Eskişehir’de eski kocasının satırlı saldırısıyla katledilen Ayşe Arslan’ın son çare olarak ‘Ölümüm gerçekleşince mi yardım edeceksiniz’ diyerek yargıya başvurduğu ortaya çıkmıştı. Ancak bir gün bile zorlama hapsine tutulmayan cani kocayla ilgili skandallar zincirinin bu kadarla kalmadığı öğrenildi. HSK’nın inceleme başlattığı olaydaki son detaya göre, savcılık Arslan ile saldırganı uzlaştırmaya çalışmış.
KENAN BUTAKIN
Kadına yönelik şiddette neredeyse her gün bir kadının katledildiği Türkiye’de, geçtiğimiz günlerde bir yargı skandalı yaşandı. Yürekleri yakan olayda, Eskişehir’de 6 ay önce boşandığı eşi tarafından satırla katledilen iki çocuk annesi Ayşe Tuba Arslan’ın ölmeden önce 23 kez suç duyurusunda bulunduğu belirlendi. 11 Ekim’de uğradığı saldırı sonucu ağır yaralanan ve geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden 45 yaşındaki kadının 5 Temmuz’da Eskişehir 2. Aile Mahkemesi’ne başvurup, “Ölümüm gerçekleşince mi bana yardım edeceksiniz?” ifadelerini kullandığı belirlendi. Skandalın ortaya çıkmasının ardından da Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı cani koca hakkında 10 ayrı iddianame hazırlandığını, olayın olduğu anda uzaklaştırma kararının sona erdiğini ve 10 dosyanın takipsizlikle sonuçlandığını açıkladı. Önceki gün ise, bir gün bile zorlama hapsine tutulmayan caniyle ilgili Arslan’ın başvurularına yönelik ihmal iddiaları nedeniyle Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) inceleme başlattı.
Ancak vahşice katledilen Arslan ile ilgili skandallar zincirinin bu kadarla da kalmadığı ortaya çıktı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Arslan’ın dosyalarının uzlaştırma bürosuna taşındığını söyledi. Çakırözer “Saldırgan suç makinesi gibi. Hakkında onlarca suç duyurusu var. Uygulanabilir tek ceza ise 3 bin TL. Adeta ödüllendirilmiş. Savcılık, dosyayı ‘uzlaştırma bürosuna’ taşımış. Bir kadın 23 kez suç duyurusunda bulunduğu saldırgan ile uzlaştırmaya zorlanır mı? Arslan da, tehdit ve hakaretlerin devam ettiğini kayıtlara geçirerek uzlaşmayı reddetmiş” diye konuştu. Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi’ne işikin kanunda 3 günden 10 güne kadar “zorlayıcı hapis” cezasını öngördüğünü hatırlatan Çakırözer “23 başvuru, 10 dava var. Hepsi de hakaret, tehdit, yaralama. Koruma tedbirleri de var. Başvurular devam ettiğine göre, tedbire uyulmuyor, mahkeme kararı ihlal ediliyor. Neden kanunun öngördüğü ‘zorlayıcı hapis’ cezası verilmiyor. Saldırgan neden tek bir gün hapse girmiyor? Aile hakimliklerinin suç duyurularını ciddiye almayan tutumu da incelenmeli, sorgulanmalı” diye konuştu. Arslan’ın başvurularına rağmen korunamamasının nedenlerinden birinin de savcılığın Arslan ile saldırganı uzlaştırmaya zorlaması olduğunu ifade eden Çakırözer “Dosyalar ‘uzlaştırma bürosuna’ taşınmış. Bir kadın 23 kez suç duyurusunda bulunduğu saldırgan ile uzlaştırmaya zorlanır mı? Ki kendisi uzlaşmayı reddediyor” dedi.
3 YILDA 23 ŞİKAYET
Skandal olayda, Ayşe Arslan’ın 3 yılda 23 kez suç duruyurusunda bulunduğu ortaya çıktı. Ancak cani eski koca hakkında sadece 10 dava açılırken, 10 dosyada da takipsizlik verildi. Katil bir kez bile zorlama hapsine tutulmadı.
