Tabanı bölen gerilim

İslami camianın önemli bir kanaat önderinin whatsapp grubuna gönderdiği “Kıymetli dostlarım” diye başlayan mesaj ciddi bir çığlık niteliğinde:

“Hayatımın en sıkıntılı Kurban Bayramını idrak ediyorum.”

Nedir sıkıntı? Şöyle diyor:

“İstanbul Sözleşmesi konusunda 2 parçaya bölündük. Her kafadan bir ses çıkıyor. Kimimiz sonuna kadar bu sözleşmeyi destekliyor ve kimimiz de bu sözleşmeyi son derece yanlış ve tehlikeli buluyor. Birbirimizi suçlamak yerine ortak bir noktada buluşmak zorundayız. Aksi takdirde birbirimizi incitiriz.”

Oysa çoktan incitmeler başlamış bulunuyor.

İktidar, denebilir ki, İstanbul sözleşmesi kadar yönetmekte zorlandığı bir gerilim ile karşılaşmamış bulunuyor. Zeminde müthiş bir tartışma – kamplaşma sürüyor ve iktidar nerede duracağını belirlemekte zorlanıyor.
İktidarla – Parti ile iç içeymiş gibi görünen bazı yapılar var: KADEM onlardan biri. Pelikan bir başka boyut. Milli İrade Platformu öyle. Kadem’de Cumhurbaşkanı’nın kızları var, Milli İrade Platformu Bilal Erdoğan’la iletişim halinde iktidara destek veriyor. Pelikan eylemleriyle biliniyor.

İstanbul Sözleşmesi dendiğinde KADEM ana aktör durumunda. Başından beri Aile Bakanlığı ve kadın örgütleriyle birlikte hareket ederek İstanbul Sözleşmesi’nin sahibi gibi görünme noktasına geldi. Bu süreçte Cumhurbaşkanı’nın ailesi (Sümeyye Erdoğan Bayraktar üzerinden) ile bağlantılı olmanın avantajlarını kullandı. Belki eleştiriler de bu yüzden sınırlı kaldı.

Bugün İstanbul Sözleşmesi en hararetli biçimde tartışılıyor ve KADEM hedefte. İlginç olan şu ki, önce Numan Kurtulmuş “Değişiklik olabilir” sinyali verdi, ardından Cumhurbaşkanı “Bir bakın bakalım” dedi.

Yine muhafazakar – islami camia bünyesinde öteden beri bir tepki var Sözleşme ve bağlantılı düzenlemelere. Bu tepki azalmadı arttı. KADEM’e yönelik tepki de, Cumhurbaşkanı’na yakınlık vs de göz önüne alınmadan çok sertleşmiş durumda.

Whatsapp ortamında oluşan Aile Meclisi platformu tepkilerin ortak zemini halinde. Buna medyadan öncelikle gazete olarak Akit ve tabii Abdurrahman Dilipak gibi, Yusuf Kaplan gibi, Ergun Yıldırım gibi isimler de, üstelik çok sert dozda katılınca başta söylediğimiz “iktidarın yönetmekte zorlandığı gerilim” haline geldi.

Milli İrade Platformu’ndan henüz ortak bir açıklama gelmiş değil. Ancak o bünyedeki bazı kuruluşlar, Sözleşmeye tepki ihtiva eden açıklamalar yaptılar. Bilal Erdoğan’ın platformu etkileyecek bir yaklaşımı olacak mı, bu henüz belli değil. Kadem – Platform farklılaşması özellikle önem taşıyor.

İktidarın Sözleşme konusunda tepkileri dikkate alan adım atmakta zorlanması kadın örgütlerinden gelecek tepkileri hesaba kattığı için olmalı. İlginçtir, KADEM bunca tepkiye rağmen Sözleşme ile ilgili tavrında ısrar eden açıklamalar yaptı. Bu, Cumhurbaşkanı’ndan habersiz midir? İktidar konuyu değerlendirirken “Muhafazakar camia şu veya bu sebeple tepki gösterse de sonunda bize oy verecektir ama kadın örgütlerini kaybedersek o alanı toparlayamayız” gibi bir muhakeme yapıyor mudur?

