nin katkısı, o eserleri üreten sanatçılardan belki daha fazladır.

Çünkü bu alanda sadece en büyük koleksiyoner ve galerici değil. Yetenekli isimleri bulup onları modern tarzda çalışmaya yönlendiren, teşvik eden vizyon da onun.

Hilye levhalarının yenileşmesinde çığır açmakla kalmadı. Süleymaniye’de, tarihi Siyavuşpaşa Medresesi’nde Hilye-i Şerif ve Tespih Müzesi de kurdu.

Mehmet Çebi’den “1 Hattat 2 Ressam” adlı sergisine davet alınca fırsatı kaçırmadım yine.
Mustafa Sekban’ın hiperrealist resimleri, Enver Fazıl’ın silikon ve kum gibi özgün malzemeden tabloları da meraklıları için görülmeye değer.

Fakat İranlı hattat Cevad Huran’ın hat eserleri, yeni bir keşifti benim için. Böyle işleme yok.
Mehmet Çebi’nin son gözdesiyle ve onun modern işleriyle tanışmak istiyorsanız sergi sizi bekliyor. 21 Temmuz’a kadar açık.

YORUMLAR (16)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
16 Yorum
  • Efedamat / 16 Temmuz 2024 20:20

    İçerideki şiddet Akp ye değilse vakayı adiyedendir.
    Sadece kendi yandaşlarına olursa hemen savcılar harekete geçer.

    Yanıtla (1) (0)
  • Hasan / 16 Temmuz 2024 19:04

    Yarı demokrasi ve diktatörlük ile yönetilen yerlerde bu saldırılar vaka-ı adiye den sayılır demek istemiş muhterem

    Yanıtla (1) (0)
  • MİZAN / 16 Temmuz 2024 15:20

    Ankara da Kılıçdaroğlu na saldıran sonradan inek hırsızı olduğu ortaya çıkan Süleyman amcaya milli boksör muamelesi yapıp yumruk atan elini öpen AK Partililer değil miydi?

    Yanıtla (9) (0)
  • vatandaş / 16 Temmuz 2024 18:19

    ama o şiddet sayılmazdıki muhalif parti başkanına yapılan hafif bir yumruktu.!!!!bunu da ancak inek hırsızlarına yaptırıp adamıda kahraman ilan ettiler.

    Yanıtla (0) (0)
  • karar okunur / 16 Temmuz 2024 13:20

    Sözcü Çelik haklı. “Demokrasilerde şiddet asla kabul edilemez” demiş. Biz demokrasi değiliz ki. Biz de cezasız kalan her türlü Şiddet var. Her türlü Şiddete ayrı ayrı yasa var. Yani bizde Şiddetden bol ne var. Sokaklarda, mekanlarda, iş yerlerinde, hatta evlerde. Her an her yerde çeşitli durumlarda karşımıza çıkabiliyor. Maruz kalmayınca farkedilmiyor gibi. Bu siyasi yapıdan "kendine bak" masını beklemek, kör gözlüye gözlük tavsiyesi gibi bir şey.

    Yanıtla (9) (0)
  • Pirireis / 16 Temmuz 2024 13:15

    Aleme verir talkımı, kendi yutar salkımı. Tam akp ve liderine yakışır açıklama. Meclis duvarına, cumhur sarayının girişine tabelaya yazıp asarlar mı sizce? Ya da , şiddetin her türlüsüne karşıyız ama biz hariç derler mi? Bence içlerinden diyorlar, eylemler ve suskunlukları buna delalet ediyor.

    Yanıtla (7) (0)
  • karar okuru / 16 Temmuz 2024 12:39

    Kendi ailesine kan kusturup, dışarıda gayet efendi gözüken aile babaları gibi olmuş hükümetin tavsiyeleri.

    Yanıtla (7) (0)
  • Adil / 16 Temmuz 2024 11:47

    Nasrettin Hoca evinin anahtarını kaybetmiş arıyormuş. Oradan geçenler hocaya sormuşlar: Ne arıyorsun? Evimin anahtarını demiş Hoca. Yardım edelim demişler beraber aramaya başlamışlar. Bulamayınca bir süre sonra içlerinden birisi hocam anahtarı burada kaybettiğine emin misin demiş. Hoca da yok demiş şurada ileride kaybettim E o zaman neden bu arıyorsun? Hoca demiş ki orası karanlık. Bizim AKP sözcüsü de Demokrasiyi uzak ellerde arıyor işte.

    Yanıtla (8) (0)
  • Hasan / 16 Temmuz 2024 11:31

    İşin ucunda ülkemiz olmasa AKP ve ortakları için birşey yazmak büyük ısraf ve zaman kaybı.

    Yanıtla (6) (0)
  • Sahin / 16 Temmuz 2024 11:15

    Erdoğan "ın koruma gideri bir yılda 2 buçuk katına ulaştı.
    Bu veriler doğrultusunda Erdoğan"ın günlük koruma maliyeti
    429 kişinin asgari ücretine denk gelerek yaklaşık
    8 milyon 380 bin TL oldu.
    16.3.2024.
    ABD fakir Trump fakir Asrın liderimiz kendine "Bu fakir "diyor
    zenğin dese ne olurdu?

    Yanıtla (12) (0)
  • Mr / 16 Temmuz 2024 09:14

    Günah işleme, yolsuzluk yapma, şiddet uygulama özgürlüğü olanlar bu kapsamın dışındalar . Lütfen sayın yazar birşeyler yazarken bu gerçeği es geçmeyin.

    Yanıtla (9) (0)
  • Fani / 16 Temmuz 2024 08:18

    Şiddet yerinde yok edilmelidir. Kanunlar uygulanmalı adamına göre muamele yapılmamalıdır. Bunları aşar isek başlangıç olur.

    Yanıtla (6) (0)
  • karar okuru - ... / 16 Temmuz 2024 06:56

    ümit özdağa göre mhp yeni bir paralel devlet yapılanması olarak sahneye çıkmaya hazırlanıyor. du bakali n'olcek...

    Yanıtla (9) (0)
  • sıtkı sıyrıldı / 16 Temmuz 2024 06:38

    Sinan Ateş Davası'nda görülen muhteşem adalet anlayışı ve hukuk gösterisi tüm dünyaya örnek olmalı! Bunun için, İletişim Başkanlığı Dava ile ilgili bir belgesel çektirmeli. Bu belgeselle birlikte; kurum, hakkında hüküm kesinleşmemiş kişiyi dizi yayınlayarak suçlu ilan etmek ve "ama montaj ama şu ama bu" video formatı gibi hukukta çığır açan inovasyonları anlatan bir CD'yi "Daha Adil Bir Dünya Mümkün" adlı şahesere eklemeli ki... Daha adil bir dünya mümkün!

    Yanıtla (13) (0)