Cemal Kaşıkçı’nın üstündeki Riyad gölgesi belirginleşirken, dünyanın ‘ikna edici’ açıklama beklediği Suudiler Türkiye’yi hedef aldı. Bazı yayın organları, Kaşıkçı’nın nişanlısının iftira attığını öne sürdü. ‘Türkiye güvenli değil’ iddiasıyla turizm üzerinden de kirli propaganda yürütüldü.
Nişanlısıyla birlikte gittiği Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda ortadan kaybolan gazeteci Cemal Kaşıkçı skandalında Riyad’ın izleri her gün biraz daha belirginleşiyor. ABD istihbaratının Washigton Büyükelçiliği’nde Kaşıkçı’nın kaçırılacağına dair tartışmaları dinlediği haberinin ardından yeni bir gelişme daha yaşandı. Kaşıkçı’nın yazdığı Washington Post gazetesi Suud veliaht Prensi Muhammed bin Salman’ın Kaşıkçı’nın kaçırılması talimatını bizzat verdiğine dair ses kayıtlarının olduğunu iddia etti.
Habere göre Veliaht Prens, Kaşıkçı’nın ABD’nin Virginia eyaletinden Suudi Arabistan’a dönmesinin sağlanması ve ardından Cemal Kaşıkçı’nın tutuklanmasını emretti. Bu plan ABD istihbaratının dinlemelerine takıldı. Kaşıkçı’nın bazı arkadaşları da son 4 aydır Prens Muhammed’e yakın Suudi yetkililerin Kaşıkçı’yı arayıp, gazetecinin Suudi Arabistan’a dönmesi durumunda kendisine koruma hatta yüksek mertebeli devlet işleri teklif ettiğini söyledi. Arkadaşları, buna karşın Kaşıkçı’nın bu tekliflere şüpheyle baktığını ve bir arkadaşına Suudi hükümetinin kendisine zarar vermemek konusunda verdiği sözleri asla tutmayacağını söylediğini aktardı. Arap kökenli Amerikan bir siyasi aktivist olan Halid Saffuri, Cemal Kaşıkçı’nın mayıs ayında bu konuda yaptığı bir görüşmenin ardından kendisine, “Şaka mı yapıyorsun, onlara en ufak bir güvenim bile olamaz.” dediğini kaydetti.
Kaşıkçı’nın konsololuğa çıkışını bile ispatlayamayan Suudiler ise skandalın peşini bırakmayan gazetecileri hedef aldı. Suudi Arabistan tandanslı bazı yayın organları olayın ilk gününden bu yana Konsolsluk önünde eylem yapan Türk Arap Medya Derneği Başkanı Turan Kışlakçı, Kaşıkçı’nın evlilik hazırlığı yaptığı nişanlısı Hatice Cengiz ve El Cezire’den bir gazetecinin fotoğraflarını yayımlayarak “Ruyad’a savaş açan üçlü” diye hedef gösterdi.
İKİNCİ TELEFONLA MI İÇERİ GİRDİ?
Öte yandan ABD medyasında Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili detalar da yayınlanmaya devam ediyor. NBC News haber kanalı Kaşıkçı’nın Amerika’daki bir arkadaşının whatsup mesajlarına ulaştı. Mesajlara göre Kaşıkçı Türkiye saati ile İstanbul Konsolosluğu’na girmeden dakikalar önce telefonu kontrol edip gönderilen iletileri okurken konsolsluğa girdikten sonra ise okumalar duruyor. Uygulamada mesajlar açılın mavi tık’a dönen ekranda iletilerin ulaştırıldığına dair çift tık işareti görünmesine karşın mesajları okunmadığı dikkat çekiyor. Kaşıkçı’nın konsolosluğa girmeden önce telefonunu niyanlısı Hatice Cengiz’e verdiğini hatırlatan yakınları ise gazetecinin ikinci bir telefonu olmasının güçlü bir olasılık olduğunu ileri sürüyor. İddia doğruysa Kaşıkçı’nın ikinci telefonu sayesinde alıy saatinde veya sonrasınadki lokasyonunun da belirlenebileceği ifade ediliyor.