Bir soru daha: Acaba DEVA Partisi’nin, tepkileri hiç dikkate almayarak, açıktan Sözleşmeye sahip çıkması iktidarın tavrında etkili olmakta mıdır?
Buraya kadar yazılanlar, İstanbul Sözleşmesi ekseninde ortaya çıkan “siyasi konumlanmalar”la ilgili. Bu alanın ilginç yönü, doğrudan iktidarın tabanını çatlatması.

Meselenin sosyal problem boyutunu ilgilendiren alana gelince, o alan siyasi konumlanmalardan çok daha hayati sorunlar içermektedir. Kadın – erkek ilişkileri, ailede sancı, cinsel tercihler, gençlik vs… Her başlığı açtığınızda altından dev sorunlar yumağı çıkıyor.

Diyelim İstanbul Sözleşmesi, küresel bir fesat projesi niteliğinde. Onu tasfiye edelim.

Ama diğer sorunlara ilişkin tavrımız ne?

Gidin kendisine fikir danışılan alim Hocalara sorun, gidin dindar ailelerin danıştığı psikolog – psikiyatrlara sorun… Aileler için, çocukları için nasıl sorunlar getiriyorlar…

Dünyada yaşanan sorunlar gelip kapınıza dayanıyor. Duvarlar elektro – manyetik dalgalarla gelen küresel iletişimi durduramıyor. Çocuklarınızın elindeki aletler tüm dünyadan iletiler taşıyor onların yüreklerine… Siz mesaj – değer üretemiyorsanız, başkalarının ürettiğini tüketiyor çocuklarınız.

Kozalak yangını diye bir deyim var. Bir yerde orman yangını başlar, çam kozalakları ısınır ısınır ve sıçrayıp beş yüz metre ileriye uçar, orada da yangın başlatır. Bugün kozalak yangınlarını iletişim araçları çıkarıyor. Bugün Amerika’da yangın başlıyor yarın evinizde…

İktidarı asıl, eğitim, kültür, gençlik, aile gibi sosyal alanlarda üretemediği politikalar sebebiyle eleştirmek gerekiyordu. Koca 18 yıl. Geldiğimiz noktada “Gençlik elden gidiyor, aile derin sancılar içinde…” yi konuşuyorsak bir şeyler yanlış gitmiş demektir.

Ekonomiyi düzeltmek mümkün, askeri bir konuyu çözmek mümkün, ama sosyal sorunlar derinleştikçe ona hakim olmak zorun zorudur. Pandemi var ya pandemi tıpkı onun gibi, bir kişi enfekte olmuşsa onun bulaştırma riski kadar büyük bir risktir sosyal hastalıklar pandemisi…

YORUMLAR (77)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
77 Yorum
  • Ahmed ketencj / 30 Eylül 2020 20:13

    Bu kanaat önderi kim

    Yanıtla (0) (0)
  • ramazan / 05.08.2020 11:26

    Koca 18 yıl. Geldiğimiz noktada “Gençlik elden gidiyor, aile derin sancılar içinde…” yi konuşuyorsak bir şeyler yanlış gitmiş demektir. BOZUK MAYA dan düzgün hamur olmaz..18 yıldır bunları yapanlara hiç hoş gözle bakmayan mütedeyyin topluluğu aryınız...DOĞRU O TARAFTA

    Yanıtla (0) (0)
  • Orhun(1923 rumuzlu arkadaşa) / 05.08.2020 00:27

    Aynı şekilde yazacaktım senin yorumu gördüm ve tebrik etmek istedim,tüm kalbimle katılıyorum sana,sevgi ve saygılarımı gönderiyorum arkadaşımm

    Yanıtla (0) (0)
  • Hasan / 04.08.2020 23:46

    Yazı tam bir köy yanar, deli kız saçını tarar atasözünü andırıyor, ülkede adalet, ekonomi olmak üzere tonla sorun var, herhalde hükümetin de işine geliyor, gündem değişiyor, sor bak fakir fukaraya mazluma İstanbul sözleşmesi umurlarında mı diye.

    Yanıtla (0) (0)
  • Nurullah / 04.08.2020 23:39

    Hani bir laf vardır: "Allah tan korkmayana kafir,kadından korkmayana küllikafir denir." Mütedeyyin denilen kesimde en düşkün oldugu tarafını sececektir. Sözleşme hikaye maksat cilveyi fantaziyle farazileştirmek.

