İzmir'in içme suyu ihtiyacının büyük kısmını karşılayan Tahtalı Barajı'ndaki doluluk oranı, yüzde 26,4'e inerek kritik seviyeye ulaştı. Su seviyesinin düşmesiyle barajın altında kalan Bulgurca Cami yeniden görünür hale geldi.
Dünyada küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkileriyle yağış rejiminin değişmesi ve yağışların azalması nedeniyle barajlardaki su seviyeleri giderek düşerken, Tahtalı Barajı alarm seviyesine geriledi. İzmir'in içme suyu ihtiyacının büyük kısmını karşılayan Tahtalı Barajı'ndaki doluluk oranı, yüzde 26,4'e düştü.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, kış ve ilkbahar döneminde yeterli yağış alınmaması nedeniyle barajlardaki su seviyesinin olumsuz etkilendiğini açıkladı.
TAHTALI BARAJI'NDA TARİH YENİDEN GÖRÜNDÜ
İzmir’de yıllardır kuraklığın göstergelerinden biri olarak kabul edilen Tahtalı Baraj gölünün altındaki Bulgurca Camii, su seviyesinin düşmesiyle yeniden görünür hale geldi. İzmir halkı tarihi yapının yeniden ortaya çıkmasıyla şaşkınlık yaşadı.
BARAJIN YÜKÜ HAFİFLETİLDİ
İZSU Genel Müdürlüğü barajlardaki su seviyesinde yaşanan düşüşler nedeniyle yeraltı su kaynaklarına yöneldi. Şehre su sağlayan Sarıkız, Göksu, Menemen kuyuları ile Gördes Barajı’ndan alınan su miktarı artırılarak Tahtalı Barajı’nın yükü hafifletildi. Yetkililer, yapılan planlama ile kısa vadede susuzluk tehdidi bulunmadığını, ancak suyun tasarruflu kullanılması gerektiğini vurguladı.
İZSU Genel Müdürlüğü’nün bir yandan da şehre içme suyu sağlayacak alternatif su kaynakları sağlamak için çalışmalarını sürdürdüğü vurgulandı.
'YAĞIŞLARDA AZALMA MEVCUT'
İzmir’in hem yer altı hem de yer üstü su kaynaklarından beslendiğini hatırlatan İZSU Su Arıtma Dairesi Başkanlığı Güney Su Arıtma Şube Müdürü Başak Sever, "Özellikle son günlerde artan sıcaklık ve azalan yağışlarla birlikte gündemimiz barajlardaki su seviyesi oldu. Geçmiş yıllara baktığımızda İzmir 2008 yılında su kriziyle karşı karşıya kalmış ve o zaman uygulanan su kampanyaları sayesinde bu kriz atlatılmıştı. Son yıllarda yağışlarda bir azalma mevcut. Yağışlardaki azalma yüzde 20 seviyelerine kadar düşmüş durumda. Bu durum tüm hemşerilerimizde bir tedirginlik oluşturuyor." dedi.
'SU SORUNU BUGÜN YOKSA YARIN KAPIMIZDA OLACAK'
Başak Sever, buharlaşma ve günlük tüketim verileri dikkate alındığında yağışlı döneme kadar suyun kendi payı içerisinde yeterli olduğunu söyleyerek, "Su İsale ve Dağıtım Dairesi Başkanlığı tarafından şehir içinde gerekli manevralar yapılarak şehrin kuzeyinde bulunan yer altı kaynaklarından güney bölgemize de su temini sağlanabiliyor. İzmir genellikle Aralık ve Mart ayları arasında yağış alır. Bununla birlikte yine de tedbirin bırakılmaması gerekiyor. Her vatandaşın üzerine düşen bir sorumluluk olduğunu tekrar hatırlatmamız gerek. Su sorunu bugün yoksa bile yarın kapımızda olacak." şeklinde konuştu.