FETÖ’CÜLER DE DEVREDE
Cemal Kaşıkçı skandalıyla ilgili olarak sadece Riyad bağlantılı yayınlar değil FETÖ’cülerin de devreye girmesi dikkat çekiyor. İhanet şebekesinin en kirli isimlerinden biri olan Emre Uslu, Türkiye emniyeti ve istihbaratının açıkladığı kamera görüntüleri üzerinden yaptığı çarpıtmalar Suudi yayın organları tarafından da kullanılıyor. Uslu’nun, sosyal medya hesabından yaptığı ‘Bu görüntüler ve bilgiler çelişkili’ içerikli analizi Riyad merkezli AL Arabiya tarafından da haberleştirilerek uluslararası arenada dolaşıma sokuldu.
Türkiye ve Suudi Arabistan ortak çalışma grubu kuracak
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye ve Suudi Arabistan arasındaki iş birliği çerçevesinde ve Suudi Arabistan’ın teklifi üzerine, gazeteci Cemal Kaşıkçı hadisesinin aydınlatılması için ortak çalışma grubu kurulmasının kararlaştırıldığını bildirdi. Kalın yaptığı kısa açıklamada “Türkiye ve Suudi Arabistan arasındaki iş birliği çerçevesinde ve Suudi Arabistan’ın teklifi üzerine, Suudlu gazeteci Cemal Kaşıkçı hadisesinin bütün yönleriyle aydınlatılması amacıyla ortak çalışma grubu kurulması kararlaştırılmıştır” ifadelerini kullandı. Öte yandan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı, Kaşıkçı olayıyla ilgili kendi soruşturmasına devam edecek.
ÇOK YAKINDA BİR RAPOR YAYINLAYACAĞIZ
ABD Başkanı Donald Trump Cemal Kaşıkçı konusunu yakından takip ettiklerini ve Türkiye ve Suudi Arabistan ile bu konuda yakın çalıştıklarını söyledi. Amerikan Fox kanalına konuşan Trump, Kaşıkçı hakkındaki soruya “Orada müfettişlerimiz var. Türkiye’yle birlikte çalışıyoruz ve açıkçası Suudi Arabistan’la çalışıyoruz. Ne olduğunu bulmak zorundayız” yanıtını verdi. Öte yandan Trump’ın ‘müfettiş gönderdik’ ifadeleri Türk diplomatik kaynaklarca doğrulanmadı. Kaşıkçı’nın konsolosluk binasına girdiğini ve ama çıkmış gibi görünmediğini ifade eden Trump “Konuya çok ciddi eğiliyoruz. Bundan hiç de hoşlanmadım. İşi çok sıkı tutuyoruz. Neler olduğunu öğrenmek istiyoruz. Çok yakında bir rapor yayınlayacağız” mesajlarını verdi. Trump, Washington Post gazetesinde yer alan, Amerikan istihbaratının Suudiler’in Kaşıkçı’yı ele geçirme planını tespit ettiği yönündeki iddiasının sorulması üzerine, “Bu çok üzücü bir şey olur ve muhtemelen çok yakın bir gelecekte bunu öğreneceğiz” diye konuştu. ABD-Suudi Arabistan ilişkilerini “mükemmel” olarak niteleyen Trump, Kaşıkçı vakası nedeniyle bu ülkeye yatırımların durmayacağını söyledi.
O GÖRÜŞMELERİ DAMAT YAPTI
ABD Başkanı Trump’ın ‘En üst düzey Suudi yetkililerle görüşmeler yapıldı’ dediğği görüşmelerin Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ve Trump’ın damadı ve üst düzey danışmanı Jared Kushner tarafından yapıldığı açıklandı. İki isim Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’la telefonda görüştü. Özellikle Kushner’in Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’la yakın olduğu biliniyor.