    Yanıtla (0) (0)
  • Durmuş körpe / 04.08.2020 23:31

    Ahmet bey bu konularda sizin görüşlerinizi merak ediyorum siz bu camianın içinden yetişmiş bir büyük gazetecisiniz lütfen dışardan biri gibi bunları yazmayın sizin yorumlarınızı acilen bekliyoruz

    Yanıtla (0) (0)
  • Okur / 04.08.2020 22:45

    Son yorumlar çok isabetli. Tarikatçılar konuya çok yanlış yerden girdiler. Bu şartlarda kadını ve çocuğu tartışmak kadar yanlış bir politika olamaz. Onlar kendi sosyolojilerini standart zannediyorlar. Kimse kimseye baka baka da gay vb olmaz. Uluslararası sözleşme ile hiç kimse lgbt vs olmaz. O başka. Amaç Türkiye’yi ufak ufak İran’a benzetmek. Bu sözleşme ve kanun giderse arkasından daha da kötü şeyler olur kadınlar için...

    Yanıtla (0) (0)
  • Muhtefi. / 04.08.2020 21:32

    Herseyi kanunla mi yasayacagiz.Anadolu irfani,terbiyesi,nezaketi nerde..Sahsim adina bireysel caba,gayret,fedakarlik ile Sozlesmedeki Kadın onurunu gozetmede daha Aşağı Amelim varsa.YAZIKLAR OLSUN ..!..Onu da Bati mi ogretecek bize..!..Aynaya bakalim yeter.cevremizdeki Hanimlar ya Annemiz,Gelinimiz,Kiz kardesimiz,Halamiz,Teyzemiz, Ninemiz..Biziz hepimiz.!.Musluman olupta Ahmak,Salak Kaba,Edebsiz,Islam oncesi Cahiliye donemi zihiyeti iki Ayakliyi KABUL EDEMIYORUM..

    Yanıtla (0) (0)
  • aslında ne oluyor? / 04.08.2020 21:07

    1111 yorumcu haklısınız.işin esası şu' tarikatçıların dışındaki mekanizma, hilafet naraları atıp iktidarın akp kanadını diğer iktidar kanadından ayırmak istediler, zemin yokluyorlar. bu olurken bir çok tarikat işin dışındadır... fakat bir hata yaptılar, kadın seçmenlere ve kurulan bir derneğe saygısızca sözler söylendi,buradan dönemezler. bunu görenler,'''iktidarda kadın sesi,fikri,politikası yönünde adım atılsın''' demiş, bu istikamette M.akşener ve kurmayları yukarıya! çekilmiş olabilir mi? en önemlisi, hilafet söyleminden, kimler fena halde rahatsız?

    Yanıtla (0) (0)
  • Artist / 04.08.2020 21:03

    Merak etme sn yazar, bir sözleşmeden iktidar tabanı zayıflamaz iktidar düşmez, ortayı bulur sorunu çözerler. Ben bundan ziyade iktidar tabanında fitne dümenciliği yaparak, tabanı bir birine düşürme komplolarına dikkat edilmesini tavsiye ediyorum. Ak parti tavan tabana bu salgın karşı tedbir almalı Politika: Cemaat, tarikat, i. sözl., yok hilafet. İktidara yok-he taban he-yok dedirt, tabanıyla karşı karşıya getir, tabanı bir birine düşür, zayıflayıp çözülsün dağılsın. Siyasi bir hamle, ancak karşı blokta siyaseten daha güçlü bir hamle feraset var. Meraklılarına nuradan bir ekmek çıkmaz.

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuru / 04.08.2020 20:48

    Bizim mahalle dindar olmak yerine yobaz olmayı seçti. Boşa yazıyorsun bağnazlık dindarlığı, yobazlık ahlakı çoktan kovdu. Yeni Türkiyeniz hayırlı olsun. Reklam arası bitti yobaz çöküşe kaldığı yerden devam.

    Yanıtla (0) (0)
  • Ömer / 04.08.2020 20:42

    Hocam siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?

    Yanıtla (0) (0)
  • 1111 / 04.08.2020 19:01

    Akp yi 18 yıldır ayakta tutan savaşan şahin kadınlar tarikatçileri nakavt eder..tarikatçiler baltayı taşa vurdu..bu sefer çok yaman bir çelişkinin kavgası var..

