Usta kalem Beşir Ayvazoğlu’ndan yeni bir eser: ‘Kemal’e ermek

Usta kalem Beşir Ayvazoğlu’ndan yeni bir eser: ‘Kemal’e ermek

Beşir Ayvazoğlu, Ahmed Midhat Efendi’yle yarışırcasına yazmaya devam ediyor. ‘Çiçek Hanım’ın Rüyaları’nın mürekkebi kurumadan ‘Kemal’ adlı çalışmasını sundu okuyucularına. ‘Kemal’, adından da anlaşılacağı gibi öznesi Nâmık Kemal olan bir çalışma.

ŞABAN ÖZDEMİR

Ayvazoğlu, ne yazsa okurum dediklerimden. Eserlerini büyük bir keyifle okudum her zaman. Biyografi denince akla gelen ilk kişidir. Hâşim’den Yahya Kemal’e Ataç’tan Peyami’ye birçok edebiyatçının biyografisi onunla kemale erdi.

‘Kemal’in önsözünde de belirttiği gibi Ayvazoğlu, bir biyografi yazmayı amaçlamamış. Aslında bir imgenin peşinde. Nâmık Kemal’i tarihî süreçte nasıl algıladığımızı, onu nereye yerleştirdiğimizi daha doğrusu yerleştiremediğimizi irdeliyor.

Üç bölüm ve yirmi alt başlıktan oluşan kitap, Nâmık Kemal’in farklı yönlerine dikkat çekiyor. Kitabına Nâmık Kemal’in mezarını ele alarak başlayan Ayvazoğlu, her bölümünde Nâmık Kemal etrafında farklı meselelere dikkat çekiyor. Meşhur ‘Putları Kırıyoruz’ kavgasından, Cumhuriyet devrindeki edebiyatçıların Nâmık Kemal’e bakışına, hakkında yapılan ihtifalden, (Türk edebiyatında yapılan ihtifallerle ilgili İbrahim Öztürkçü’nün muhalled eseri muhakkak okunmalıdır) yine onun etrafında gelişen broşürler savaşına kadar edebiyat tarihimizin satır aralarını ayrıntılandırıyor.

Kitabın dikkat çeken taraflarından biri de Millî Eğitim Bakanlığı tarafından Necip Fazıl’a ısmarlanan ve yanlışlarla dolu olan biyografi kitabı etrafında dönen tartışmalara ayrılan bölüm… Necip Fazıl’ın özensizliğini, özensizliğiyle yarışacak kibrinin anlatıldığı bu vurucu bölümün okurların dikkatini çekeceği kanaatindeyim.

Kitabı okuduktan sonra ister istemez şöyle düşündüm: Nâmık Kemal’i resmî bir ideoloji ve edebiyat kamuoyu bir yere yerleştirememiş. Kemal, birilerinin bilerek ya da bilmeyerek, belki taraflı belki cahilâne bir şekilde örmeye çalıştığı sisli bir atmosferden kurtarma çabası Ayvazoğlu’nun kitabı. Peki Nâmık Kemal’in günümüzde durumu ne? Biz nereye oturtuyoruz onu? Hâlâ makalelerinin tamamıyla toplanmamış olması bile ona verdiğimiz değeri gösteriyor sanırım. Allah’tan Ayvazoğlu gibi birkaç kültür adamı edebiyatımızın bu kanonik şahsiyetlerine hak ettikleri değeri veriyor.

Son bir not, Nâmık Kemal için M. Kayahan Özgül’ün ‘Kemâl’le İhtimal’ kitabı da es geçilmemeli.

KAYNAKLARI MUKAYESELİ OLARAK DEĞERLENDİRİYOR

Ayvazoğlu’nu okuyanlar bilir ki kaynaklarını imbikten süzercesine değerlendirir. Bir mesele üzerinde lehte ve aleyhte olanları da değerlendirerek varılabilecek en isabetli sonuca ulaşır. ‘Kemal’ kitabında da farklı bir yol izlemiyor Ayvazoğlu. Kaynakları mukayeseli okuyarak değerlendiriyor. Mesela Nâzım Hikmet’in Resimli Ay idaresi nde protesto edilmesini sadece Zekeriya Sertel’den okunduğumuzda Nâzım Hikmet’in gençleri teskin edip şiirler eşliğinde yolladığını düşünüyor, halbuki daha sonra bir gazetede aynı gençlerin yayınladığı beyannamede durumun çok farklı olduğunu görüyoruz. Daha bunun gibi birçok örnekte Ayvazoğlu’nun irdeleyici kimliği tebarüz edip doğru noktaya ışık tutuyor.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN