Merkez Bankası’nın hızlı faiz indirimi sürecine girmesiyle birlikte, kredi muslukları da açıldı. Sadece kredi genişlemesi ile büyümenin sürdürülebilir olmadığını vurgulayan TÜSİAD Başkanı Kaslowski “Kredi büyümesine değil, verimlilik artışına odaklanmalıyız. Bu tür büyümeler, verimlilik artışı getirmiyor. Talebi artırarak ekonominin ısınmasına, yükselen enflasyon ve borç sorununa yol açıyor” dedi.
OĞUZ ERDİNÇ
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Olağan Genel Kurul Toplantısı’nı gerçekleştirdi. Burada bir konuşma yapan TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, üzerinde mutabakat sağlanmış ve günün küresel koşulları da göz önünde bulunduran bir ekonomik programın, geleceğe umutla bakılmasını sağlayacağını söyledi.
Sadece kredi genişlemesi ile büyümenin sürdürülebilir olmadığını vurgulayan Kaslowski “Önümüzde kredi büyümesine değil, verimlilik artışlarına odaklanılması gereken bir süreç var. Bu odaklanma, özel sektör adına kararlar alarak değil, özel sektörle beraber adımlar atılarak gerçekleştirilebilir. Üzerinde mutabakat sağlanmış ve günün küresel koşullarını da göz önünde bulunduran bir ekonomik program, geleceğe umutla bakmamızı sağlayacaktır. Bu programın ana bileşenleri mutlaka istişare ve reform olmalıdır” açıklamasını yaptı.
Ekonomide, bir nebze daha iç açıcı haberlerle bu yıla başlandığını dile getiren Kaslowski, geçen yıl iç talepte görülen daralmanın, bu yıl yerini hafif toparlanmaya bıraktığını belirterek, şunları aktardı: “Tüketimde hareketlenme olduğunu görüyoruz. İnşaat başta olmak üzere, krizden derin şekilde etkilenen sektörlerde ise toparlanma daha uzun zaman alabilir. 2019’u, sıfırın biraz üzerinde, cüzi sayılacak bir büyüme hızıyla kapatıyoruz. 2020 yılında istihdam sorunumuz açısından yeterli olmayacaksa da daha yüksek bir büyüme bekliyoruz. Bu büyümenin bileşenleri, kamu harcamalarındaki artış ve özellikle kamu bankalarının bilançolarındaki genişlemeden oluşuyor. Diğer yandan, faizlerin düşmesi ile özel bankaların da tüketici kredi talebi karşılamaya başladığını görüyoruz. Geçmiş tecrübelerimizden de biliyoruz ki, sadece kredi genişlemesi ile büyüme sürdürülebilir değil. Bu tür büyümeler, verimlilik artışı getirmiyor. Yalnızca talebi artırarak ekonominin ısınmasına, yükselen enflasyon ve borç sorununa yol açıyor.”
Kaslowski, bu yıl bu etkilerin belki hafif olacağını, belki de kısa vadede olumsuzluğa dönüşmeyeceğini ancak uzun vadeli etkilerinin iyi değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski
‘SERBEST PİYASA’DAN VAZGEÇİLMEMELİ’
Makul bir programın uygulanabilmesi için uygun koşulların bulunduğuna işaret eden Kaslowski “Önümüzde yaklaşık 4 senelik seçimsiz bir dönem var. ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşına bir ara verildi. Her ne kadar uluslararası finans kuruluşlarının bu yıl dünya için öngördüğü büyüme tahmini, bir nebze düşürüldüyse de dünya ekonomisinde veya finansal piyasalarda bir duraklama veya daralma beklenmiyor” diye konuştu. Yabancı sermayenin Türkiye’ye daha yüksek miktarlarda akması ya da jeopolitik risklerin azalmasının, bazı uygulamaların gözden geçirilmesi gerekliliğini ortadan kaldırmadığını ifade eden Kaslowski “Ekonomimizde, serbest piyasa ilkelerinin tam olarak uygulanma sından vazgeçilmemeli” dedi.