Askeri yardımlar kesilsin Magnıtstky devreye girsin
Cemal Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili ABD’nin tavrı gittikçe sertleşiyor. ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi, Kaşıkçı’nın akıbeti hakkında “Küresel Magnitsky İnsan Hakları Sorumluluk Yasası” kapsamında soruşturma açması talebinde bulundu. Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Tennessee Senatörü Cumhuriyetçi Bob Corker, komitenin kıdemli üyesi New Jersey Senatörü Demokrat Bob Menendez, komite üyesi Güney Carolina Senatörü Cumhuriyetçi Linsdey Graham ile komiteye bağlı Dışişleri Tahsisatları Alt Komitesi Başkanı Vermont Senatörü Demokrat Patrick Leahy, Cemal Kaşıkçı’nın akıbetiyle ilgili Başkan Trump’a bir mektup gönderdi. Kentucky Senatörü Cumhuriyetçi Rand Paul dışında tüm komite üyelerinin imzaladığı mektupta, “Küresel Magnitsky İnsan Hakları Sorumluluk Yasası kapsamında Sayın Kaşıkçı’ya ilişkin herhangi bir ihlalde rolü olan yabancı kişilere yönelik yaptırım uygulama konusunda karar vermenizi talep ediyoruz.” ifadesi kullanıldı. Küresel Magnitsky İnsan Hakları Sorumluluk Yasası Dışilişkiler Komitesinden talep gelmesi durumunda ABD Başkanının “ifade özgürlüğü hakkını kullanan bir kişiye yönelik yasa dışı infaz, işkence ve diğer ağır insan hakları ihlallerini” soruşturma şartı getiriyor. ABD Kentucky Senatörü Rand Paul da Kaşıkçı sağ geri dönene kadar Suudi Arabistan’a askeri yardımların kesilmesi çağrısında bulundu. Senatör Paul, “The Atlantic”de yayımlanan makalesinde, Cemal Kaşıkçı sağ dönene kadar Suudi Arabistan ordusuna yönelik tüm finansman, eğitim ve koordinasyonun kesilmesi yönünde önlem alınması için bu hafta girişimde bulunacağını ifade etti.
NYT sponsorluğunu çekti
ABD’nin önde gelen gazetelerinden New York Times (NYT), Cemal Kaşıkçı’nın akıbeti konusunda eleştirilerin hedefi olan Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın himayesinde düzenlenecek Geleceğe Yatırım Girişimi (Future Investment Initiative) adlı konferanstan sponsorluğunu çektiğini açıkladı. Söz konusu konferansın diğer sponsorları arasında Bloomberg, CNBC, CNN gibi diğer ABD’li basın kuruluşları bulunuyor. Future Investment Initiative, “Çöl’deki Davos” olarak biliniyor.
‘Suudi Arabistan için ciddi sonuçları olur’
İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, Suudi Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğü iddialarının doğru olması halinde Suudi Arabistan için ciddi sonuçları olacağını söyledi. Hunt, “Kendilerini uzun süredir Suudilerin arkadaşları olarak düşünen insanlar bunun çok ciddi bir durum olduğunu söylüyor. Bu iddialar doğruysa, ciddi sonuçlar doğuracaktır. Çünkü dostluklarımız ve ortaklığımız ortak değerlere dayanmaktadır. Gerçekten çok endişeliyiz” dedi. Hunt, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adel el-Jubeir ile konuştuğunu ve İngiltere’nin çok endişeli olduğunu söylediğini belirtti.
Kaşıkçı’nın kardeşi de öldürüldü iddiası
Beyrut’ta yayın yapan Diyar gazetesine göre, Cemal Kaşıkçı’nın Cidde’de yaşayan kardeşi Ahmet Kaşıkçı ile karısı Cidde’de öldürüldü. İddiaya göre, eve gelen maskeli ve kılıçlı şahıslar Ahmet Kaşıkçı ve karısını öldürdü, Kaçıkçı’nın üç çocuğu ise kaçtı. Ahmet Kaşıkçı’nın bir komşusu, eve giren şahısların ellerinde kılıçlar olduğunu ve kafasını koparana kadar Ahmet Kaşıkçı ve karısının başına ve omuzuna kılıç salladıklarını, Ahmet Kaşıkçı’nın üç çocuğunun kaçarak komşularının evine sığındığını söyledi. Komşular, daha sonra Suudi polislerin gelerek kendilerine dağılmalarını söylediğini ve cesetleri alıp bilinmeyen bir yere götürdüklerini, daha sonra gelen polislerin evde sabaha kadar inceleme yaptıklarını söyledi.
