Göztepe deplasmanından yenilgiyle dönen Trabzonspor'da Şenol Güneş, maçın ardından düzenlediği basın toplantısında dikkat çekici ifadeler kullanarak 'kadro dışı' sinyali verdi.
Trendyol Süper Lig'in 10. hafta karşılaşmasında deplasmanda Göztepe'nin konuğu olan Trabzonspor, sahadan 1-2 yenilgiyle ayrıldı. Bordo-mavili ekibin deneyimli teknik adamı Şenol Güneş, maç sonu düzenlediği basın toplantısında 'kadro dışı' sinyali verdi.
Şenol Güneş yönetimindeki Trabzonspor, Süper Lig'de 11 maç sonra yenilgiyle tanıştı. Karadeniz ekibinin deneyimli teknik adamı, maçın ardından düzenlediği basın toplantısında çarpıcı açıklamalara imza attı.
Bazı oyuncuların kadro dışı bırakabileceğini vurgulayan Güneş, açıklamasında şunları söyledi:
Kazanmak isteğiyle geldiğimiz bir müsabakadan tam bir hayal kırıklığı içerisinde dönüyoruz. Oynadığımız oyun hem ilk yarı hem ikinci yarıda bizim oyunumuzun çok gerisinde kaldı. İlk bölümlerde rakibin baskısını bekliyorduk. Bu baskıya cevap vermek isterken çok fazla top kaybı yaptık. Rakip de pozisyon buldu. Rakip 10 kişi olmasına rağmen kaleye gidememenin verdiği sıkıntıyla ikinci yarı üç değişiklik yaptık. Kısmen oyuna da ortak olduk.
Rakip çıktığı her pozisyonda bize etkili atak yaptı. Daha fazla koştu, daha çok istedi. Sonunda da 10 kişi olmasına rağmen iki tane gol attılar. Top kayıtlarımız, top kazanma anlayışımız çok eksik kaldığı için kötü bir maç oynadık. Kötü bir mağlubiyet, çok büyük bir hayal kırıklığı. Üzgün olmak da yetmiyor. Özür dilemek de yetmiyor. Hakikaten bugün rakibin isteğine hiç cevap veremedik. Rakibin haklı bir galibiyet aldığını düşünüyorum. Evet ikinci yarı 1-1’i yakaladık. 1-1 olduktan sonra pozisyon da bulduk, atabilirdik ama rakip hala dirençli, inançlıydı. İkinci golü bulmayı beklerken verdiğimiz pozisyonlar mağlubiyeti getirdi. Sorumlu benim. Oyunculara diyecek bir şeyim yok. Onlar o görevi alıp yaparken en iyisini yapma duygusuyla sahaya çıktı fakat bunda başarılı olduğumuzu söyleyemeyiz. Oyuna gireni ve çıkanıyla eksik kaldık. Rakibi tebrik ediyorum.
BAZI KARARLAR ALMAMIZ GEREKEBİLİR
11’e 11 oyunlarda, 1’e 1 oynandığı zaman, oyuncular 1’e 1 savunmayı ve hücumu iyi yaparsa ve sayı 6-7’ye çıkarsa, kazanma şansınız olur. Bugün bunu başaramadık. Ancak bunun üzerinde durmayı doğru bulmuyorum. Zaten kötü bir görüntü var, yeni bir yara açmak istemiyorum. Şu anda olumsuz durumu çözmek için bazı kararlar almamız gerekebilir, elimizdeki oyuncuların şartlarına bağlı. Yani şu anda belli ki takım bu haliyle gitmiyor. Ne yaparsak yapalım, değişiklik de yapsak, oynadığımız oyun anlayışında çok mesafe aldığımızı düşünmüyorum. Geçen hafta daha derli toplu, rakibi kalemize getirmeyen bir takım olarak, bugün önde baskı yapmadık, ortada karşılamadık, defansta hata yaptık. Topu aldık, çok basit topları kaybettik, hücuma çıkamadık. Bu kadar kötülüğün, yanlışın olduğu yerde gireni çıkanıyla büyük bir farklılık görmüyorsanız ve bunu sık sık yapıp aynı tabloyla karşılaşıyorsanız, bu iyi bir şey değil demektir.
YENİ BİR HEYECANA İHTİYACIMIZ VAR
Şu anda takımın morali bozuk. Bu morali düzeltmek için kendi adımıza yeni bir heyecana ihtiyacımız var. Bu heyecanı yaratırken daha dikkatli olmamız gerekiyor. Daha çok çalışmamız gerekirken, sorumluluktan kaçmak doğru değil. Bunu bir şekilde yapacağız. Çok puan kaybettik. Bugün mağlubiyet hiç aklımıza gelmezdi. Daha umutluydum çünkü geçen maçta olumlu sinyal vardı. Bu maçta da dirençli olup, topu ilk kullanarak atak yapacağımızı düşünüyordum. Çok fazla top kaybı yaptık. Rakipten top kazanamadık. Bu durum devam ederse, ya bu oyuncularla ya da yerlerine başka oyuncular koyarak, daha çok değişiklik yaparak oynamak zorundayız. Eldeki oyunculardan şikayet etmek yerine, bazı kararlar almamız gerekiyor. Şu anda alacağımız kararla sahaya bir 11 çıkaracağız. Sezon başından beri aldığımız puanlar bu lig için zaten hayal kırıklığı, ama bugünkü oyun beni gerçekten hem üzdü hem de kendime kızmama sebep oldu. Düşünüyorum, ama bazen çıkamıyorum işin içinden. Çünkü çaresizlik hissediyorum. Oyuncularda da onu hissediyorum ve bu çok kötü bir şey. Onu yıkmak için tekrar el ele vermek zorundayız. Bunu yaparken alacağımız kararlar da başarıyı getirmek için olacak.