    Yanıtla (0) (0)
  • 1923 / 04.08.2020 18:26

    Kininizi unutmayın sahip çıkın diye sabah akşam vaaz vere vere herkesi dindar değil ama kindar yaptınız..şimdi o kinle öyle dolusunuzki herkesin tepesine çöktünüz bitirdiniz şimdi birbirinizin gözünü oymak kaldı geriye..kolay gelsin.

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuyucusu / 04.08.2020 18:20

    Mütedeyyin mütedeyyin derken altından herşeyle herkesle şimdide birbirleriyle gırtlak gırtlağa kavga eden kavgadan mutlu olan bir başka kimlik çıktı açığa..Allah huysuz geçimsiz kavgacı insandan komşudan eş dost akrabadan uzak etsin..amin.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 17:11

    islamcılar bir garip.yüzde 10 muhteşem bir hayat yaşıyor,geri kalanlar neden az parayla idare etmek zorunda olduklarını ispatlamaya ve bu yüzde 10 un refahının devam etmesi gerektiğini ileri sürüyor.bir de bu yüzde 10 u gösterip..BAKIN HERŞEY YOLUNDA ,BU ARABA,EVLERİ KİMLER ALIYOR,YAZLIKLAR DOLU,RESTORANTLAR TIKLILIM..garabeti..İSTANBUL SÖZLEŞMESİ KALDIRILSIN DİYOLAR AMA zina serbest,suç değil yani..GIKI ÇIKAN YOK..

    Yanıtla (0) (0)
  • karar okuru / 04.08.2020 17:01

    artk akp treni o hatta ilerliyor,içinde savunan veya karşı çıkanların önemi yok.yıkmak kolay yapmak zor derler.elbirliğiyle ailece yıktılar,karşı çıkanlarda birtürlü trenden atlayamıyor çünkü gidebilecekleri yer yok,yüzde yok.

    Yanıtla (0) (0)
  • kafaoglu / 04.08.2020 16:17

    Onu benimsemiş birisi tarafından baskıya maruz kalabilir. Bu toplumun kültürel anlayışı doğru veya yanlış böyledir,kadının bedeni üzerinde tasarruf yapmasmına tahammül edemeyebilir. Erkek fıtratı,kaba-saba da olsa güçlü kuvvetli çalışkan fedakar,tehlike ve tehditlerle mücadeleci,ailesini (benim diye baktığı eşini ve çocuklarının namusunu) korumak için ölümüne kadar mücadele etmek erkeğin fıtratıdır,bu fıtrat bazan sevdiklerine zarar vermesine sebep olabilmektedir. Birbirinden rol çalmadan elbirliğiyle yuvalarını sürdürebilirler,kişilik ve özgürlük yarışması ailelerin dağılmasına sebep olmakta

    Yanıtla (0) (0)
  • kafaoglu / 04.08.2020 16:05

    Muhterem hocam,kadın da erkek de fıtratına uygun bir davranış tarzına yönelmedikçe bu kavgalar bitmez. Kadın fıtratındaki gibi müşfik,sevecen fedakar ve yetenekleri ile yuvayı kuran dişi kuştur ve güçlü bir kanat altında kendini güvende hissederek rahat eder,etrafa da huzur verir. Bu fıtrattan ayrılıp ben özgürüm canımın istediğini yaparım bu beden benim istediğim gibi tasarruf ederim kimse karışamaz,kimse namus bekçiliğine soyunmasın düşüncesine kaptırır ve cinsel tercihler konusunda sınırsız özgürlük martavalını azgınlık seviyesine vardırırsa,eşi ,babası,oğlu veya onu benimsemiş birisi >>>

    Yanıtla (0) (0)
  • Fikir bilgi ile, anlaşmak niyetle ilgilidir. / 04.08.2020 15:25

    Üzerinde binbir fırtına koparılan bu sözleşmeyi yazarlar dahil, görüş serdedenlerin %99 unun bir defa açıp okuduğunu sanmıyorum. Ezeli hastalığımız, Kamplaşalım da ne olursa olsun!..Artık, insanlarla konuşup tartışmayı onları anlamaya çalışmak yerine, kavga etmek,incitip, gücendirmek, yalanlarla, bağırıp çağırarak üstün gelme acayipliğinden vazgeçmek gerekmiyor mu?

    Yanıtla (0) (0)
  • karar okuru / 04.08.2020 14:44

    bazı yorumcular Lut kavmi ile Sözleşme arasında iltisak kuruyorlar, birde Hırıstiyanlıgı tarihe gömmeye kalkmış, coşmuş valla.Lut kavmine kadar sanki hiç eşcinsellik görülmemiş . önce bilgi sahibi olmak lazım.

