Paralel Yapı'nın telekulak üssü gibi kullandığı TİB'deki imkanlarıyla kendi üyelerini akladığı ortaya çıktı. KPSS soruşturması kapsamında dinlenen şüphelilerin kurumdaki verileri silindi.
Ankara Başsavcılığı tarafından yürütülen KPSS sınavında soruların sızdırılmasına ilişkin soruşturmada paralel yapının bir marifeti daha ortaya çıktı. Isparta Yalvaç Başsavcılığı, 2010 yılında skandalın ortaya çıkmasının ardından resen harekete geçerek, "örgüt ve dolandırıcılık" suçundan soruşturma başlattı. Bu kapsamda savcılık, soruların kendisine önceden gönderildiği tespit edilen Baki Saçı ile arkadaşı Süleyman İ.'ye ait telefonların 3 ay süreyle dinlenilmesi için mahkemeden karar aldı.
Dinlemelerin sonra ermesinin ardından savcılık, jandarmadan kayıtların imhasını istedi. TİB'in sistemi üzerinden Saçı ile arkadaşına ait ses ve data bilgilerini silmek isteyen jandarma görevlileri, kayıtların kendiliğinden silindiğini (!) tespit ederek, durumu tutanak altına aldı.
Söz konusu tutanağı fark eden savcı Yücel Erkman ise, daha önce usulsüz dinlemelerle defalarca gündeme gelen ve üst düzey yöneticilerine de dava açılan TİB'deki paralel yapının, KPSS dosyasındaki başka ses kayıtlarını silip silmediğini araştırmaya başladı.
Jandarmanın tutuğu tutanakta 'TİB üzerinden kendiliğinden silindiği görülmüştür' ifadesi dikkat çekiyor.
Soruların cemaate gittiği belirlendi
10-11 Temmuz 2010 tarihinde yapılan KPSS'de soruların çalındığı iddialarının basına yansıması üzerine Yalvaç Cumhuriyet Başsavcılığı, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kurulan örgüte üye olmak, örgüte bilerek isteyerek yardım etmek, haksız çıkar sağlamak ve açıklanması yasaklanan gizli bilgileri açıklamak, nitelikli dolandırıcılık, bilişim sistemine girme, var olan verileri başka yerlere gönderme" suçlamasından 31 Ağustos 2010 tarihinde soruşturma başlattı.
Soruşturmaya bakan Başsavcı Ayhan Gökalp, mahkeme kararıyla şüpheli adaylardan bir kısmını dinlemeye aldı. Dinlemelere takılan bazı adaylara soruların önceden gönderildiği tespit edildi. Yapılan araştırmalar sonucu, soruların cemaate yakın isimlere sızdırıldığı belirlendi.
Kayıtlar kendiliğinden silinmiş
Savcılığın dinlemeye aldığı isimler arasında, Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği eski çalışanı Berat Koşucu'nun, sınav sorularını önceden e-mail yolu ile kendisine gönderdiği ortaya çıkan ve sonradan itiraflarıyla gündeme gelen Yalvaçlı öğretmen Baki Saçı ile arkadaşı Süleyman İ. de vardı. Mahkeme kararıyla her iki ismin telefonları da 4 Eylül-4 Aralık 2010 tarihleri arasında dinlemeye alındı.
Başsavcı Gökalp, mahkeme kararı gereği dinlemelerin süresi sona erince, söz konusu kayıtların birer örneğini alındıktan sonra şüphelilere ait ses ve data bilgilerinin TİB sistemi üzerinden silinmesi için Jandarmaya talimat verdi. Talimat üzerine TİB sistemine giren Jandarma ekipleri ise, kayıtların kendiliğinden silindiğini belirledi.
Jandarma tutanak tuttu
Jandarma, kayıtların kendiliğinden silinmiş halde bulunduğunu 14 Mart 2011 tarihli tutanakta şu ifadelerle anlattı:
Yalvaç Sulh Ceza Mahkemesinin 4 Eylül 2010 tarihli kararları gereği, Yalvaç Savcılığınca 2010/1410 sayılı soruşturma kapsamında, Şüpheli Baki Saçının kullandığı .... ve Süleyman İ'nin kullandığı ... GSM hatlarının, 4 Eylül 2010-4 Aralık 2010 tarihleri arasında yapılan iletişimin tespiti, dinlenmesi, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi esnasında TİB (Telekomünikasyon İletişim Başkanlığınca) veri aktarımı sağlanan GSM numarasının görüşmelerine ait ses ve data bilgileri 14 Mart günü saat 16.40'ta TİB sistemi silinmek üzere girildiğinde, görüşme ses ve datalarının TİB üzerinden kendiliğinden silindiği görülmüştür"
Baki Saçı, itiraflarının ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.
Savcı ses kayıtlarının peşine düştü
Yalvaç Başsavcılığınca yürütülen soruşturma 2011 yılında Ankara Başsavcılığına devredildi. Soruşturmayı yürüten dönemin Başsavcıvekili Şadan Sakınan'ın Konya'ya atanmasının ardından dosyayı devralan Cumhuriyet Savcısı Yücel Erkman, binlerce klasörlük belgenin arasında, jandarma tarafından tutulmuş söz konusu tutanağı fark etti. Erkman, daha önce usulsüz dinlemelerle defalarca gündeme gelen ve üst düzey yöneticilerine de dava açılan TİB'deki paralel yapının, KPSS dosyasındaki başka ses kayıtlarını silip silmediğini araştırmaya başladı.
Kriptolu telefonları dinlediler
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı, daha önce aralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel'in de bulunduğu üst düzey devlet büyüklerinin kriptolu telefonlarının dinlenmesi skandalıyla gündeme gelmişti. Bu kapsamda yürütülen soruşturmada, aralarında dönemin TİB Başkanvekili Osman Nihat Şen'in de bulunduğu bazı TİB yetkilileri hakkında "terör örgütü kurmak ve casusluk" gibi çeşitli suçlardan dava açılmıştı.
Paralel yapı tarafından ele geçirildiği iddia edilen bir çok TİB görevlisi hakkında da usulsüz dinleme iddialarıyla iddianameler düzenlenmişti. Yine TİB içerisindeki paralel yapının, 2012 yılına kadar yapılan tüm dinlemelerin birer kopyasını alarak, arşivden sildikleri de öne sürülmüştü.
