KARAR TV'de konuşan Suriyeli İnsan Hakları Savunucusu Taha Elgazi, 'Kayseri’de bulunan kayıtlı Suriyeli sığınmacı sayısı 75-76 bin civarında. Bu ailelerin çoğu şu anda evlerinden dışarıya çıkamıyor, aynı zamanda çoğu iş yeri kepenk kapattı ve çalışamıyor. Kayseri’de bir korku ortamı var ve kimse artık şehirde kalmayı düşünmüyor. Önümüzdeki aylarda Kayseri’deki sığınmacıların yüzde 60’dan daha fazlası başka illere taşınabilir' dedi.
MUSTAFA SİVİŞ | KARAR
Elif Çakır ve Yıldıray Oğur'un yorumuyla ekranlara gelen Bi' Karar Ver programına konuk olan İnsan Hakları Savunucusu Aktivist Taha Elgazi, Kayseri'de Suriyeliler üzerinden başlatılan sığınmacı karşıtı saldırıları eleştirdi. Yaşananların ırkçılıktan daha ileri bir düzeyde siyasi söylemlerin toplumsal dışa vurumu olduğuna dikkat çeken Elgazi, 'Suriyeli sığınmacılar artık Kayseri'de yaşamaktan korkuyor, evlerden dışarıya çıkamıyorlar' ifadelerini kullandı.
Şehirde yerinde incelemelerde bulunan Suriyeli İnsan Hakları Savunucusu Elgazi, 'Kayseri’de bulunan kayıtlı Suriyeli sığınmacı sayısı 75-76 bin civarında. Bu ailelerin çoğu şu anda evlerinden dışarıya çıkamıyor, aynı zamanda çoğu iş yeri kepenk kapattı ve çalışamıyor. Sanayi tesislerinde çalışan Suriyelilerde işe gidemiyor artık. Kayseri’de bir korku ortamı var ve kimse artık şehirde kalmayı düşünmüyor. Önümüzdeki aylarda Kayseri’deki sığınmacıların yüzde 60’dan daha fazlası başka illere taşınabilir. Orada korkuyorlar. Evlerini, iş yerlerini kapatıp gitmeyi düşünenler çok fazla. Güvenli olmamasına rağmen Kuzey Suriye’ye dönmeyi düşünenler bile var' şeklinde konuştu.
İşte, Taha Elgazi'nin Kayseri'de başlayan ve Türkiye'nin gündemine oturan sığınmacı karşıtı gösterilere dair kritik tespitleri...
'İKTİDAR SURİYELİ MESELESİNİ GAYRİKABİL DURUMA GETİRDİ'
Türkiye'de siyaset ve siyasetçilerin bir enstrümanı haline gelen 'göçmen politikalarına' ilişkin değerlendirmelerde bulunan Taha Elgazi, Cumhurbaşkanı'nın Suriyeliler hakkında geçmişte söylediği 'Göndereceğiz' sözlerini hatırlattı.
Elgazi konuyla ilgili, "Suriyeli sığınmacı dosyası insani bir dosya, siyasi bir argüman değil. Eğer Suriyelileri gönderecek mi istiyorsunuz, gönderin. Ama sonuç olarak bir yandan muhalefet partileri liderleri tarafından ayrımcı, ırkçı söylemlere maruz kalıyoruz. Diğer yandan da iktidar git gide Suriyeli sığınmacılar Türkiye’de gayrikabil noktasına getirdi. Şimdi tamam iktidarda şu anda faşist söylemler içerisine girenler yok ama bazı sözleri halkı etkiliyor. Mesela Erdoğan’ın 2020’deki ‘Biz sığınmacılara 40 milyar dolar harcadık’ sözleri, halkı Suriyelilere karşı kin ve nefrete itiyor. Bu konuşma pandeminin ilk zamanlarında oldu, Türk halkının ekonomik zorluklarla boğuştuğu zamanlarda yapıldı bu konuşma. Yani insanlar evine götüremediği ekmeğin sorumlusu olarak Suriyelileri görüyor. Hatta Cumhurbaşkanı seçimlerden sonra balkon konuşmasında, ‘1 milyon Suriyeli ülkelerine dönecek’ dedi. Şimdi sen burada halka ‘Biz bunları artık kabul etmiyoruz, gitsinler’ mesajı veriyorsun. O nedenle Suriyeli sığınmacı topluluğu bugün Türkiye’de, sadece ayrımcılık-faşistlik değil gayrikabil alanına geldi maalesef" dedi.
'İKTİDARIN DİNDAR, MUHALEFETİN DEMOKRAT SÖYLEMLERİNE GÜVENMİYORUM'
'Şimdi bu ikiyüzlü siyaseti gerçekten kınıyorum. Muhalefete gelecek olursak, muhalefetin çoğu büyük partileri kendini sosyal demokrat olarak tanıtıyorlar ama aşırı sağ politikalar yürütüyorlar. Ben bir sığınmacı olarak Türkiye’deyim, bir gün gelir ülkeden çıkarım. Ama Türkiye’de iktidarın dindarlığına ya da muhalefetin sosyal demokratlığına artık güvenemiyorum. Bu sorun sadece Suriyeli sığınmacıları değil tüm Türk vatandaşlarını ilgilendiriyor. Türkiye’nin siyaseti nereye gidiyor? Kendilerini dindar tanıtan iktidar, dinden uzak hatta dine karşı bazı uygulamaları yapıyor. Ve kendilerini sosyal demokrat olarak tanıtan muhalifler ise aşırı sağ politikalara imza atıyor.'
'GÜVENLİ OLSA BUGÜN YÜZDE 70'İ SURİYE'YE DÖNER'
'Bugün İnsan Hakları İzleme Örgütü, AF Örgütü ve BM Raporları, Esad kontrolündeki Suriye’ye geçen yıl Lübnan, Ürdün ve Türkiye’den dönen kişiler cezaevlerinde hayatını kaybetti. Yani dönenler cezaevine dönüyor. Eğer Suriye’de güvenli bir ortam olursa ki Esad yönetimi asla güven vermiyor, Suriyeli göçmenlerin yüzde 70’i ülkelerine geri döner. Peki, kimler dönmez? Türkiye’de doğan çocuklardan dönmek istemeyenler olabilir, mesela Almanya’da doğan Türk çocuklar ülkelerine dönmek istiyor mu, hayır. Tabi ki dönmek istemeyenler olabilir fakat ülkesinde yaşamak isteyenler çok daha fazla. Ama 'Suriyeliler dönmek istemiyor ve vatan haini' şeklinde yaklaşımları görüyoruz. Suriyeliler için söylenen 'savaşmadılar' kelimesinin ardında ne olduğu biliniyor mu? Bugün Ukrayna-Rusya savaşı var ve Rusya’dan kaç bin tane genç çatışma nedeniyle Avrupa’ya kaçtı, 3 milyon. Ukrayna’dan kaç kişi gitti, 8 milyon. Hadi şimdi bizim burada faşistlik yapan siyasetçilerden birisi çıkıp da ‘Rus ve Ukraynalı gençler neden savaşmıyor?’ dedi mi? Ayrıca biz Suriye’de kiminle savaşacağız? Kabul etmesek bile Esad siyasi olarak ülkenin Cumhurbaşkanı. Peki, onun yanında kim var? Rusya, İran, Hizbullah, Pakistan var. Bizim elimizde ne var? Eğer Ukrayna’ya batı tarafından verilen desteğin yüzde 5’i Suriye halkına verilseydi Esad bir günde iktidardan düşerdi'