    Yanıtla (0) (0)
  • İBRAHİM ÖZBEKLİ / 04.08.2020 14:38

    - YA HU DERVİŞ ESKİDEN İRİ İRİ LAFLAR EDERDİN.Demişler.Derviş yutkunmaya başlamış.- DERVİŞ AGA YUTKUNMA,SÖYLE SÖYLE..! Demişler.Derviş : " Kadın ve erkeğimiz yasak ilişkinin pis ve kirli zevkini yaşamaya başladı.Görünen oki edebin öneminin tekrar oluşması için bir asır gerekli..Allah aşkına bari nesebi bozmayın..! " diye yalvarmış.

    Yanıtla (0) (0)
  • sami / 04.08.2020 14:25

    İktidarı da bugün sözleşmeye karşı çıkan kesimler de ranttan ihaleden başlarını kaldırmadılar. Yalan mı?

    Yanıtla (0) (0)
  • Okuyan / 04.08.2020 14:19

    artik sonbaharda erken secim mahalline giriyor olacagiz. Bunlarin ilk ip ucunu Ayasofya acilisi ve Findik fiyati 22.5 TL olarak taban fiyati verilmesi ve misir ureticileri ve ayrica cay ureticilerine verilen taban fiyatlar artik erken secim 2021 Ilkbaharinda kesinlesmistir. Muharrem ince parti kurarsa AKP'yi tekrar iktidara getirir.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 14:16

    Kullanıla bilir bir mikser olarak,şeczlonga oturup karadut suyunu yudumlarken Yunanistan kıyılarının sisli adacıklarında bu vaftizli sulara dalarak,yazınızdaki İslamsal sorunlara olan fitneci ve ayrıştırıcı mixer göreviniz sizi ele veriyor. Kuytu karanlıkta yazın bence.

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuyucusu / 04.08.2020 14:13

    Şimdi birde sakallı tarikatçi ile başörtülü mütedeyyin ama feminist kadın kavgasımı var..kavgaya bi doyamadınız gitti..kavgasız yapamıyorsanız yunana savaş açalımda milis kuvvetler olarak çıkarma yapın,orada boşaltın enerjinizide belki lozanda "bırakılan" dediğiniz bi iki adayı geri alırız bari...faydalı bi işe döner bu kavga enerjiniz :)

    Yanıtla (0) (0)
  • Alperen / 04.08.2020 13:40

    Hocam,bu fazlurahmancı,magazinci, haram helal ölçüsü olmayan,açık saçıklığı teşvik eden,menhiyatları günlük haber olarak veren gazeteyi terkedin..Bunlarla ilahi huzura gidilmez..

    Yanıtla (0) (0)
  • Yusuf Baltacı / 04.08.2020 13:37

    Hocam yorum harika ama biraz geç kalmadınız mı?...

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 13:28

    Ahmet Hoca, değişime karşı durmak nafile. AKP sözleşmeden çekilse ne olur çekilmese ne olur. Zaten AKP siyasi ömrünü tamamlamış, toplumun her kesiminden aldığı desteği kaybetmiş, köhnemiş en sonunda kala kala bir kaç sakallı yobazın desteğine muhtaç kalmış bir parti. Umarım bu azgın sakallı yobazları dinler ve çekilirde kadınların desteğini de hızla kaybeder.

    Yanıtla (0) (0)
  • Abdullah / 04.08.2020 13:22

    Ahmet Abi "Aileler için, çocukları için nasıl sorunlar getiriyorlar… " sorun değil "çözüm" demek istemişsiniz herhalde. Biraz espri yapalım: Kozalakları fazla uçurmuşsunuz 100 metre yeter, hatta o bile fazla.

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuyucusu / 04.08.2020 13:22

    bazı yurtlar ve çocuklar,bazı tarikatler ve bade işleri...onlar bi kenarda iken istanbul sözleşmesine feryat...tam bir ibret hikayesi yazılıyor..iyice şaşırma azgınlık ve yoldan çıkmışlık hakim oldu hayata..herkes kendini ve çevresini şeytanın üflemelerinden kollasın..herşey birbirine karıştı..

