Donald Trump’ın ABD’deki sürpriz zaferinden sonra umutlanan Avrupa’daki aşırı sağ hareketler, seçimlerde beklenen sonuçlara ulaşamadı. Avusturya ve Hollanda’da ikinci sırada kalan aşırı sağ partiler, İngiltere’de büyük çöküş yaşadı. Fransa’da Macron’un galibiyeti ise son darbe oldu.
DETAY HABER / VOLGA KUŞÇUOĞLU
Batı dünyasında son iki yıl, aşırı sağcı popülist hareketlerin yükselişine sahne oldu. Göçmen karşıtı, İslamofobik, Avrupa Birliği’ne (AB) şüpheyle bakan ve ekonomide milliyetçiliği savunan aşırı sağ hareketler birçok ülkede güç kazandı. Geçen yıl İngiltere’de yapılan referandumdan Avrupa Birliği’nden ayrılma (Brexit) yönünde sonuç çıkması ve Donald Trump’ın ABD’deki sürpriz seçim zaferi, aşırı sağ rüzgarını daha da büyüttü. Avrupa için seçim yılı olan 2017’de, aşırı sağ partilerin iktidarı zorlaması endişe yarattı. Ancak sonuçlar korkulduğu gibi olmadı. Hollanda, Avusturya ve Fransa’da sağ popülistler ikinci sırada kalırken, İngiltere’de yapılan son bölgesel seçimler, aşırı sağcıların çöküşüne sahne oldu. Ancak AB’yi en çok rahatlatan, Fransa’da Emmanuel Macron’un zaferiydi. Zira ülkesinin AB üyeliğini referanduma götürmeyi vaadeden Marine Le Pen’in cumhurbaşkanı olması halinde, birliğin varlığının tehlikeye düşeceğinden endişe ediliyordu.
Avusturya: Geçen mayısta yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerini 31 bin oyla kaybeden aşırı sağcı aday Norbert Hofer’in itirazının ardından, seçimlerin tekrarlanmasına karar verildi. Aralık ayında yapılan oylamada Hofer yüzde 46’da kalırken, liberal aday Alexander Van der Bellen yüzde 54 oyla cumhurbaşkanı seçildi. Avusturya’da cumhurbaşkanlığı sembolik konumda olsa da aşırı sağcılar, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk kez bir Avrupa ülkesinde devlet başkanlığına bu denli yaklaşmış oldu.
Hollanda: Geert Wilders’in liderliğini yaptığı Özgürlük Partisi (PVV), 15 Mart’taki seçimlerde Başbakan Mark Rutte’nin Halk için Demokrasi ve Özgürlük Partisi’nin (VVD) gerisinde ikinci büyük parti oldu. Seçimlerden iki ay önce yapılan anketlerde birinci sıraya kadar yükselen PVV’nin lideri Wilders, beklentilerin altında kalmasına rağmen sonuçtan memnundu. Wilders, seçimden sonra yaptığı ilk açıklamada Rutte’nin kendisinden kurtulamadığını söylemişti.
Birleşik Krallık: Ada’da geçen haziranda yapılan Brexit referandumundan ‘Evet’ sonucu çıkması, aşırı sağcıların başarısı olarak yorumlanmıştı. Ancak ülkede geçen hafta bazı bölgelerde yapılan belediye başkanlığı ve belediye meclisi seçimlerinde, aşırı sağcı Birleşik Krallık Bağımsız Partisi (UKIP) büyük bir yenilgi yaşadı. Sadece bir meclis üyesi çıkarabilen UKIP, daha önce sahip olduğu 145 meclis üyeliğini kaybederek siyasi haritadan silindi. İktidardaki Muhafazakar Parti ise meclislerdeki üye sayısını 563 artırdı.
Fransa: Avrupa’da bu yılın en büyük dikkatle izlenen seçimleri Fransa’da yapıldı. Kendini siyasetin merkezinde konumlandıran Emmanuel Macron, 23 Nisan ve 7 Mayıs’ta düzenlenen iki turda da en çok oyu alarak ülkesinin yeni cumhurbaşkanı olmaya hak kazandı. Aşırı sağcı Ulusal Cephe’nin (FN) lideri Marine Le Pen ise ikinci turda yüzde 35 oy alarak yarışı kaybetti. AB karşıtlığıyla bilinen Le Pen’in muhtemel cumhurbaşkanlığı, Brüksel’de birliğin geleceğine yönelik endişe yaratıyordu. Zira Fransa’nın avro bölgesine ve AB’ye üyeliğini referanduma götürmeyi vaadediyordu. Birleşik Krallık’ın ardından Fransa’nın da birlikten ayrılması ise AB için en kötü senaryo niteliğindeydi.
TEHLİKE GEÇMEDİ
Fransızların çoğu, cumhurbaşkanlığı seçimini kazanan Emmanuel Macron’un Yürüyüş Hareketi’nin gelecek ay yapılacak milletvekili genel seçiminde tek başına hükümet kuracak çoğunluğu elde etmesini istemiyor. Ipsos/Sopra Steria araştırma şirketi, Fransa’da dün yapılan seçimde yüzde 66,06 oyla rakibi aşırı sağcı Marine Le Pen’i geçen ve merkezi çizgide olduğunu belirten Macron’un, Ulusal Meclis seçimlerindeki olası başarısına ilişkin anket yaptı. Ankete göre seçmenlerin yüzde 15’i Macron’un milletvekili genel seçiminden de galibiyetle çıkmasını isterken, yüzde 61 ise Macron’un Yürüyüş Hareketi’nin tek başına hükümeti kuracak çoğunluğu elde etmesinden yana değil. Fransa’da Ulusal Meclis seçimleri iki turlu olarak 11 ve 18 Haziran’da yapılacak.
ERDOĞAN’DAN MACRON’A TEBRİK TELEFONU
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ve cumhurbaşkanı seçilen Emmanuel Macron, devir teslim töreninden önce İkinci Dünya Savaşı’nın sona erişi ve Meçhul Asker Anıtı’na çelenk konulması töreninde bir araya geldi. Bu arada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Emmanuel Macron’u tebrik etti. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Erdoğan, Macron’u telefonla arayarak, başarısından dolayı kutladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, Fransa’daki seçim sonuçlarının Avrupa Birliği’nin geleceğine ilişkin umutları artırdığına dikkati çekti. Brüksel’deki NATO Zirvesi’nde yüz yüze bir görüşme yapma konusunda mutabık kalan Erdoğan ve Macron, Türkiye ve Fransa ilişkilerini her alanda daha ileriye taşıma konusunda kararlılıklarını da vurguladı. Erdoğan ve Macron’un ilerleyen süreçte Türkiye ve AB ilişkilerindeki pürüzlerin aşılmasının önemine de değindikleri öğrenildi.