    Yanıtla (0) (0)
  • G3 / 04.08.2020 13:02

    Bu savaş hiçbir savaşa benzemez....aile içi kadın erkek savaşı kadar sert olanı ve bitmeyeni olmaz..süründürür....çok ağrılı sancılı acılı acımasız ve uzun süren ve nerede biteceği belirsiz bir "hikaye" var gibi ufukta..hadi hayırlısı bakalım..

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 12:45

    Siz değil misiniz hayata bir iktidar mücadelesi olarak bakan? İmam hatip okulları açarak gençleri dindarlaştıracağınızı sanıyordunuz, ne oldu? Hapishaneleri binlerce masumla doldurup ailelerini açlığa mahkum edenler, şimdi kalkmış din elden gidiyor diye feryat ediyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • PALMETİN / 04.08.2020 12:34

    BU İSTANBUL SÖZLEŞMESİ akpnin sonunu getirecek.YA SAĞDUYU İLE HAREKET EDİP HALKIN İSTEDİKLERİNİ YERİNE GETİRECEK YA DA SONU anap olacak ve tarihin derinliklerine gömülecek.HZ LUTUN karısı o meşum fiili işlememişti ama o da onlarla beraber o işi meşru gördüğü için helak olanlardan oldu.AK PARTİ İLE BERABER HRİSTİYANLIĞI KIYAMETE KADAR GÖMECEK İRADE VE AKIL BU MİLLETTE VARDIR!!

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 12:24

    S.Ahmet hocamHerşeyi çok güzel açıklamışsınız.Teşekkür ler. ............ Irzınızdır çiğnenen,evladımız dır doğranan ... M.A.Ersoyun şiirini kıymetli k. okurlarına riva ederim (Müslümanlık Nerde şiiri)

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuyucusu / 04.08.2020 12:08

    Rakiplere karşı kadınların fedakarca propaganda çalışmaları ile akp varoldu...şimdide kadını takmıyorsunuz..bunu hangisi kabul eder...eşitlik istiyor..çık çıkabilirsen bakalım şimdi işin içinden..seçim kazanmak için sür sokağa kapı kapı dolaştır sonra seçim kazanılınca sen çekil kenara bakalım kadın başına her işe karışma dersen işte savaş başlar..ya en baştan otur oturduğun yere seçimmiş bilmem neymiş kapı kapı dolaştırmam seni,senin yerin evin annelik dicektin yada şimdi razı olacaksın eşitlik isteklerine..onları savaşan şahin siz yaptınız..artık sizlede savaşırlar...geçmiş olsun..

    Yanıtla (0) (0)
  • İNANÇ / 04.08.2020 12:03

    Din dediğin nedir ki? ''Leküm Dinüküm Veliyedin'' dir. Yeryüzündeki insan sayısı kadar inanç din var! Herkesin iç dünyasındaki din telakkisi farklı. İnanış, iman kişiye has özeldir. Genel olan evrenin her yerinde geçer olan temel insanlık ilkeleridir. Ve insanlığı derleyip toplayacak bu temel İslam ( Barış ) ilkeleridir. Din ve inançlar üzerinden ancak bu temel bütünden cemaat tarikat vs olarak ayrışmalar yaşanır. Bırakın insan neye inanırsa inansın, inandığı şeyler, değerler onu zararsız iyi bir insan yapıyorsa başımız gözümüz üstüne.

    Yanıtla (0) (0)
  • Tm / 04.08.2020 11:49

    Akp nin iki ana taşıyıcı kolonudünya nimetleri ve güç için cansiperane fedai gibi çalışan çarpışan cemaatler VE canını dişine katıp eşinin çocuğunun işi ikbali geleceği olan devlet belediye kamu kadrosu için can hıraş çalışan çarpışan partili "fedakar" kadınlar...savaş başladı...bu savaş siyasi bir savaş değil.. kadın erkek savaşı..bu noktaya gelineceği kesindi..hanedanlıkların hikayesi hep aynıdır.."bizim hikayemiz" denilen hikayede bu olacak gibi görünüyor..şiddetli geçimsizlik hikayesi....

    Yanıtla (0) (0)
  • Demir pusat / 04.08.2020 11:38

    Muhafazakar camia kaldı mı emin değilim.Yazarların çoğu dahil.Sekülerleşme korkunç halde.Karşı taraf önemli değil ama münafıklar kalabalık,ikiyüzlüce aldatıp, bilgisi eksik olanları yada islam olup iman henüz kalplerine yerleşmemiş olanları kafalıyorlar.

    Yanıtla (0) (0)
  • Mürsel / 04.08.2020 11:37

    Editöre yazıların ağır geliyor ve çıkartmıyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuru / 04.08.2020 11:19

    Işin kolayivar ...bu istanbul sozleşmesi....fetönun... Bu millte ve kadinlarina Kurmuş olduğu bir tuzaktir ....deyin gitsin....hemen hallolur yani....karakara duşunmeye hiç gerek yok........

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 11:16

    Önce kolaycılıktan, toptancılıktan kurtulalım. Problemlerimizi kolaydan zora tespit edelim. Kolaydan, kağıt üstünde çözülecekler den başlayalım. Üretime yoğunlaşalım.

    Yanıtla (0) (0)
  • iyildiz / 04.08.2020 11:00

    Bu melanet sözleşmeyi ilk günden beri MİLLİ GAZETE ve MİLLİ GÖRÜŞ CAMİASI gündemden hiç düşürmedi... Hakkı teslim etmeniz gerekmez mi...

    Yanıtla (0) (0)
  • Paçacı Ökkeş / 04.08.2020 10:59

    şu ifadeniz nedir? "çam kozalakları ısınır ısınır ve sıçrayıp beş yüz metre ileriye uçar" doğru değil. Zevkle yazılarınızı takip ediyorum ama bu olmamış Ahmet Hocaaaaaa... araştırma şart

    Yanıtla (0) (0)
  • Adamın Biri / 04.08.2020 10:35

    Reis bu konuda bir anket yaptırmamış anlaşılan. Çünkü henüz görüş belirtmedi. Yaptırmadıysa yaptırıyordur. Çıkacak sonuca göre karar verecektir. Bugün tartışanların yarısı ters köşe olacak. Ama onlar zaten alışık. Reise göre kıvırmaktan fıtık oldular.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 10:26

    Çok geç kaldı muhafazakar camia. 18 yılın sonu yolun başından da gerilerde bir yer. Kimse hiçbir şeyin hakkını vermedi, kıymetini bilmedi. Emekler acımasızca heba edildi, değerler çeşitli amaçlar uğruna feda edildi. En azından daha önce bir azmimiz vardı. Günahlarımız yüzünden mi bilemem ama azmimizde gitti, değerlerimizde yok, kala kala bir kaç makam, bir kaç ihale ve üç beş kuruş para. Onlarında bize ne faydası olacaksa artık... Sonuçta başlanan noktanın çok gerisinde bir yerde kaldık. Herkesin sorumluluğu var. Ama artık çok geç, atı alan Üsküdar'ı geçti.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 10:26

    Çok geç kaldı muhafazakar camia. 18 yılın sonu yolun başından da gerilerde bir yer. Kimse hiçbir şeyin hakkını vermedi, kıymetini bilmedi. Emekler acımasızca heba edildi, değerler çeşitli amaçlar uğruna feda edildi. En azından daha önce bir azmimiz vardı. Günahlarımız yüzünden mi bilemem ama azmimizde gitti, değerlerimizde yok, kala kala bir kaç makam, bir kaç ihale ve üç beş kuruş para. Onlarında bize ne faydası olacaksa artık... Sonuçta başlanan noktanın çok gerisinde bir yerde kaldık. Herkesin sorumluluğu var. Ama artık çok geç, atı alan Üsküdar'ı geçti.

    Yanıtla (0) (0)
  • birisi / 04.08.2020 09:55

    18 yılda, Kendi kültür ve değerlerimizden uzaklaştık. oy kaygısı ile kollektif karar veren bir toplum iken bireye indirgendik.. olacağı buydu

    Yanıtla (0) (0)
  • okur / 04.08.2020 09:39

    daha beter olsunlar bölünüp parçalansınlar suçsuz insanları hapislere açlığa mahkum ettiler orta çağın gerisine gittiler

    Yanıtla (0) (0)
  • Murat / 04.08.2020 09:33

    AKP in akil insanı Ahmet Taşgetiren. Yani AKP önemli bir şey olursa Ahmet Taşgetiren den akıl alacak.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 09:10

    Sorunu çözmek için deli gömleğini çıkarmak lazım. Gazetecisiniz. Siyasetten medet ummak yerine küresel fesat mihraklarını hafiye gibi çalışıp bulun. Siyasetçilere yardımcı olun. Hiç bir şey yapamıyorsanız sosyologlarla psikologlarla köşenizi paylaşın.

    Yanıtla (0) (0)
  • Özkan / 04.08.2020 08:40

    Asıl liderlik problemlere geleceğe dönük çözümler sunabilmektir AKP nin kaybettiği konu burası topluma çözüm sunmakta zorlanıyor

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 08:18

    Ne Ayasofya ne de İstanbul sözleşmesi umrumda değil, benim bildiğim "fakirlikle küfür arasında ince bir çizgi olduğudur".

    Yanıtla (0) (0)
  • Gerçek Nedir ? / 04.08.2020 08:17

    Almanya ve Japonya 1. ve 2. dünya savaşlarında yenildiler. Hem de ne yenilgi! Perişan oldular. Paramparça oldular. Ama bu iki ülke kültürel olarak yenilmemişlerdi. Ayakta kalan ve etkin olan kültürleri sayesinde kısa sürede ayağa kalkıp her alanda dünya önderleri arasına girdiler. Savaş? Geçicidir. Ekonomik kriz? Geçicidir. Kültürel bozulma, yozlaşma? Kalıcıdır. Kültürümüz yok olmakta. Farkında mıyız?

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 07:35

    OK GÜZEL.TEBRİKLER.AYDINLATICI BİR YAZI.SELAMLAR.SEVGİLER.

    Yanıtla (0) (0)
  • Hazan / 04.08.2020 07:18

    Tartışmak iyidir ama netice almak şartıyla. Maalesef islamcılar onuda beceremiyorlar. Tek yaptıkları kol bükmeye çalışmak bakalım hangimiz daha güçlü hesabi. O camiaya göre güç para ve statü dertleride o.

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar Okuru / 04.08.2020 05:07

    Islami kesimin veya iktidarın iflası demeye diliniz varmıyor olabilir!

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 04:16

    Kemik tabanını üzmez artık.

    Yanıtla (0) (0)
  • Gayrimuslum Vatandas / 04.08.2020 03:42

    Daha once de yazdim bu sayfada. Kadin Haklarini en iyi kadinlar savunabilir ancak. Bu ulkede de musluman kadinlarla sekuler kadinlarin birlesip kadin haklari icin mucadele etmesi lazim. Bu is erkeklere birakilmaz ozellikle dindar erkeklere...Bu arada Sayin Tasgetiren Istanbul Sozlesmesinin iptal edilmesinden mi yana, yoksa iptal edilmemesini mi istiyor. Burda yazdiklarindan belli degil. Tahminim sozlesmenin iptalini istedigi yonunde. Muslumanlarin cogu zamani geri cevirmek umuduyla yasiyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • karar okuru / 04.08.2020 01:47

    ''Muhafazakar ve İslami camia'' çok yanlış bir niteleme, muhafazakarlıkla İslamilik çok farklı şeyler. hoşunuza gidebilir ama öyle degil. İslam eskidir. muhafazakarlık yeni bir düşüncedir.modernizmin ürünüdür. İslamla hiç alakası yoktur. karştırmayın.

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuru / 04.08.2020 01:39

    Bu iyi bir durum nihayet batının yüzlerce yıl önce yaşayarak geldiği yerin çok başındayız. Öyle kolay gelişme olmuyor! Bir kaç yüzyıl sonra beceririz ama ayakta kalabilir miyiz o belli değil.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 04.08.2020 01:27

    hayatın akışına her ama her alanda seyircisiniz..elinizdeki çözüm değil.çözemiyrsunuz zaten.engelsiniz.hayatın her alanında örnek olacak hiç bir şeyiniz yok.evlerinizin içinde zaten.sadece ihtiyarlar gibi şikayettesiniz.tek çareniz yasssakkkkkk demek.bu konu dışında o sözleşmeyi yazan akıl yönetiyor hayatı,çocuğunuzu,kızınızı..zaten siz de yaşıyorsunuz...her şeye ilaç dediğiniz hiç bir şeye ilaç değil...hatta insanlarda tiksinti oluşuyor..yaşamın dışındasınız..ama nedense ihalede,şatafatlı hayatta uyumunuz mükemmel..gençler,kadınlar,insanlar sizden başka şeyler bekliyor..

    Yanıtla (0) (0)